Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/504 E. 2022/1317 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/504
KARAR NO : 2022/1317
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2021 (Karar)
NUMARASI : 2018/590 Esas, 2021/367 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Belediyesi’nin 27.07.2004 tarih … sayılı kararı uyarınca … … Garajı’nın işletmesinin müvekkiline devredildiğini, müvekkilinin halen … … Garajı’nı işletmeye devam ettiğini, davalıların 10 adet araç ile Hasankale-Erzurum arasında 01.02.2007 tarihinden itibaren taşımacılık yaptığını, yaz aylarında 64 sefer, kış aylarından 45 sefer düzenlediklerini, davalıların yapmış olduğu taşımalar uyarınca müvekkiline ait … garajına giriş-çıkış yapma zorunluluğunun bulunduğunu, ancak davalılar tarafından işletilen araçların müvekkilinin işletmiş olduğu … garajına giriş-çıkış yapmaması nedeniyle … Belediyesi tarafından belirlenen tarifeler uyarınca ödemekle yükümlü olduğu garaj ücretlerini ödemediğini, ilgili yönetmeliğin 6/d maddesi uyarınca garaj giriş çıkış ücretinin yanı sıra 3 kat cezaya dair sorumluluğun da bulunduğunu ileri sürerek fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 15.000,00-TL alacağın ihtar tarihi olan 16.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 14.04.2017 havale tarihli ıslah dilekçesiyle fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan alacak tutarı uyarınca dava değerini 509.376,00-TL’ye ıslah ederek bu miktarın ihtar tarihi olan 16.01.2012 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın dayanağını oluşturan işin davalı şirket tarafından yapıldığını, davalı gerçek kişilerin bu şirketin yetkilileri olduğunu, dava konusu alacak uyarınca gerçek kişi davalıların şahsi sorumluluklarının bulunmadığını, gerçek kişi davalılar hakkında açılan davanın husumetten reddinin gerektiğini, davalı şirketin Erzurum-Pasinler (Hasankale) arasında yolcu taşıması yaptığını, davacı tarafından işletilen … … Garajı’na davalı şirkete ait araçların hiç giriş-çıkış yapmadığını, davacı tarafından işletilen garajın taşıma güzergahı içinde olmaması ve şirkete ait araçların garaja giriş-çıkış yapma zorunluluğunun da bulunmaması nedeniyle talep edilen alacağın yersiz olduğunu, alacağın varlığı kabul edilse bile zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda “Tüm dosya kapsamı yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının … … Garajın işletmeciliğini üstlendiğini, davalıların 10 adet araç ile Hasankale-Erzurum arası taşımacılık yaptıklarını, yazın 64 sefer, kışın ise 45 sefer yolcu taşımacılığını yaptıklarını, davalıların taşımacılık faaliyetleri kapsamında … garajlarına girme mecburiyetlerinin olmasına karşılık … garajına giriş – çıkış yapmadıklarını, bu nedenle herhangi bir ücret ödemediklerini, davalıların … garajın işletme yönetmeliğinin 6/d maddesi uyarınca garaj ücretlerini ödemeden çıkış yapmaları durumunda ödenmeyen ücretin 3 katı oranında ödemeye yapmaları gerektiğini, davalılara giriş – çıkış ücretlerini ödemeleri için ihtarname keşide ettiklerini ancak ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL’nin ihtar tarihi olan 16/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 14/04/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile dava miktarının 509.376,00 TL’ye çıkararak bu bedelinin tahsilini talep etmiştir.
Davacı, 01/02/2007 – 31/12/2019 tarihleri arasında … … Garajını işlettiğini, davalıların toplam 10 adet araç ile yazın 64 sefer kışın ise 45 sefer yaptığını, davalıların garaja giriş – çıkış yapmaksızın Erzurum – Pasinler arasında yolcu taşımacılığının yaptığını beyan etmektedir. Dosyaya celp edilen belgelere göre davacının … … Garajını 2007 yılında işletmeye başladığına dair kira sözleşmesinin bulunduğu görülmektedir. … … Garajının 2008 ve 2009 yılları arasına ilişkin işletilmesine dair kira sözleşmeleri bulunmamakta ise de; bu yıllar için ücret tarifesinin belirlenmesi amacıyla davacının eşi olan …’nın vekil sıfatıyla ilgili belediyeye başvuru yaptığı, belediye tarafından bu başvurunun görüşülüp kabul edilmesi sonrasında alınan kararların davacının vekili sıfatıyla hareket eden …’ya tebliğine karar verilmiş olup, buna göre 2008 ve 2009 yıllarında da … … Garajını davacı tarafın işlettiği sonucuna varılmaktadır.
