Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1555 E. 2021/1073 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1555
KARAR NO : 2021/1073
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/11/2018 (Asıl Dava), 18/12/2018 (Birleşen Dava), 02/08/2021 (Karar)
NUMARASI : 2018/545 Esas, 2021/267 Karar
BİRLEŞEN 2018/597 ESAS
SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
Taraflar arasında görülen konkordato davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davacılar yönünden konkordatonun reddine dair karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı asıl dosya ve birleşen dosya davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 28/11/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin yaklaşık 40 yıl önce 4 kardeş olarak Erzurum’da ticari faaliyete başladıklarını, daha sonra ikinci nesil çocuklarını yetiştirerek yapıya dahil olması ile birlikte grup şirket mantığı ile faaliyetlerine devam ettiğini, müvekkillerinin grup şirket olarak ticari faaliyetlerini Erzurum ve çevresinde yürüttüklerini, doğu Anadolu gibi sekiz ay kış, iki ay sonbaharın yaşandığı, bir buçuk iki aylık bir yaz mevsiminin olduğu bir bölgede müvekkillerinin perakende sektöründe temiz ve etik bir ticari faaliyet yürüttüğünü, müvekkili grubun Taşmağazaları olarak bilinen bölgede 5 katlı AVM tarzında mağazacılığa geçtiğini, bu mülkün müvekkili gruptan …… Tekstil Ltd. Şti.’ye ait olduğunu, son 5 yıl içerisinde 8 mağazaya ulaştıklarını, ilk dönemlerde 4 kardeşin günün şartlarına göre yaptıkları perakende ticaretinin ikinci nesil ile birlikte çeşitlenerek yeni bir şekil aldığını, müvekkili grup büyüme ve yatırım hedeflerini gerçekleştirdiği son sekiz yıl içerisinde Türkiye’nin ve dünyanın değişen ekonomik şartlarına karşıda mücadele ettiğini, müvekkilinin 2007-2015 yılları arasında franchise alımına ve ticaretine başladığını, çeşitli markaların bayiliklerini ve franchise temsilciliklerini alarak yeni iş yerleri açtığını, yapılan bu atılımın ve yatırımın kararının müvekkili grubun mali yapısında ciddi bir bütçe oluşturduğunu, müvekkili grup ve ortaklarının bu maliyeti karşılamak için öz sermayelerinden karşılık koyduklarını ancak yeterli gelmediğini, bu nedenle finansmanı bankalardan sağladıklarını, bu durumun büyüme hedefi olarak bütçede ciddi bir maliyet oluşturduğunu, müvekkili grubun ortaklarının aldığı ortak karar ile zarar eden şubelerin, bayiliklerin ve franchise işletmelerinin dönemsel olarak kapatılmasına karar verildiğini, marka bayilikleri oluşturmak üzere karlı bir yatırım olarak düşünülen bu sistemin gruba ciddi bir banka borcu ve faiz yükü bıraktığını, müvekkili grubun 4.000.000,00 TL olan bir mülkü, pazarlama faaliyetinde kullandığı bir aracı, 2.725.000,00 TL civarında cari alacağı ve 4.825.000,00 TL stoğu ile dosyada sunulan nakit akış tablosu ile mevcut krizden kurtulacağını, bu nedenlerle müvekkili şirketler ve gerçek kişiler lehine 3 aylık geçici mühlet kararı verilmesine, şirketlere ve gerçek kişilere birer geçici konkordato komiseri atanmasına, müvekkillerine ait mal varlıklarının muhafazası için gerekli tedbirlerin zımnında, şirketler mal varlıklarının korunması amacıyla konkordato mühletinin sonuna kadar 6183 sayılı kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere şirketi karşı icra ve iflas yoluyla takip başlatılmasının engellenmesine, işbu konkordato talebinden önce müvekkili şirketlere karış yapılan takiplerde dahil olmak üzere başlatılmış bulunan tüm icra takiplerinin durdurulmasına, rehinin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde malların muhafaza altına alınması ve satış işlemlerinin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına, şirketin