Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/77 E. 2019/706 K. 17.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
2 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …………
KARAR NO : …………

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. .…………
DAVALI : … – …………
VEKİLLERİ : Av. … – …………
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/01/2018
KARAR TARİHİ : 17/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay öncesi yapılan yargılamada;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı banka şubesinin müşterisi olduğunu, farklı tarihlerde kredi kullandığını, kullandığı bu kredilere istinaden davalı banka tarafından kendisinden komisyon, tahsis ücreti vb. isimler adı altında haksız kesintiler yapıldığını, yapılan kesintilerin genel işlem koşullarına aykırılık oluşturup, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL’sının kesinti tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, dava konusu kredi sözleşmesinin eşit taraflar arasında (ticari iş) arasında akdedilmiş olup, kredi sözleşmesindeki maddelerin tarafların bilgisi dahilinde olduğunu, davacının tacir olduğunu belirterek, kısaca davanın reddini savunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER, TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Açılan dava, Bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacak davasından ibarettir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm kanıtları toplanmış, taraflarca delilleri dosyaya ibraz edilmiş, bankanın genel kredi sözleşmesi, hesap ekstreleri, kesinti belgeleri dosyaya getirtilmiş, dava dosyası bankacı bilirkişiye verilerek, davalı bankanın kayıtları üzerinde inceleme yetkisi de tanınarak bilirkişiden rapor alınmış, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı ile;
Davacının, davalı bankadan son 10 yıl içerisinde 1.678.586,00 TL tutarında ticari krediler kullandığı, kullanmış olduğu bu kredilerden dolayı davalı banka tarafından, davacıdan 12.555,83 TL komisyon, 2.320,00 TL ekspertiz ücreti, 1.317,23 TL erken kapama komisyonu, 600,00 TL tahsis ücreti, 660,00 TL ipotek tesis bedeli adı altında kesintiler yapıldığı, tacir olan davacı ile davalı banka arasında ticari bir ilişkinin söz konusu olduğu, davacının bu genel kredi sözleşmelerine istinaden davalı bankadan çok sayıda kredi kullandığı ve bankanın kendisine sunduğu genel kredi sözleşmesinin eki olan ve müşteriyle müzakere edilerek hazırlanan Geri ödeme planlarını imzalayarak mutabık kaldığı, bu geri ödeme planlarında kullanılan kredinin kar oranı, tutarı, vadesi, alınan komisyon oranı ve tutarı vs. birçok bilginin yer aldığı, 6102 sayılı TTK 20 maddesine göre; ” Tacir olan veya olmayan bir kimseye ticari işletmesi ile ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, münasip bir ücret isteyebilir. Bundan başka verdiği avanslar veya yaptığı masraflar için ödeme tarihinden itibaren faize de hak kazanır” hükmü ile; Yine 6098 sayılı TBK Genel işlem koşulları 20.madde düzenlemesine göre; ” Bir sözleşme yapılırken düzenleyenin ileride çok sayıda benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri, ‘6098 sayılı TBK Genel işlem koşulları 21.md. ise karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması düzenleyenin karşı tarafa bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini, öğrenme imkanı sağlamasına ve karşı tarafında bu koşulları kabul etmesine bağlıdır, aksi takdirde genel işlem koşulları yazılmamış sayılır” hükümlerinden de anlaşılacağı üzere davacının tacir olduğu, basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğü çerçevesinde banka ile yaptığı sözleşmeyi okuduğu, şartları bildiği ve kabul ettiği anlaşılmaktadır. Davalı bankanın sunmuş olduğu hizmetten dolayı sözleşmeye uygun olarak davacıdan masraf alması, ticaret alanındaki sözleşme serbestisi ve tarafların sıfatı dikkate alındığında, makul ve gerekli olduğu anlaşılmaktadır.
Tüm bu nedenlerle; dosya kapsamı ile tarafların beyanları, mahkememizce alınan bilirkişi raporu, bilirkişi raporundaki bulgular ve içerik denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, böylece davacının davasının sübuta ermediği anlaşıldığından, açılan davanın aşağıdaki gibi reddine karar verilmiştir.
