Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/654 E. 2022/452 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/12/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
GEREKÇE TARİHİ : 24/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/04/2019 günü davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı …. plaka sayılı aracın müvekkili …. sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması neticesinde müvekkilinin yaralanmış olduğunu belirterek, fazlayailişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500-TL sürekli iş göremezlik, 500-TL geçici iş göremezli, 500-TL bakıcı gideri zararının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava Değerinin Belirlenmesi: Davacı vekili dava dilekçesi ile; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500-TL sürekli iş göremezlik, 500-TL geçici iş göremezlik, 500-TL bakıcı gideri zararının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili yönünde açmış olduğu dava değerini bilirkişi raporu doğrultusunda, kalıcı iş göremezlik tazminatı talebini 359.500,00-TL’ye ve bakıcı gideri talebini 2.558,40-TL’ye artırdığını geçici iş göremezlik yönündeki talebinin 500-TL’de tuttuğunu belirterek bu bedellerinin davalıdan tahsilini, talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER:
1-Davalı sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası;
Davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ile hasar dosyası Mahkememize sunulmuş, hasar dosyası kapsamında davacıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
2-İspir CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası,
Uyap üzerinden celp edilerek dosya arasına alınan dosyanın incelenmesinde; müştekinin ….. olduğu, şüphelinin …… olduğu soruşturmaya konu suçun 04/04/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle açılan soruşturma dosyası kapsamında 09/05/2019 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
3- Davacının meydana gelen trafik kazası sonrasına görmüş olduğu tedavilere ilişkin hastane kayıtları; davacıya ait tedavi kayıtları celp edilerek dosya arasına eklenmiştir.
4- SGK Kayıtları;
04/04/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya geçici iş göremezlik sebebiyle ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığı hususunda SGK Gaziantep İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 22/12/2020 tarihli sayılı cevabında; davacıya meydana gelen trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı ve peşin sermaye değerli gelir bağlanmadığı belirtilmiştir.
5- Bilirkişi raporları;
i) Kusur Bilirkişi Raporu: İddia ve savunmanın değerlendirilmesi bakımından, dosyaya toplanan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, gelen cevabi yazılar ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak, meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durumlarının tespiti bakımından dosyanın trafik bilirkişisine tevdiine karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 21/05/2021 tarihli raporda, ….. plakalı araç sürücüsü … trafik kazalarında asli kusurlu sayılmayı gerektiren K.T. Kanunun 84/j maddesine aykırı davrandığı, davacı sürücü …..’nın meydana gelen olaya etken hatalı davranışının bulunmadığı rapor edilmiştir.
ii) Maluliyet Oranı Tespitine İlişkin Bilirkişi Raporu: Mahkememizce resen seçilen Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 09/08/2021 tarihli gerekçeli raporda; davacının meydana gelen trafik kazası sebebiyle Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi hakkında Yönetmelik hükümlerine göre engel oranına göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %19 olduğu, tıbbi iyileşme süreci dikkate alındığından 1 ay tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu, devamlı süretle başkasının yardım ve bakımına muhtaç olmadığı, rapor edilmiştir.
iii) Aktüer Bilirkişi Raporu:
a)Kusur ve maluliyet oranının tespitine müteakip dosya, gerçek zararın hesabı yönünden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş; aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 01/11/2021 tarihli gerekçeli raporda; TRH 2010 yaşam tablosuna göre davacınınmuhtemel yaşam süresi belirlenerek hesabın diğer unsurları aynı kalmak suretiyle %1,8 teknik faiz uygulanmadan, progresif rant yöntemi uygulanarak Geçici İş göremezlik zararı yönünden 18.219,74-TL sürekli iş göremezlik zararı yönünden 331.653,10-TL bakıcı zararı yönünden 2.558,40-TL zararının bulunduğu, rapor edilmiştir.
b) Bilirkişi ek raporunda; 18.219,74-TL geçici iş göremezlik zararı, 479,325,68-TL sürekli iş göremezlik zararı, 2.558,40-TL bakıcı zararı bulunduğu rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucunda oluşan geçici iş göremezlik, kalıcı maluliyet ve bakıcı giderİ zararının zorunlu mali mesuliyet sigortası hükümlerine istinaden borçlar hukuku çerçevesinde tazmin edilmesi talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile 04/04/2019 tarihinde meydana gelen tescilsiz motosiklet ile …. plakalı aracın karıştığı trafik kazası sebebiyle, davacıda meydana gelen geçici ve sürekli iş göremezlik ve bakıcı zararının tazminini talep etmiş, davalı vekili ise davanın reddini dilemiştir.
