Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1012 E. 2022/919 K. 18.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

Mahkememizin Esas sayılı dosyası
DAVACI :

VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/08/2018
KARAR TARİHİ : 18/11/2022

Birleşen Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin /Esas Dava Dosyası
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İstirdat ve Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali, istirdat ve menfi tespit talepli davaların davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizin …./.. Esas sayılı dosyası yönüyle;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, davalı şirketin takibe konu faturadan anlaşılacağı üzere … adet eşofman takımı, 2029 adet eşofman tek alt, 441 adet kısa kol tişört ve 148 adet tek üst montu 81.346,33 TL karşılığında sattığını, müvekkilinin yapılan satış sözleşmesinin gereği olarak malların teslimini gerçekleştirdiğini, davalı şirketin ise teslimi gerçekleşen malların bedelini ödemediğini, bunun üzerine Gaziantep İcra Müdürlüğünün …/…. Esas sayılı takip dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının başlatılan takibe itiraz etmesi neticesinde takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek Gaziantep İcra Müdürlüğünün …/…. Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari münasebetler neticesinde müvekkilinin davacıya okul ürünleri siparişi verdiğini, davacıya verilen okul ürünleri siparişleri gereği müvekkilinin davacıya 20.000,00 TL banka havalesiyle ödeme yaptığını, kalan 50.000,00 TL için de iki adet 25.000,00 TL tutarlı çeklerin verildiğini, davacıya verilen siparişlerin 10.09.2017 tarihinde müvekkiline tesliminin yapılması gerektiğini, müvekkilinin davacıya verdiği . Bankası …. Şubesine ait .. nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin günü geldiğinde ödendiğini, sipariş edilen mallar teslim edilmeyince 28.02.2018 tarih …. nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin ödenmediğini, sipariş gereği davacıya ödenen 45.000,00 TL ile ödenmeyen 25.000,00 TL tutarlı çekin müvekkiline iadesinin istendiğini, ancak davacının müvekkilini sürekli oyaladığını, bunun üzerine müvekkilinin davacıya …. 2.noterliğinin 16.03.2018 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnameyle 45.000,00 TL ödemenin iadesi ve karşılıksız şerhi verilen … nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin iadesinin talep edildiğini, davacının anılan bu ihtarnameye cevap vermediğini, iadeyi de yapmadığını, davacının 45.000,00 TL ödemeyi iade etmediği gibi müvekkilinin menfi tespit ve istirdat davası açmayı düşünürken davacının kötü niyetli olarak 28.02.2018 tarih … nolu 25.000,00 tutarlı çek için …. 1. İcra Dairesinin …/… esas sayılı dosyasıyla müvekkilini aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkilinin takibe konu faturadan dolayı davacıya borcunun bulunmadığını, Gaziantep . Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası ile menfi tespit ve istirdat davası açıldığını belirterek açılan davanın reddine, takip konusu alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Birleşen Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ../… Esas Dava Dosyası yönüyle;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiliyle davalı arasında dava dilekçesinde belirtilen ticari münasebetlerin olduğunu, bu ticari münasebetler neticesinde müvekkilinin davalıya okul ürünleri siparişi verdiğini, davalıya verilen okul ürünleri siparişleri gereği dava dilekçesinin ekinde bulunan banka dekontuyla müvekkilinin davalıya 20.000,00 TL banka havalesiyle ödeme yaptığını, kalan 50.000,00 TL için de iki adet 25.000,00 TL tutarlı çeklerin verildiğini, davalıya verilen siparişlerin 10.09.2017 tarihinde müvekkiline tesliminin yapılmasının gerektiğini, müvekkilinin davalıya verdiği … Bankası … Şubesine ait 0246064 nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin günü geldiğinde ödendiğini, sipariş edilen mallar teslim edilmeyince 28.02.2018 tarih 0243065 nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin ödenmediğini, sipariş gereği davalıya ödenen 45.000,00 TL ile ödenmeyen 25.000,00 TL tutarlı çekin müvekkiline iadesinin istendiğini ancak davalının müvekkilini sürekli oyaladığını, bunun üzerine müvekkilinin davalıya noterliğinin 16.03.2018 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnameyle 45.000,00 TL ödenenin iadesi ve karşılıksız şerhi verilen … nolu 25.000,00 TL tutarlı çekin iadesinin talep edildiğini, davalının anılan bu ihtarnameye cevap vermediğini, iadeyi de yapmadığını, davalının 45.000,00 TL ödemeyi iade etmediği gibi müvekkilinin menfi tespit ve istirdat davası açmayı düşünürken davalının kötü niyetli olarak 28.02.2018 tarih … nolu 25.000,00 tutarlı çeki .. .. İcra ve iflas müdürlüğü nün …/…. esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını belirterek müvekkilinin davalıya anılan icra takibi nedeniyle borcunun olmadığının tespiti ile müvekkilinin davalıya yaptığı toplamda 45.000,00 TL ödemenin iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Hali hazırda davacının müvekkiline olan borcundan dolayı açılmış olan itirazın iptali davasının Gaziantep .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…. esas sayılı dosyasında devam ettiğini, davacının kendisine açılan tazminat davalarının çek şikayetinin icra takibinin önünü kesmek için müvekkili aleyhine bu davayı açtığını, çekin avans olarak verildiği iddiasında ispat yükünün davacıda olduğunu, normal şartlarda çekin bir ödeme vasıtası olduğunu, davanın reddedilmesini savunmuştur. Davalının birleşen dosya yönünden kötü niyet tazminat talebi bulunmamaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava, faturaya dayalı başlatılan Gaziantep İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali davasıdır. Birleşen dava ise … 1. İcra ve iflas müdürlüğünün …/… esas sayılı takip davasından borçlu olunmadığının tespiti ile 45.000,00 TL nin istirdadı talepli olarak açılmıştır.
