Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/532 E. 2020/839 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN : .
ÜYE : .
ÜYE : .
KATİP : .

DAVACI : .
VEKİLLERİ : .
.
DAVALI : HASIMSIZ

FERİ MÜDAHİL : 1.
VEKİLİ : .

FERİ MÜDAHİL : 2- .
VEKİLİ : .

FERİ MÜDAHİL : 3-.

FERİ MÜDAHİL : 4- .
.

FERİ MÜDAHİL : 5- A.

FERİ MÜDAHİL : 6-. .

FERİ MÜDAHİL : 7- .

FERİ MÜDAHİL : 8- .
FERİ MÜDAHİL : 9- .

FERİ MÜDAHİL : 10- .

FERİ MÜDAHİL : 11- I.

FERİ MÜDAHİL : 12- İ.
13- .

FERİ MÜDAHİL : 14- .

FERİ MÜDAHİL : 15- .

FERİ MÜDAHİL :16- .
.

FERİ MÜDAHİL : 17- .
FERİ MÜDAHİL : 18- T.

FERİ MÜDAHİL : 19- .
FERİ MÜDAHİL : 20- .
21- .

FERİ MÜDAHİL :22- .

FERİ MÜDAHİL : 23- .
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
GEREKÇE TARİHİ : 31/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle: Davacı şirketin iki ortaklı olduğunu, 60 yıl önce taşıma işine başladıklarını şirketin 2008 yılında kurulduğunu 80 adet Tır filosu Avrupa’nın tüm ülkelerine 360 derece Lojistik hizmet verdiklerini birçok ülkelerde faaliyetlerinin bulunduğunu, başta tekstil, perakende, İnşaat, kozmetik olmak üzere dış ticaretin kilit sektörleri için İthalat ve İhracat karayolu taşımacılığı yapmakta olduklarını %80-100 kapasite ile çalışmakta olduklarını aylık brüt 70.000 Euro seviyelerinde gelir elde edilmesinin hedeflendiğini toplam giderlerin 80.000,00 TL olduğunu aylık net gelirin 300.000,00-315.000,00 TL seviyelerinde olmasının hedeflendiğinin belirtildiği, toplam borçlarının faiz yükü olmaksızın minimum bir yıl ödemesiz dönem olarak toplam 60-72 ay vade ile ödeme imkanının bulunduğunu, bu kapsamda borçlarının %80-90 oranında ödeme imkanı bulunduğunu, bunun haricinde bugün itibariyle aktif varlıkların düşük değerden satışı ile borçlarını ancak %35-40 seviyesinde ödeme imkanı olduğunu, işletme sermayesinin ihtiyacının 3-4 rehinsiz aracın satışı ile elde edilmesinin planlandığını, bankalardan alınarak kullanılan teminat mektubunun bulunmadığını, şirketin borçlarını %60 lık kısmını kesin mühletin sona ermesinden itibaren başlamak üzere eşit taksitler halinde faizsiz olarak 60 ay vadede ödeyebileceklerini aksi halde alacaklıların alacağını tahsil edemeyeceğini bu nedenle konkordato talebinde bulunduklarını belirtmişlerdir.
Mahkememizce İİK’nın 286. maddesinde bildirilen eksik belgelerin ibrazı konusunda süre verilmiş olup, bu eksik belgeler ibraz edilmiştir.
Davacı taraf ibraz ettiği ön projesinde: Dava dilekçesinde belirtmiş olduğu şirketin işleyişi, faaliyet alanı, gelir gider durumu hedeflenen gelir ve işleyiş açıklandıktan sonra bu proje kapsamında borçlarının 11-12 milyon TL seviyesinde olduğunu, toplam borcun faiz yükü olmadan minimum bir yıl ödemesiz dönem olmak üzere 60-72 ay vade ile ödeme imkanlarının bulunduğunu, borçlarının %80-90 oranında ödeme imkanlarının olduğunu, bugün itibariyle aktif varlıkların düşük değerlerden satışı ile borçlarını ancak %35-40 seviyesinde ödeme imkanlarının olduğunu, işletme sermayesi ihtiyacının 3-4 rehinsiz aracın satışı ile elde edilmesinin planlandığını, kabul görmesi halinde İİK’nın 286. maddesi uyarınca borçların %60’lık kısmını kesin mühletin sona ermesinden itibaren başlamak üzere eşit taksitler halinde faizsiz olarak 60 ay vade ile ödeyebileceklerini belirtmiştir.
Şirkete ilişkin finansal tablolar ile malvarlığı belgeleri ibraz edilmiştir.
Müdahale talebinde bulunanlar özetle: Konkordato talebinin reddine karar verilmesini, tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkememizce 24/07/2018 tarihinden başlamak üzere 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmiştir.