… Belediye Başkanlığından davalı şirketin Erzurum – Pasinler arası yolcu taşımacılığı yapmasına ilişkin belgeler celp edilmiş olup, buna göre Belediye Başkanlığı ile davalı şirket arasında 31/08/2007 tarihinde sözleşme imzalandığı, davalı şirketin bu tarih itibariyle Erzurum – Pasinler arasında yolcu taşımacılığına başlatıldığı anlaşılmıştır. Buna göre her ne kadar davacı 01/02/2007 – 31/12/2009 tarihleri arasında garaj işletme ücretinin tahsilini talep etmiş ise de, davalı şirketin 31/08/2007 tarihinde sözleşme imzalayarak yolcu taşımacılığı yapmaya başladığı, 01/02/2007 tarihi ile davalıların sözleşme imzaladıkları 31/08/2007 tarihleri arasında yolcu taşımacılığı yapmadıkları, bu nedenle bu tarihler arasında herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Yine davacı, davalılar tarafından 10 adet aracın çalıştığını belirterek garaj giriş – çıkış ücretlerini tahsilini talep etmiştir. Ancak dosyaya celp edilen belgelere göre davacı tarafından bildirilen araçlardan 8 adetini davalı adına kayıtlı olduğu, sefer nöbet çizelgelerinde de 8 adet aracın sefere çıkıp 2 adet aracın yedek olarak bırakıldığı görülmektedir. Bu nedenle davalı şirketin 8 adet araç ile Erzurum – Pasinler arası yolcu taşımacılığı yaptığı dikkate alınmıştır.
Davalı taraf, Erzurum – Pasinler arası yolcu taşımacılık işleri yaptıklarını ve davacının işletmeciliğini üstlendiği … garajına giriş – çıkış yapmadıklarını belirterek … garajına giriş – çıkışlarını yapma zorunluluklarının bulunmadığını beyan etmektedir. Ulaşım Koordinasyon Merkezi tarafından alınan kararlar dosyamız arasına celp edilmiş olup, uyuşmazlık dönemini kapsayan 01/02/20007 – 31/12/2009 tarihleri arasına ilişkin 2 adet kararda Pasinler – Erzurum arası yolcu taşıyan minibüslerin güzergahları belirtilmiş olup, otobüslerin gelişte … … Garajına giriş yapmaları, dönüşte ise yine … … Garajından hareket etmeleri gerektiğini karar altına alındığı görülmektedir. Bu kararlar uyarınca Erzurum – Pasinler arası yolcu taşımacılığı yapan davalı şirketin güzergahları belirlenmiş olup, buna göre davalı şirketin yolcu taşımacılığı esnasında … … Garajına giriş – çıkış yapma zorunluluğu bulunduğu sonucuna varılmaktadır. Bu nedenle her ne kadar davalı şirket, davacı tarafından işletilen … garajına giriş – çıkış yapma zorunluluğunun bulunmadığını beyan etmekte ise de, herkes tarafından bağlayıcı halde bulunan UKOME kararlarında belirtilen güzergahlar dışında hareket etmesi mümkün olmayacağından davalı tarafın bu beyanlarına itibar edilmemiştir. Ayrıca emsal nitelikteki Erzurum …… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/…… Esas sayılı dosyası içerisinde yer alan 08/12/2004 tarihili UKOME kararında İl Trafik Komisyonunca alınan karar doğrultusunda araçların mecburi olarak girmesi gereken … garajlarında yapılacağı ihlalleri önlenmesi amacıyla gerekli denetim ve kontrollerin yapılmasına karar verildiği görülmektedir. Yine iş bu dava dosyasına konu olan uyuşmazlıkla aynı nitelikteki Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/135 Esas 2013/482 Karar sayılı kararı ile Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/294 Esas 2009/422 Karar sayılı kararlarında da yolcu taşımacılığı yapan araçların güzergah içerisinde yer alana … garajlarına girme zorunluklarının bulunduğu belirtilmiş olup, iş bu kararlar Yargıtay derecatından geçerek kesinleşmiştir. Bu kararlar doğrultusunda da davalı şirket işletilen otobüslerin … … garajına girme zorunluluklarının bulunduğu sonucuna varılmaktadır.
