Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/448 E. 2023/839 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/448
KARAR NO : 2023/839
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2020 (Karar)
NUMARASI : 2018/256 Esas, 2020/426 Karar
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Erzurum …….. İcra Dairesinin 2017/….. Esas sayılı dosyasında borçlular tarafından yapılan itirazların iptaline karar verilerek takibin devamına, borçlular haksız ve kötü niyetli itiraz ettiğinden dolayı davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına ve itirazının iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıların davaya cevap verilmediği görüldü.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalılar arasında gerçekleşen sözleşme uyarıca kredi kullandırıldığı, bir kısım davalının kredi sözleşmesine kefil olarak imza attıkları, davalıların borcu ödememesi üzerine Erzurum …. İcra Dairesinin 2017/….. Esas nolu dosyası ile takip yapıldığı, takibe itiraz üzerine takibin durduğu ve mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, dosyada hesap bilirkişisinden rapor alındığı, alınan rapora göre 122.494,86 TL Takip çıkışı alacağının bulunduğu yönünde tespitte bulunulduğu, yine hesap bilirkişisi raporuna göre …davacı banka BCH kredisinden doğan alacağını tahsil amacıyla 04/03/2016 tarihinde hesabı kat etmiş ve Erzurum …….Noterliğinin 04/03/2016 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide etmiştir. İhtarname keşidesinden sonra, davacı banka ve kredi müşterisi, mevcut borcu 12/08/2016 tarihinde yıllık %15 akdi faiz, 36 ay vade ile 110.869,51 TL üzerinden yapılandırmıştır. Yapılandırmaya ya da borcun tasfiyesine ilişkin sözleşme dosyaya ibraz edilmemiştir… ” yönünde tespitte bulunulduğu dikkate alınarak; asıl borçlu ile davacı arasında yapılandırmaya gidildikten sonra asıl borçlunun tekrar ihtar çekilerek temerrüde düşürülmediği, asıl borçlu temerrüde düşürülmeden asıl borçlu ve kefiller yönünden bir takip yapılamayacağı, ayrıca Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/…. Esas nolu dosyasında davalı … Elektrik ve İnşaat Taahhüt Ticaret ve San. Ltd. Şti. Hakkında icra takibi yapılmamasına ilişkin tedbir kararı verildiği ve böylece yapılan takibin usulüne uygun olmadığı dikkate alınarak davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kredi kartı borcu için davacı banka ile yapılandırma sözleşmesi gerçekleştirildi ise de yapılandırmada öngörülen ödemeleri gerçekleştirmediği için sözleşmenin geçersiz kaldığı ve bankanın yeniden takibe geçtiğinin anlaşıldığını, bu durumda yapılandırma sözleşmesinin ortadan kalktığı, davacı alacağının yapılandırma hiç yapılmamış gibi hesaplanması ve davalının yapılandırma sözleşmesine göre veya varsa sözleşme dışı yaptığı ödemelerle ödeme tarihlerine göre borçtan düşülmeli ve davacı bankanın takip tarihi itibariyle alacağının hesaplanması gerektiği nedenleri ile kararın kaldırılması, tehiri icra talebinin kabulü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesi nedeniyle ödenmeyen kredi borcunun tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı banka vekilince, Erzurum…… İcra Dairesinin 2017/….. esas sayılı icra takip dosyasında, davalılar asıl borçlu ve müteselsil kefiller hakkında başlatılan 15.04.2017 takip tarihli ilamsız icra takibinde, 22.04.2013 tarihli genel kredi sözleşmesine istinaden davalı asıl borçlu … Elektrik Ltd.Şti’ne kullandırılan ve ödenmeyen kredi borcu hesabının 04.03.2016 tarihli ihtarname ile kat edildiği, davalıların borca itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı vekilince itirazın iptali talep edilmiştir.
Mahkemece, 04.03.2016 tarihli hesap kat ihtarından sonra davacı bankanın davalı kredi borçlularının borcunu 12.08.2016 tarihli 110.869,51 TL kredi kullandırılarak yapılandırıldığını, yapılandırma sonrasında asıl borçlunun tekrar ihtar çekilerek temerrüde düşürülmedi ve bu nedenle davalılar hakkında takip yapılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili istinaf etmiştir.
Dosya içerisindeki 10.08.2016 tarihli davacı bankanın Erzurum şubesine davalıların birlikte vermiş oldukları geri ödeme taahhütnamesinde “…Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan Nakdi, Gayri Nakdi Krediler ile diğer sözleşmelerden doğan borçların 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 133 üncü maddesinde düzenlenen yenileme anlamını taşımamakta olup, bu bağlamda borcun ertelenmesi(temditi) ve/veya yenilenmesi(tecdidi) olarak nitelenemeyeceğini, işbu teklif doğrultusunda yapılacak geri ödeme planı değişikliği nedeniyle borçların hiçbir şekilde ertelenmediğini(temdit), yenilenmediğini(tecdit), borcun nakli anlamına gelmediğini, kredi ilişkilerinin devamı boyunca oluşmuş teminat, sorumluluk ve kefaletlerde yenileme ve naklin hukuki sonuçlarını doğurmayacağını tüm hukuki sonuçlarını bildiğimi kabul ve taahhüt ederim.” şeklinde geri ödeme planını davalıların kabul ettikleri, bu itibarla mahkemece davalıların bahsi geçen geri ödeme planı değişikliğine ve bu taahhütnamenin borcun yenilenmesi olmadığına muvafakatlerinin olduğu gözetilerek ve konusunda uzman bankacı bir bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile hukukçu bilirkişiden alınan rapor ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
HMK.’nun 353/1-a-6. maddesinde “…Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması” bölge adliye mahkemesince başvuruya konu kararın esası incelemeden kaldırılmasına karar verilmesi gereken haller arasında sayılmıştır. Somut olayda, yukarıda ayrıntılı biçimde izah edilen yargılamadaki eksiklikler uyuşmazlığın esasının çözümü için olmazsa olmaz niteliktedir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında uyuşmazlığın esasının çözümü için olmazsa olmaz nitelikte delillerin usulüne uygun biçimde toplanılıp değerlendirilmediği, toplanılan bir kısım dellilerin hükme esas alınamayacak derecede yetersiz olduğu, tarafların iddia ve savunmalarının karar gerekçesinde değerlendirilmediği anlaşılmakla; davacı vekilinin HMK’nun 353/1-a-6. maddesi uyarınca istinaf talebinin kabulü ile davanın esası incelenmeksizin kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/12/2020 tarih ve 2018/256 Esas, 2020/426 Karar sayılı kararının, HMK’nun 355, 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 355, 353/(1)-a maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-İİK 36. Maddesi gereğince istinaf aşamasında davacı tarafından tehiri icra talebi uyarınca yatırılan teminatın iadesine,
7-Gerekçeli kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ……………… tarihinde oy birliği ile karar verildi.