Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/220 E. 2022/855 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2017
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/09/2017 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan …. plaka sayılı araç ile davacının içersinde yolcu olarak bulunduğu …. plakalı aracın çarpışması neticesinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin kazanın oluşunda herhangi bir kusurunun olmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli iş gücü kaybı tazminatının, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, kaza tarihinden veya davalı sigorta şirketine ilk başvuru tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Dava Değerinin Belirlenmesi:
Davacı vekili sunmuş olduğu 02/09/2019 tarihli dilekçesinde, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00-TL için dava açtıklarını, dava değerinin 24.400,99-TL artırılarak 34.400,99-TL’ye yükseltilmesini, ıslah taleplerinin kabulü ile toplam 34.400,99-TL tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi, masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili sunmuş olduğu 01/11/2022 tarihli dilekçesinde, 08/11/2017 tarihli dava dilekçesinde tazminat taleplerini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL olarak talep edildiğini, 21/08/2019 tarihli bilirkişi raporunda zararlarının 34.400,99 TL olarak belirlenmiş olup 02/09/2019 tarihli ıslah dilekçeleri ile davayı ıslah ettiklerini, yargılama sürecinde alınan 05/10/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda ise müvekkilinin zararı 48.953,79 TL olarak belirlendiğini, işbu rapora göre 14.552,80 TL’lik kısmı daha ıslah ettiklerini, ıslah edilen tutar 14.552,80 TL , dolayısıyla dava değerini toplamda 48.953,79 TL olacağını, hükmedilen tazminata kaza tarihinden veya davalı sigorta şirketine ilk başvuru tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte müvekkile ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği 11/009/2017 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği …… Plakalı aracın 10/12/2016 ve 2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
DOSYANIN SAFAHATİ VE BAM KARAR İLAMI:
Davacı tarafça, Mahkememize ait ….. Esas sayılı dosya üzerinden ikame edilen davada Mahkememiz tarafından 16/09/2019 tarihli, …. Esas -…….Karar sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükme karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosyanın gönderildiği Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 03/03/2021 tarih, ….. Esas – …. Karar sayılı kararı ile “(…) olayla ilgili olarak düzenlenen kaza tespit tutanağında her iki sürücünün de kusurlu olduğu tespit edilmiş olmakla, trafik bilirkişi tarafından düzenlenen 10/04/2018 havale tarihli raporda ise, ” dava dışı ….. plakalı araç sürücüsü …..’ün 8/8 (% 100) (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu” belirtilmekle, kusur oranları arasında çelişki bulunmaktadır. Mahkemece söz konusu çelişki giderilmeden ve tarafların kusur oranları kesin olarak belirlenmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir. O nedenle mahkemece, Adli Tıp Kurumu, İstanbul Teknik Üniversitesi ya da Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek kusur konularında uzman bilirkişi heyetinden dosyada mevcut kusur raporları arasındaki çelişkileri giderici, ayrıntılı, hüküm kurmaya yeterli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. (…) Eldeki davada, mahkemece alınan 20/06/2018 tarihli maluliyete ilişkin raporda; ” mevcut tablonun olayla bir illiyetinin kurulamadığı, maluliyetin oluşmadığı” daha sonra aynı heyetten alınan 31/05/2019 tarihli ek raporda; “yapılan muayenelerle ile sol gözdeki görme kaybının olayla illiyetli olduğu…” belirtilmiş,(…) asıl ve ek rapor arasında açıkça ve makul denemeyecek oranda bir çelişki çelişki bulunmaktadır. Mahkemece davacının itirazlarını karşılar nitelikte ve çelişkiyi giderecek şekilde, Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerekir.” gerekçesiyle kaldırılarak Mahkememize gönderilmiş ve Mahkememizin işbu 2021/220 Esas numarasına kaydedilerek yargılamaya devem edilmiştir.
DELİLLER:
1- Davalı sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası;
Davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ile hasar dosyası Mahkememize sunulmuş, hasar dosyası kapsamında davacıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
2- Kaza Tespit Tutanağı;
Dava konusu kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında; kazanın 11/09/2017 tarihinde meydana geldiği, dava dışı sürücü idaresinde bulunan ….. plakalı aracın meydana gelen olayda K.T. Kanunun 52/1 -a ve 56/1-a maddeleri uyarınca, davacı .. .. yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü idaresinde bulunan…. plakalı aracın ise K.T. Kanunun 52/1-a maddesinde kusurlu olduğu belirtilmiştir.
