Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/575 E. 2021/115 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

Mahkememizin …. Esas sayılı dosyası;
DAVACI : … –
VEKİLLERİ :

DAVALI : … –

VEKİLLERİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2015
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyası;
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ :
DAVALI : … –
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2015
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
YAZIM TARİHİ : 12/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizin 2020/…. Esas sayılı dosyası yönüyle;
Davacı vekili ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalının müvekkiline ödemediği bedelin tahsili için davalı aleyhine Gaziantep … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ibraz etmiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Bursa ilinde faaliyet göstermekte olan tekstil üretimi yapan şirket olduğunu, sözleşme gereği teslim yeri Bursa olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin davacı taraftan 13/01/2015 tarihli sipariş formu gereğince 15,047 kg kesik elyaf cinsi iplik satın aldığını, davacı tarafça ilk aşamada 1004,65 kg iplik gönderildiğini, bu ipliğini 1000 kg lık kısmına numune çalışması yapıldığını, iplikte herhangi bir sorun olmadığı anlaşıldığında sözleşme gereği eksik kalan ipliklerin de parça parça gönderildiğini, bunun üzerine kumaşın kalan kısmı ile üretime başlandığını ancak üretim devam ederken müşterilerden kumaşlarla ilgili şikayet gelmeye başladığını, müşterilerden gelen şikayet üzerine yapılan incelemelerde davacı tarafça gönderilen ipliklerin ayıplı olduğunu, ayıplı olan ipliklerin kullanılması sonucu üretilen kumaşların da hatalı olduğunun tespit edildiğini, iplikteki ayıp ile ilgili … Ve Tic. A.Ş’ den rapor alındığını, iplikteki ayıbın anlaşılması neticesinde davacı tarafa ayıbın 21/02/2015 tarihli faks ile bildirildiği ve davacı tarafça ayıbın kabul edilerek müvekkili şirket nezdinde bulunan ve henüz kullanılmamış olan 8753,30 kg ipliği geri alındığını, müvekkili şirketin ayıplı iplik teslimi nedeniyle zarara uğradığını, müvekkili şirketin uğradığı zararın bir kısmının tazmini amacıyla taraflar arasındaki bakiye bedelin, davacı şirkete reklamasyon faturası olarak kesildiğini ancak davacı tarafın bu faturayı Gaziantep … Noterliğinin …. yevmiye numaralı ve ….tarihli ihtarı ile iade ettiğini, davacının kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, davacı taraftan satın alınan iplikler ayıplı olduğundan bakiye bedelin davacı tarafa ödenmemiş olduğunu, müvekkil şirketin uğradığı zararın bir kısmının tazmini için davacı taraf aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyasıyla tazminat davası açıldığını, açıklanan tüm bu nedenlerle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası yönüyle;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Bursa ilinde faaliyet göstermekte olan tekstil üretimi yapan şirket olduğunu, müvekkili şirketin davalı taraftan 13/01/2015 tarihli sipariş formu gereğince 15,047 kg kesik elyaf cinsi iplik satın aldığını, davalı tarafça ilk aşamada 1004,65 kg iplik gönderildiğini, bu ipliğini 1000 kg lık kısmına numune çalışması yapıldığını, iplikte herhangi bir sorun olmadığı anlaşıldığında sözleşme gereği eksik kalan ipliklerin de parça parça gönderildiğini, bunun üzerine kumaşın kalan kısmı ile üretime başlandığını ancak üretim devam ederken müşterilerden kumaşlarla ilgili şikayet gelmeye başladığını, müşterilerden gelen şikayet üzerine yapılan incelemelerde davalı tarafça gönderilen ipliklerin ayıplı olduğunu, ayıplı olan ipliklerin kullanılması sonucu üretilen kumaşların da hatalı olduğunun tespit edildiğini, iplikteki ayıp ile ilgili … Ve Tic. A.