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden …..plakalı aracın kaza tarihi itibariyle işletenin sigorta ettirenin ve sürücüsünün …. olduğu, 09/04/2018 başlangıç tarihli poliçe ile bir yıllık süre ile davalı tarafından sigortalandığı anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacının söz konusu hüküm kapsamında davanın ikamesinden evvel 07/10/2020 tarihinde davalı şirkete müracaat ettiği anlaşılmıştır.
Kusur yönünden yapılan incelemede; 25 EC 083 plakalı araç sürücüsü …. trafik kazalarında asli kusurlu sayılmayı gerektiren K.T. Kanunun 84/j maddesine aykırı davrandığı, davacı sürücü ……’nın meydana gelen olaya etken hatalı davranışının bulunmadığı rapor edilmiştir. Bu sebeple, düzenlenen raporun kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının ise kazanın meydana gelmesine etken davranışının bulunmadığı dolayısıyla kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davaya konu kaza 04/04/2019 tarihinde meydana gelmiştir. Bu tarihte maluliyetin belirlenmesinde kıstas olarak kullanılan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği gözetilerek bu yönetmeliğe göre 09/08/2021 tahinde hazırlanan rapora itibar etmek gerekmiştir. Buna göre; meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacının özürlülük oranının %19 olduğu, 9 ay süre ile geçici iş göremezliğe neden olduğu ve iyileşme döneminde 1 ay tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu anlaşılmıştır.
Davacının maluliyeti ve bu maluliyetin dava konusu kaza nedeniyle oluştuğu ve davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunduğu anlaşılınca dosya, meydana gelen zararın hesaplanması amacıyla aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve …… esas …… sayılı kararı ve Yargıtay’ın bazı dairelerinde yerleşik olarak, 17. Hukuk dairesinin ise son dönemlerdeki içtihatları gözetilerek; TRH yaşam tablosu esas alınarak davacının muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi; hesaplamalarda progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminatın hesaplanması şeklinde uygulanan yöntemle yapılan hesaba itibar edilmiştir.
Buna göre 15/03/2022 tarihli aktüerya ek raporunda asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmış olup 18.219,74 TL geçici iş göremezlik, 479.325,68 TL kalıcı iş göremezlik ve 2.558,40 TL bakıcı gideri zararı belirlendiği görülmüştür.
Davacı vekili 18/03/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi sonrasında sunduğu ıslah dilekçesiyle, 359.500,00-TL kalıcı iş görmezlik, 500,00-TL geçici iş görmezlik ve 2.558,40-TL bakıcı gideri talebinde bulunmuş ve yasal faiz talep etmiştir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları ile de kabul edildiği üzere; Borçlar Kanunu hükümlerine göre tazminatın saptanması için öncelikle zararın belirlenmesi gerekir. Bu nedenle ilk olarak zararla ilgili indirim sebepleri uygulanarak gerçek zarar belirlenecek (önce kusur indirimi, sonra yapılan ödemeler), sonra da tazminattan indirim nedenleri olan 6098 sayılı TBK’nın 51. maddesinde (mülga 818 sayılı BK’nın 43. maddesi) düzenlenen hatır taşıması indirimi ve 6098 sayılı TBK’nın 52. maddesinde (mülga 818 sayılı BK’nın 44. maddesi) düzenlenen müterafik kusur indirimi uygulanacaktır. Mahkemece belirlenen bedeller üzerinden sırasıyla ayrı ayrı olarak %20 oranında hatır taşıması indirimi ve %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması suretiyle sonuç tazminatın belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 17. H.D.2018/3903 E. 2020/3867 K. Yargıtay 17.H.D.2019/205 E. 2020/6544 K.)
