Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/138 E. 2023/28 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 19/01/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 27/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ….sevk ve idaresindeki aracın müvekkiline çarpması neticesinde meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, olay yerine gelen polisler tarafından tutulan tutanakta …. plakalı aracın kusurlu olduğu, müvekkilinin kusursuz olduğunu, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, arabuluculuk sürecinin de anlaşamam ile sonuçlandığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20,00 TL geçici iş göremezlik, 10,00 TL sürekli iş göremezlik, 10,00 TL bakıcı gideri ve 10,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 50,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
Dava Değerinin Belirlenmesi: Davacı vekili sunmuş olduğu 1711/2022 tarihli dilekçesinde, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 20 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile, 10-TL bakıcı gideri zararının tazmini yönünde açmış olduğu dava değerini, geçici iş göremezlik yönünden 8.457,10-TL ve bakıcı gideri zararının 3.329,00-TL olmak üzere üzere 11.786,10-TL’ye arttırdığını beyan etmiş, 11.786,10-TL’nin ticari faizi ile birlikte davalı taraftan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından müvekkili şirkete eksik evrakla başvuru yapılmış olması nedeniyle maluliyet durumunun tespit edilemediğini, davayı kabul anlamına gelmemek ile birlikte davacının kusur ve maluliyet durumunun ATK tarafından belirlenmesi gerektiğini, tazminat hesabının aktüer konusunda uzman ve Hazine listesinde kayıtlı aktüer tarafından belirlenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, öncelikle davacının başvuru şartlarını yerine getirmediğinden davanın reddini, davacının maluliyet oranının ATK tarafından belirlenmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1- Davalı sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası
Davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ile hasar dosyası Mahkememize sunulmuş, hasar dosyası kapsamında davacıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
2-Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının …. Soruşturma sayılı dosyası
UYAP üzerinden celp edilerek dosya arasına alınan dosyanın incelenmesinde; şüphelinin …. müştekinin …. olduğu soruşturmaya konu suçun taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma olduğu, 20/08/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle başlatılan soruşturma dosyası kapsamında verilen 18/10/2021 tarihli karar ile müştekinin şüpheli hakkında şikayetçi olmaması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
3-Davacının meydana gelen trafik kazası sonrasına görmüş olduğu tedavilere ilişkin hastane kayıtları
Davacıya ait tedavi kayıtları … …. Hastanesinden celp edilerek dosya arasına eklenmiştir.
4- SGK Kayıtları
20/08/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya geçici iş göremezlik sebebiyle ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığı hususunda SGK Gaziantep İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 09/03/2022 tarihli sayılı cevabında; davacıya meydana gelen trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı ve peşin sermaye değerli gelir bağlanmadığı belirtilmiştir.
5- Bilirkişi raporları;
i) Kusur Bilirkişi Raporu: İddia ve savunmanın değerlendirilmesi bakımından, dosyaya toplanan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, gelen cevabi yazılar ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak, meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durumlarının tespiti bakımından dosyanın trafik bilirkişisine tevdiine karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 03/06/2022 tarihli raporda, … plaka sayılı otomobil sürücüsü ….’in K.T. Kanununun 67/j maddesine (araç sürücüleri trafik kazalarında manevraları düzenleyen genel şartlara uymama hallerinde asli kusurlu sayılırlar) aykırı davranışı ile meydana gelen olayda K.T. Kanununun 67/j maddesine (araç sürücüleri trafik kazalarında manevraları düzenleyen genel şartlara uymama hallerinde asli kusurlu sayılırlar) aykırı davranışı ile meydana gelen olayda kuralını ihlal edip ağır ihmal ve ihlali ile kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, davacı yaya …’in ise meydana gelen kazaya etken hatalı davranışının olmadığı rapor edilmiştir.
ii) Maluliyet Oranı Tespitine İlişkin Bilirkişi Heyeti Raporu: Mahkememizce resen seçilen Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 14/09/2022 tarihli gerekçeli raporda; Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik kullanılarak hesaplanan engellilik oranının %0 olduğu, tıbbi iyileşme ve rehabilitasyon süresi dikkate alındığında 3(üç) ay süre ile geçici iş görmezliğe neden olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 4 (dört) hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu rapor edilmiştir.