Davacı, garaj ücretlerini ödemeden çıkış yapılması durumunda ödenmeyen ücretlerin 3 katı tutarında cezalı olarak ödeneceğini iddia etmektedir. Ancak … … garajının işletme hakkının … Belediye Başkanlığında bulunması, garajların işletilmesine yönelik yönetmelik çıkarma hususunda … Belediye Başkanlığının yetkili olması ve yönetmeliklerin soyut, kişilere bağlı olmayan ve objektif hukuk kurallarını ihtiva etmesi zorunluluğu karşısında kanuna aykırı olarak yönetmelik hükmünün düzenlenemeyeceği dikkate alındığında cezai şart niteliğinde olan bu hükmün taraflar arasındaki sözleşmede açıkça kararlaştırılmamış olması nedeniyle cezai şart niteliğini taşıyan 3 kat tutarında tazminat ödenme yükümlüğünün davalı tarafa yüklenemeyeceği kabul edilmelidir. Bu nedenle davacı tarafın 3 katı tutarında giriş – çıkış ücretlerin ödenmesine yönelik talebinin yerinde olmadığına varılmaktadır.
Mahkememizce ilgili Belediye Başkanlığından … … garajına giriş – çıkış ücretlerine ilişkin tarifeler celp edilmiş olup, buna göre 21/05/2017 tarihinden itibaren 30 – 50 koltuk araçlardan 7.70 TL , 01/01/2008 tarihinden itibaren 30 – 50 koltuklu araçlardan 8,00 TL olacağının, 2009 yılı için ise artırma talebinin kabul edilmeyerek ücretin 8,00 TL olarak devamına karar verildiği görülmüştür. Davalı tarafın işletmiş olduğu araçların koltuk sayısının ise 30 – 36 olduğu anlaşılmakla uyuşmazlık döneminde geçerli olan bu ücret tarifesine göre değerlendirme yapılmıştır.
Davalı şirketin 31/08/2007 tarihinden itibaren Erzurum – Pasinler arası yolcu taşımacılığı yapmaya başladığı, davacının 01/02/2007 tarihinden itibaren garaj – çıkış ücretlerinin tahsilini talep ettiğini, ancak davalı şirketin 31/08/2007 tarihinden önce yolcu taşımacılığı yapmadığı, bu nedenle davacının 01/02/2007 ile 31/08/2007 tarihleri arasındaki taleplerinin yerinde olmadığı, ancak 01/09/2007 – 31/12/2009 tarihleri arasında garaj giriş – çıkış ücretlerinin tahsilini talep etmekte davacı tarafın haklı olduğu, davalı şirketin günlük 8 araç ile sefer yapıp 2 adet aracı yedek olarak bıraktığı, bu nedenle 8 adet araç üzerinden değerlendirme yapılması gerektiği, dosyaya celp edilen nöbet çizelgelerinde de günlük 8 adet araç üzerinden sefer düzenlendiği, davalı şirketin yazın 64 sefer kışın ise 45 sefer üzerinden yolcu taşımacılığı yaptığı, UKOME kararlarında Erzuurum – Pasinler arası yolcu taşımacılığı yapan otobüslerin güzergahlarının belirlendiği ve bu otobüslerin gelişte … … garajına gelecekleri ve dönüşte de bu garajdan hareket edeceklerinin belirtildiği, UKOME kararlarının herkes için bağlayıcı olduğu, bu nedenle davalı tarafın … garajına girme zorunluğunun olmadığına dair iddialarının yersiz olduğu, zira belirlenen güzergahlar dışında yolcu taşımacılığı yapılmayacağına dair UKOME kararlarının davalı şirket yönünde de bağlayıcı olduğu, buna göre davalı şirketin araçlarının davacı tarafından işletilen … … garajına girme zorunluluğunda oldukları, davacının uyuşmazlık konusu olan dönem içerisinde ve davalı şirketin yolcu taşımacılığı yapmaya başladığı 31/08/2007 tarihi ile 31/12/2009 tarihleri arasında … … Garajı işletmeciliğini üstlendiği, bu dönemde … garajına 2007 yılında 30 – 50 koltuklu araçların giriş çıkış ücretlerinin 7,70 TL, 2008 ve 2009 yılında ise 8,00 TL olarak kararlaştırıldığı, günlük 8 adet araç üzerinden yazın 64 sefer üzerinden, kışın ise 45 sefer üzerinden yapılan hesaplamaya göre davalı şirketin toplamda 402.346,30 TL tutarında garaj giriş – çıkış ücretlerini ödemesi gerektiği anlaşılmaktadır. Davalı şirket, davacı tarafından işletilen … garajına giriş – çıkış yapmadığını beyan etmekle bu bedeli ödediğine dair herhangi bir iddia da bulunmamaktadır.