Geçici Komiser Heyeti 10/10/2018 havale tarihli raporları ile projenin şirketin faaliyetleri çerçevesinde başarı şansının olup olmadığının veya revizyona ihtiyaç duyup duymadığının değerlendirmesinin devam ettiği gerekçesiyle geçici mühletin 2 ay daha uzatılmasını talep etmişlerdir. Borçlu vekili de aynı talepte bulunmuştur. Mahkememizce 18/12/2018 tarihli duruşmada geçici mühletin 24/10/2018 tarihinden itibaren 2 ay daha uzatılmasına karar verilmiştir.
Geçici Komiser Heyeti 14 Aralık 2018 tarihli raporlarında özetle: İşletmenin faaliyetine ilişkin bilgiler verildikten sonra, çalıştığı firmalar satış rakamları belirtildikten sonra işletmenin Temmuz – Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım 2018 karının sırası ile 64.448,39 TL, 101.165,62 TL, 185.109,80 TL, 105.925,80 TL ve 186.315,55 TL olduğunu, faaliyetlerinde iyileşme görüldüğünü, işletmenin döviz piyasasında denge fiyatının oluşması ve manipulatif işlemlerin son bulması ile gelecek dönemlerde ithalat gelirini de arttırıp satış kârlılığını arttırmasının beklendiğini belirtmişlerdir. Firmanın araç ve gayrimenkullerinin kayıtlı değeri ile piyasa değerinin belirtildiği, firmanın borç değerlendirmesinin değerlendirildiği, firmanın 38 adet tır ile yurt içinde ve yurt dışında taşımacılık faaliyeti yürüttüğünü malvarlığı toplam değerinin 12.177.700 TL olduğunu, iflas halinde tahsil edilebilecek azami tutarın 7.306.620 TL (%60) olduğunu, mevcut faaliyetleri ile aylık ortalama karının 185.000,00 TL olduğunu, alacakları ile anlaşması durumunda ödeyebileceği tutarın 14.594.412,17 TL olduğunu, tasfiye halinde teminatsız alacaklarının daha fazla zarar edebileceğini, mevcut faaliyet karlılığı ile konkordato proje teklifinde belirtildiği şekilde ödemenin yapılmasını imkansız olduğu ancak kaynak olarak sermaye artışının işletmeye aktarılması halinde sürecin sağlıklı bir şekilde yürütülebileceğinin bununla birlikte şirket aktifinde kayıtlı atıl şekilde bulunan gayrimenkullerin satılması ile birlikte oluşacak son tutarında borç ödemesinde kullanılması halinde toplam borcun ödenebilirliğinin ortaya çıktığını, şirket ortaklarının 2.5 milyon TL tutarındaki sermaye artırımı yapması, 1 milyon TL tutarında atıl gayrimenkul satılması ve teminatta alacaklarında bir süre icra kanalı ile takibe başlamama şartıyla konkordato projesinin hayata geçirilebileceğini belirtmişlerdir.
Netice olarak şirketin borca batık olduğunu aylık 185 bin TL civarında kar sağladığını, işletmenin mevcut faaliyet karlılığı ile konkordato proje teklifinde belirttiği şekilde ödemenin yapılabilmesinin imkansız olduğunu, ancak yukarıda belirtildiği şekilde ek kaynak sağlanması halinde ayrıca konkordatonun tasdikinden sonra bir süre ile icra kanalı ile takibe başlamama şartı ile projenin hayata geçirilebileceğini, projenin ve tedbirlerin etkili olabilmesi için ve hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi için kesin mühletin verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizin 20/12/2018 tarih, …..Esas – …. Karar sayılı kararı ile davacının konkordato talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmekle, Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesi 05/12/2019 Tarih, …. – …. E.K sayılı ilamı ile”…Somut olayda, davacı şirketin taşımacılık faaliyetinde bulunduğu, kesin mühletten itibaren 1 yıl ödemesiz ve faizsiz olmak üzere, 60 ay vadede ödeme taahhüdünde bulunduğu, mahkemece atanan komiser heyeti raporunda, şirketin menkul ve gayrimenkullerinin piyasa değerinin 12.177.700 TL, borcunun 19.884.169 TL olduğunun, şirketin aylık ortalama 185.000 TL kar elde ettiğinin, varlıkların borçların %64 kısmını kapatacağının, geçici mühlet kararı ile birlikte şirketin karlılığında artış bulunduğunun, şirket