Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/640 E. 2023/716 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/640
KARAR NO : 2023/716
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/01/2021 (Karar)
NUMARASI : 2019/242 Esas, 2021/11 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …ne ait olup müvekkil şirket tarafından Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası yapılan…… plakalı araç ve bu araca bağlı …..plakalı yarı römork, 01/08/2017 tarihinde ……. sevk ve idaresinde Erzincan ili … İlçesi … Karayolunda seyir halinde iken dikkatsizliği sonucu ön tarafında seyir etmekte olan … plaka sayılı araca ve bu araca bağlı … plakalı yarı römorka çarparak hasar görmesine neden olduğunu, kazadan sonra yapılan alkol muayenesinde…… plakalı araç ve bu araca bağlı …..plakalı yarı römork sürücüsü …….’ün 1,78 promil alkollü olduğu tespit edildiği, araç sürücüsü ……. kazanın oluşumunda kusurlu olduğu ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 56/1-a maddesini ihlal ederek kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğini, araçta meydana gelen 11.800,00-TL tutarındaki hasarın 18/10/2017 tarihinde müvekkil şirketçe ödendiğini, ödenen miktarın tahsili için hasardan sorumlu olan davalıya Erzurum … İcra Müdürlüğünce icra takibi açıldığı, gönderilen ödeme emrine davalı borçlunun itirazı üzerine 07/03/2019 tarihinde icra takibinin durdurulduğunu, bu nedenle icra müdürlüğünün dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin aynen devamına, davalının %20 icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekil ücreti ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen zararların müvekkil şirket tarafından karşı tarafın rızası ile giderildiğini, kazadan doğan tüm zararlar müvekkil şirketçe kazada zarara uğrayan araç sahibinin rızası doğrulusunda karşılanmasına ve aracın kusursuz teslim edilmesine rağmen müvekkil şirkete icra takibi yapılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerden dolayı maddi ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, alacaklının icra takibinin iptali kötü niyetli alacaklının kötü niyetli takip başlatmasından mütevellit %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama gideri ile davacının kötü niyetine göre belirlenecek avukatlık ücretinin ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
YEREL MAHKEME KARARI;
Mahkemece, “… Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı …ne ait…… plakalı araç ve bu araca bağlı …..plakalı yarı römorkun, 01/08/2017 tarihinde ……. sevk ve idaresinde seyir halinde iken ön tarafında seyir etmekte olan … plaka sayılı araca ve bu araca bağlı … plakalı yarı römorka çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, sigortalı aracın sürücüsünün alkollü olduğundan ve sigorta şirketi tarafından kazada kusuru bulunmayan araç sahibine ödemede bulunduğundan bahisle Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2018/……. Esas sayılı dosyasında takip yapıldığı, davalı tarafça itiraz edilmesi sonucu durma kararı verildiği ve mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, … Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirliğinin 01/08/2017 düzenleme tarihli kaza tespit tutanağına göre …… plakalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda her hangi bir kusurunun bulunmadığı yönünde tespitte bulunulduğu, her ne kadar davalı tarafça araç sürücüsünün hasarının giderildiğinden bahsedilmiş ise de, Sigorta Eksperi tarafından sunulan rapora göre; davalı ………….Ürünleri Nak. Tic. San. Ltd. Şti. tarafından 11.8000,00-TL hasar tazminat bedelinin …’ye ödemesi gerektiği yönünde tespitte bulunulduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle “Davalının Erzurum … İcra Müdürlüğünün 2018/…… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,
Alacağın likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 oranındaki 2.360,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, ” şeklinde karar verilmiş karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkil şirket aleyhine …………………. numaralı poliçeye dayanarak ilamsız takip başlatıldığını ve ödeme emri gönderildiğini, müvekkil şirketin davacıya böyle bir borcu bulunmadığını, söz konusu poliçe veya bahsedilen belgelere yönelik hiçbir belgenin müvekkil şirkete tebliğ edilmediğini, İİK’nın 58. maddesine aykırı bir şekilde tebligat yapılmadığını, kaza tespit tutanağına göre ödeme emri gönderilmesinin hukuka aykırı olduğunu, kazaya konu aracın tamiratının araç sahibinin rızası ile yapıldığını ve zararın karşılandığını, aracın kusursuz teslim edilmesine rağmen müvekkil şirket aleyhine hüküm kurulduğunu, kaldı ki hükme esas alınan sigorta eksperi ……. tarafından düzenlenen 06/10/2020 havale tarihli bilirkişi raporunun denetim ve mukayeseye elverişli olmadığını, uyuşmazlığın yalnızca erzak dolabının değişmesi, brandanın değişimini gerektiren bir durum var ise değiştirilmesi hasarlarını kapsadığını, geriye kalan tüm hasarların müvekkil şirket tarafından giderildiğini, hasarın giderildiğine ilişkin fatura ve belgeleri sunduklarını, hasar uğrayan aracın ayniyat tespitinin gümrük idaresince yapıldığını, gümrükleme işlemlerinin tamamlanması ile birlikte müvekkil şirketin gerekli sorumluluğu yerine getirdiği ve söz konusu aracın onarımlarını yaptırdığının bariz bir şekilde görüldüğünü, ……. Otomotiv yetkilisi olan …………’ın tanık olarak dinlenilmesinden sonra dosyanın bilirkişiye gönderilmesine karar verilmesi dolayısı ile oluşacak durumun tespiti için önem arz ettiğinin açık