Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/536 E. 2023/14 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/07/2019
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21/05/2014 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan, … plakalı araç sürücüsünün müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını, kazanın oluşumunda müvekkili …..’ in herhangi bir kusurunun olmadığı, müvekkilinin geçirdiği kaza nedeniyle bakıma muhtaç olduğunu, Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/.. E. sayılı dosyasında alınan raporlarda dikkate alınarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL bakıcı giderinin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Dava Değerinin Belirlenmesi: Davacı Vekili sunmuş olduğu 03/12/2019 tarihli dilekçesinde 100,00 TL olarak talep edilen bakıcı gideri tazminatını 10.138,55 TL artırılarak, 10.238,55 TL ‘ye yükseltilmesine, ıslah taleplerinin kabulü 10.238,55 TL’nin yasal faizi, masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin trafik kazasına karıştığını belirttiği ….. Plakalı aracın ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
DOSYANIN SAFAHATİ VE BAM KARAR İLAMI:
Mahkememizce BAM kaldırma kararı öncesi … Esas sayılı dosya üzerinden- yapılan yargılama esnasında; davanın kabulüne hükmedilmiş; 04/02/2020 Karar tarihli, ../… Esas – …./… Karar sayılı Mahkememiz kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 26/05/2022 tarih, ./. Esas – …/… Karar sayılı Kaldırma Kararı kapsamında “(…)Mahkemece, davacının geçici işgöremezlik döneminde davacının yaşı ve özellikle tedavi süresi dikkate alındığında, bakıcıya ihtiyacı olup olmayacağı, bakıcıya ihtiyaç olması halinde hangi tarihten itibaren bakıcıya ihtiyaç duyacağı, bakıcı ihtiyacının süresi (tam zamanlı/yarı zamanlı/süreli) hususunda bilirkişi kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile kaza tarihi uyarınca uygulanmayan yönetmelik hükümlerine göre bakıcı ihtiyacı hususunda değerlendirme yapılmayan rapor uyarınca yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 4. H.D.nin 2021/17167 E. 2021/4326 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2015/16747 E. 2018/9021 K.)
Kabule göre de: davacı tarafından dava açılmadan önce arabuluculuğa müracaat edildiği ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı’nın tanzim edildiği görülmüştür.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ‘Doğrudan Doğruya Talep ve Dava Hakkı’ başlıklı 97. maddesinde (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.) “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 18. fıkrasında özel kanunlarda tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurma zorunluluğunun olduğu veya tahkim sözleşmesinin bulunduğu hâllerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümlerin uygulanmayacağı belirtilmiştir. Kanunun bu özel düzenlemesi karşısında dava şartı olarak zorunlu arabuluculuğa ilişkin hükümlerin uygulanma yeri bulunmamaktadır. (Yargıtay 4.H.D.nin 2021/14429 E. 2021/5729 K., Yargıtay 4.H.D.nin 2021/3476 E. 2021/3999 K.)
Somut olayda; davalı sigorta şirketinin cevabi yazısı ve eklerine göre davacı tarafından bakıcı gideri zararı ile ilgili olarak 09/05/2019 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğu ancak davalının ödeme talebine olumlu cevap vermediği anlaşılmaktadır. Özel kanunlarda tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvuru şartı bulunduğu hallerde dava şartı olarak arabuluculuğa başvurulamayacağının düzenlemesine göre somut olayda davacının, dava konusu uyuşmazlık dava şartı olan arabuluculuk kapsamında kalmadığı halde arabulucuk bürosuna başvuru yaptığı ve Zorunlu arabuluculuk dosyası açılarak arabuluculuk dosyasında arabuluculuk ücretinin suç üstü ödeneğinden karşılanarak arabulucuya ödenmiş olduğu da anlaşılmakla, Bakanlık bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılır. Devlet tarafından ödenen arabuluculuk ücreti hakkında hükümde değerlendirme yapılması gerekirken mahkemece bu hususta değerlendirme yapılmaması yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 3. HD’nin 28/02/2022 tarihli ve 2022/501 E., 2022/1576 K.)