Yargıtay İncelemesinde :………… Ticaret Mahkemesinin 18/01/2016 tarih ve ………… Esas, ………… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, karar verilmiştir. Kararda özetle; Taraflar arasında bağıtlanan sözleşmelerden bir kısmının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlük tarihi olan 01/07/2012 tarihinden önce imzalandığını, anılan kanunun genel işlem şartlarına ilişkin hükümleri somut uyuşmazlıkta nazara alınmadığını, Türk Ticaret Kanunu’nun 22.(6102 sayılı TTK’nın 20.) maddesi uyarınca tacir olan veya olmayan bir kimseye ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacirin münasip bir ücret isteyebileceğinin düzenlendiğini, davalı bankanın tacir ve dava konusu kredinin ticari işletmesiyle ilgili işlemler olduğunu, davalı tarafın verilen kredi nedeniyle faiz, komisyon, masraf adı altında ücret tahsil edileceği ve oranı dosyaya tamamı sunulmamış genel kredi sözleşmesinden anlaşıldığını, bu nedenle hangi oran üzerinden ücret tahsil edilebileceğinin tespiti bakımından kredi sözleşmesinin tamamının getirtilip incelenmesinin gerektiğini banka kayıtları ve konuya ilişkin sözleşme hükümlerinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlük tarihi sonrasında akdedilen sözleşmeler için gelen işlem koşulları da nazara alınmak sureti ile değerlendirilip diğer bankaların benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları da araştırılarak davalının tahsil ettiği tutarın uygun olup olmadığı konusunda rapor alınarak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, eksik inceleme sonucu verilen kararın doğru görülmediğinden davalı vekilinin temyiz başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNİN ………… ESAS VE ………… KARAR SAYILI İLAMI SONRASI YAPILAN YARGILAMADA ; Yeni duruşma günü taraflara tebliğ edilmiş, Yargıtay incelemesinde tespit edilen husular da; Emsal banka uygulaması araştırması yapılabilmesi için ………… Bankası, ………… Bankasından ticari kredilerde masraf için yapılan kesinti ve faiz oranlarının belirtilmesi için müzekkere yazılmış ve davalı bankadan davaya konu kredi sözleşmesi, ödeme dekontları, masraf ve faiz uygulamalarının dosyaya sunulması istenilmiş ve dosyanın bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılması için ………… Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş olup, ………… Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından alınan 04/04/2019 tarihli raporda;Davalı banka ile davacı arasında Genel Kredi Sözleşmesi ile Konut Finansmanı Sözleşmesinin akdedildiğini, anılan sözleşmeler kapsamında davacıya ticari nitelikli arsa, işyeri kredisi, proje kredileri ile çeşitli finansman destek kredilerinin kullandırıldığını, bahse konu ticari kredinin ödeme planları rutin uygulamalar paralelinde davacıya imza karşılığında teslim edilmiş olduğunu öte yandan davalı bankanın tahsil ettiği komisyonların ödeme planları üzerinde açıkça gösterildiğini diğer yandan tahsil edilen ücret ve komisyon diğer emsal banka ücret ve komisyon uygulamaları ortalamasının altında olduğunu, dolayısıyla tahsil edilen ücret ve komisyonun davacı ile müzakere edilmiş olduğu kanaati edinilmiş bu durumda dava konusu komisyon ve ücretin tahsilinin sözleşme koşullarına uygun olarak tahsil edildiğinin düşünüldüğünü, bunun yanı sıra, davalı bankanın tahsil ettiği komisyon ve ücretin takdiri mahkemenin olmak üzere başta sözleşme e. TTK e. BK (Yeni TBK ve TTK dahil) Bankacılık ………… Bankası’nın ………… sayılı tebliği ve bankacılık teamüllerine uygun olduğunu, dolayısıyla bu yönden de davalı bankanın tahsil ettiği ücret ve komisyonun iade koşullarının oluşmamış olduğu hususunun mütalaa edilebileceği görüşüne ulaşılmadığını mahkememize bildirmiştir.
Davalı tarafından verilen kredi nedeniyle faiz, komisyon, masraf adı altında ücret tahsil edileceği ve oranına dair bankadan belgeler istenmiştir. Davacıya kullandırılan kredi sözleşmesinin tamamı getirtilip bilirkişi incelemesi yapılmış, banka kayıtları ve konuya ilişkin sözleşme hükümleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlük tarihi sonrasında akdedilen sözleşmeler için genel işlem koşulları da nazara alınmak suretiyle değerlendirilip ayrıca diğer bankaların benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları da araştırılarak, davalının tahsil ettiği tutarın uygun olup olmadığı konusunda alınan bilirkişi raporunda davalı bankanın tahsil ettiği ücret ve komisyonun iade koşullarının oluşmamış olduğu hususu bildirilmiş, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur,
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL harçtan mahsubu ile Bakiye 16,70 TL’ nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı tüm masrafların kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının yaptığı bir masraf bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde bakiye avansın iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

¸ ¸