iv) Aktüer Bilirkişi Raporu: Kusur ve maluliyet oranının tespitine müteakip dosya, gerçek zararın hesabı yönünden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş; aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 07/11/2022 tarihli gerekçeli raporda; davacının TRH 2010 yaşam tablosuna ve “progresif rant (%10 artırım-indirim) yöntemi”ne göre %100 malul sayılan dönem maddi zararının (geçici iş göremezlik) 8.477,10 TL, davacının bakıcı giderinin 3.339,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava açılmadan önce başvuru şartının yerine getirilmediği iddiası yönünden:
KTK’nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklindedir. Davacının bu kapsamda dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvurduğu, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin bir hükmün bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin itirazlarına itibar edilememiştir. (Emsal olarak; Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin … E., 2021/1494 K. Sayılı kararı ile Yargıtay 4. HD’nin 25/10/2021 tarih 2021/4498 E. 2021/7405 K. Sayılı kararı )
Davanın esası yönünden:
Dava trafik kazasından kaynaklı maddi zararın (geçici ve sürekli işgöremezlik zararı ile bakıcı gideri ve tedavi gideri zararının) istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda, tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davaya konu kazanın, 20/08/2021 günü saat 20:00 sıralarında dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracıyla Kıbrıs Caddesi Royal Otel Önünde plakasını bilmediği araca yol vermek için geri geldiği esnada araç arka kısımları ile gerisinde park halinde bulunan…. plakalı park halindeki aracın önünde bulunan yaya konumundaki ….’i iki araç arasından sıkıştırması neticesinde meydana geldiği; kazanın oluşumunda araç sürücüsünün geri manevra yaparken karayolunu kullananlar için bir engel yaya tehlike doğurabilecek hareketlerde bulunmak kuralına riayet etmeyerek asli ve tam kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olan … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan süreçte davalı sigorta şirketi nezdinde geçerli bir ZMMS poliçesinin bulunduğu, davacının meydana gelen trafik kazası esnasında bu araçta yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında kusur raporu aldırıldıktan sonra, davacının yaralanması sebebiyle sürekli iş göremezlik oranının, geçici iş göremezlik süresinin ve bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığının ve tedavi giderinin belirlenmesi yönünden rapor alındıktan sonra konusunda uzman bilirkişiye maddi tazminat hesabı yaptırılmıştır.
Toplanan delillerden; davalının sigortalısı olan araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu hareketleri ile davacı tarafın yaralanmasına sebep olduğu anlaşılmıştır. Özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun şekilde düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirlendiği üzere maluliyet durumunun oluşmadığı anlaşıldığından sürekli iş göremezlik tazminatı talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Mahkememizce alınan raporda belirlenen, davacının geçici iş göremezlik süresi ve bakıcı ihtiyacına ilişkin tespitler ile tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasının yerinde olacağı kanaatine varılmış, hükmedilen maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 28/10/2021 tarihinden (başvuru + 8 iş günü) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre maluliyet durumunun tespit edilmesi gerektiği yönünden bkz. Yargıtay 4. HD’nin 2021/15095E., 2021/3746 K. Sayılı kararı ve TRH 2010 tablosu ve progresif rant yöntemi uyarınca hesaplama yapılması gerektiğine dair bkz. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/19605 Esas, 2021/6472 Karar sayılı kararı )
Davalının geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığı savunması yönünden yapılan değerlendirmede;
TBK’nın 54.maddesi ile KTK’nın 98.maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan iyileşme sürecindeki geçici bakıcı gideri, geçici işgöremezlik ve belgesiz tedavi giderlerine ilişkin zarardan sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilememiştir. (Bu yönde emsal olarak bkz. Yargıtay 4. HD’nin 2021/8288 Esas ve 2022/1147 Karar sayılı ilamı ile Yargıtay 4. HD’nin 2021/8341 Esas ve 2022/1644 Karar sayılı ilamı)
Davacı tarafça dava dilekçesinde tedavi gideri yönünden de talepte bulunulmuş ise de yargılama aşamasında bu taleplerinden feragat ettiklerini beyan ettiklerinden tedavi gideri yönünden davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın tedavi gideri talebi yönünden feragat sebebiyle reddine,
2-Davanın sürekli iş göremezlik tazminatı talebi yönünden reddine,
3-Davacının diğer talepleri yönünden davanın kabulüne, 8.477,10-TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 3.339,00-TL bakıcı giderinin temerrüt tarihi olan 28/10/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 807,16 TL nispi harçtan peşin alınan 161,40-TL harcın mahsubu ile eksik 645,76 TL harcın davalıdan alınarak hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacının peşinen yatırmış olduğu 80,70-TL harç ile 80,70-TL tamamlama harcının yargılama giderlerine dahil edilmeksizin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-13 ve Arabuluculuk ücret tarifesinin 1.kısım 2.a maddesine göre hesaplanan 1.320,00-TL’nin, Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2 madde gereğince, davanın kabul edilen kısmına göre hesaplanan 1.317,77-TL’sinin davalı sigorta şirketinden, ‭‭davanın red edilen kısmına göre hesaplanan 2,23-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 1.437,10-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.434,67-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Kabul edilen kısım üzerinden; davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Reddedilen kısım üzerinden; davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince 20,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Yapılan giderin avanstan mahsubu ile bakiye kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2023