Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/937 E. 2023/1077 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/937
KARAR NO : 2023/1077
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2021 (Karar)
NUMARASI : 2020/451 Esas, 2021/133 Karar
DAVA : Şirketin İhyası
Taraflar arasında görülen şirketin ihyası davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil banka ile… Kollektif Şirketi…. ve Ortakları arasında imzalanan 01/09/2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden şirkete kredi tahsis edildiğini, borcun süresinde ödenmemesi üzerine kredi kartı hesabının 30/01/2019 tarihinde kat edildiğini ve Beşiktaş…. Noterliği’nin 04/02/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile muhataba ihtar edildiğini, ihtara yasal süresi içeresinde itiraz edilmediğini, Erzurum… İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibi itiraz edildiğini, takibin durduğunu, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/462 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, açılan davanın şirket hakkında 12/07/2019 tarihinde ticaret sicilden terkinine karar verildiği ve arabuluculuk faaliyetlerinin geçersiz olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verildiğini, bu nedenlerle şirketin ihyası ile son tasfiye memurlarının veya yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; davanın açılmasına Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün sebebiyet vermediğini ve Ticaret Sicil Müdürlüğünün şeklen taraf olarak gösterildiğini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini, şirketin ihyası hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Somut olayda dosyaya celp edilen belgelere göre; davacının Erzurum … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası üzerinden… Kollektif Şirketi…. ve Ortakları aleyhine icra takibi başlattığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, bunun üzerine davacının mahkememizin 2019/462 Esas sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali talepli dava açtığı, mahkemece dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvuru yapılmış ise de; davalı şirketin ticaret sicilinden terkin edildiği, usulüne uygun arabuluculuk faaliyetinde bulunulmadığı gerekçesi ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Davacının imzalanan kredi sözleşmeleri uyarınca, hesabın kat edilmesi sonrasında borçlu hakkında icra takibine giriştiği ve borçlunun itirazı üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği icra dosyası kapsamı ile sabittir. Davacının icra takibinin devamını sağlamak üzere itirazın iptali davası açması, bu davanın açılmasından öncede zorunlu arabuluculuk yoluna başvurması için ticaret sicilinden terkin edilen borçlu şirketin ihyasına karar verilmesi zorunludur. Bu kapsamda davacının arabuluculuk yoluna başvurması sonrasında itirazın iptali davası açacağı hususu dikkate alındığında, davacı alacaklının ticaret sicilinden terkin edilen şirketin ihyasını talep etmekte hukuki yararının bulunduğu kabul edilmelidir.
Ticaret sicilinden terkin edilen… Kollektif Şirketi…. ve Ortakları Şirketi hakkında 22/10/2018 tarihinde tasfiye kararı alındığı, ……’ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiği, tasfiye sürecinin tamamlanması nedeniyle 12/07/2019 tarihi itibariyle sicilden terkin edilmesinin talep edildiği, bunun üzerine Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğünün ……sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde… Kollektif Şirketi…. ve Ortakları Şirketi ‘nin 12/07/2019 tarihi itibariyle ticaret sicil kaydının resen terkin edildiği, 19/09/2019 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde de bu hususun ilan edildiği, ticaret sicilinden terkin edilen bu şirket aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle alacaklı tarafından zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulması ve sonuç alınamaması üzerine itirazın iptali davası açmasında davacının hukuki yararının bulunduğu, borçlu şirket aleyhine bu şekilde yasal işlemlere devam edilebilmesi için şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğünün ……sicil numarasında kayıtlıyken 12/07/2019 tarihinde ticaret sicilinden terkin edilen Tasfiye Halinde… Kollektif Şirketi…. ve Ortakları Şirketi’nin ihyasına, daha önce tasfiye memuru olarak atanan ……’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, karar gerekmiş olup, davanın kabulüne” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı …………. istinaf dilekçesinde özetle; Türk Ticaret Kanunun ilgili maddeleri gereğince ihya isteminin kabulüne karar verilmesi halinde ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiğini, mahkemenin bu hususlarda olumlu veya olumsuz karar verilmediğini, mahkemenin sadece şirketin ihyasına karar verdiğini, mahkeme kararında tasfiye memuru olarak atandığını ama işlemlerin yürütülmesi için ücret takdir edilmediği nedenleri ile kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, ticaret sicilinden tasfiye nedeniyle terkin edilen şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 547. maddesi uyarınca, ek tasfiye işlemleri nedeniyle ihyası istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı son tasfiye memuru …… tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Türk Ticaret Kanunu’nun 547. maddesinde ” tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veyan birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” denilmek suretiyle ek tasfiye düzenlenmiştir.
Tasfiye Memurunun, ek tasfiye işlemleri için ücret talebi yerinde görülmediğinden davalının yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Kabule göre;
TTK’nın 547/2. maddesi gereğince ihya kararı ile şirket yalnızca ihya nedenine özgü sınırlı olarak hukuki varlık kazanacak olup, mahkemece davacının talebi ve açılan dava ile sınırlı olmak kaydıyla şirketin ihyasına karar verilmesi gerekirken bu hususun açıkça ifade edilmeksizin genel bir ihya kararı verilmesi isabetsiz ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, HMK’nın 353/1-b.2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının re’sen kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I- Davalı tasfiye memurunun yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
II- Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/03/2020 tarih ve 2020/451 Esas – 2021/133 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca RE’SEN KALDIRILMASINA,
III-KALDIRILIP DÜZELTİLEN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
“1- Şirket ihyası davasının KABULÜ ile; Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğü ……/…….sicil numarasında kayıtlı ” TASFİYE HALİNDE… KOLL. ŞTİ. …… VE ORTAKLARI ” şirketinin Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/462 Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA, kararın bir örneğinin Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2- TTK’nın 547/2. maddesi gereğince ihya edilen şirketlerin son tasfiye memuru ……’ın ” Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğü ……. sicil numarasında kayıtlı TASFİYE HALİNDE… KOLL. ŞTİ. …… VE ORTAKLARI ” şirketine tasfiye memuru olarak atanmasına, ücret takdirine yer olmadığına,
3- Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, masrafların davacı taraflarca karşılanmasına,
4- Karar tarihindeki yargı harçları tarifesine göre alınması gereken 269,80 TL maktu karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 115,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-)Davalılar yasal hasım olduğundan davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
7-)Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştikten sonra davacılara iadesine,”
IV-Davalıdan alınan istinaf karar peşin harcının davalıya iadesine,
V-Davalı …………. tarafından istinaf aşamasında yapılan 162,10-TL başvuru harcı ve 54,00-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 216,10-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ………….’a verilmesine,
VI-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
VII-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi/ikmaline ilişkin işlemlerin yerel mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’ nın 362/(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere …… tarihinde oy birliğiyle karar verildi.