tasfiyeye girerse varlıkların 7.306.620 TL’na satılacağının, rehinli borçlar dışında diğer borçların ödenemeyeceğinin, atıl durumdaki taşınmazların 1.000.000 TL’na satışı, 2.500.000 TL sermaye artışı ile birlikte konkordato projesinin hayata geçirilebileceğinin, kesin mühlet süresinin verilmesi gerektiğinin belirtildiği, davacı tarafın da her yıl 500.000 TL olmak üzere 5 yılda 2.500.000 TL sermaye artırabileceklerini açıkladığı, mahkemece komiser raporunda mevcut işleyiş itibariyle borcun kapatılamayacağının belirtildiği, davacı tarafın ön projesinde sermaye artırımı talebinde bulunmadığı, en erken sermaye artışının konkordato süresinin bitmesinden sonra iki yıl sonra yapılacağı, belirtilen sürede bu durumun denetimini sağlayacak denetim ve icbar hükmünün olmadığı, 1.000.000 TL atıl taşınmazın satılması hususunun da ön projede belirtilmediği, taşınmazlar üzerinde haciz ve ipotekler olduğu, böyle bir satışın yapılmasının kesin mühlet içerisinde olanaklı bulunmadığı, konkordatonun tasdikinden sonra takip yasağının tasdik şartına bağlı olduğu, kesin mühletin verilmesi için konkordatonun başarıya uluşmasının tespiti gerektiği, belirtilen koşulların gerçekleşme imkanı olmadığı gerekçesiyle, geçici mühlet kararının kaldırılmasına, davacının konkordato talebinin reddine, ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysa, davacı şirketin varlıklarının borcu karşılama oranının %64 olduğu, geçici mühlet kararı verilmesinden sonra şirket karında artış meydana geldiği, komiser heyeti raporunda sermaye artırımı ve atıl taşınmazların satışı durumunda konkordato projesinin hayata geçirilebileceğinin, kesin mühlet süresinin verilmesi gerektiğinin belirtildiği, İİK’nın 289. maddesine göre konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin yaklaşık olarak ispatı gerektiği, konkordato projesinde borçlu şirketin tasfiye suretiyle değil iyileşmek suretiyle borçlarını ödemek niyetinde olduğunun anlaşıldığı, konkordatoda borçlu ve alacaklılar arasındaki uzlaşma ve borçlunun faaliyetine devam etmesi ilkesi ile borçlunun, alacaklıların ve kamunun menfaatini gözeten amaçları da dikkate alınmadan karar verildiği anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Konkordato isteminde bulunan davacı şirkete 21.06.2019 tarihinden itibaren 1 YIL SÜRE İLE KESİN MÜHLET VERİLMESİNE,
Komiserin görevlendirilmesi, İİK’nın 288. maddesinde belirtilen ilan ve bildirimler, ihtiyati tedbire ilişkin işlemler de dahil olmak üzere diğer bütün muamelelerin yürütülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Mahkemenin 25.07.2018 tarihli tensip ara kararı ile verilen tedbirlerin AYNEN DEVAMINA,
HMK’nın 359/3. maddesine göre kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, karar verilmiştir…” şeklindeki temel gerekçe ile kaldırma kararı verilmiştir. Mahkememizce kaldırma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir.
Dava İİK’nın 286 v.d maddelerinde düzenlenmiş vade ve tenzilat teklifini içerir adi konkordato talebine ilişkindir.
Konkordato komiser heyetinin kesin mühlet sonrası 25/10/2019 tarihli değerlendirme raporunda ve benzer mahiyette 22/01/2020 tarihli raporda özetle: Davacı şirketin 31/08/2019 tarihi itibarıyla rayiç değer bilançosuna göre; varlıkların borçlarını karşılama oranının 1’den büyük olması sebebiyle şirketin borca batık olmadığını, 25/06/2019 tarihli konkordato kesin mühlet kararı sonrasında iyileştirme faaliyetleri 2019 yılı Ağustos ayından itibaren başladığını, Ağustos ayından sonra firmanın faaliyet karının arttığını, İşletmenin faaliyetlerinden dolayı aylık 225.000 TL civarında ortalama kar elde ettiğini ve finansman kaynağı ürettiği tespit edildiğini,
