Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/58 E. 2023/50 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/58
KARAR NO : 2023/50
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/02022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/96 Esas,
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sırasında; mahkemece 19/09/2022 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin itirazı neticesinde 25/10/2022 tarihli ara karar ile itirazın reddine karar verildiği, karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ……………. Tük. Mal. Mob. İnş. Taah. Gıd. Mad. Ve Pet. Ür. İth. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti yetkilisi olan ……………..’ın Oltu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2007/5 Esas 2007/20 Karar sayılı ilamı ile kısıtlanarak vasi atandığını, Erzurum ……. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası ile kısıtlı ……………..’ın yetkilisi olduğu davacı şirket ile davacı ………….. aleyhine icra takibi yapıldığı, Oltu İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Talimat sayılı dosyası ile taşınmaz satışının yapıldığını, yapılan ihaleye ilişkin açtıkları davanın reddine karar verildiğini, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından istinaf itirazlarının reddedildiğini, dosyanın temyiz edildiğini, kısıtlı biri tarafından kurulan şirketin hukuken ölü olarak doğduğunu, kısıtlı tarafından yapılan işlemlerin geçerli olmadığını, bu nedenle davalarının kabulü ile Erzurum …. İcra Müdürlüğü’nün 21017/… Esas sayılı dosyasında yapılan takip nedeni ile borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptali ve ipotek sözleşmesinin geçersizliği nedeni ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARLARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince 19/09/2022 tarihli ara kararında özetle; “Davacılar vekilinin talebinin kabulü ile; dava değeri olan 330,000,00 TL’nin %15 miktarı olan 49.500,00-TL nakit teminat veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu ibrazı halinde, Erzurum ili, … İlçesi … Mahallesi ……. ada, ……. parselde kayıtlı …….. nolu bağımsız bölüm, ……. ada, …… parselde kayıtlı ….. nolu bağımsız bölüm ve …… ada, …… parselde kayıtlı …… nolu bağımsız bölüme ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine,” şeklinde karar verilmiş, davalı vekilinin itirazı üzerine;
İlk Derece Mahkemesince 25/10/2022 tarihli ara karar ile; “Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava, Erzurum ….İcra Müdürlüğünün 2015/… Esas sayılı dosyasına yapılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesi taleplidir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389/1′ göre; ‘Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.’
Erzurum ….İcra Müdürlüğü 2015/… Esas sayılı takip dosyası ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğu, uyuşmazlık konusunun icra takibine ve tedbire konu taşınmaz olduğu, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için HMK 390/3 gereği tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığının yaklaşık olarak ispat etmesinin yeterli olacağı gözetildiğinde dosyadaki deliller mahiyetinde ihtiyati tedbire itirazın reddine dair karar vermek gerekmiş, ” gerekçesi ile ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir kararının kanuna aykırı olduğunu, tedbir şartlarının oluşmadığını, Yargıtay ilamını yok sayarcasına verilen ihtiyati tedbirin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı …………..’ın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile genel kredi sözleşmesini imzaladığını, davacı şirketin bankadan kullanmış olduğu, kredilere karşılık adına kayıtlı üç taşınmazı teminat gösterdiğini ve taşınmazlar üzerine müvekkili banka lehine ipotek tesis ettirdiğini, tescillerin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilen bu taşınmazların alacağa mahsuben 15/05/2018 tarihinde satışının gerçekleştirilerek taşınmaz mülkiyetlerinin müvekkili bankaya geçtiğini, iş bu menfi tespit davasının yaklaşık 4 yıl sonra 11/02/2022 tarihinde açıldığı, yapılan satışa ilişkin davacı borçlu şirkete açılan ihalenin feshi davasının 22/01/2018 tarihinde esastan reddedildiğini, bu kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 26/05/2022 tarihli onama kararı ile kesinleştiğini, bu aşamadan sonra mevcut menfi tespit davasına ancak bedelin isdirdatı olarak devam edilebileceğini, verilen ihtiyati tedbir kararının Yargıtay ilamını yok saymaktan ibaret olduğunu, müvekkili banka alacağının 31/08/2022 tarihli kapak hesabına göre 4.657.180,19-TL olup davacının harçtan kaçınmak amacıyla dava değerini 330.000,00-TL olarak belirttiğini, teminat tutarı belirlenirken 330.000,00-TL’nin esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebi ile istinafa başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
HMK’nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş, meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir.
İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacılar vekili, davacı şirket yetkilisinin kısıtlı olduğunu, bu nedenle borcun kaynağı ipotek sözleşmesinin geçersiz olduğunu iddia ederek Erzurum …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. Sayılı dosyası ile yapılan takip nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini ve ipotek sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle ipoteğin fekkini talep etmiştir. Dava konusu Erzurum …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. sayılı takip dosyasında ipoteğe konu taşınmazların satışının gerçekleştiği, borçlular tarafından ihalenin feshi amacıyla açılan dava da, Oltu İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2018/….. Esas, 2019/……. Karar sayılı dosyası ile talebin reddine karar verildiği, borçluların istinaf talebinin Dairemizin 27/11/2021 tarih 2021/893 E.-2021/1533 K. Sayılı ilamı ile esastan reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 2022/4445 Esas – 2022/6354 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacının ihtiyati tedbir talebi taşınmazların davalı adına devir ve tescilinin durdurulmasıdır. Davalı taşınmazların mülkiyetini cebri icra yolu ile kazanmış olup, ihale süreci kesinleşmiş bir taşınmazın davalı adına tescilinin durdurulması (icranın durdurulması) yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan sebeplerle, ihtiyati tedbir talebine itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiş olup, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353(1)-b-2 hükmü uyarınca mahkemece verilen kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davalı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda anılan 25/10/2022 tarihli ara kararının KALDIRILMASINA,
II-KALDIRILIP DÜZELTİLEN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
1-Davalı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması yönündeki İTİRAZININ KABULÜ İLE, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/09/2022 tarihli ve 2022/96 Esas sayılı ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,” şeklinde yeniden HÜKÜM TESİSİNE,
III-Davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
IV-İstinaf başvurusu aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
V-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
VI-Kararın tebliği, kesinleştirmesi, harç ikmali/iadesi ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere …………………….tarihinde oy birliği ile karar verildi.