Davacının işletmiş olduğu … … garajına davalı şirket tarafından işletilen araçların giriş – çıkış yapmaması nedeniyle davalı şirketin 402.346,30 TL tutarında hesaplanan bedeli ödemek zorunda olduğu, ancak davalı şirketin … garajına giriş – çıkış yapmadığı bu haliyle davacının da vermiş olduğu herhangi bir hizmetinin bulunmadığı anlaşılmakla verilmeyen hizmet nedeniyle mahkememizce hesaplanan tutar üzerinden takdiren %25 oranında hakkaniyet indirimi yapılmış olup, buna göre davalı şirkettin 301.759,72 TL tutarında sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı, dava dilekçesinde belirlenecek olan alacağın davalılara keşide edilen ihtarname tarihi olan 16/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş ise de, davacının belirtmiş olduğu bu ihtarnamenin dava dışı … tarafından keşide edildiği, bu kişinin davacının vekili sıfatıyla ihtarname keşide ettiğine dair herhangi bir ibare veya belgenin bulunmadığı, dava dışı üçüncü kişi tarafından keşide edilen ihtarname ile davalıların temerrüde düşürülmesinin mümkün olmayacağı sonucuna varıldığından, davacının ihtarname tarihinden itibaren avans faizine yönelik talebine itibar edilmemiş olup, alacağı dava tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafından her ne kadar davalı gerçek kişiler … ile … aleyhine de dava açılmış ise de, bu kişilerin diğer davalı şirketin ortakları konumunda oldukları, davalı şirketin ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunduğu, yolcu taşıma işini yapan otobüslerin davalı şirkete ait olduğu, şirket ortağı olan gerçek kişilerin doğacak olan ücretlerden dolayı herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı, sorumluluğun araçları işleten tüzel kişi davalı şirkete ait olduğu anlaşıldığından; davalı gerçek kişiler aleyhine açılan davanın reddine, davalı tüzel kişilik aleyhine açılan davanın ise kısmen kabulü ile %25 oranında hakkaniyet indirimi ile birlikte 301.759,72 TL tutarındaki alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesi” gerekçesiyle karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı yanın 01/02/2007 ile 31/08/2007 tarihleri arasında taşıma yapmadığının kabulünün hatalı olduğunu, davalı Belediye ile imzalanan sözleşmesinin usulüne uygun bir şekilde delil olarak dosyaya sunulmadığını, muvafakat etmediklerini, vergi kayıtlarından o tarih de taşıma işi yaptığının belli olduğunu, 3 kat ceza takibin reddinin hatalı olduğunu, yürürlükteki yönetmeliğin iptali sağlanmamış olduğunu, uygulanması hukukun zorunlu olduğunu, hakkaniyet indirimi uygulanmasının hukuken mümkün olmadığını, ihtarname tarihi olan 16/01/2012 tarihinde itibaren faiz uygulanması gerekirken dava tarihinden itibaren uygulanmasının hatılı olduğunu, husumetten reddin hatalı olduğunu, araç işleteni olarak davalı gösterildiklerini, 16/03/2021 tarihli celse de yaz kış saati uygulaması nedeniyle resen ek rapor alınmasına karar verildiğini, davalı tarafça itiraz edilen hususlarda ek rapor alınması hukuken yerinde olmadığını, ileri sürerek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıyla aralarında … garajının kullanılması kapsamında, giriş çıkışa dair bir sözleşme olmadığını, …… Belediyesi ile yapılan sözleşmede de bir hüküm olmadığını, açık ve net olarak Özel Halk Otobüslerinin garaja girme zorunluluğu bulunmadığını, davacı adi ortaklıkta söz konusu garajın müşterisi olduğunu, 1/2 oranında hususi sahibi bulunmasına rağmen, tam hissedarmış gibi davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, ileri sürerek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, … garajı giriş-çıkış ücreti