Konkordato ön projesinde borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için faaliyet karı dışında öz sermaye artışı yapması gerektiği, aynı şekilde firmanın aktifinde yer alan ve atıl durumda olan büroların satılması ve farklı kaynaklar ile işletmeye kaynak sağlanması gerektiği, firmanın belirtilen hususları yerine getirmesi durumunda konkordato projesinin uygulanabilirliği söz konusu olacağı,
Davacı şirketin mali durumunu iyileştirmesi için öngördüğü projenin ve tedbirlerin etkili olabilmesi için ve hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi için kesin mühlet sürecinin devam etmesi gerektiği belirtilmiştir.
Konkordato komiser heyeti 28/05/2020 tarihli uzatmaya ilişkin görüşü özetle: Davacı şirket hakkında 21/06/2019 tarihinden itibaren bir yıllık kesin mühlet kararı verildiği, 11/03/2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından Coronovirüs (Covid-19) pandemi ilan edilmesi, İçişleri ve Sağlık Bakanlığı’nın aldığı tedbirler kapsamında toplantıların iptal edilmesi, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun aldığı tedbirler kapsamında duruşma ve keşiflerin ertelenmesi tedbirleri dikkate alındığında Komiser Heyetlerince 12/03/2020 tarih ve I….nolu 2019/2 sayılı ilanda toplantı yer ve saatinin ilan edildiği, ancak şehirlerarası hareketliliğin kısıtlanmasından dolayı toplantının iptal edildiği ve ilan yapıldığı, Coronovirüs salgının da dolayı davacı şirketin faaliyetlerinin son 2 aydır durma noktasına geldiği, alacaklıların haklarının gözetilmesi ve alacaklarına kavuşması açısından işletmenin alacaklılar toplantısının sağlıklı bir şekilde yapılması ve konkordato projesinin hayata geçirilmesine fırsat verilmesi için kesin mühlet kararının uzatılması gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizin 29/05/2020 tarihli ara kararı ile İİK’nın 289/5 madde ve fıkrası uyarınca davacı şirket hakkında verilen kesin mühlet süresinin bitim tarihi olan 21/06/2020 tarihinden başlamak üzere 6 ay uzatılmasına karar verilmiştir.
Konkordato komiser heyetinin Uzatma kararı sonrası 18/09/2020 tarihli değerlendirme raporunda özetle: Davacı şirketin 30.06.2020 tarihli mali verilerine göre faaliyet hacminin ciddi oranda azaldığının tespit edildiğini, bu durumun tüm dünyada son 8 aydır yaşanan Coronavirüs salgınından dolayı olduğunu, işletmenin ürünlerini taşımış olduğu firmaların yurt dışı satışlarının sınırlardaki kısıtlamalardan dolayı azalmasının işletmenin de satış gelirlerinin azalmasına neden olduğunu, Temmuz ve Ağustos aylarında işletmenin 15 adet tırını kiralama usulü ile çalıştırdığını ve satış gelirlerini artırdığının görüldüğünü,
Davacı şirketin faaliyetlerinden dolayı aylık 75.000 TL civarında ortalama kâr elde ettiği ve borçlarını ödemek için kaynak ürettiğinin görüldüğünü, işletmenin kârında meydana gelen azalışın ihracata getirilen sınırlamalardan dolayı olduğunu, yakın zamanda sınırlamaların kalkması ile birlikte karlılığın da artacağının düşünüldüğünü,
Konkordato ön projesinde borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için faaliyet kârı dışında öz sermaye artışı yapması gerekdiği, aynı şekilde firmanın aktifinde yer alan ve atıl durumda olan büroların satılması ve farklı kaynaklar ile işletmeye kaynak sağlanması gerektiği, firmanın belirtilen hususları yerine getirmesi durumunda konkordato projesinin uygulanabilirliğinin söz konusu olacağı,
İşletmenin aktifine kayıtlı olan araçların piyasa değerinin Euro’da yaşanan artış ve ikinci el piyasasında yaşanan fiyat artışlarından dolayı rayiç değerinin 17,235,000 TL ve gayrimenkullerinin rayiç değerinin 1,550,000 TL olduğu dikkate alındığında işletmenin aktiflerinin faizi ile birlikte hesaplanmış olan 17,729,387,40 TL olan toplam borcunu karşıladığını, dolayısıyla firmanın mevcut durumda borca batık olmadığını,