3- Davacının meydana gelen trafik kazası sonrasına görmüş olduğu tedavilere ilişkin hastane kayıtları;
Davacıya ait tedavi kayıtları Özel Sani Konukoğlu Hastanesi, Dünya Göz Hastanesi ile Özel Sani Konukoğlu Hastanesinden celp edilerek dosya arasına eklenmiştir.
4- SGK Kayıtları;
09/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya geçici iş göremezlik sebebiyle ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığı hususunda SGK Gaziantep İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 16/11/2017 tarihli sayılı cevabında; davacıya meydana gelen trafik kazası nedeniyle iş göremezlik ödemesi yapılmadığı ve peşin sermaye değerli gelir bağlanmadığı belirtilmiştir.
5- Bilirkişi raporları;
i) Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı öncesinde alınan bilirkişi raporları
– Kusur Bilirkişi Raporu: Trafik bilirkişi tarafından düzenlenen 10/04/2018 havale tarihli raporda dava dışı …..plakalı araç sürücüsü …..ün 8/8 (% 100) (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, rapor edilmiştir.
– Maluliyet Oranı Tespitine İlişkin Bilirkişi Raporu: Mahkememizce resen seçilen Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 20/06/2018 tarihli gerekçeli raporda; özür durumunun olmadığı, buna göre tüm vücut fonksiyon kaybının oluşmadığı, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Davacı vekilini itirazları üzerinde dosya kapsamında maluliyet oranının tespiti için ek rapor alınmış olup, Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 21/05/2019 tarihli gerekçeli ek raporda; özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %16 olduğu, tıbbi iyileşme süreci göz önüne alındığında 9 ay süre ile geçici iş göremezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 1 ay tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu, devamlı suretle başkasının yardım ve bakımına muhtaç olmadığı rapor edilmiştir.
– Aktüer Bilirkişi Raporu: Kusur ve maluliyet oranının tespitini müteakip dosya, gerçek zararın hesabı yönünden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş; aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 22/08/2019 havale tarihli gerekçeli raporda;12.403,66-TL geçici iş göremezlik, 21.997,33-TL sürekli maluliyet olmak üzere toplam 34.400,99-TL maddi zararı olduğu rapor edilmiştir.
ii)Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı uyarınca alınan bilirkişi raporları
-Kara Yolları Fen Heyeti Kusur Raporu:
Dava konusu 11/09/2017 tarihli trafik kazası tespit tutanağı ile Mahkememiz dosyasında alınan kusur raporu arasında çelişki oluştuğundan çelişkileri gideren ve dava konusu trafik kazasına karışan araçların kusur durumlarını belirleyen rapor düzenlenmek üzere Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’nden talep edilen istinabe üzerine Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden alınan tarihli raporda; dava dışı sürücü……’ün asli ve %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü…….i’nin kusurunun olmadığı rapor edilmiştir.