Ş’ den rapor alındığını, iplikteki ayıbın anlaşılması neticesinde davalı tarafa ayıbın 21/02/2015 tarihli faks ile bildirildiği ve davalı tarafça ayıbın kabul edilerek müvekkili şirket nezdinde bulunan ve henüz kullanılmamış olan 8753,30 kg ipliği geri alındığını, müvekkili şirketin ayıplı iplik teslimi nedeniyle zarara uğradığını, müvekkili şirketin uğradığı zararın bir kısmının tazmini amacıyla taraflar arasındaki bakiye bedelin, davalı şirkete reklamasyon faturası olarak kesildiğini ancak davalı tarafın bu faturayı Gaziantep …. Noterliğinin …. yevmiye numaralı ve …. tarihli ihtarı ile iade ettiğini, davalı tarafın müvekkili şirket hakkında Gaziantep … İcra Müdürlüğünün ….sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin ticari hayatta itibarının sarsıldığını, müvekkil şirketin uğradığı zararın bir kısımının tazmini amacıyla eldeki davanın açıldığını belirterek 53.200,31 TL zararın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazında bulunarak davaya bakmaya Gaziantep Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirtiği, esasa ilişkin itirazlarında ise davacı yanın TTK 25/4 te belirtilen süreler içerisinde ayıp ihtarında bulunmadığından davanın zaman aşımı süresi içinde açılmamış olduğunu, ayrıca davacı yanın dava konusu ipliklerin ayıplı olduğu hususundaki beyanlarının doğru olmadığını, davacı yanın müvekkil dışında başkaca firmalardan da iplik satın aldığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmede ayıpla ilgili hususların ayrıntılı olarak düzenlenmiş olduğunu belirterek yetki itirazının kabulüne ve davanın esastan reddini savunmuştur.
Mahkememizce dosya davalı şirketin ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere….Ticaret mahkemesine talimat yolu ile gönderilmiş olup, mali müşavir bilirkişi sunmuş olduğu raporu ile, davalının 2015 ve 2016 yıllarında e defter mükellefi olduğunu, bu yıllara ait e defter beratlarının rapor ekinde sunulduğunu, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu ve davalı lehine delil niteliğinde olduğunu, davalı defterlerine göre reklamasyon faturalarına kadar davacının davalıdan 35.778,34 TL alacaklı görüldüğünü, ancak reklamasyon faturası defterlere kayıt edildiğinde bu sefer davalı firmanın davacıdan 23.602,01 TL alacaklı görüldüğünü, sorunun reklamasyon faturasının kabul edilip edilmemesinden kaynaklandığını, 27/08/2015 tarihli KDV dahil 59.380,35 TL bedelli bu faturanın davalı tarafından davacıya gönderildiğini, davacı tarafından da …. tarihinde Gaziantep … Noterliğinin ….. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıya geri gönderildiğini, aynı ihtarnamede bu faturanın tek taraflı olarak düzenlendiğinin, alacaklarının ödenmemesi ve yasal icra takiplerine itiraz edilmemesi için düzenlenmiş olduğu ve yapılan icra takibinden sonra düzenlenmiş olmasının manidar olduğunun ifade edildiğini, ancak reklamasyon faturasının tarihinin 27/08/2015 olduğunu, icra takibinin …. olduğunu, faturanın aksine icra dosyasından önce düzenlendiğini, reklamasyon faturasının kabul edilmesi halinde davalının davacıdan 23.602,01 TL alacaklı olduğu, reklamasyon faturasının kabul görmemesi halinde davacının davalıdan 35.778,34 TL alacaklı olduğunu rapor etmiştir.