Bankaların ihtarname bakiyeleri dikkate alınarak yapılan çalışmalar kapsamında, Kat ihtarname bakiyeleri ve süre uzatımı verilen süreye (23/06/2019) tutarının, Kat ihtarname bakiyeleri ve temerrüt faizi üzerinden yapılan inceleme kapsamında 31/07/2020’ye kadar yürütülen faiz kapsamında toplam faizli anapara tutarının, işletmenin faaliyetlerini sağlıklı olarak sürdürebilmesi ve istihdamın devamlılığı için bu faiz yükünün yıkıcı etkileri dikkate alındığında faiz taleplerinin karşılayabilmesinin faaliyetleri ve firma devamlılığının sağlanması üzerinde ciddi baskı oluşturacağını,
İşletmenin şirketin mali durumunu iyileştirmesi için öngördüğü projenin ve tedbirlerin etkili olabilmesi için ve hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi ve alacaklılar toplantısının sağlıklı bir şekilde yapılması için kesin mühlet sürecinin devam etmesi gerektiği belirtilmiştir.
Komiser heyetinin 03/12/2020 tarihli 302/son madde ve fıkrası uyarınca ibraz edilen raporu incelendiğinde özetle:
A)Davacının Borca Batıklık Durumu,
Şirket aktiflerinin satış değerleri (piyasa rayiç değerleri) esas alınmak suretiyle düzenlenen bilanço sonuçlarına göre, şirketin 30/09/2020 tarihi itibariyle toplam borçlarının, toplam aktiflerini aşmadığı, toplam aktiflerinin toplam borçlarından 7,762,744.98 TL fazla olduğu, dolayısıyla aktif toplamının şirket borçlarını karşıladığı, diğer bir ifadeyle de davacı şirketin 30/09/2020 tarihli ayrıntılı mizanana göre düzenlenmiş Borca Batıklık Bilançosuna göre Borca Batık durumda olmadığı,
B)Adi Alacaklılar Toplantısı neticesinde,
1)Kayıtlı alacaklılardan toplam 23 kişiden toplantıya katılan ve iltihak süresinde geçerli oy kullanan adi alacaklı sayısının 13 adet olduğu, bu kişilerden geçerli Kabul oyu kullanan sayısı 12 adet kabul, red oyu kullanan sayısının 11 adet olduğu, bu durumda alacak kaydı yapanları 12/23= %79,89 ile kabul edildiği,
2)Alacaklı sayısı yönünden %79,89 oranında projeye kabul oyu verenlerin alacakları toplamının 3.570.789,00 TL olduğu, Alacaklılar toplantısına katılan ve kaydedilmiş olan alacak toplamının ise 4.469.413,69-TL olduğu dikkate alındığında projeye kabul oyu verenlerin alacak tutarı yönünden (3.570.789,00 TL/4.469.413,69 TL’dir) %79,89 oranında kabul oyu verdiği,
3)Adi alacaklılar yönünden, İİK’nun 302 maddesinde yer alan “….Konkordato projesi; Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını (%50’sini) veya Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini (%25’ini) ve alacakların üçte ikisini (%66.6’sını), aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.” hükmünce davacı firma konkordato projesi her iki usule göre de kabul edildiği,
C)Rehinli Alacaklılar Toplantısı neticesinde
-Alacakları rehinle temin altına alınmış alacaklılar toplantısı sonucunda toplantı günü itibariyle 0 adet kabul, 4 adet ret oyu dilekçesi tespit edildiği, 7 günlük iltihak süresi sonucunda yapılan bildirimlerin komiser heyetince kayıt edildiği, 12 adet rehinli alacaklıdan 0 adedi projeye % 0 oranında evet oyu kullandığı, 4 adedi projeye 45.71% ret oyu kullandığının tespit edildiği, projenin kabul edilmesi için yeterli çoğunluğun sağlanmadığı, fakat işletmenin alacakları rehinle temin altına alınmış alacaklılar ile ayrı ayrı görüşmeler yaptığı ve bu görüşmelerden bazılarından olumlu sonuçlar aldığı tespit edildiği belirtilmiştir.
-Adi alacaklılar bakımından konkordato projesinin kabulü için gerekli çoğunluk İİK’nın 302/3 maddesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
“Konkordato projesi;