Gaziantep . Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyada davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiş, Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesinin ./…. Esas …/. Karar ve 27/01/2022 tarihli ilamı ve aşağıdaki gerekçe ile karar kaldırılmıştır;
“Taraflar arasında alım satım sözleşmesine dayalı ticari ilişki bulunmaktadır. Bu husus davacının ticari defter ve kayıtlarında belli olduğu gibi; davalının işletme defterinde de kayıtlıdır. Davalı, davacı tarafa düzenlediği 12/02/2018 tarih …. yevmiye nolu 81.346,33TL bedelli faturayı; Gaziantep İcra Müdürlüğünün …/…. Esas sayılı icra takibine konu etmiş, borçlunun itirazı üzerine ise Gaziantep .Asliye Ticaret Mahkemesinin …/.. Esas sayılı itirazın iptali davası açmış olup, dava derdesttir. Anılan davaya konu fatura ile işbu dava konusu aynı ticari ilişkiden kaynaklanmaktadır. Davaların arasında HMK 166. Madde 1.fıkrasında belirtilen anlamda bağlantı bulunmaktadır. HMK 166/1 maddesine göre; aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış bulunan davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Davalar arasında açıkça bağlantı bulunması nedeniyle yargılamanın daha sağlıklı ve yeknesak olması açısından davaların birleştirilmesine karar verilmemesi yerinde görülmemiştir.
Davacı dava dilekçesinde ve aşamalarda .. Bankası aracılığı ile davalı tarafa 20.000TL ödeme yaptığını beyan etmiş, ancak ilgili bankaya müzekkere yazılarak dekont örneği dosya içerisine alınmamıştır. Bununla birlikte ödenen ve icra takibine konu edilen çeklerin görüntüleri ve ödeme belgeleri de dosya içerisinde görülmemiştir. Eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde değildir.
Açıklanan nedenlerle; bağlantılı dosyaların, usul ekonomisi ve yargılamanın daha sağlıklı yürütülmesi açısından birleştirilmemesi ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.”
Gaziantep … Asliye Ticaret Mahkemesinin …./… Esas sayılı dosyası karar kaldırma ilamı doğrultusunda mahkemenin önce …/. Esasına kaydedilmiş, akabinde mahkememizin 2018/1012 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Asıl dava dosyasında davacı taraf, dava dilekçesinde delil olarak; davalının davacı hesabına gönderdiği paralara ait makbuzlara, ticari defter ve kayıtlara, faturaya konu mala ait teslim fişlerine, tanık beyanına, takip dosyasına ve dayanağı olan faturaya, yemin deliline dayanılmıştır.
Asıl dava dosyasında davalı ise cevap dilekçesinde 20.000,00 avans ödemesine ait olduğunu ileri sürdüğü banka dekontuna, .. 2 Noterliğinin 16.03.2018 tarh ve … yevmiye numaralı ihtarına, .. Bankası .. Şubesinden verilen …. ve … numaralı çeklere, daha önceki ticari ilişki kapsamında asıl dava dosyası davacısına verilen … ve … numaralı çeklere, …. 1 İcra Müdürlüğünün …./… esas sayılı takip dosyasına, … 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin …./… Esas sayılı dosyasına, tanık beyanına, ticari defter ve kayıtlara dayanmıştır.