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, sair hususlar bu aşamada incelenmeksizin, mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddeleri gereğince kaldırılmasına, Dairemiz kararına uygun şekilde tarafların kazanılmış haklarıda dikkate alınarak davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren Mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir..(…)” gerekçesiyle kaldırma kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği ve Mahkememizin 2022/536 Esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
i) Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı öncesinde alınan bilirkişi raporları
– Kusur Bilirkişi Raporu: Trafik bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, …. plakalı araç sürücüsü ….’ in 8/8 (%100) oranında kusurlu olduğu, ….plakalı araç sürücüsü …r’ in herhangi bir kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
-Maluliyet Bilirkişi Raporu:Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen bilirkişi raporunda; davacı …….’ in maluliyetinin %40,2 oranında sayılacağı, tedavilerinin devam ettiği dönemde iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılacağı belirtilmiştir.
-Aktüer Bilirkişi Raporu: Aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 02/12/2019 tarihli raporda davacının bakıcı gideri zararının 10.238,85 TL olduğu belirtilmiştir.
ii)Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı uyarınca alınan bilirkişi raporları
-Maluliyet Bilirkişi Raporu:Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 08/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davacının tedavilerinin devam ettiği dönemde iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği, iyileşme dönemi içerisinde 4 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu belirtilmiştir.
-Aktüer Bilirkişi Raporu: Aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 08/12/2022 tarihli gerekçeli raporda; 21/05/2014 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle, kusur oranlarının, davacının talebi ile davalının sorumluluğunun nihai takdiri yüksek mahkemelerine ait olmak üzere, iyileşme dönemi bakıcı giderine ilişkin maddi zararının 999,60 TL olduğu rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava 6098 sayılı TBK md. 54 gereğince bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat (bakıcı gideri tazminatı) istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda, tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davaya konu kazanın, 21/05/2014 günü saat 20:00 sıralarında dava dışı sürücü …. sevk ve idaresinde bulunan …plaka sayılı otomobil ile Çıksorut istikametinden 82 nolu caddeyi takiben 100 nolu cadde kavşağına geldiğinde kırmızı ışık yandığı için durarak beklemiş, kavşakta araç trafiği kesilince kendisine yeşil ışık yandığını düşünerek kırmızı ışıkta geçtiği sırada kavşak içerisinde kendi aracının ön sağ köşe tampon kısmıyla, çimento kavşağı istikametinden et balık kavşağı istikametine doğru yeşil ışıkta geçmekte olan sürücü … idaresindeki … plakalı motosikletin sağ yan kısmına 100 nolu caddenin sol şeridi üzerinde çarpması neticesinde meydana geldiği;
Kazanın oluşumunda …. plakalı araç sürücüsünün K.T.K. 84. Maddesinin a bendi ile Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 157. Maddesinin a-1 bendini ihlal ettiğinden asli ve tam kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olan … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan süreçte davalı sigorta şirketi nezdinde geçerli bir ZMMS poliçesinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Toplanan delillerden; davalının sigortalısı olan araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu hareketleri ile davacı tarafın yaralanmasına sebep olduğu anlaşılmıştır. Özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine uygun şekilde düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirlenen maluliyet oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasının yerinde olacağı kanaatine varılmış, hükmedilen maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 999,60-TL bakıcı gideri tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 68,28-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 44,40-TL harç ile 34,63-TL tamamlama harcının mahsubu ile fazladan alınan 10,75‬-TL harcın talep halinde ve kararın kesinleşmesini müteakip davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk Kanununun 18/A-13 ve Arabuluculuk ücret tarifesinin 1.kısım 2.a maddesine göre hesaplanan 1.320,00 TL’nin, Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2 madde gereğince, davanın kabul -red oranına göre hesap edilen 128,87-TL’sinin davalıdan, 1.191,13‬-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacının peşin yatırdığı 44,40-TL harç ile 34,63-TL tamamlama harcı toplamı olan 79,03‬‬-TL harcın yargılama giderlerine dahil edilmeksizin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 3.632,05-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 354,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalının yaptığı ve karşıladığı toplam 23,5-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 21,20-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul edilen kısım üzerinden; davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Gereğince 999,60-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Reddedilen kısım üzerinden; davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/01/2023