a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini,
aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.” şeklindedir. Yasa koyucu kabul bakımından kendi içinde alacak ve alacaklı çoğunluğu (çifte çoğunluk) aramıştır. İİK’nın 302/3 fıkrasının (a) veya (b) bentlerindeki nisaplardan birinin alacak ve alacaklı bakımından gerçekleşmesi halinde aranan nisabın gerçekleştiğinin kabulü gereklidir.
Yukarıda komiser raporunda detaylı olarak belirtildiği üzere; kayıtlı alacaklıların 23 kişi olduğu, 13’ünün toplantıya katıldığı ve 12’sinin kabul oyu verdiği, kaydedilmiş alacaklar toplamının 4.469.413,69 TL olduğu, kabul oyu veren 12 alacaklının, ‭‭3.570.789,00‬‬ TL alacaklı olduğu, bunun da toplam alacak içerisindeki yerinin %79,89 olduğu anlaşılmıştır. İmtiyazsız alacaklar bakımından İİK m.302/3 fıkrasının (a) bendindeki nisabın sağlandığı anlaşılmıştır.
-İmtiyazlı alacaklar bakımından nisap İİK’nın 308/h maddesinin 4.fıkrasında “Borçlunun tekliflerinin alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunlukla kabul edilmesi hâlinde, borçlu ile anlaşamayan rehinli alacaklı, konkordato talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle, diğer rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmalardan en uzun vadelisine tabi olur. Bu husus ve anlaşmaya varılamayan rehinli alacaklılara borçlu tarafından yapılacak ödemelere ilişkin plan komiser tarafından tutanağa geçirilir ve komiserin 302 nci madde uyarınca mahkemeye tevdi edeceği gerekçeli rapora da işlenir.” şeklinde olup; nisap bakımından borçlunun tekliflerinin alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunlukla kabul edilmesi gerekmektedir. Ancak teminatlı borç tutarının 12,187,326.79 TL olduğunu, Anlaşma sağlanan imtiyazlı borç tutarının bulunmadığı ve yasanın aradığı nisabın sağlanamadığı anlaşılmıştır.
İİK’nın 302.maddesi uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içerisinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki İİK’nın 305.maddesinde sayılan şartların gerçekleşmesine bağlıdır.
İİK’nın 305/1-a,b,c,d bentlerinde belirtilen şartların adi alacak bakımından mevcut olduğu, konkordato talep edenin İİK’nın 305/1-e maddesi ve 492 sayılı Harçlar Kanunu 1 sayılı tarifesi uyarınca konkordato tasdik durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden rehinli alacaklar dışındakiler bakımından binde 2,27 oranında harcın ikmal edilmesi gerekmekte olup, bu harç duruşmadan önce yatırıldığı ve imtiyazsız alacaklar bakımından tasdik şartlarının mevcut olduğu kabul edilmiştir.
İmtiyazlı alacaklılar bakımından ise nisabın sağlanamaması nedeniyle tasdike ilişkin şartların mevcut olmadığı kabul edilmiştir.
İİK’nın 304/1 madde ve fıkrası uyarınca, karar vermek için tayin olunan duruşma günü İİK’nın 288.maddesi uyarınca ilan edilmiştir. İtiraz edenlerin itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilan edilmiştir. Ancak nisapları ve esası etkileyecek herhangi bir itiraz bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Değinilmesi gereken diğer bir husus da tasdik kararının icra takiplerine etkisinin ne olacağı, rehinli malların satışının ertelenip ertelenmeyeceği konusudur. İİK’nın 308/ç maddesi konkordatonun sonuçlanmayan takiplere etkisini düzenlemiş olup bu maddede ‘Konkordatonun taraflar için bağlayıcı hâle gelmesi, geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizleri hükümden düşürür.
Birinci fıkra hükmü, 308/c maddesinin üçüncü fıkrası kapsamındaki alacaklar için konulan hacizler hakkında uygulanmaz.’ hükmünü içermekte olup konkordatonun tasdiki kararı ile artık geçici mühlet kararından önce başlatılan takiplerde uygulanan hacizler düşmektedir. Ancak İİK’nın 308/c maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen alacaklar hakkında bu hüküm uygulanmaz.