Davacının motosiklet kullanırken kasksız olup olmadığı tespit edilememiş ise de maluliyete ilişkin raporda beyin bölgesinde bir rahatsızlıktan söz edildiği, kollukta düzenlenen olay tutanağında davacının kafa bölgesinden yaralandığının tespit edildiği dikkate alınarak müterafik kusur indirimi uygulamak gerekmiştir. Nitekim Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Esas No : ….. Karar No:…… numaralı kararında müterafik kusur bu şekilde değerlendirilmiştir. “Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Somut olayda; kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında davacı motosiklet sürücüsünün koruyucu tertibatlarının tespit edilemediği, hükme esas alınan maluliyet raporuna göre davacının yaralanmasının “sağ tıbia ön yüzünde açık yara, sağ diz altı bacak üstü önyüzde yara tamir dokusu vücut yüzeyinin %1-9′ unu kaplayan hipertrofik skar ve keloid nedeniyle kişinin özürlülük oranının %5 olduğu” rapor edildiğine göre bu durumda, davacının kazalı motosiklete koruyucu ekipman kullanmaksızın (dizlik v.s) bindiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Müterafik kusur indiriminde, her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılması gerekmektedir. Buna göre hesaplanan tazminattan Dairemiz uygulamalarına göre BK’nın. 44. maddesi gereğince %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.”
Buna göre 15/03/2022 tarihli aktüerya ek raporunda yapılan hesaplamadan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığında 18.219,74 x 0,80 = 14.575,79 TL geçici iş göremezlik, 479.325,68 x 0.80= 383.460-TL kalıcı iş göremezlik ve 2.558,40 x 0,80 – 2.046,72-TL bakıcı gideri zararı ortaya çıkmaktadır.
Davacı vekili 18/03/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi sonrasında sunduğu ıslah dilekçesiyle,359.500,00 TL kalıcı iş görmezlik, 500,00TL geçici iş görmezlik ve 2.558,40 TL bakıcı gideri talebinde bulunmuş ve yasal faiz talep etmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi….. esas …… karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; belirsiz alacak davasında davacı, alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesinden sonra HMK’nın 107.maddesine dayalı olarak bir kez alacağını artırabilir. Ayrıca davasını HMK’nın 176. ve devamı maddelerine göre bir kez de ıslah edebilir. Bu nedenle davacının ikinci dilekçesi ıslah dilekçesi olarak değerlendirilmiş ve ıslah dilekçesine itibar etmek gerekmiştir.
Trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte ZMMS’nı yapan sigortacı bakımından temerrüdün haksız eylem tarihinde oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Sigortacının tazminat giderim yükümlülüğünü düzenleyen 2918 sayılı KTK m. 98/1 hükmü uyarınca sigortacı maddede belirtilen belgelerin iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüde düşer. Davadan önce böyle bir başvurunun bulunmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılır. Eldeki davada, davalı şirkete sigortalı aracın ticari olmadığı ve davalıya 07/10/2020 tarihinde müracaat edildiği dosya kapsamından anlaşılmış, temerrüdün anılan tarihten 8 iş günü sonrasına tekabül eden 20/10/2020 tarihinde gerçekleştiği kabulü ile bu tarihten itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
Yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekâlet ücreti takdir edilemeyeceği ve yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği gözetilerek davalı yararına müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminden dolayı reddedilen kısım için vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17664 esas, 2018/4846 karar)
Tarafların iddia ve savunmaları ile duruşmadaki beyanları, bilirkişi raporları ve dosya içeriğinde bulunan tüm evrakın birlikte değerlendirilmesi neticesinde; meydana gelen trafik kazasında davacıya sigortalı aracın sürücüsünün kusurunun bulunduğu, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının malul kaldığı, tüm raporların taraflara tebliğ edildiği, kusur raporunun kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, kusur raporunun ceza dosyasında alınan raporlarla da uyumlu olduğu, düzenlenen raporların dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu, raporlar arasında çelişki olmadığı, mevzuata ve tüm dosya kapsamına uygun olarak hüküm kurmaya elverişli olduğundan, bu raporlar ve davacının değer artırım dilekçesi ve ıslah dilekçesi dikkate alınarak davalının temerrüde düştüğü 20/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacının uğradığı zararın tazmini cihetine gidilmiş, 362.046,72 TL’nin davalıdan tahsili yönüyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 359.500,00-TL kalıcı maluliyet tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 2.046,72-TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere, toplam 362.046,72-TL’nin temerrüt tarihi olan 20/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alınması gereken 24.731,41-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.184,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 23.547,01-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Zorunlu Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabulucu gideri 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesinin 13.fıkrasının son cümlesi gereğince yargılama gideri olarak kabul edilmiş olup, bu miktarın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yaptığı karşıladığı harçlar dahil toplam 3.672‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 33.793,27-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe veya tutanağa bağlanacak beyan ile Gaziantep Bölge Adli Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, okundu, anlatıldı. 07/06/2022