Mahkememizce dosya davacının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu raporu ile, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalının aldığı ayıplı ipliklerle ilgili 21/02/2015 tarihinde faks ile bildirimde bulunulduğunun görüldüğünü, davacı tarafından faksın alınıp alınmadığının tespitinin yapılamadığını, davacı ile davalı kayıtlarının, davalı şirket tarafından düzenlenen 59.380,35 TL bedelindeki reklamasyon faturası dışında uyumlu olduğunu, faturanın davacı defterlerinde görülmediğini, davacının davalıdan 35.778,34 TL alacaklı olduğunu, mahkemenin takibe karar vermesi halinde, takip konusu …. ve …. nolu faturaların iade edildiği için karşılıksız kaldığını, …. nolu faturanının 41.831,84 TL, 041104 nolu faturanın 5.724,15 TL, …. faturanın ise 4.688,29 TL’lik kısmı için takip yapılabileceği, …. nolu faturanın tamamı için (19.135,69 TL) takip yapılabileceğini rapor etmiştir.
Mahkememizce dosyaya “İş bu davanın REDDİNE,
Birleşen dosya olan Bursa … Asliye Ticaret mahkemesinin …./…. esas sayılı davanın Kısmen Kabulüne, 23.602,01 TL ‘nin temerrüt tarihi olan 03/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek Reeskont faizi ile birlikte birleşen dosya davalısından alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
İş bu dava için yapılan yetki itirazının Reddine,” şeklinde 15/05/2018 tarihinde karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı istinaf edilmekle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gitmiş ve Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesinin ….Esas …. Karar ve 07/10/2020 tarihli ilamı ile mahkememiz kararı “İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı …………İplik San.Tic. A.Ş, asıl davada davalı-birleşen davada davacı ………… Tekstil San.Tic.Ltd.Şti’ye satmış olduğu ipliklerden kaynaklanan alacağının 35.700,00 TL’sinin ödenmediğini, …………Tekstil San.Tic.Ltd.Şti’nin satışa konu ipliklerin ayıplı olduğu ve ayıplı iplik nedeniyle zarara uğradıkları yönündeki iddialarının doğru olmadığını ileri sürerken, Asıl davada davalı-birleşen davada davacı ………… Tekstil San.Tic.Ltd.Şti., satışa konu tüm ipliklerin ayıplı olduğunu, tamamı ayıplı olan ipliklerin bir kısmının iade edildiğini, iade edilmeyip kumaş üretiminde kullanılan iplikler nedeniyle zarara uğradığını savunarak 53.200,31 TL alacak talebinde bulunmaktadır. Mahkemece sedrbest muhasebeci/mali müşavir bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de sözkonusu bilirkişi raporu dava konusu yetersiz olup dava uyuşmazlığı aydınlatmaktan uzaktır. Şöyle ki; bilirkişi raporu sadece tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda oluşturulmuş olup taraflar arasındaki satışa konu ipliklerin ayıplı olup olmadığı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı …’nin ayıplı ipliklerin kumaş imalatında kullanılması nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı hususunda herhangi bir değerlendirme içermemektedir. Zaten raporunda da bu hususların bilirkişinin uzmanlık alanında olmadığı belirtilmiştir. Ayrıca raporda yer alan reklamasyon faturasının kabulü halinde…. 23.602,01 TL alacaklı olduğu yönündeki tespit te dosya kapsamına uygun değildir. Zira asıl davada davalı-birleşen davada davacı ….i, iade edilmeyip kumaş imalatında kullanılan ipliklerden dolayı borçlu olmadığını, ayrıca 53.200,31 TL zarara uğradığını ileri sürmektedir. ….i. tarafından kesilen reklamasyon faturasının kabulü halinde davacının faturada belirtilen miktar kadar alacaklı olduğunun kabulü gerekecektir. Sözkonusu bilirkişi raporu bu yönüyle de eksiktir. Mahkemece Asıl davada davacı-birleşen davada davalı ….tarafından asıl davada davalı-birleşen davada davacı ………… Tekstil San.Tic.Ltd.Şti’ye satılmış olup iade edilmeyen ipliklerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise iade edilmeyen iplikler yönünden süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı, ayıplı ipliklerin kumaş imalatında kullanılmasından kaynaklanan herhangi bir zarar olup olmadığı hususunda Tekstil Mühendisi, Makine Mühendisi ve Muhasebeci/Mali Müşavir’den oluşacak bilirkişi kurulundan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
6100 sayılı HMK’nin 353/1-a-6 maddesinde, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması hususu davanın esası incelenmeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verilen hallerden sayılmıştır.
