Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/767 E. 2022/47 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TC.
GAZİANTEP
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO :…

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … …

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 11/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça, müvekkili … aleyhine… İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını, …’in, davalı …’ne başlatılan takip nedeniyle veya başka bir sebepten dolayı herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe konu çek ile ilgili olarak, davalı taraf ile müvekkili arasında herhangi bir hukuki ve ticari ilişki de mevcut olmadığını, açıklanan nedenlerle …’in muhatabı , … A.Ş. … Şubesi olan, 30.02.2016 keşide tarihli, … seri nolu çekten dolayı davalı … Kimyevi Maddeler ve Nakliyat San.ve Tic. Ltd. Şti. ‘ne borçlu olmadığının tespitine, Gaziantep …. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı icra takibinin iptaline, Davalı … Kimyevi Maddeler ve Nakliyat San.ve Tic. Ltd. Şti. haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile takip miktarı olan 40.276,16 TL’nin % 20’si oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine,
Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı taraf kendisine yapılan tebligata rağmen yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER:
1-Taraflarca usulünce ileri sürülmüş iddia ve savunmalar,
2-İcra takip dosyası,
3-Jandarma Kriminal Laboratuvarı tarafından tanzim edilen uzmanlık raporu,
3-Banka kayıtları,
4-İlgili yasal mevzuat ve Yargısal İçtihatlar,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkidir.
Davacı taraf iddialarında davaya konu çek üzerindeki imzanın sahte olduğunu ileri sürmüştür.
Bu bağlamda davacıya ait imza örnekleri ilgili yerlerden celp edilmiş ve davacı asilin imza örnekleri de duruşmada alınmıştır. Deliller toplandıktan sonra Jandarma Kriminal Laboratuvarı’na gönderilmiş ve imza incelemesi yaptırılmıştır. Bu şekilde hazırlanan 11/11/2021 tarihli raporda davaya konu çek üzerinde davacı adına atılı olan imzaların davacının eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiştir. Bahse konu rapor taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup taraf vekillerince rapora karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir. Bu haliyle de anılan rapora itibar etmek gerekmiş olup davaya konu çek üzerinde davacı adına atılı olan imzanın davacıya ait olmadığına kanaat getirilmiştir.
Öte yandan davacı taraf menfi tespit isteminin yanında ayrıca kötü niyet tazminatı talebinde de bulunmuştur. 2004 sayılı İİK m.72/5 hükmüne göre menfi tespit davasının davacı lehine sonuçlanması üzerine, alacak likit olsun veya olmasın, böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötü niyetli olması hâlinde, istem varsa, davacı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gereklidir. Takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötü niyetli olması da gerekmekte olup, ispat yükü; takibin kötü niyetli olduğunu iddia eden davacının üzerindedir.
Ancak davaya konu çek tetkik edildiğinde davalının çeki ciro yoluyla edinmiş olduğu görülmektedir. Burada davalının kötü niyetli olduğunun kabul edilebilmesi için davalının çeki ciro yoluyla edindiği esnada keşideci adına atılı olan imzanın sahte olduğunu bilmesi gerekmektedir. Ayrıca davalının davaya konu çeki edindiği esnada çek üzerindeki imzanın sahte olduğunu bildiği vakıasının da davacı tarafından ispatlanması gerektiği noktasında herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Dosya kapsamında ise bu yönde herhangi bir delil bulunmamakta olup davacı taraf davalının kötü niyetli olduğunu ispatlayamamıştır. Bu haliyle de davacı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda da menfi tespit talebi bakımından davanın kabulüne, davacı yanın kötü niyet tazminatı talebinin ise reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davacının … … Şubesi’ne ait, 30/02/2016 keşide tarihli, … seri numaralı ve 40.000,00 TL bedelli çekinden dolayı davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.732,40 TL ilam harcından dava açılırken yatırılan 687,84 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.044,56 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 687,84 TL peşin harç ve yargılama nedeniyle sarf edilen 353,60 TL avansın toplamından oluşan 1.072,84 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yargılama nedeniyle herhangi bir yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca hesaplanan 6.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Karar kesinleştikten sonra yargılama esnasında celp edilen belge asıllarının ilgili yerlere İADESİNE,
8-Karar kesinleştiğinden artan avansın 6100 sayılı HMK m.333 hükmü uyarınca yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı , davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu AÇIK olmak üzere karar verildi, verilen karar hazırlanan bulunanlara okunmak suretiyle tefhim edildi. 11/01/2022