alacağının tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut olayda davacı vekilince; müvekkilinin … Belediyesi tarafından işletme hakkı devredilen … … Garajı’nı işlettiği, davalılar tarafından işletilen otobüslerin … garajına giriş-çıkış yapmak ve bu nedenle garaj ücreti ödeme yükümlülüğü bulunmasına karşın bu yükümlülüğe aykırı davranmak suretiyle garaj ücreti ödemediği, bu durumun müvekkilinin zararına sebebiyet verdiği ileri sürülerek alacak isteminde bulunulmuş, davalılar vekili, davacının işlettiği … garajına otobüslerin girme zorunluluğunun bulunmadığını, araçlarının … garajına giriş- çıkış yapmadığını savunarak davanın reddini talep etmiş, ilk derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 13/10/2017 tarihli karar ile davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Dairemizin 30/11/2018 tarih, 2017/1772 Esas 2018/1957 Karar sayılı ilamı ile; “…Dosya kapsamından …… … Garajı’nın işletme (intifa) hakkının, 24.11.1994 tarihli ….. sayılı Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile dava dışı … Belediyesi’ne devredildiği, … Belediye Encümeni tarafından verilen 27.07.2004 tarih, … sayılı karar uyarınca davacı … ve dava dışı ……’a bir yıllığına devredildiği anlaşılmıştır.
Öte yandan 5216 sayılı Kanun’un 10. maddesinde “Büyükşehir ve ilçe belediyeleri; görevli oldukları konularda bu Kanunla birlikte Belediye Kanunu ve diğer mevzuat hükümleri ile ilgisine göre belediyelere tanınan yetki, imtiyaz ve muafiyetlere sahiptir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm ve 5393 sayılı Kanunun 15. maddesi hükmü bir arada değerlendirildiğinde; gerek Büyükşehir Belediyesinin gerekse alt kademe ilçe belediyesinin trafik hizmetlerinin düzenlenmesine yönelik kanunen kendilerine tanınan yetki çerçevesinde, bizzat işletilen veya başkalarına işlettirilen … garajlarına ve uygulanacak ücret tarifelerine yönelik bağlayıcı nitelikte yönetmelik çıkarmaya yetkili oldukları sonucuna varılmıştır.
Yukarıda belirtildiği üzere Ulaşım Koordinasyon Merkezi tarafından alınan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla, ilgililer için bağlayıcıdır. 02.09.1993 tarih, 504 sayılı KHK ile Erzurum Belediyesi Büyükşehir Belediyesi statüsüne getirilmiştir. Somut olayda … garajının Büyükşehir Belediyesinin faaliyet alanında bulunması, Karayolu Taşıma Kanunu ve bu kanun uyarınca çıkarılan yönetmeliklerde uyuşmazlığa ilişkin düzenlemelere yer vermemesi nedeniyle uyuşmazlığın 5216 sayılı Kanun, 5393 sayılı Kanun ve bu kanunlar çerçevesinde ilgili belediyeler tarafından çıkartılan yönetmelikler ile Ulaşım Koordinasyon Merkezi kararları doğrultusunda çözülmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Somut olayda dava konusu edilen alacak Ulaşım Koordinasyon Merkezi kararına dayandırılmaktadır. Zira davacı vekilince Ulaşım Koordinasyon Merkezi merkezi tarafından alınan karar uyarınca davalılar tarafından işletilen otobüslerin … garajına giriş-çıkış yapma zorunluluğu bulunduğu iddia edilmiştir. Bu durumda Ulaşım Koordinasyon Merkezi merkezi tarafından davalılara ait otobüslerin davacının işlettiği … garajına giriş-çıkış yapması zornluluğunu içerir bir karar almış ise davacı ile davalılar arasında farazi sözleşme ilişkisi niteliğinde bir hukuki ilişki doğacağından, bu hukuki ilişkiye aykırı davranılması halinde davacı tarafından alacak talebinde bulunulabilecektir. Bahsi geçen hukuki ilişki garaj hizmeti verilmesi nedeniyle hizmet sözleşmesi vasfında olup 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olacağından davanın zamanaşımı süresi dahilinde açıldığı görülmüştür.