-ATK raporu ( maluliyet ): Davacının geçici ve sürekli iş göremezlik durumunun ve dahi bakıcı ihtiyacının bulunup bulunmadığının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri çerçevesinde belirlenerek rapor tanzimi için dosyanın ATK 2.İhtisas Dairesine gönderilmesine, karar verilmiş olup, düzenlenen 27/05/2022 tarihli gerekçeli raporda; Kişinin dava konusu olay tarihinden önce kendisinde senil katarakt bulunduğu dikkate alındığında; olay öncesinde özürlülüğü; görme sistemi, işlevsel görme puanı; 95, görme sistemi yetersizlik oranı: 5, özür oranı %5, kişinin 11.09.2017 tarihindeki trafik kazasına bağlı; görme sistemi, işlevsel görme puanı; 76, görme sistemi yetersizlik oranı: 24, özür oranı %24 olduğuna göre; kişinin dava konusu olaya bağlı engelliliğinin; olay sonrası-olay öncesi: 24-5=%19 olarak tespit edildiğine göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %19 (yüzdeondokuz) olduğu, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
-Aktüer Bilirkişi Raporu: Kusur ve maluliyet oranının tespitine müteakip dosya, gerçek zararın hesabı yönünden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş; aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 07/10/2022 tarihli gerekçeli raporda; davacının TRH 2010 yaşam tablosuna ve “progresif rant (%10 artırım-indirim) yöntemi” ne göre, kusur indirimli, %100 malul sayılan dönemde oluşan maddi zararının ( efor kaybı) 12.403,66 TL, %19 oranında maluliyete ilişkin maddi zararının 34.772,63 TL olmak üzere, gerçek zarar toplamının 47.176,29 TL, ATK İstanbul 2 Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 25.05.2022 tarihli raporunda davacının bakıcı ihtiyacına ilişkin bir değerlendirme yapılmamış olup, yüksek mahkemelerince, 21.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacının iyileşme döneminde 1 ay süre ile tam gün bakıcı ihtiyacı olduğunun kabulü halinde, iyileşme döneminde bakıcı giderinin 1.777,50 TL olduğu, davacının talebi ile davalının sorumluluğunun ve ZMMS genel şartlarının nihai takdiri yüksek mahkemelerine ait olmak üzere, olay tarihinde ZMMS poliçe teminat limiti ölüm/ sakatlanma/tedavi gideri halinde şahıs başına 330.000,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava 6098 sayılı TBK md. 54 gereğince bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat (geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı) istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda, tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davaya konu kazanın 11/09/2017 günü saat 16:00 sıralarında dava dışı sürücü …..’ün sevk ve idaresindeki ….. plakalı otomobili ile Oğuzeli Karkamış yolunu takiben Karkamış istikametine seyirle km 47+000’a geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şerit ihlalinde bulunarak aracının sol ön kısımları ile karşı istikametten gelmekte olan dava dışı sürücü …. sevk ve idaresindeki ……. plakalı aracın sol ön bölümlerine çarpması suretiyle meydana geldiği;
….. plakalı araç sürücüsünün iki yönlü trafiğin işlediği karayolunda olay yeri tepe üstüne yaklaşırken hızını azaltmayıp mevcut seyir hızı ile yolun tepe üstü noktasına geldiğinde dikkatsiz ve tedbirsiz davranıp aracını güvenli bir şekilde sevk ve idare edememesi sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikametten gelen trafiğin kullandığı yol bölümüne girdiği, kendi normal seyir şeridini muhafaza etmemekle, trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmekle trafik kazasının oluşumuna asli ve tam kusuruyla sebebiyet verdiği, ……plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumuna etken herhangi bir kural ihlalinin olmadığı değerlendirilmiştir.
Kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olan ….. plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan süreçte davalı sigorta şirketi nezdinde geçerli bir ZMMS poliçesinin bulunduğu, davacının meydana gelen trafik kazası esnasında kazaya karışan diğer araç olan ….. plakalı araçta yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında, BAM kaldırma kararı gereği Karayolları Fen Heyetinden kusur raporu aldırıldıktan sonra, davacının yaralanması sebebiyle sürekli iş göremezlik oranının, geçici iş göremezlik süresinin ve bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığının belirlenmesi, kaldırma kararı önceli alınan raporlar arası çelişkileri giderir şekilde rapor alındıktan sonra konusunda uzman bilirkişiye maddi tazminat hesabı yaptırılmıştır.
Toplanan delillerden; davalının sigortalısı olan araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu hareketleri ile davacı tarafın yaralanmasına sebep olduğu anlaşılmıştır. Özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun şekilde düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirlenen maluliyet oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasının yerinde olacağı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen 16/09/2019 tarihli ilk karar yalnızca davalı vekili tarafından istinaf edilmiş olup, mahkememizce davalı taraf lehine oluşan usuli kazanılmış hak kurumu göz önünde bulundurulduğunda kaldırma kararı sonrasında, ilk karardakinden daha fazla maddi tazminata hükmedilemeyeceği değerlendirilerek kaldırma öncesi karardaki belirtilen miktarlar dahilinde aynı şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; 12.403,66-TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 21.997,33-TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüd tarihi olan 20/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 2.349,93-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 34,16-TL harç ile 133,35-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.182,42-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan ve karşılanan 4.309,35-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.028,35-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı ….. Sigorta A.Ş kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Gaziantep BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 02/11/2022