Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/811 E. 2020/553 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ :
DAVALI : …
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/05/2015
KARAR TARİHİ : 22/09/2020
YAZIM TARİHİ : 28/09/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/04/2015 tarihinde, davalı … tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan …plakalı araç ile müvekkilinin kullandığı araca çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Mahkemece resen seçilen bu işlerden anlar trafik bilirkişi tarafından düzenlenen 13/11/2015 tarihli gerekçeli raporunda; ….plakalı motosiklet sürücüsü ………ilee….. plakalı kamyonet sürücüsü….’in ayrı ayrı 6/8 oranında kusurlu olduğunu,….. plakalı motosiklet sürücüsü …’ın ise her iki araca çarpması olayında ayrı ayrı 2/8 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Mahkemece resen seçilen bu işlerden anlar bilirkişiler Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen 03/02/2016 tarihli gerekçeli raporda; …’ın maluliyetinin %13.2 oranında olduğu, tedavilerinin devam ettiği dönemde iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında % 100 malul sayılacağı belirtilmiştir.
Mahkemece resen seçilen bu işlerden Aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 08/03/2016 havale tarihli gerekçeli raporda;”…’ın toplam zararının 82.981,19 TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili verdiği 11/03/2016 havele tarihli ISLAH DİLEKÇESİNDE: dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL için dava açtıklarını, alınan bilirkişi raporuna göre zararlarının 82.981,19 TL olduğunu, müvekkili için fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 82.981,19 TL’nin kaza tarihinden işleyecek yasal faizi, masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz tarafından 11/05/2016 Karar tarihli, …..Esas – … Karar sayılı ilamı ile Davanın Kabulüne karar verilmiş olup, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/05/2019 tarih,… Esas – …. Karar sayılı bozma ilamı ile dosya mahkememize gelmiştir.
YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİNİN BOZMA KARARI:
” Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen iş gücü kaybı hususunda beş kişilik hekim heyetinden alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmış ise de rapor, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre düzenlenmiştir. Kaza, 28/04/2015 tarihinde gerçekleşmiş olup maluliyet oranının tespiti açısından Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği yürürlüktedir.
Bu durumda mahkemece, trafik kazası nedeniyle iş gücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için ATK dan veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıklarından, kaza tarihinde yürürlükte bulunan söz konusu yönetmelik hükümleri değerlendirilerek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davacının, kaza sonucu çalışma gücünde oluşan azalma nedeniyle uğradığı zarar, geleceğe ilişkin olduğundan, davacının muhtemel yaşam süresinin usul ve uygulamaya uygun olarak belirlenmesi önem kazanmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre tespiti suretiyle hesaplama yapıldığı görülmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1989/4-586 esas,1990/199 sayılı kararı ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et– Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacının muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi gerekirken, anılan biçimdeki tespite göre hesap yapan bilirkişi raporu, hükme esas almaya elverişli bir rapor değildir.
Bu durumda mahkemece; davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve davacının talep edebileceği tazminat miktarının bu doğrultuda hesaplanması için ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA,” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE VE KANAAT:
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin bozma ilamı ile duruşma gün ve saatini bildirir tebligatlar yapılmış olup, mahkememiz tarafından bozma ilamına uyulmasına karar verilerek açık yargılamaya devam edilmiştir.
Bu doğrultuda dosya Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, ATK tarafından düzenlenen 16/03/2020 tarihli raporda, maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliğine göre davacının maluliyet oranının %8 olduğu, tıbbi iyileşme süresi göz önüne alındığında 9 ay süre ile geçici iş görmezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 1ay tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu belirtilmiştir. Daha sonra dosya aktüer bilirkişisine tevdi edilerek rapor hazırlanması istenilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/04/2020 tarihli raporda davacının PMF yaşam tablosuna göre 39.550,37 TL kalıcı maluliyet ve 5.736,24 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 45.286,61-TL maddi zararı olduğu rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davacının geçirdiği trafik kazası sebebiyle uğradığı zarar hesaplanmış olup, bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlar, olayın oluşuna ve mevzuata uygun olduğundan hükme esas alınmış olup, davacının bozmadan önceki ıslah talebi daha fazla olduğundan davanın kısmen kabulü şeklinde aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
1-39.550,37 TL kalıcı maluliyet ve 5.736,24 TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 3.093,53- TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 283,43- TL harcın mahsubu ile bakiye 2.810,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan harç dahil toplam 2.699,38-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesap edilen 1.473,00-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kabul edilen kısım üzerinden; davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 6.687,26-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Reddedilen kısım üzerinden; davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 5.654,19-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

7-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2020

Katip …