keşide ettiği çeklere karşılıksız şerhi vurulmasının önlenmesine, alacaklı bankalardaki şirket hesaplarında mevcut blokajların kaldırılmasına, mühlet ve tedbir öncesinde gönderilen müstakbel alacaklarında haczini içeren haciz müzekkereleri ya da haciz ihbarnamelerinin mühlet içinde uygulanmamasına, mühlet kararından sonra hesaplara gelecek muhtemel paraların ve şirket lehine doğacak alacakların şirkete ödenmesine, geçici mühlet kararı ile birlikte mühlet içinde alacaklılar içinde yapılabilecek takas ve mahsup işlemlerinin engellenmesine, konkordato projesinin gerçekleştirilebilmesi için zorunluluk arz ettiğinden şirket malları üzerindeki mevcut muhafaza işlemlerinin hacizler baki kalmak kaydıyla kaldırılarak şirkete yediemin olarak teslimine, müvekkillerinin konkordato talebinin kabulü ile konkordato işlemlerine başlanarak alacaklılara bildirilmesine ihtiyati tedbir yoluyla karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA :
Davacı vekili 18/12/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ……… ile ilgili olarak ilk açılan 2018/545 Esas sayılı dava dosyasında vekaletnamesinin, tapu kayıtlarının, borç alacak tablosu çizelgesinin, malvarlığı detay tablosunun bulunduğunu, dava dilekçesi içeriğinde kendisine değinildiğini, ancak davacılar kısmında müvekkili …….. ‘in davacı olarak eklenmesi başvurularının reddedildiğini, bu nedenle müvekkil……. için aynı talepler, bilgi ve belgeler alacak-borç tablosu yönünden iş bu davayı açtıklarını, İİK 235 ve TTK 286.maddeleri hükümleri gereği, ödeme güçlüğüne düşen müvekkilinin alacaklarıyla konkordato akdetmesini sağlamak amacı ile konkordato mühleti verilmesin ve konusu tarafları aynı olan Mahkememizin 2018/545 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince, “30/11/2018 tarihli tensibi ile bu tarihten itibaren 3 ay süreyle geçici mühlet kararı verildiği, ……., …….. ve ……’un geçici komiser olarak görevlendirildiği, 22/02/2019 tarihli celsede geçici mühlet kararının 28/02/2019 tarihinden itibaren 2 ay uzatılmasına karar verildiği, İİK’nın 289. maddesi gereğince, 29/04/2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile kesin mühlet verildiği, 16/06/2020 tarihli celsede bu tarihten itibaren İİK 289. maddesi gereği 6 (altı) ay süre ile kesin mühletin uzatıldığı, 15/12/2020 tarihli celsede 13/03/2020 tarihinden itibaren covid-19 salgını ve pandemi şartları nedeniyle, sürelerin durması kararına istinaden durma süresince işlemeyen 47 gün ve İİK’nin 304/2.maddesi gereğince 6 ay süreyle mühlet hükümlerinin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı borçluya mahkememizce verilen geçici ve kesin mühlet süreleri içerisinde konkordato komiserleri tarafından konkordato sürecinin işleyişine ve şirketin faaliyetlerine yönelik düzenlenen raporlar dosyamız arasına ibraz edilmiştir.
Yargılamanın devamı sırasında konkordato komiserleri tarafından davacı borçlu şirketin mal varlıklarının değerlerinin tespiti amacıyla bilirkişi raporları aldırılmış ve raporlar dosyamız arasına ibraz edilmiştir.
–Konkordato komiserlerinin 07/07/2021 havale tarihli nihai raporunda özetle; davacıların konkordato projesinde hedefledikleri aylık 300.000,00 TL tutarındaki satışın, 117.472,28 TL tutarında gerçekleştiğini, ……. Tekstil Giyim Ltd. Şti aktifinde kayıtlı olan beş katlı binanın 04.02.2019 tarihindeki gayrimenkul değerlemesinin 4.000.000,00 TL olması nedeniyle davacıların borca batık olmadıklarını, rehinsiz alacakların üçer ay vade ile 48 ayda ödenmesine ilişkin projenin, rehinsiz alacaklar toplantısında kanunda aranan çoğunlukla kabul edilmiş olması nedeniyle konkordato projesinin tasdikinin uygun olacağını beyan etmişleridir.
