Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : .
KARAR NO : .
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ : .
DAVALI : 1- … – …
…
VEKİLİ : .
DAVALI : 2- … – … …
DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/02/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 01/10/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketçe; keşidecisi davalı … olan 30/12/2019 keşide tarihli çekten dolayı keşideci şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, akabinde davalı şirketçe Gaziantep İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı dosyasında İcra İflas Kanunu’n 89/1-2-3 maddesinde düzenlenen haciz ihbarnamelerini; müvekkilinin ikamet etmediği adrese gönderilmesi talep edilerek müvekkilinin icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini, Halbuki gönderilen tebligatlar usule uygun olmadığından müvekkilinin icra dosyasına borçlu olarak eklenmesi de kabul edilemeyeceğini, Kaldı ki müvekkilinin çekin keşidecesi olan … ile herhangi bir ilişkisi de bulunmadığından müvekkiline haciz ihbarnameleri de gönderilemeyeceğini, buna karşın müvekkiline usule ve hukuka aykırı olarak haciz ihbarnameleri gönderilerek müvekkilinin icra dosyasına borçlu olarak eklenmiş ve tüm menkul-gayrı menkul mallarına haciz işlemiş tesis edildiğini, yine müvekkilinin maaşına ve banka hesaplarına da haciz işlemleri uygulandığını, müvekkilinin ise söz konusu bu hacizler ile dosyadan haberdar olmuş Gaziantep İcra Hukuk Mahkemesi’ne usulsüz tebligattan dolayı dava açmış ise de Gaziantep 4. İcra Hukuk Mahkemesi 2021/… Esas – 2021/…. Karar sayılı ilamında davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile müvekkilinin açmış olduğu davayı reddedildiğini, müvekkilinin banka hesaplarına bloke konulması, maaşına haciz işlemi uygulanması ile aracına haciz ve yakalama işlemleri tesis edilmesi ile icra tehdidi ve baskısı altında borçlu olmadığı bir borcu ödemek zorunda kaldığını, Öncelikle davalı şirketler adına tescilli olan taşınır – taşınmaz malvarlıklarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalılar adına tescilli olan taşınır – taşınmaz malvarlıkları ile banka hesapları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacağına müvekkilin alacak miktarını karşılayacak şekilde teminatsız ihtiyatı haciz kararı verilmesini, müvekkilinin icra takibi baskısı altında ödemiş olduğu 70.880,96 TL’nin ödemenin yapıldığı tarih olan 08.10.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan istirdadına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İİK md. 89/5 maddesi uyarınca açılan istirdat davası istemine ilişkindir.
Gaziantep İcra Müdürlüğü’ nün 2020/… esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celbedilmiş olup, anılan dosyanın incelemesinde alacaklı tarafın dosyamız davalısı … , borçlu tarafın dosyamız davacısı … olduğu, 30/12/2019 keşide tarihli 45.000,00-TL bedelli, .. seri numaralı çek için kambiyo senetlerine özgü ödeme emrinin düzenlendiği, borçlu tarafından 01/12/2020 tarihinde borca itiraz edildiği, yapılan itiraz üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/… esas, 2016/… karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit dava- larında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit veya istirdat davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir.
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmaz- lık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit dava- sına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır.
“Bu durumda İlk derece Mahkemesinin, hukuki nitelendirme mahkemeye ait olmakla İİK’nın 89/3-5. maddesine dayalı olarak açıldığı belirtilen davada, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu gözeterek davayı göreve ilişkin dava şartı yönünden red etmesi doğru görülmediğinden aksi yöndeki kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun görev yönünden re’sen kabulü ile, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-3. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kal- dırılmasına, dosyanın uyuşmazlığın esasına girilerek gereken kararın verilmesi için istinafa konu kararı veren yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” ( Antalya Bam 2023/1478 E. 2023/1381 K.) “
Somut olayda; dava konusu edilen takip dosyasında davacı üçüncü kişi konumunda olup, eldeki dava ile İİK’nın 89/3 ve 89/5 maddelerine dayalı olarak takip borçlusuna borcunun bulunmadığını ve alacaklıya ödenen bedelin istirdatını talep etmektedir. Davanın belirlenen bu niteliği itibariyle taraflar arasında bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Tarafların tacir olması veya davalı alacağının kaynağının kambiyo senedine dayalı olması davacı yönünden davayı ticari kılmamaktadır. Uyuşmazlık, takip hukukundan kaynaklanmakta olup davacı takibe dayanak senette borçlu veya alacaklı olarak yer almamaktadır. Her ne kadar mahkememizce davacının davalı …. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 6102 sayılı TTK 573/2.maddesi gereği koymayı üstlendiği sermaye koyma borcunu ifa edip etmediğine yönelik rapor alınmaya çalışılsa da davalı takip borçlusunun davacıdan alacaklı olduğunu ispatla mükellef davalı takip alacaklısının davacının davalı şirkete TTK 573/2.maddesinden kaynaklı bir alacağının bulunduğundan bahisle davacıya İİK 89.maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderildiğine dair savunmasının bulunmadığı, bu sebeple eldeki davada 6102 sayılı TTK 4. Maddesi anlamında ticari davadan bahsetmenin olanaksız olduğu anlaşılmakla, görevli mahkemenin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine ulaşılmıştır. (Emsal Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/15365 E.-2016/3253 K. 2016/3568 E. 2016/6425 K. sayılı ilamları )
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2. Maddeleri uyarınca usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine
2- HMK’nin 20/1 madde ve fıkrası uyarınca kararın kesinleştiği tarihten başlamak üzere iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli Gaziantep Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine
3- HMK’nin 331/2 madde ve fıkrası uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece takdirine
Dair, davacı vekilinin ve davalı Şekeroğlu vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Gaziantep BAM ilgili hukuk dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 27/09/2023