Birleşen dosya yönünden yapılan istinaf incelemesi dikkate alınarak BAM kararı doğrultusunda TEB Bankasına müzekkere yazılarak ödemesi yapılan 20.000,00 TL’ ye ilişkin dekont sureti celbedilmiş olup dosyamız arasına alınmıştır. …. Bankası .. Şubesinden … ile … çek seri numaralı çek görüntüleri celbedilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Birleşen dava dosyasında ise davacı taraf dava dilekçesinde; 20.000,00 avans ödemesine ait olduğunu ileri sürdüğü banka dekontuna, .. 2 Noterliğinin 16.03.2018 tarh ve . yevmiye numaralı ihtarına, .. Bankası … Şubesinden verilen …. ve … numaralı çeklere, .. 1 İcra Müdürlüğünün …./… Esas sayılı takip dosyasına, tanık beyanına, ticari defter ve kayıtlara yemin deliline dayanmıştır.
Birleşen dava dosyasında davalı taraf cevap dilekçesinde; … 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…. Esas sayılı dava dosyasına, … 1 İcra Müdürlüğünün …./… Esas sayılı takip dosyasına, .. 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin …./…. Esas sayılı dava dosyasına, Gaziantep 1 İcra Dairesinin …./…. Esas sayılı takip dosyasına, … 1 İcra Ceza Mahkemesinin …./…. esas sayılı dosyasına, … 2 İcra Müdürlüğünün ../…. Esas sayılı takip dosyasına, ismi dilekçede bildirilen okullara davalının kıyafet tedariki yapıp yapmadığı konusunda yapılacak araştırma sonucuna dayanmıştır. Ayrıca cevap dilekçesi ekinde 12.02.2018 tarih ve 81.346,33 TL bedelli fatura sureti, 24.11.2017-18.11.2017-16.11.2017- 11.11.2017- bila tarihli …. seri numaralı- 12.10.2017- 18.10.2017-04.11.2017-31.10.2017-28.10.2017 tarihli olup hem gönderenin hemde alıcının davalı/birleşen dosya davacısı Starkom şirketi olan ambar fişlerini sunmuştur.
Asıl dava dosyası yönünden tarafların iddiaları ve sunulan delillerin birlikte incelenmesinde;
Asıl dava dosyasında davanın faturaya dayalı ilamsız takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, ispat yükünün davacı/birleşen dosya davalısı olan alacaklı üzerinde olduğu anlaşılmıştır.
– Davacı/birleşen dosya davalısı her ne kadar davalı/ birleşen dosya davacısı tarafından gönderilen 20.000,00 TL bedelli banka dekontuna dayanmış ise de; esasen bu dekontta açıkça paranın avans olarak gönderildiği yazılıdır. Bu delil davacı iddialarını ispata elverişli değildir. Bilakis asıl dosya davalısının savunmalarını doğrulamıştır.
– Tanık deliline dayanılmışsa da tanık listesi sunulmamıştır. Zaten dava ve takibe konu faturanın meblağı da tanıkla ispat sınırının üzerindedir.
– Faturaya konu malların teslim edildiğine dair teslim fişlerine dayanılmış olmasına rağmen sunulan fişlerde bir imza mevcut olmadığı gibi belgelerin teslim fişi değil nakliye makbuzu olduğu görülmüştür.
-Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Asıl dava dosyası davacısının defterlerinin tetkiki sonunda bilirkişi … … 25.07.2019 tarihli raporunu sunmuştur. Bu rapora göre incelenen defterlerin 2018 yılına ait işletme defterleri olduğu, kayıtların mülga TTK nın 76 maddesinde ön görüldüğü şekilde sol tarafa giderlerin, sağ tarafa gelirlerin yazılarak tutulduğunu, kayıt altına alınan giderlerin ödenip ödenmediğinin yada hangi tarihte tahsilat yapıldığının belirlenemeyeceğini, gelir sayfalarının incelenmesinde 81.346,33 TL kayıt bulunduğunu, ancak bu alacak kaleminin ödenip ödenmediği, yahut ne kadarlık ödeme yapıldığının anlaşılamadığını ifade etmiştir. Yani asıl dava dosyası davacısı kendi ticari kayıtlarıyla bile alacağın varlığını ispat edememiştir.
Buna karşılık davalı/ asıl dava davacısının ticari defteri üzerinde yapılan inceleme sonunda düzenlenen, bilirkişi …. … … 20.05.2019 tarihli raporunda; davalı defterlerinin kendi lehine delil olacak vasıfta olduğu, davacının ilamsız takibe konu ettiği faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığını, 31.12.2018 itibarı ile asıl dosya davalısının, davacıya 120.000,00 TL avans verdiğinin kayıtlı olduğunu, bu ödemelerin nakit ve çek olarak gerçekleştirildiğini tespit etmiştir.
