Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/961 E. 2023/1432 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/961
KARAR NO : 2023/1432
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/01/2023 (Karar)
NUMARASI : 2022/478 Esas, 2023/3 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücü…’ın sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve bu çekiciye ait … plakalı römorku ile … İlçesi İstikametinden Erzurum ili istikametine seyir halinde iken, yol kesim levhasına göre ….. ye geldiğinde, zeminin karlı ve buzlu olması nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüjü aşıp, Erzurum ili İstikametinden gelip …. ilçesi istikametine giden yol şeridine girip, aracının ön kısmı ile çelik bariyerlere çarparak şerit üzerinde durduğunu, …nin sevk ve idaresindeki …plakalı aracı ile Erzurum ilinden … ilçesi istikametine seyir halinde iken bahsi geçen kilometreye gelindiğinde kendine ayrılmış şeride karşı şeritten gelen … plakalı çekici ve bu çekiciye ait … plakalı römorkun girip bariyerlere çırptığı esnada aracı ile çekicinin sağ yan kısmına çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazası sonucunda …plakalı araç sürücüsü …nin vefat ettiğini, meydana gelen bu kaza sonucu müvekkillerin …nin desteği ve eşi, … ile …’nin desteği ve babası …nin vefat etmesi sonucunda destekten yoksun kaldıklarını, bu nedenlerle davalı sigorta şirketine ödeme yapması için müracaat ettikleri 22/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte destekten yoksun kalma tazminatının davalı sigorta şirketinden tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, söz konusu teminat limitinin tamamının ödenmesi söz konusu olmayıp, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusur oranında bu gerçek zararın tazmininin esas olduğunu, davacıların vefat edene ilişkin destek alıp almadıklarının tespit edilmesi gerektiğini, dosya üzerinde kusur tespiti ve aktüerya hesabı yapılması gerektiğini müvekkil şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda;” Tüm dosya kapsamı ve Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/678 Esas, 2022/1627 Karar ve 29/09/2022 tarihli ilamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu kazada davacıların desteği …nin vefatı nedeni davacıların murislerinin desteğinden yoksun kaldıkları, kaldırma kararı doğrultusunda mahkememizce ATK’dan kusur raporu aldırıldığı ve aldırılan kusur raporunda davacıların murisinin dava konusu kazada kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, ATK kusur raporu ayrıntılı, gerekçeli ve de hüküm kurmaya elverişli olduğu gibi tarafların da rapora karşı bir itirazlarının olmadığı, kaldırma kararı öncesinde aldırılan aktüerya bilirkişi raporunda da davacıların murisinin kusursuz olduğu nazara alınarak hesaplamalar yapıldığı ve bu nedenle yeniden mahkememizce aktüerya bilirkişi raporu aldırılmadığı, istinaf kaldırma kararının içeriği, kusur durumu dışında istinaf taleplerinin açıkça reddedilmiş olması ve usuli kazanılmış haklar nazara alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş” gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir.
21/02/2023 tarihli ek karar ile; davalı vekilinin 06/02/2023 tarihili istinaf başvurusunun HMK’nın 344. Maddesi gereğince yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı vekili 06/02/2023 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, SGK tarafından …nin vefatı nedeni ile hak sahiplerine ölüm aylığı bağlandığı, cenaze ödemesi yapıldığı, ancak rücuya tabi bir ödemenin yapılmadığının belirtildiğini, kaza nedeni ile elde edilen gelir ve tazminatların mahsubunun gerekli olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun öncelikle SGK tarafından karşılanmayan zararın giderilmesine ilişkin olduğunu, SGK tarafından peşin sermaye değerli ödemeler yapıldığının belirlendiğini, bu ödemelerin tazminat tutarından indirilmeden müvekkili aleyhine karar verildiğini, mahkeme gerekçeli kararında her davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiğini, ilk kararda hükmedilen vekalet ücretini kabul etmiş ve bu durumu istinaf etmemelerinin müvekkili şirket yönünden usulü kazanılmış hak doğurduğunu, davacılar için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili 21/02/2023 tarihli ek karara karşı sunduğu 23/02/2023 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme tarafından gönderilen muhtıra içeriğinde eksik giderlerin ve harcın “dosyaya yatırılması” şeklinde ifadeye yer verildiğini, sunmuş oldukları kararlar gereğince kullanılan bu ifadenin geçersiz olduğunu, dolayısıyla muhtıranın usule aykırı olduğunu, bu nedenle ek kararın ortadan kaldırılarak istinaf taleplerinin esastan incelenmesine karar verilmesi talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf yoluna başvurusu üzerine, Mahkemece eksik harç ve masrafların yatırılması hususundaki muhtıranın davalı vekiline 12/02/2023 tarihinde tebliğ edildiği, verilen kesin sürede eksik harç ve gider avansının yatırılmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı HMK.’nun 344. üncü maddesi gereğince istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına 21/02/2023 tarihinde karar verildiği, iş bu ek karara karşı davalı vekilinin istinaf yasa yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı Kanun’un 344 üncü maddesi gereğince istinaf dilekçesi verilirken gerekli harç ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa kararı veren mahkeme tarafından verilecek 1 haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu açık ifadeden de anlaşılacağı üzere hakim tarafından “istinaf harç ve giderlerinin tamamlanması için 1 haftalık kesin süre” verilmesi ve ayrıca yazılı olarak “aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu”nun bildirilmesi gerekmektedir. Şayet, bu süre, yasada belirtilen usule uyulmadan ve yazılıp altı hakimce imzalanmadan verilmişse, dolayısıyla da hakim tarafından usulünce düzenlenmiş muhtıra yoksa, geçerli bir bildirimin yapıldığından söz etmeye de olanak yoktur.
Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, 6100 sayılı Kanun’un 344 üncü maddesi çerçevesinde hakim kararı ile eksik harç ve giderlerin tamamlanması istemiyle ayrıca, bir muhtıra düzenlenmeli ve bu muhtırada, yapılması gereken işlemin ne olduğu açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak biçimde gösterilmeli; buna yönelik olarak da ikmal edilecek harç ya da giderin miktarı ve yatırılma merci ve süresi, bunun yapılmamasının sonuçları net biçimde açıklanmalıdır. Bu bağlamda; “dosyaya yatırılması” şeklindeki ifade tarafın yanılmasına neden olabileceğinden, bu ifadeyi taşıyan muhtıra geçersiz olacaktır. ( HGK 2014/9-1743 Esas, 2017/372 Karar, Y. 5.H.D.2022/16878 E.- 2023/6586 K.)
Somut olayda, mahkemece istinaf eden davalı vekiline gönderilen muhtıraya eksik harç ve gider avansının mahkeme veznesine yatırılması yerine “dosyamıza yatırılması” gerektiği şeklinde ihtar yazıldığı ve böylelikle gönderilen muhtıranın usulüne uygun olmadığı, anlaşılmaktadır. Bu bakımdan hukuki sonuç doğuracak nitelikte de değildir. Bu nedenle; yerel mahkemece istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi yerinde olmayıp verilen 21/02/2023 tarihli ek kararın bu sebeple kaldırılmasına ve ek kararı istinaf eden davalı vekilinin istinaf isteminin incelenmesine karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; 11/12/2016 tarihinde …..’den Erzurum’a seyir halinde olan sürücü …idaresinde bulunan … plakalı çekiciye takılı … plakalı romörkün sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüjü aşarak karşı istikamete girip aracın ön kısmı ile yol kenarında bulunan çelik bariyerlere çarparak yolu kısmen kapatacak şekilde yol üzerinde durduğu esnada Erzurum’dan ….’e seyir halinde olan sürücü …ni sevk ve idaresinde bulunan …plakalı aracın çelik bariyerlere çarparak durmuş olan romörkün çekici kısmına çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacıların murisi …nin vefat ettiği, ilk derece mahkemesince ceza mahkemesinden alınan kusur raporuna itibar edilerek alınan 26/11/2019 tarihli aktüer raporu uyarınca davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine, Dairemizin 2020/678 Esas 2022/1627 Karar sayılı ilamı ile; “… ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınacak kusur raporu ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazının kabulü gerekmiştir…” gerekçesi ile kararın kaldırılmasına karar verildiği, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 17/11/2022 tarihli raporu ile kazanın oluşumunda davacıların murisinin kusursuz, sürücü …….ı’nın %100 kusurlu olduğunun bildirildiği, 25/12/2019 tarihli kararın kaldırılma gerekçesine, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, SGK’nın 29/05/2019 tarihli yazı içeriğine göre davalılara ölüm aylığı bağlanıp cenaze ödemesi yapıldığının bildirilmesi, rücuya tabi ödemenin yapılmaması nedeniyle davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
25/12/2019 tarihli karar ile davacılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmiş olup bu karar sadece davalı tarafça istinaf edilmiştir. Kararın kaldırılması üzerine verilen 10/01/2023 tarihli kararda ise davacılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olup, 25/12/2019 tarihli karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmadığından artık bu karar ile hükmedilen vekalet ücreti yönünden davalı lehine kazanılmış hak (usuli müktesep hak) oluşucağı açıktır. Bu nedenle, kaldırma kararı üzerine mahkemece verilen 10/01/2023 tarihli kararda önceki kararda olduğu üzere davacılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir. Bu sebeple davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf itirazının kabulüne karar verilerek, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden esas hakkında yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
I-Davalı vekilinin Ek karar yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/02/2023 tarih ve 2022/478 Esas, 2023/3 Karar sayılı istinaf başvurusunun değerlendirilmesine ilişkin EK KARARININ KALDIRILMASINA,
II-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile; mahkemece verilen hükmün HMK’nın 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
III-KALDIRILIP DÜZELTİLEN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
“Davanın KABULÜ İLE;
1-224.048,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının 03/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı …ye VERİLMESİNE,
2-25.716,78 TL destekten yoksun kalma tazminatının 03/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,
3-27.498,27 TL destekten yoksun kalma tazminatının 03/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 18.939,90-TL karar ve ilam harcından peşin harç ve tamamlama harcının toplamı 957,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 17.982,50-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacılar tarafından yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 44,40-TL peşin harç, 913,00-TL tamamlama harcının toplamı 1.001,80-TL harcın davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
6-Davacı taraflarca yapılan 440,00-TL bilirkişi ücreti, 1.560,00-TL adli tıp fatura bedeli, 234,45-TL tebligat, e-tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.234,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
7-Davacılar kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden 43.589,59-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
8-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,” şeklinde YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
IV-Davalıdan alınan istinaf karar peşin harcının davalıya iadesine,
V-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan 492,00-TL başvuru harcı, 349,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 841,00-TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
VI-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
VII-Gerekçeli kararın taraflara tebliği ile harç tahsil müzekkeresi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
VIII-Kararın kesinleştirme ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere … tarihinde oy birliği ile karar verildi.