Yine her ne kadar davacı tarafça rehinli malların satışının ertelenmesi talep edilmiş ise de İİK’nın 307. maddesi uyarınca tasdik kararından sonra rehinli malların satışının ve muhafaza altına alınmasının, finansal kiralama konu malların iadesinin bir yıl süreyle ertelenmesinin hangi şartlarda gerçekleşeceği düzenlenmiştir. Ancak bunun için de ertelemeye ilişkin isteğin konkordato projesinde yer alması; konkordato projesinde bu teklifin ileri sürülmemiş olsa bile en geç alacaklılar toplantısından önce alacaklılara teklif edilmesi gerekmektedir. (Yeni Konkordato Hukuku,…….) Zira belirtilen aşamaya kadar teklif edilmesi, alacaklıların oyunun rengini değiştirebilmesi ihtimalinden kaynaklanmaktadır. Borçlunun ön projesi incelendiğinde ön projesinde bu teklifin yer almadığı, ayrıca bu tekliften asıl etkilenecek olan rehinli alacaklıların projeyi zaten kabul etmedikleri ve özellikle de İİK’nın 307. maddesinde sayılan şartların sağlanmadığı da gözetildiğinde bu talep yerinde görülmemiş ve aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Talep eden Gaziantep Ticaret Sicil Müdürlüğün’de 43274 sicil numarasında kayıtlı davacı …..VE TİCARET LTD.ŞTİ’nin konkordato projesinin tasdik talebinin;
a)Konkordato tasdik projesi kapsamında kalan imtiyazsız (adi) alacaklar bakımından kabulü ile: 17.01.2021 tarihinden başlamak üzere bir yıl geri ödemesiz, toplam 60 ay vadeyle aylık eşit taksitler halinde ödenmesine,
b)Rehinli alacaklılar bakımından reddine,
2-Konkordato komiser heyetinin görevine tasdik karar tarihi olan 17.12.2020 tarihi itibari ile son verilmesine ve bunun Gaziantep Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığına bildirilmesine,
3- a)İİK 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli olarak YMM/Bağımsız Denetçi … … tasdik karar tarihi itibari ile göreve başlamak üzere kayyım olarak görevlendirilmesine,
b)Kayyım tarafından borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda 2 ayda bir Mahkememize rapor sunulmasına,
c)Kayyıma aylık 2.000,00 TL ücret takdirine, kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden tarafından karşılanmasına,
4-Kesin mühletin sona ermesi ile kesin mühlet kararı ile doğan ve İİK’nın 294, 295, 296 ve 297. maddesinde düzenlenen sonuçların kalkmış olduğunun tespitine,
5-Mahkememizce bu dosya nedeniyle verilen tüm tedbir kararlarının tasdik karar tarihi itibari ile kaldırılmasına,
6-Alacakları itiraza uğramış olan tüm alacaklıların İİK’nın 308/b maddesi uyarınca tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabileceklerinin ihtarına,
7-İİK’nın 306/son maddesi atfı ile İİK’nın 288. maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
8-İİK’nın 308/b-2 maddesi uyarınca itiraza uğramış alacaklılar için depo kararı verilmesi talebinin reddine
9-İİK’nın 307/1 maddesi uyarınca rehinli malların ve leasinge konu malların muhafaza altına alınması ve satışının ertelenmesi talebinin reddine,
10-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Alınması gerekli peşin harç ve konkordato tasdik harcının talep eden tarafça yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
12-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
13-Mazeretlerin reddine,
Dair, davacı vekili ve yukarıda sayılan müdahillerin yüzüne karşı İİK’nın 308/a madde ve fıkrası uyarınca davacı yönünden kararın tebliğinden, itiraz eden diğer alacaklılar yönünden ise tasdik kararının ilanından itibaren 10 gün içinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesince incelenmek üzere İstinaf yolu açık olarak oy birliği ile karar verildi. 17/12/2020