Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/302 E. 2022/874 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklı Değer Kaybı
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
GEREKÇE TARİH : 02/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Trafik Kazasından Kaynaklı Değer Kaybı davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle: 22/02/2022 tarihinde müvekkiline ait……. araç ile …… sevk ve idaresindeki ……plakalı aracın çarpışması neticesinde meydana gelen kazada müvekkiline ait araçta değer kaybı meydana geldiğini, kazaya …. plakalı araç sürücünün sebep olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1 TL maddi zararın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle: Müvekkili şirketin azami poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirkete usulüne uygun başvuru yapılmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, araçta meydana gelen değer kaybı ücretinden müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, değer kaybının sigorta eksperi tarafından belirlenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere kusur raporunun ATK tarafından ve karayolları fen heyetinden alınması gerektiğini, müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilecek olması ihtimalinde değer kaybı hesaplamasının yeni genel şartlara göre belirlenmesi gerektiğini, öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın reddini, aleyhe hüküm kurulması halinde belirttikleri şekilde hesaplama yapılmasını talep etmiştir.
Hasar dosyası, aracın kaza bilgileri, muayene bilgileri ve ruhsat bilgileri dosyaya celbedilmiştir.
İddia edilen kazaya ilişkin kusur ve değer kaybı iddiasının değerlendirilebilmesi bakımından alanında uzman makine mühendisi ve sigorta eksperinden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır.
Bilirkişi heyeti sunmuş oldukları 30/07/2022 tarihli raporda özetle:……..Plakalı TOFAŞ-FIAT FIORINO COMBI 1.3 MJET 75 E5 SAFELINE adındaki aracın 2018 model olduğu, araçta oluşan hasarın yeri, büyüklüğü, kazanın oluş şekli ile tamamen örtüştüğü kanaatine varıldığı, kazadan sonra meydana gelen hasar nedeni ile serbest piyasada yapılan araştırmada 7.500.00 TL değer kaybı ile satılacağının tespit edilmesi nedeniyle, objektif olarak değer kaybının 7.500.00 TL olacağı kanaatine varıldığı,
Kazanın oluşumunda …… Plakalı araç sürücüsü ….. …… 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun sürücülere ait kusurlardan 67/1-b maddesine ve aynı kanunun 47/1-d maddesi kuralına aykırılık niteliğinde olan bu eylem ve davranışı kazanın oluşumunda esas etken olduğu, …… plakalı aracın ise meydana gelen kazada herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 16/09/2022 tarihli değer arttırım dilekçesi ile netice-i talebini 7.500,00 TL olarak belirlemiştir.
Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde: Dava trafik kazası nedeniyle gerçekleşen değer kaybı talebine ilişkindir.
Davalı zamanaşımı definde bulunmuştur.
Borçlar Kanunu’nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile
açacağı davaların bağlı olduğu zamanaşımı süreleri özel olarak düzenlenmiştir. BK’nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık sübjektif ve nispi nitelikteki kısa zamanaşımı süresi, herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık objektif ve mutlak nitelikte uzun zamanaşımı süresi ile olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir.(EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 794).
Buna karşılık, özel bir kanun hükmünün, özel olarak zamanaşımı süresi öngördüğü tehlike sorumluluklarında BK m. 60 uygulanmaz. 2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayımızda kaza 22/02/2022 tarihinde meydana gelmiş olup, davacıya ait araçta hasar bu tarihte meydana gelmiş ve dava 15/04/2022 tarihinde açılmış olup açılan dava süresindedir.
Davalı her ne kadar kendisine usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını ileri sürmüş ise de başvurunun yapıldığı, ancak yanıt verilmediği, arabuluculuk aşamasında da taraflar bakımından tekrar müzakere ortamı doğduğu, nitekim dava aşamasında da bütün bilgi ve belgelerin dosyaya girdiği gözetildiğinde buna yönelik itiraz yerinde görülmemiştir.
29/05/2021 tarihinde davacıya ait …… plaka sayılı araca ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı bulunan …..plaka sayılı aracın çarpışması ile oluşan kazada davacının kusursuz olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın 67/1-b maddesini ihlal ettiği ve bunun da aynı yasanın 47/1-d maddesi kapsamında yer alan asli kusurlardan olan ” Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte belirtilen diğer kural, yasak ve yükümlülüklere uymamak” kuralını ihlal etmesi sebebi ile tam kusurlu kabul edilmiştir.
Dosya kapsamı ve alınan ve mahkememizce uygun görülen bilirkişi raporu ile 22/02/2022 tarihli trafik kazası nedeni ile ……plaka sayılı aracın objektif değer kaybının 7.500,00 TL olduğu kabul edilmiştir. Davaya konu aracın ruhsat bilgilerinden kullanım amacının hususi olduğu gözetilerek yasal faize hükmedilmiş ve başvurunun 17 Mart 2022 tarihinde yapıldığı gözetilerek 2918 sayılı KTK’nın m.99/1 hükmü uyarınca başvurudan 8 iş günü sonra 30 Mart 2022 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kabulü ile; 7.500 TL değer kaybı tazminatının 30 Mart 2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olarak) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-a)Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 512,33 TL nispi harçtan peşin alınan 208,77 TL harcın mahsubu ile eksik 303,56‬ TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
b)Zorunlu Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.295,59 TL giderin 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesi gereğince, davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı harç dahil toplam 1.439,02‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm tesisine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre 7.500 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yapılan giderin avanstan mahsubu ile bakiye kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okundu ana çizgileriyle anlatıldı. 08/11/2022