Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/395 E. 2020/45 K. 17.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- …
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …
TEREKE TEMSİLCİSİ : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 17/01/2020
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 17/01/2020

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin davalı bankadaki hesabında bulunan parasının, veraset ilamındaki hisseleri oranında ödenmesi için bankaya başvurduklarını, bankaca ödeme yapılmayınca Gaziantep 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, haksız itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatı ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların murisinin bankada parasının olduğunu, tüm mirasçıların birlikte bankaya müracaat etmeleri gerektiğini, davacıların tereke adına hareket edemeyeceklerini, terekeye dahil olan bankadaki paranın üzerinde iştirak halinde mülkiyet olduğundan ödemenin tüm mirasçılara birlikte yapılabileceğini, takibin kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini ve lehlerine kötü niyet tazminatı ödenmesini istemiştir.
Mahkememizin 12/01/2016 tarih ve 1471/36 sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve Gaziantep 13. İcra Müdürlüğü’nün ….esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine karar, Yargıtay 19HD.nin 24/04/2017 tarih ve ….. sayılı ilamı ile bozulmuştur. Dosya mahkememiz esasının yukarıdaki sırasına kaydedilerek bozma ilamına uyulmuştur.
Davacıların murisi….n terekesine, Gaziantep 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 11/11/2019 tarih ve … sayılı kararı ile, … tereke temsilcisi olarak atanmış ve karar 26/12/2019 tarihinde kesinleşmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile duruşmadaki beyanları ve dosyadaki belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde:
Yargıtay bozma ilamında, murisin vefatı üzerine terekesinin iştirak halinde olduğuna ve mirasçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğuna işaret edilmiş, tüm mirasçıların davaya katılımının sağlanması gerektiği belirtilmiştir. Yargıtay bozma ilamına uyulması üzerine, taraf teşkili konusundaki eksiklik murisin terekesine temsilci atanması suretiyle giderilmiştir. Buna göre, davalı bankada mevduatı bulunan M…n mirasçıları olan eşi ve takip alacaklısı oğlu ile ana-babası arasında zorunlu dava/takip arkadaşlığı bulunmaktadır.
Elbirliği mülkiyeti halinde, ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, icra takibinin tüm ortaklar tarafından birlikte başlatılması ve davanın da tüm ortaklar tarafından birlikte açılması gerekir (Bkz: Yargıtay 6. HD.nin 17/03/2014 tarih ve 2374/3204 sayılı kararı ile Yargıtay 3. HD.nin 05/04/2017 tarih ve 3442/4723 sayılı kararı). Eldeki dava, itirazın iptali davası olup, itirazın iptali davasına konu icra takibinin usule uygun yapılmış olması ve geçerli bir icra takibinin bulunması dava şartıdır. Somut olayda, takip alacaklıları dışındaki mirasçının davayı takip konusundaki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün ve bu eksiklik bozmadan sonraki süreçte giderilmiş ise de, icra takibindeki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün değildir. İcra takibi, mirasçılardan (murisin oğlu) …, (murisin babası) … ve (murisin annesi) Souad Khateeb tarafından başlatılmış olup, veraset ilamına göre murisin takip alacaklısı dışında başkaca bir mirasçısı daha vardır; yani, murisin eşi … …. takipte alacaklı değildir. İcra takibinin, tüm mirasçılar veya tereke temsilcisi tarafından başlatılmadığı sabit olduğuna göre, ortada dava tarihi itibariyle geçerli bir icra takibi yoktur ve davanın dava şartı yokluğundan reddi gerekmektedir (Bkz: Yargıtay 19.HD.nin 07/05/2019 tarih ve 833/2950 sayılı kararı).
Bu sebeplerle, davanın reddine karar verilmiş, davalı yararına AAÜT’nin 7. maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Takip alacaklılarının, takipte kötü niyetli olmadıkları değerlendirilmiş, davalı vekilinin tazminat talebi, koşulları oluşmadığından reddedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı vekilinin tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye 1.346,53-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 228,10-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 3.400-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine re’sen iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 15 gün içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
17/01/2020