Davacı dava dilekçesinde ayrıca … Belediye Başkanlığı tarafından çıkartılan 13.3.2008 tarihli … Garajları İşletme Yönetmeliği’nin 6/d maddesi uyarınca 3 katı tazminat talebinde bulunmuştur. İlgili maddede garajlarda verilecek hizmetlere karşın alınacak ücretin Erzurum … ilk kademe belediye encümenince belirleneceğinden bahsedilerek araç işleteni ile yazıhane sahibinin takdir edilen rayiç bedelin altında ücret vermeleri ve garaj ücretlerini ödemeden çıkış yapmaları durumunda ödenmeyen ücretlerin 4925 sayılı Kanunun 47/e maddesi gereği garaj işleticisine üç katı ödeneceği hüküm altına alınmıştır. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nca … … Garajı’nın işletme hakkının … Belediye Başkanlığı’na devredilmesi ve 5216 sayılı Kanun’un 10., 5395 sayılı Kanun’un 15. maddeleri uyarınca … garajlarının işletilmesine dair yönetmelik çıkarma hususunda … Belediye Başkanlığı yetkili olduğu anlaşılmıştır. Ancak yönetmeliklerin soyut, kişilere bağlı olmayan ve objektif hukuk kurallarını ihtiva etmesi zorunludur. Ayrıca kanunlar hiyerarşisi gözetildiğinde kanunla düzenlenmeyen ya da kanunda var olan düzenlemeye aykırı şekilde yönetmelik hükmü ihdas edilemez. Bununla birlikte anılan yönetmelik hükmü cezai şart niteliğinde olup cezai şartın taraflar arasındaki sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olması zorunludur. Dayanak yönetmelik hükmünün normlar hiyerarşisine aykırı olduğu, cezai şart niteliği taşıyan 3 kat tazminata dair kanun hükmü bulunmadığı, taraflar arasında açıkça cezai şart içerir sözleşme de yapılmadığı gözetilerek anılan yönetmelik hükmü uyarınca 3 kat tazminat istenemeyeceği sonucuna varılmıştır.
İstinaf incelemesine konu bir diğer husus dava şartı niteliği taşıyan taraf ehliyetidir. Yukarıda açıklandığı üzere dava ve ıslaha konu edilen dönemleri kapsar biçimde … … Garajının işletme hakkının davacı ve dava dışı …… tarafından kullanılması halinde davacının tek başına aktif husumet ehliyetinin olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu durumda davacı ile dava dışı … arasındaki ilişki adi ortaklık olup adi ortaklıkta, aksi kararlaştırılmadıkça her ortağın temsil yetkisine sahip olacağı dikkate alındığında açılan dava uyarınca davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dava dilekçesinde on adet araç ve bunlara ilişkin plakalardan bahsedilmiştir. Dosya kapsamındaki belgelerden dava dilekçesinde bahsi geçen araçlardan 8 adedinin davalı şirket adına kayıtlı olduğu bunlardan …….plakalı aracın da yolcu taşımada kullanılan otobüs olmadığı anlaşılmaktadır. Yine dosya kapsamında yer alan …… Belediyesi ile davalı şirket arasında imzalanan 31.08.2007 tarihli sözleşme uyarınca Pasinler-Erzurum arasında yolcu taşıma işinin davalı şirket tarafından yapıldığı, davalı gerçek kişilerin şirketi temsile yetkili kişiler olduğu görülmüştür. Yukarıda yapılan izahatlar uyarınca garaj-giriş çıkış ücretine ilişkin sorumluluk taşıma işi yapan otobüslerin işletenine ait olacağından, şirket ortağı gerçek kişilerin doğacak ücret alacağına ilişkin şahsi sorumlulukları bulunmadığından açılan dava yönünden pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
HMK’nın 266. ve devamı maddeleri uyarınca çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, mahkemece uzman bilirkişinin oy ve görüşüne başvurulması zorunlu olup mahkemece isabetli şekilde bilirkişi raporu alınması yoluna gidilmiştir. Ancak yargılama sırasında alınan her iki bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmediği gibi her iki rapor da hüküm kurmaya elverişli değildir. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunun alınan ara karara aykırı olarak iki kişilik heyet tarafından düzenlenmiş olması da usule aykırı görülmüştür.