-Davacı/ birleşen dosya davalısı iddialarını ancak dava dilekçesinde dayandığı yemin delili ile ispatlayabilecektir. Bu husus gözetilerek 22.10.2021 tarihli celsede gerekli hatırlatma yapılmış, asıl dava dosyasının davacısı, davalıya yemin teklif etmiştir.
Yeminin icrası için mahal Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, ilk olarak .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…. talimat sayılı dosyasından açılan 13.12.2021 tarihli celsede asıl dava dosyası davalısı şirketin temsilcisi … …. yemin etmiştir.
Bu yemin merasiminin, talimat tensip zaptı ile belirlenen günden daha önce yapılmasına taraflarca itiraz edilmesi üzerine, aynı mahkemenin 2022/51 talimat sayılı dosyasının 26.04.2022 tarihli celsesinde yemin merasimi tekrar edilmiştir. Yemin eden davalı temsilcisi beyanında; takip dayanağı fatura yönünden asıl dava dosyası davacısına bir borcunun bulunmadığına, bilakis davacı taraftan alacaklı olduğuna dair yemin etmiştir.
Her ne kadar davacı/ birleşen dosya davalısı, 10.12.2018 tarihli dilekçeyle, dava dilekçesinde bildirmediği yeni deliller bildirmiş ve bu delillerin toplanmasını talep etmişse de, huzurdaki davanın basit yargılama usulüne tabi olması, HMK 318 ve 319 uyarınca talebin davanın genişletilmesi mahiyetinde görülmesi karşısında, davalı/ birleşen dosya davacısına 08.10.2021 tarihli celsede muvafakati sorulmuş, davalı vekili davanın genişletilmesine muvafakat etmemiştir. Bu sebeple asıl dosya davacısı tarafından sonradan bildirilen deliller toplanmamıştır.
Sonuç olarak asıl dava yönünden davacı üzerinde bulunan ispat külfetini sağlayamamış, bu davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı ise takibin salt kötü niyetle başlatıldığını ispat edememiş, davalının lehine kötü niyet tazminatı talebi mahkememizce kabul görmemiştir.
Birleşen dava dosyası yönünden tarafların iddiaları ve sunulan delillerin birlikte incelenmesinde;
Birleşen dava dosyasında davacı sipariş verdiği ve davalı tarafından teslim edilmeyen mallar için 20.000,00 TL avans ödemesini nakit olarak yaptığını, ayrıca her biri 25.000,00 TL bedelli iki adet çek verdiğini, bu çeklerden birinin ödendiğini, diğerinin ise mal teslimi olmadığı için ödenmediğini, nakit olarak ödenen 20.000,00 TL ile ödemesi yapılan çek bedeli olan 25.000,00 TL nin istirdadı ile, ödemesi yapılmayan ve birleşen dosya davalısı tarafından …. 1 İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı dosyasından takibe konulan çek yönünden borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
– Davacının taleplerine dayanak yaptığı 18.07.2017 tarihli … EFT numaralı banka dekontunun incelenmesinde; EFT miktarının 20.000,00 TL olduğu, gönderenin birleşen dosya davacısı, alıcının birleşen dosya davalısı olduğu, dekontun açıklama kısmına “.. … adına okul ödemesine mahsuben avans ödemesidir” notunun yazılı olduğu görülmüştür.
Bu durumda ödemenin avans olarak yapıldığının kabulü gerekecektir. Yani avans olarak alınan bedel karşılığı malın teslim edildiğini ispat külfeti, ödemenin alacaklısı olan birleşen dosya davalısı üzerindedir. Davalı üzerine düşen bu ispat külfetini, senede karşı senetle ispat kuralı uyarınca kesin deliller ile ispat etmelidir. Davalı bu yönde delil hasredememiştir. Birleşen dosya davalısı, birleşen dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmıştır. Yukarıda bahsi geçen, . Asliye Ticaret Mahkemesinin …./… talimat sayılı dosyasının, 26.04.2022 tarihli celsesinde icra edilen yemin merasimi kapsamında, birleşen dosya davacısı yaptığı avans ödemesine karşılık mal teslim almadığına, kendisinin birleşen dosya davalısından alacaklı olduğuna yemin etmiştir. Bu durumda birleşen dosya davalısı avans olarak ödemesi gerçekleştirilen 20.000,00 TL karşılığı mal teslim ettiğini ispat edememiş, bu bedel yönünden istirdat talebinin kabulü gerekmiş, talep doğrultusunda ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.