olduğunu, taleplerine rağmen adı geçen tanığın mahkemece dinlenilmediğini, tüm zararların giderilmesine rağmen müvekkil şirket aleyhine icra takibi yapılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kazaya ilişkin fotoğrafların dosya arasında olmadığını, söz konusu kaza il oluşan bir zarar olup olmadığının da ancak kaza yeri krokisi ve fotoğrafları ile anlaşılabilecek bir durum olduğunu, kaldı ki bilirkişi raporundaki fotoğrafların araç tamirinin yapılmasından sonra çekilen fotoğraflar olduğunu, bilirkişi raporunun aracın gümrük teslim işlemleri yapıldıktan sonra bildirildiğini, bu durumda söz konusu aracın faaliyetini sürdürdüğünü ve faal durumdayken herhangi bir kazaya karışmış olması veya kötü niyetle araca söz konusu kaza anındaki hasardan başka bir hasarın verilmiş olması durumunun tartışmaya açık olduğunu, zira aracın teslimi ile illiyet bağının kesildiğini ve kusur sorumluluğunun ortadan kalktığını, bu nedenle müvekkil şirkete hiçbir kusur yansıtılamayacağını, davaya konu aracın tamirinin yapılarak zararın giderilmiş olması ve karşı taraf borçlarının olmamasına rağmen iddia edilen alacağın icraya konu edilmesinin davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, müvekkilinin davaya konu araçta oluşan hasarı giderdiğine ilişkin fatura ve gümrük müdürlüğü belgelerini ibraz etmiş olmalarına rağmen, kabul etmemekle beraber bir alacak olsa dahi bu alacağın likit bir alacak olmadığını, müvekkili tarafından yaptırılan hasarlar ile sigorta şirketinin yaptırmış olabileceği hasarların yalnızca uzman bilirkişi marifeti ile tespit edilebileceğini, bu nedenle müvekkil aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine, davacının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazmin istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut olayda; davacı … şirketi, kasko sigorta sözleşmesi ile sigortaladığı aracın trafik kazasında maddi hasara uğraması sonucu sigortalısına ödediği 11.800,00 TL’yi zarara sebep olduğu iddia edilen davalıdan rücuen tahsilini talep etmiş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekilince davacı şirketine sigortalı davaya konu aracın tamirinin kısmen kendileri tarafından Erzurum’daki bir servise yaptırıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, aracın onarım belgeleri dosyaya getirtilmeden rapor hazırlandığını, tanıklarının dinlenmediğini, ödeme emrinde borcun sebebinin açıklanmadığını, davacı şirketin sadece eksper raporu dikkate alınarak ödeme yapıldığını ve inkar tazminatının şartlarının oluşmadığını ileri sürerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davalı tarafından davaya konu aracın onarımının kazadan 3 gün sonra kendileri tarafından Erzurum ilinde yaptırıldığı savunulmuş olup buna ilişkin olarak da 15/12/2017 tarihli 3.000,00 TL’lik fatura ile 07/08/2017 tarihli iş emri belgeleri sunulmuş olup servis sahibinin de tanık olarak dinlenmesi talep edilmesine rağmen mahkemece tanığın dinlenilmesi talebinin değerlendirilmediği anlaşılmaktadır. Sigorta eksperi tarafından kazadan sonra hazırlanan raporda davaya konu aracın Ağrı-….’ta bulunan ……Oto Kaporta isimli iş yerinde yaptırıldığı belirtilmiş olup mahkemece araca ilişkin onarım belgeleri getirtilmeden ve araç hasarı ile ilgili uzmanlığı bulunmayan bilirkişiden alınan rapora göre eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi nedeniyle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekir.
Davaya konu araç İran uyruklu şahısa ait yabancı plakalı bir araç olup davacı … şirketince tanzim edilen poliçenin de yabancı dilde yazılı olduğu ve poliçenin Türkçe çevirisinin de dosyada yer almadığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle mahkemece davacı şirketten varsa poliçenin Türkçe örneğinin getirtilmesi, aksi halde poliçenin Türkçe çevirisi yaptırılarak poliçe içeriğinin belirlenmesi, araca ilişkin onarım belgeleri celp edilerek, davalının sunmuş olduğu fatura ve iş emri de dikkate alınarak davalı tanığının dinlenip dinlenmeyeceğine gerekçesi de açıklanmak üzere karar verilmesi ve tarafların tüm delilleri toplandıktan sonra davacı … şirketine sigortalı aracın uğradığı gerçek zararının belirlenmesi, bu zararın davalı tarafça tamamının ya da bir kısmının karşılanıp karşılanmadığının değerlendirilmesi amacıyla konusunda uzman bir makine mühendisi bilirkişiden rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekir.
Davanın konusu rücuen tazminat istemine ilişkin olup dava konusu alacak likit nitelikte olmadığı halde mahkemece davacı lehine inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru görülmediğinden bu yöndeki istinaf talebi de yerinde görülmüştür.
Davalı vekilince ödeme emrinde borcun sebebinin usulüne uygun şekilde belirtilmediği ileri sürülmüş ise de borcun sebebi ödeme emrinde açıkça belirtildiğinden bu yöndeki istinaf talebi yerinde değildir.
Açıklanan nedenlerle davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek, oluşacak sonuca göre hüküm kurulması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile, mahkemece verilen hükmün HMK’nın 353/(1)-a-6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında alınan peşin harçların yatıran tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesinde verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
5-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin yerel mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle HMK’nun 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere …….. tarihinde oy birliğiyle karar verildi.