–Bu raporun tebliği üzerine ……. Bankası vekili tarafından sunulan 12.07.2021 tarihli dilekçede banka alacağının rehinli alacak olmadığı 17.06.2019 tarihli alacak bildirim dilekçesi ile bu durumun bildirildiği, banka alacağının rehinsiz alacak olduğu bu nedenle alacaklılar toplantısında rehinsiz alacak olan kısımda değerlendirilip oylama sonuçlarının buna göre değerlendirilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
–Bu dilekçenin sunulması üzerine konkordato komiserlerinin 30/07/2021 havale tarihli nihai raporunda özetle; dosyaya sunulan raporlar ve alacaklılar toplantısı raporları sayın müdahil ……. Bankası A.Ş vekiline eksiksiz teslim edildiği, 11/12/2018 tarihinden itibaren dosyaya müdahil olan sayın vekilin 14/07/2021 tarihli dilekçesine kadar yapılan işlemlere ve raporlara karşı itirazlarda bulunmadığı, müdahil vekilinin dilekçesinde kendi alacağının imtiyazlı alacak olmadığı, adi alacak olduğu, 2018 yılından gelinen sürece kadar, lehlerine bir durum oluşturduğu için, bankalar KGF’li kredileri imtiyazlı alacaklar sınıfında değerlendirdiklerini, bu hususta tartışmaların yaşandığını, ancak son dönem itibari ile uygulamanın şekillendiği ve KGF’li kredilerin imtiyazlı alacak sınıfında sayılmadığı, gelinen aşama itibariyle mevcut durumun alacaklılar toplantısının sonucunu etkilediği için bu maddi hatanın düzeltilmesi gerektiği kanaatinde olduklarını, bu sebeple bankalardan alacak kalemleri hususunda teferruatlı bir bilgi alıp değerlendirmeler yapılarak alacağın ne kadarının imtiyazlı ne kadarının imtiyazsız olduğunun tespiti gerektiğini, KGF’nin kefil sıfatıyla ne kadar ödeme yaptığını, bankaların hamillik sıfatının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, bu araştırma ve incelemeler yapıldıktan sona sağlıklı bir alacaklılar toplantısı yapılabileceğini, bu süreç de yaklaşık olarak 3 ay süreceğini, Mahkemenin 3 aylık ek süre vermesi ile sürenin tamamlanabileceği yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişler.
–Konkordato komiserleri 18/07/2019 havale tarihli rehinli alacaklılar genel kuruluna ilişkin toplantı raporunda özetle; rehinli alacaklıların konkordato projesinin kabul etmemesi nedeniyle İİK’nin 305/1-c maddesi delaletiyle 302/3 maddesi gereğince aranan çoğunluğun sağlanamadığını beyan etmiştir. İlaveten rehinli alacaklar toplantısında …… Bankası ile anlaşma sağlandığı belirtilmiş ise de konkordato komiserinin 02.08.2021 tarihli celsede belirttiği üzere ….. Bankası ile yapılan anlaşmaya iki tarafta riayet etmediğinden bu anlaşmada sağlanamamıştır.
–Konkordato komiserleri 18/07/2019 havale tarihli rehinsiz alacaklılar genel kuruluna ilişkin toplantı raporunda özetle; toplantı nisabı ve katılan alacaklı temsilcilerinin, şirketin konkordato projesindeki yapmış olduğu teklif olan” alacaklılar genel kurulu kararlarının mahkemece tasdik edilmesinden sonra, üçer aylık dönemlerde garameten olmak üzere toplamda 48 ay içerisinde ödeneceği” şeklindeki teklifin, toplantıya katılan alacaklı temsilcilerinin ve sonradan yedi günlük iltihak süresi içerisinde mektupla konkordato projesini kabul ediyorum ve etmiyorum seçenekleri bağlamındaki oyların verildiği, toplantı nisabının hem çoğunluk hem de miktar yönünden sağlandığını, 17/06/2019 tarihinde yapılan rehinsiz alacaklılar genel kurulu toplantısında katılım ve miktar bakamından yeterli nisaba ulaşıldığı, yönünden görüş ve kanaatlerinin bildirildiği görülmüştür.
