Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/437 E. 2021/395 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI : .
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2021
KARAR TARİHİ : 18/06/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 18/06/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından müvekkiller … ve … aleyhine haksız ve kötü niyetli bir şekilde bir şekilde her bir davacı için ayrı bir takip olmak üzere sırasıyla Gaziantep İcra Dairesi …./…. Esas sayılı dosyası ile Gaziantep İcra Dairesi …./…. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davacı müvekkillerin yurt dışında yaşamakta olup bu sebeple süresi içerisinde takibe itiraz edilemediğini ve takiplerin kesinleştiğini, müvekkillerin takip alacaklısı …. İnşaat Şirketine borcu bulunmadığını, müvekkillerin ….numaralı parselde kayıtlı arsa üzerine inşa edilen bir kısım bağımsız bölümleri dava dışı …. …. inşaat Şirketinden …. tarihinde satın aldıklarını, müvekkillerin söz konusu bağımsız bölümleri, tamamlamış vaziyette satın aldıklarını, ancak son süreçte Mavi Gök İnşaat Şirketinin kendi içinde yaşadığı ciddi problemler nedeniyle söz konusu inşaatın yapı kullanım izin belgesi alınamadığını, Gaziantep … Noterliğinin …. tarih ve …. yevmiye numaralı İnşaat Yapım Sözleşmesi, Gaziantep … Noterliğinin …. tarih ve …. yevmiye numaralı İnşaat Yapım Sözleşmesi, Gaziantep …. numaralı İnşaat Yapım Sözleşmesini imzaladıklarını, müvekkillerinin …. tarihinde kat irtifakı kurulu bir şekilde bağımsız bölümleri satın aldıklarını, sözleşmede belirtilen yükümlülükleri riayet edilmesine rağmen davalı müteahhit şirket tarafından taahhüt edilen yapı kullanım izin belgesi alınamadığını, davalı şirket aradan 3,5 yıl kadar zaman geçtikten sonra müvekkiller aleyhine haksız icra takibi başlattığını, İİK 75/3 maddesi nazara alınarak icra takiplerinin ihtiyati tedbir kararı karar verilerek ayrı ayrı durdurulmasını, Davacı … aleyhine başlatılan Gaziantep İcra Müdürlüğü …./…. Esas sayılı icra dosyasına konu edilen 113.792,05-TL tutarındaki borcun olmadığının tespitini, ve icra takibinde haksız ve kötü niyetli olan davalı aleyhine takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, Davacı … aleyhine aleyhine başlatılan Gaziantep İcra Müdürlüğü …./…. Esas sayılı icra dosyasına konu edilen 113.792,05-TL tutarındaki borcun olmadığının tespitini, ve icra takibinde haksız ve kötü niyetli olan davalı aleyhine takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davalı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan alacak sebebiyle düzenlenen faturalar hakkında Gaziantep İcra Müdürlüğü …./…. E. ve …./…. E. sayılı dosyalarında başlatılan takipler sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4.maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesi ile ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunda veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Diğer taraftan 6102 sayılı TTK’nın 19/2 maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar dışında, ticari davayı ticari iş esasına göre değil ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 Sayılı Kanununun 2.maddesi ile değişik 6102 Sayılı TTK ‘nın 5.maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleriyle diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1.maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olup re’sen incelenir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, tarafların sıfatına bakılmaksızın ticari dava olduğundan söz etme olanağı yoktur. Zira, bu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda eldeki davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nce görülüp karara bağlanabilmesi için uyuşmazlığın, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması ve bu bağlamda tarafların her ikisinin birden tacir olması zorunludur.
Davalı şirketin uyuşmazlık konusunu oluşturan inşaat sözleşmesini ticari işletmesi ile ilgili olarak, müteahhit olarak yaptığında tereddüt bulunmamaktadır. Buna karşılık, davacı arsa sahiplerinin tacir olarak kabulü mümkün değildir.
Yukarıda açıklandığı üzere, davacılar gerçek kişi olup, tacir sıfatları bulunmadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1 maddesi hükmünce, davayı ticari dava saymak ve Asliye Ticaret Mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesine göre, görev hususu dava şartlarından olup, aynı kanunun, 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması ve gözetilmesi gerekmektedir. Açıklanan bu sebeplerle mahkememizin görevsizliği sebebiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın görev yönünden reddine, Mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Gaziantep Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
2-6100 sayılı HMK nun 20. Maddesi uyarınca karar kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşirse kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli ve yetkili Mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili Gaziantep Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli ve yetkili Mahkemece gözetilmesine,
4-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin belirtilen süre içerisinde talep edilmemesi halinde HMK nın 20. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Gaziantep BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/06/2021