O halde mahkemece yapılması gereken iş; davacının ıslah dilekçesinde tazminat talep ettiği 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasında … … Garajı’nın işletme hakkının kime ait olduğunun dava dışı … Belediye Başkanlığı’ndan sorularak açıkça tespiti, 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasında … Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen garaj-giriş çıkış ücretlerine dair tarifelerin dosyaya celbi, 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasını kapsar şekilde somut uyuşmazlığa ilişkin tüm Ulaşım Koordinasyon Merkezi kararlarının dosyaya getirtilmesi, davalı … Tur. Pet Gıda Tem. Tic. San. Ltd. Şti. ile dava dışı …… Belediyesi arasında 31.08.2007 tarihinde sözleşme imzalandığı, davacının tazminat talebinin başlangıcının 04.02.2007 tarihili olduğu, bu tarih ile sözleşme tarihi arasında davalı şirket tarafından taşıma yapılıp yapılmadığı da arştırılıp 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasında davalı şirkete ait araçların günlük sefer sayılarının …… Belediyesinden sorulması sonrasında oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden yukarıda yapılan izahatlar uyarınca ve davacı tarafından davalı şirkete hizmet sunulmamış olması nedeniyle hakkaniyet indirimi yapılması gerekip gerekmediği hususunu da değerlendirir şekilde ve sadece ıslah ile dava konusu yapılan 01.02.2007-31.12.2009 tarihleri arasında kalan döneme yönelik olacak şekilde, somut olaya, taraf ve yargı denetimine uygun şekilde bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmesinden ibarettir.” gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf kanun yolu başvurularının kısmen kabulü ile mahkemece verilen kararın HMK’nın 353/(1)-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmiş, ilk derece mahkemesince kaldırma ilamı doğrultusunda ilgili evraklar celp edilerek bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
İstinaf talebinde bulunan taraf vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, dosyada bulunan sözleşmeye göre davalı şirketin 31/08/2007 tarihinden itibaren ……. Erzurum istikametinde yolcu taşıma işi yaptığı, 01/02/2007- 31/08/2007 tarihleri arasında davalı şirket tarafından işletilen otobüslerin davacının işlettiği … garajına giriş – çıkış yaptığının ispatlanamadığı, mahkeme kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı, ilk derece mahkemesince kaldırma ilamı uyarınca hakkaniyet indirimi yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, HMK.nın 266. maddesi uyarınca mahkemenin çözümü teknik bilgiyi gerektiren konularda talep üzerine veya kendiliğinden bilirkişinin görüşünü almaya karar verebileceği, ilk derece mahkemesince bilirkişi raporunda talepten fazlası yönünden hesaplama yapılması nedeniyle bilirkişiden resen ek rapor alarak sonuca göre karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu anlaşıldığından, taraf vekillerinin yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu aşamasında davacı taraftan yeteri kadar harç alındığından harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 20.613,20-TL karar harcından peşin alınan 5.153,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 15.459,7-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan taraflarca bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın taraflara tebliği ile harç tahsil müzekkeresi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
7-Kararın kesinleştirme ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 01/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.