Yargılamanın devamı sırasında davacı borçludan alacaklı olduğunu belirten ilgililer dosyaya müdahale talebinde bulunmuşlar ve sundukları beyan dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava İİK’nin 285 vd.maddelerinde belirtilen konkordato istemine dayanmaktadır.
Konkordato; bir borçlunun alacaklıları ile yasada ön görülen çoğunluğu ile mahkeme gözetiminde yaptığı ve ticaret mahkemesi tarafından tasdik edildikten sonra sonuç doğuran cebri anlaşmadır. Bu anlaşma doğrultusunda alacaklılar alacaklarının bir kısmından feragat etmekte veya borçluya borcunu ödemesi hususunda vade tanımakta, borçlunun da mahkemece tasdik edilen bu anlaşmaya uygun şekilde borçlarını ifa etmesi halinde borçlarından kurtulmasını sağlayan hukuki bir kurumdur. Konkordatoda hedeflenen amaç, borçlu ile alacaklıları arasında mahkemenin gözetiminde yapılan ve borçlunun malvarlığının iflas usulüyle tasfiyesini önlemek veya durdurmaktır. Bu şekilde yapılan anlaşmada mali durumu bozulmuş olan borçlunun iflası önlenerek hem borçlu hem de alacaklılar korunmaya çalışılmıştır. Konkordato sayesinde iflasa tabi olan borçlu muhtemel bir iflastan ve iflasın ağır sonuçlarından, iflasa tabi olmayan borçlu ise tüm mal varlığını kaybetmekten kurtulacaktır. Aynı şekilde alacaklılarda iflasa uğrayan borçludan alacaklarını alma konusunda iflas ve haciz masrafları yapmadan, iflas halinde ellerine geçebilecek olan muhtemel miktardan daha fazlasını tahsil ederek avantajlı konumda bulunabileceklerdir.
Davacı dava dilekçesinde konkordato talep etmiş ve dava dilekçesine ek olarak sunduğu konkordato ön projesinde, nakde çevrilebilir rayiç değer toplamının 12.806.872,72 TL olduğu ve 12.775.215,83 TL tutarında mevcut borçlarının bulunduğunu, borç tutarının tamamını ödeyeceklerini, herhangi bir tenzilat talebinde bulunmadıklarını, tüm borçlarının 4 yıl içerisinde 3 ayda bir yapılacak ödemeler ile ödeneceğini, projelendirilen borç vadesinin 48 ay olup, 3 ay sonra ödenmek üzere üçer aylık dönemler itibariyle ödemelerin yapılacağını belirtmiştir.
Konkordato komiserlerinin 07.07.2021 tarihli nihai raporunda, davacıların konkordato projesinde hedefledikleri aylık 300.000,00 TL tutarındaki satışın, 117.472,28 TL tutarında gerçekleştiği, aktif ve pasifler dikkate alındığında borca batık olma durumunun söz konusu olmadığı rehinsiz alacaklar yönünden kanunda arananın nisabın sağlandığı bu nedenle konkordato projesinin tasdikinin uygun olacağı belirtilmiştir.