– Birleşen dosya davacısı aynı zamanda avans olarak davalıya iki adet çek verdiğini, bunlardan günü geldiği için ödemesi yapılan …. numaralı çek bedelinin, mallar teslim edilmediği için istirdadını talep etmiştir. Çek kambiyo senetlerinden olmakla birlikte, kredi değil ödeme vasıtası olarak düzenlenmiştir. Çekin bu vasfının aksini, yani avans olarak verildiğini ispat etmek bunu iddia eden tarafa aittir. Somut olayda davacı bu çekin bir borcun ödenmesi için değil, avans olarak verildiğini ispat etmelidir. Üstelik birleşen dosya davacısı üzerindeki ispat külfetini ancak kesin deliller ile sağlayacaktır.
Davacı hasrettiği deliller ile ispat külfetini yerine getirememiş, çekin avans olarak verildiğini kesin deliller ile kanıtlayamamıştır. Ancak birleşen dosya davacısı, dava dilekçesinde yemin deliline dayanmıştır. Davacı tarafa bu husus hatırlatılmış, davalıya yemin teklifi yapılmış, davalı 14.10.2022 tarihli celsede alınan yeminli beyanında; “Dava konusu …. Bankasına ait …. seri nolu 25.000,00 TL bedelli çeki dava konusu siparişler için almadığıma, bu çekin tarafıma avans olarak verilmediğine, aramızdaki başkaca borç ilişkileri sebebiyle verildiğine namusum, şerefim ve kutsal saydığımı bütün inanç ve değerler üzerine yemin ederim,” şeklinde yemin etmiştir. Bu durumda davacı 0243064 seri numaralı çek için yapılan 25.000,00 TL ödemenin, sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca kendisine geri verilmesi gerektiğine yönelik istirdat talebi, mahkememizce kabul görmemiştir.
-Davacı birleşen dava dosyasında, davalıya … seri numaralı çekide avans olarak verdiğini, avans karşılığı malların kendisine teslim edilmediğini, bu çekin … 1 İcra Müdürlüğünün …./… Esas sayılı dosyasından takibe konulduğunu, bu çek ve takip dosyası yönünden borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Yukarıda izah edildiği üzere, çek bir ödeme vasıtası olup, aksini ispat ancak kesin deliller ile ve iddia eden tarafça sağlanmalıdır. Bu çek yönünden de birleşen dosya davacısı hasrettiği deliller ile üzerindeki ispat külfetini sağlayamamış, dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı için kendilerine bu husus hatırlatılmış, taraflarınca davalıya yemin teklif edilmiş, birleşen dosya davalısı 18.11.2022 tarihli celsede; “Dava konusu … Bankasına ait …. seri nolu 25.000,00 TL bedelli çeki dava konusu siparişler için almadığıma, bu çekin tarafıma avans olarak verilmediğine, aramızdaki başkaca borç ilişkileri sebebiyle verildiğine namusum, şerefim ve kutsal saydığımı bütün inanç ve değerler üzerine yemin ederim.” şeklinde yemin etmiştir. Bu durumda davacının menfi tespit talepli davasınında reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
A- ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın REDDİNE,
Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına,
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 337,95 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 257,25 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
Davacının yaptığı ve karşıladığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalının yaptığı ve karşıladığı yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
B- BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
20.000,00 TL’ nin 18/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte birleşen dosya davalısından alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine,
… nolu çek bedeli olan 25.000,00 TL’ nin istirdatına yönelik talebin REDDİNE,
…. 1. İcra Dairesinin …/…. Esas sayılı takibin dayanağı olan 0243065 nolu 25.000,00 TL bedelli çek yönünden açılan menfi tespit talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 1.366,2‬0 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.195,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 170,77‬ TL harcın birleşen dosya davalısından alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacının karşıladığı 1.195,43 TL peşin harcın yargılama giderlerine katılmaksızın birleşen dosya davalısından alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine,
Davacının yaptığı ve karşıladığı 788,43‬ TL yargılama giderinden, davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 225,26 TL’ sinin birleşen dosya davalısından alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine, bakiye kısmın birleşen dosya davacısı üzerinde bırakılmasına,
Birleşen dosya davalısının yaptığı ve karşıladığı herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Birleşen dosya davacı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Birleşen dosya davalı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin birleşen dosya davacısından alınarak bu birleşen dosya davalısına verilmesine,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin ve davacı tarafın yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/11/2022