Bu bakımdan ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için gerekli olan işlemlerin yapılmamış olması nedeniyle-Asıl davada davacı-birleşen davada davalı ………… İplik San.Tic. A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce kaldırma kararı gereği dosyaya yeni esas almakla yargılamaya devam olunmuştur.
Kaldırma kararı gereği her iki tarafın 2015 ve 2016 yıllarına ait ticari defterleri celbedildikten sonra dosya 1 tekstil mühendisi, 1 makina mühendisi ve 1 SMMM bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek davalıya satılıp da iade edilmeyen ipliklerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise bunların kumaş imalatında kullanılmasından kaynaklanan herhangi bir zarar olup olmadığının tespiti yönünde iş bu dosya ile birleşen dosya kapsamı ve tarafların ticari defterleri incelenerek rapor hazırlanması istenilmiş olup, bilirkişi heyeti tanzim etmiş olduğu 29/01/2021 tarihli raporunda; Dava dosyasında davacı birleşen dava dosyasında davalının, dava dosyasında davalı birleşen dava dosyasında davacıyla yaptığı bütün kayıtların birebir aynı olduğunu, tek farklılığın dava dosyasında davalı birleşen dava dosyasında davacının dava dosyasında davacı birleşen dava dosyasında davalıya satın aldığı ipliklerin ayıplı olması bahsiyle düzenlediği 27/08/2015 tarih …. seri numaralı faturayla 59.380,35 TL reklamasyon faturasının dava dosyasında davacı birleşen dava dosyasında davalının incelenen yasal defterlerinde kayıtlı olmaması olduğunu, dava konusu olan olayda hasar göre makinaya ait seri numarası, hasar gören parçalarına ait resim ya da ekspertiz raporu dosya kapsamında olmadığından hasar değerlendirmesi yapılamadığını, ilgili evrakların dosya kapsamına sunulduğunda makina hasara yönünden inceleme yapılacağını, esas davada davalı ………… Tekstil, 15047 kg lık ürünün 6182 kg’ ı kullandıktan sonra geri kalanını satıcıya iade ettiğini, bu kumaşlarda oluşan problemlerin başlıca satıcıdan alınan iplik yüzünden olabileceği gibi esas davada davalı ………… Tekstil’ in kullandığı makina, işçi veya proses hataları sebebi ile de meydana gelebileceğini, mevcut ürünün ayıplı olup olmadığının tespitinin yapılamadığını, ayıplı olduğu iddia edilen ürün ile üretime devam edilmemesi, makina üretim hattından hemen çıkarılıp satıcı ile iletişime geçilmesi, iddia edilen ürünün ayıbının tespitinin yapılması gerektiğini bildirmişlerdir.
GEREKÇE VE KANAAT:
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, taraflar arasında iplik alım satımından kaynaklı fatura alacağı sebebiyle başlatılan takibe itiraz edilmesi neticesinde iş bu dava ile malın ayıplı olması sebebiyle uğranılan zararın tazmini talepli birleşen dava açılmıştır.
Mahkememizce daha önce verilen karar, istinaf mahkemesince kaldırıldığından yeniden yargılama yapılmıştır. Tarafların ticari defter kayıtları incelenmiş olup, 59.380,35 TL miktarlı reklamasyon faturası dışında kayıtların birebir uyumlu olduğu görülmüştür. Buna göre asıl davada davacı taraf en son 14.02.2015 tarihinde fatura düzenlemiş olup bundan sonra üçüncü ve beşinci ayda davalı tarafça iade faturaları düzenlenmiş ve iki kez iade fatura sebebiyle davalı tarafa ödeme iadesi yapılmıştır. Daha sonra davalı tarafça ödemelere devam edilmiş ve mayıs temmuz ve ağustos aylarında ödemeler yapılmış olup en son 27.08.2015 tarihinde reklamasyon faturası düzenlenilmiştir.
