Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/387 E. 2021/343 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …

VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 01/06/2021
YAZIM TARİHİ : 07/06/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Alman vatandaşı olduğunu ve Almanya’da ikamet ettiğini, davalı …’in ise müvekkilinin uzaktan akrabası olduğunu, müvekkilinin 2001 yılında Türkiye’ye geldiğinde …’in o sırada memur (müdür) olarak çalıştığı Vakıfbank …. Şubesinde hesap açtırdığını, parasını davalı banka mevduat hesabına yatırdıktan sonra Almanya’ya döndüğünü, müvekkilinin daha sonra 2017 yılında Türkiye’ye geldiğinde paranın davalı … tarafından hesabından alındığını öğrendiğini, bunun üzerine banka kayıtlarını sorguladığında adına haberi olmadan birçok hesaplar açıldığını, bu hesaplara sürekli diğer açılan hesaplardan para gönderilip para çekildiğini öğrendiğini, bu nedenle mağdur olduğunu belirterek, davalılarda olan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 300,000,00 TL’lik alacağın 2001 yılından bu yana banka mevduat faizi ile birlikte ve bu alacağa (asıl alacak ve mevduat faizine) işleyecek olan yasal faizi ile davalılardan tahsiline, müvekkilinin sonradan mağdur olmaması açısından, teminatsız olarak davalı … adına kayıtlı menkul ve gayrimenkuller üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde belirttiği tüm hususların müvekkiline karşı iftira niteliğinde olduğunu, kendi hesaplarına bankaca gönderilen paraları ve ayrıca kendi talimatları ile annesi, kardeşleri ve eşine gönderilen paraları müvekkiline mal ederek haksız kazanç elde etme amacına yönelmiş olduğunu, havale emrinin tek taraflı bir hukuki işlem niteliği taşıdığından hesap sahibi veya onun yetki verdiği kişilerce gerçekleştirilebileceğini, bu konu yetki verilmediği takdirde üçüncü kişilerin hesaptan havale talimat vermesinin mümkün olmadığını, davacının müvekkili ile mesajlaştığına dair bir takım mesaj kayıtların dosyaya sunduğunu ancak müvekkili ile davacı arasında böyle bir mesajlaşma söz konusu olmadığını, bu nedenlerle manevi tazminat davası açma hakkını saklı tutmak kaydıyla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Vakıfbank vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının Alman vatandaşı olmasından dolayı dava sonucunda aleyhine doğabilecek yargılama giderleri ve vekalet ücretini karşılamaya yetecek miktarda teminatın dosyaya depo edilmesi gerektiğini, dava konusu uyuşmazlığın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan zamanaşımına uğradığını, davaya konu olayın kişisel güvene dayalı ilişki temelinde geliştiğini, bu nedenle müvekkili bankanın sorumlu tutularak husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce davacı vekilinin 12/10/2020 tarihli ihtiyati haciz talebine yönelik “İhtiyati haciz talebinin Reddine,” şeklinde 14/10/2020 tarihinde karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı istinaf edilmekle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gitmiş ve Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesinin …. Esas …. Karar ve ….tarihli ilamı ile mahkememiz kararı “İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda, dava nevi itibariyle, davacının davalı bankada şahsi mevduat hesabına yatırıldığı iddia olunan paranın haksız bir şekilde ödenmemesinden kaynaklı tazminat davası olup davanın esasının görüleceği mahkeme 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesi kapsamında tüketici işlemi sayıldığından tüketici mahkemesidir. 6100 sayılı HMK’nun 390/1 maddesi uyarınca, “İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir” denilmektedir. Bu kapsamda öncelikle ilk derece mahkemesi tarafından görev hususunun belirlenmesi yönüyle davalı bankaya müzekkere yazılarak davacının davalı bankada açılmış bulunan hesabının şahsi mevduat hesabı olup olmadığının sorulması ve bu doğrultuda görev araştırması yapıldıktan sonra ihtiyati haciz konusunda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru olmamış ve bu nedenle aşağıdaki gibi kaldırma kararı vermek gerekmiştir.
Dosya 1 banka müfettişi, 1 banka müdürü ve 1 yeminli mali müşavirden oluşan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmak üzere … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş; Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 29/03/2021 tarihli gerekçeli raporunda; Davacı hesabından yapılan ve dava konusu edilen en son işlem 17/10/2007 tarihli olup, Bankalar Kanunu gereği üzerinden 10 yıldan fazla bir süre geçmiş olmasından dolayı imha edildiği bildirildiğinden söz konusu işlemlere ait dekontların incelenme olanağının bulunmadığını, davalı banka hesap ekstre kayıtlarına göre davacının 13/08/2020 dava tarihi itibarıyla 475.301,12 TL, davacı ekstrelerinde kayıtlı açıklamalardan annesi ve kardeşine yapılan ödemelerle Almanya’ ya transfer işleminin davacının bilgisi dahilinde olduğunun kabulü halinde ise 385.878,19 TL dava alacağı olduğu, davacının 300.000,00 TL alacak talebi ile bağlı olduğu rapor edilmiştir.
GEREKÇE VE KANAAT:
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, davacının bankadaki mevduat hesabına yatırdığı paranın ödenmemesinden kaynaklı iş bu alacak davası açılmış olup, davacı taraf dava açarken ihtiyati haciz de talep ettiğinden mahkememizce talebin reddine karar verilmiş ve bu karar da istinaf edilmiştir. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 2021/56 Esas 2021/289 Karar ve 24/02/2021 tarihli ilamında ‘.. öncelikle ilk derece mahkemesi tarafından görev hususunun belirlenmesi yönüyle davalı bankaya müzekkere yazılarak davacının davalı bankada açılmış bulunan hesabının şahsi mevduat hesabı olup olmadığının sorulması ve bu doğrultuda görev araştırması yapıldıktan sonra ihtiyati haciz konusunda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru olmamış ve bu nedenle aşağıdaki gibi kaldırma kararı vermek gerekmiştir. ” denilmiştir.
Buna göre davalı bankaya müzekkere yazılarak davacının hesabı sorulmuş olup, gelen cevabi yazıda, davacının hesaplarının, kendi şahsı adına olan vadeli ve vadesiz hesaplar olduğu belirtilmiştir. Yine son celsede de davacı vekilince davaya konu hesapların davacının şahsi hesabı olduğu ve davacının ticari hesaplarının olmadığı belirtildiğinden, istinaf mahkemesi kararında da belirtildiği gibi şahsi hesaptan dolayı açılan davada mahkememiz görevsizdir. Bu husular çerçevesinde davacının davalı bankada şahsi mevduat hesabına yatırıldığı iddia olunan paranın haksız bir şekilde ödenmemesinden kaynaklı açılan iş bu davanın esası 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesi kapsamında tüketici işlemi sayıldığından tüketici mahkemesinin görevli olduğuna dair aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davaya bakma görevinin mahkememize ait olmadığı değerlendirilmekle dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Kararın kesinleşmesi ve iki haftalık yasal süre içerisinde talep halinde dava dosyasının görevli Gaziantep Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun belirtilmesine,
Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı. 01/06/2021