Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2223 E. 2023/1 K. 05.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/2223
KARAR NO : 2023/1
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2022 (Ön İnceleme Tensip Tutanağı Ara Karar)
NUMARASI : 2022/560 Esas,
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sırasında; mahkemece 09/11/2022 tarihli ön inceleme tensip tutanağının… nolu ara kararı uyarınca takibin durdurulması talebinin reddine yönelik karar verildiği, bu karara yönelik ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkili … 26/09/2022 tarihinde ……… plakalı aracı satışa çıkardığını, 27/09/2022 tarihinde ………. isimli şahsa sattığını, müvekkili anlaşılan gün ve saatte Pasinler Noterliğine gittiğini, ……….’nın müvekkiline 430.000,00 TL yi banka hesabına havale etmemesi nedeniyle müvekkil … aracın satışını ……….’nın istediği … ve …………….’na vermediğini, Davalı …’nun davacıların ………. ile bağlantılarını olduğunu ve dolandırıcılık işinde davacıların ………. ile birlikte hareket ettiğini düşündüğünden müvekkillerini zorla iş yerine götürülerek zorla senet imzalattırdığını, müvekkilleri olayın ardında Pasinler Emniyetine şikayette bulunduklarını, zorla imzalatılan senetler Erzurum … İcra Dairesi 2022/… dosya numarası ile takip başlattıklarını, müvekkili …’ün kefil için zorla imza attırılırken T.C Kimlik numarasını bilerek yanlış yazdığını ve bunu davalının değiştirmeye çalıştığını, müvekkili aleyhine Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinde 2022/….. D.iş ve 2022/…… Karar sayısı ile ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin menkul ve gayrimenkullerine haciz konulduğunu, icra takibinin durdurulmasını, borçlu olmadığının tespitini, davalının kötüniyetle hareket etmesi nedeniyle %40’ından aşağı olmamak üzere tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece yapılan açık yargılama sırasında 09/11/2022 tarihli ara kararla; “Davacılar vekilinin Erzurum …. İcra Dairesinin 2022/… Esas sayılı dosyalarının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş olmakla; İİK 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden, takibin durdurulması talebinin reddi ile, 250.000,00 TL dava değerinin %15 miktarı olan 37.500,00 TL nakit teminat veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu ibrazı halinde icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, teminat yatırıldığında kararın icrası için icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, (tedbir kararının tebliğinden itibaren kabul yönünden bir haftalık yasal süre içerisinde itiraz, ret yönünden iki haftalık yasal süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere)” şeklinde ara karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili istinaf dilekçesinde, müvekkili davacıların davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, senedin yağma suçunun işlendiği ve tehdit ile zorbalıkla imzaya tabi tutulduğu soruşturma dosyaları, bilgi ve belgeler neticesinde kolaylıkla anlaşılacağını, böylesi bir senedin işleme konularak başlatılan icra takibi, ihtiyati haciz kararı, menkuller için alınan yakalama kararları ve menkul ve gayrimenkuller için konulan tüm hacizler hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkillerine zorla imzalatılan 250.000,00 TL değerindeki bir bono yüzünden müvekkillerinin tüm malvarlıklarına haciz konulmuş, alınan ihtiyati haciz kararı sonrası müvekkillerinin menkullerine yakalama kararı alınmış ve nihayetinde müvekkillerinin bono bedelini aşan bu taşkın hacizler ve yakalama kararları sonrası malvarlıklarını tamamen kullanamayacak hale geldiklerini, mevcut durumda müvekkillerinin günlük ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak maddi güçlükte iken tedbir tutarını yatırmalarını beklemek hakkaniyete aykırı olduğunu, verilecek olan kısmi ihtiyati tedbir kararı dahi müvekkillerin yaşadığı bu büyük mağduriyeti bertaraf edecek nitelikte olmadığını, menfi tespit davasının amacına ulaşabilmesi açısından; müvekkilleri aleyhine açılmış olan icra takiplerinin İİK 72/2 maddesi doğrultusunda durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, kaksız ve kötüniyetli davalıların bono miktarının %40’ından aşağı olmamak üzere takdir olunacak tazminata mahkum edilmesi gerektiğini, mahkemece 09/11/2022 tarihli ön inceleme tensip tutanağındaki 10 numaralı ara kararında müvekkilleri aleyhine hukuka aykırı bir şekilde başlatılmış olan icra takibinin durdurulması talebine yönelik verilen ara kararın müvekkillerinin mağduriyetini kat be kat artırdığını, belirterek 09/11/2022 tarihli ara kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Talep, İİK’nın 72. maddesine göre verilen icra takibinin durdurulması isteğinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılması ve icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi isteğine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacılar vekili, davalının araç alım satımı nedeniyle dolandırıldığını ve bu dolandırıcılık olayı ile davacıların da bağlantılı olduğunu düşünerek davacıları sorumlu tuttuğunu bu nedenle takibe konu bononun davacılara tehdit ve baskı altında zorla imzalattırıldığını, davalının dolandırılması olayı ile davacılarının bir ilgisinin bulunmadığını, davacıların da mağdur olduğunu, davacıların davalıya böyle bir borçlarının bulunmadığını ileri sürerek menfi tespit isteminde bulunarak, başlatılan icra takibinin tedbiren durdurulması talebinde bulunmuş; davalı taraf iddiaları kabul etmeyerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesi tarafından 09/11/2022 tarihli tensip tutanağının… no’lu ara kararı ile; “Davacılar vekilinin Erzurum …. İcra Dairesinin 2022/… Esas sayılı dosyalarının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş olmakla; İİK 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden, takibin durdurulması talebinin reddi ile, 250.000,00 TL dava değerinin %15 miktarı olan 37.500,00 TL nakit teminat veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu ibrazı halinde icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, teminat yatırıldığında kararın icrası için icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, (tedbir kararının tebliğinden itibaren kabul yönünden bir haftalık yasal süre içerisinde itiraz, ret yönünden iki haftalık yasal süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere)” karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı alacaklı tarafından 03/11/2022 tarihinde Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyasında davacı borçlular hakkında 28/09/2022 düzenleme tarihli, 20/10/2022 ödeme tarihli lehtarı …, düzenleyeni … ve … olan 250.000,00 TL bedelli bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, davacılar vekili tarafından 07/11/2022 tarihli borçlu olunmadığının tespitine yönelik bu davanın açıldığı, davacıların imza inkarında bulunmadığı anlaşılmaktadır.
İİK’nın 72/3. maddesinde;” İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin dur-durulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” denilmektedir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, menfi tespit davasının icra takibinden sonra açılması nedeniyle, yerel mahkemece İİK’nun 72/3 maddesine dayalı olarak icra takininden sonra açılan menfi tespit davasında teminat mukabilinde icra veznesine yatacak paraların alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir kararı verilip, icra takibinin durdurulmasına yönelik talebin reddine karar verilmesinde anılan Kanunda belirtilen hükme bir aykırılık bulunmamasına göre (Y. 19. HD. 26/13/2013 tarihli ve 2012/17902 E.-2013/3584 K. Sayılı ilamı), inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, icranın durdurulmasını talep eden davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk derece Mahkemesi’nin 2022/560 Esas sayılı dosyasında verilen 09/11/2022 tarihli ön inceleme tensip tutanağının … nolu ARA KARARI usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere ……. tarihinde oy birliğiyle karar verildi.