Asıl davada davalı tarafça ibraz edilen e-mail yazışmalarına bakıldığında bu yazışmaların tarihlerinin şubat ve mart 2015 tarihleri olduğu, yine davalı tarafça ibraz edilen …. firmasınca yapılmış olan iplik analiz raporlarının da mart 2015 tarihli olduğu, bu tarihlerden ve yazışmalardan sonra zaten davacı tarafça bir takım ürünlerin iade alındığı ve ödeme iadesi yapıldığı defter kayıtlarından sabittir. Bu ayıplı malların iadesinden sonra davalı tarafça ödemelere ve üretime devam edilmiş olup, bu tarihlerden sonra da yeni bir ayıp ihbarı yapıldığına ya da makinalarda kırılma olduğuna dair herhangi bir kayıt ya da delile rastlanılmamıştır. Bölge Adliye Mahkemesi kararında da iade edilmeyen ürünler yönünden inceleme yapılması gerektiği belirtilmiş olup, bilirkişilerce her ne kadar iade edilmeyen malın ayıplı olup olmadığı yönünde tespit yapılamamış ise de ve mal ayıplı olsa dahi davalı tarafça süresinde ayıp ihbarı yapıldığına dair herhangi bir delil ibraz edilmemiştir. 21.02.2015 tarihli faks ile ayıp ihbarında bulunulduğu belirtilmiş ise de bu tarihten sonra zaten mal iadesi yapılmış ve iade faturaları düzenlenmiştir. 27.08.2015 tarihli reklamasyon faturasından önce herhangi bir ayıp ihbarında bulunulmadığından, davalı tarafça düzenlenen ve davacı tarafça kabul edilmeyen bu faturadan dolayı davalının alacağının bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Dosya arasında bulunan deliller, tarafların ticari defter kayıtları, bilirkişi raporları, yukarıda belirtilen gerekçeler ve tüm dosya kapsamına göre taraflar arasındaki iplik satışında bir takım malların ayıplı olduğu, bunun zamanında ihbar edilmesi üzerine davacı tarafça iade alındığı, ancak iade edilmeyen ürünler yönünden ayıp ihbarının yapılmadığı, doğrudan reklamasyon faturasının düzenlendiği, bu faturanın da davacı tarafça kabul edilmediği, yine defter kayıtlarına göre davalının iade edilmeyen ürünler yönünden ödemesi gerektiği bakiye 35.778,34 TL bedelin olduğu hususları nazara alındığında davacı tarafça başlatılan takibe yapılan itirazın haksız olduğu, takibin devamı ile likit olan alacak yönünden icra inkar tazminatının ödenmesi gerektiği ve iade edilmeyen malların ayıplı olduğu yönünde gerekli ihbarlar yapılmadığından birleşen davanın reddi şeklinde aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
Mahkememizin …./…. Esas sayılı dosyası yönüyle;
İş bu davanın KABULÜNE,
Davalının Gaziantep … İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına,
Hükmolunan alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken ‭2.438,66 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 431,17 TL harcın mahsubu ile BAKİYE ‭2.007,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacının yaptığı ve karşıladığı harç dahil ‭2.736,17‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının yaptığı ve karşıladığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 5.355,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde bakiye avansın iadesine,
Birleşen Bursa … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası yönüyle;
Birleşen davanın REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 908,53 TL harcın mahsubu ile FAZLADAN ALINAN ‭849,23 TL harcın, kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacının yaptığı tüm masrafların kendisi üzerinde bırakılmasına,
Davalının yaptığı ve karşıladığı herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 7.716,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde bakiye avansın iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2021