İİK’nin 305.maddesinde konkordatonun tasdiki şartları belirtilmiştir. İİK’nin 305/1-c maddesinde, konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması şartı düzenlenmiştir. İİK’nin 302/3.maddesi “Konkordato projesi; a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Eldeki dosyada rehinli alacaklılar konkordato projesinin kabul ve imza etmediklerinden bu alacaklar yönünden konkordato talebinin reddine karar verilmiştir. Rehinsiz alacaklar yönünden yapılan değerlendirmede ise 18/07/2019 tarihli rehinsiz alacaklılar toplantısı sonunda düzenlenen raporda alacaklılar listesinde yer alan 89 alacaklıdan 37 tanesinin konkordato projesini kabul ettiği, bu 37 alacaklının alacak miktarının 3.433.752,07 olduğu toplam alacağın 4.855.369,36 TL olması nedeniyle kanunda aranan 1/4 ve 2/3 oranındaki nisapların sağlandığı belirtilmiştir. Ancak 02.08.2021 tarihli celse ve 30.07.2021 tarihli komiser raporunda da belirtildiği üzere alacaklılardan ….. Bankası’nın alacağı sehven rehinli alacak olarak değerlendirilmiştir. Konkordato komiserleri bu durumun düzeltilmesi için 3 aylık ek süre talep etmişlerse de Mahkememiz’ce yukarıda belirtildiği üzere 3 ay + 2 ay geçici mühlet, 1 yıl + 6 ay kesin mühlet ve covid-19 salgını nedeniyle pandemi süresinde duran süre olan 47 gün ile İİK’nin 304/2.maddesi kapsamındaki 6 ay süreyle mühlet hükümlerinin devamına karar verilmiştir. Bu nedenle kanunda belirlenen sürelerin tamamı dolduğundan ek süre tayin edilemeyeceğinden, rehinli ve rehinsiz alacaklar yönünden kanunda aranan çoğunluk nisapları Mahkememiz’ce 18.07.2019 tarihindeki rehinli ve rehinsiz alacaklılar toplantı raporları dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Toplam rehinsiz alacaklı sayısı 90 olup bu alacaklılardan 37 tanesi konkordato projesini tasdik ettiğinden İİK’nin 302/3-b maddesindeki 1/4 çoğunluk sağlanmıştır. Rehinsiz alacaklılardan konkordato projesini kabul edenlerin alacak miktarı 3.433.752,07 TL olup toplam rehinsiz alacak ise 6.304.552,77 TL’dir. …… Bankası’nın alacağı rehinsiz alacak olduğundan ve bu alacaklı konkordato projesinin kabul etmediğinden, rehinsiz alacaklılar yönünden 1/4 çoğunluk sağlanmış ise de rehinsiz alacaklar yönünden İİK’nin 302/3-b maddesinde aranan 2/3 çoğunluk sağlanamamıştır. Konkordatonun tasdiki şartlarından olan konkordato projesinin İİK’nin 302/3-a,b maddesindeki çoğunlukla kabul edilmiş olması şartı yerine gelmediği” gerekçesiyle A-)Asıl dava yönünden;1-)Davacıların konkordatonun tasdikine yönelik talebinin reddine,2-)Konkordato talebinden sonra, geçici ve kesin mühletler içerisinde verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına,3-)Mahkememizce komiser olarak tayin edilen konkordato komiserlerinin görev ve yetkilerinin karar tarihi itibari ile kaldırılmasına,4-)Kararın İİK’nin 308. maddesi yollaması ile İİK’nin 288/2 maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine, B-)Birleşen 2018-597 Esas sayılı dava yönünden;1-)Davacının konkordatonun tasdikine yönelik talebinin reddine,2-)Konkordato talebinden sonra, geçici ve kesin mühletler içerisinde verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına,3-)Mahkememizce komiser olarak tayin edilen konkordato komiserlerinin görev ve yetkilerinin karar tarihi itibari ile kaldırılmasına,4-)Kararın İİK’nin 308. maddesi yollaması ile İİK’nin 288/2 maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar vekili UYAP ortamında göndermiş olduğu 06/09/2021 tarihli istinaf dilekçesi ile; “alacaklı ….. Bankası A.Ş.nin rehinli alacaklılar toplantısına katılarak ret oyu kullandığını, daha sonra alacaklı vekilinin dilekçesi ile alacağının rehinsiz olduğunu bildirdiğini ancak alacağının rehinli alacaklar olarak kaydedildiğini ifade ederek itiraz ettiğini, bu itirazının iyi niyetten uzak olduğunu ve alacaklı ………Bankasının rehinli alacaklı olarak toplantıya oy kullanmasında davacıların kusurunun bulunmadığını, tüm mühletler boyunca alınan komiser raporlarında proje aleyhine bir husus olmadığını ancak buna rağmen ilk derece mahkemesince alacaklı ….. Bankasının itirazının hatalı değerlendirilerek istinaf yasa yoluna başvurdukları kararın verildiğini, alacaklı …. Bankasının alacağının Kredi Garanti Fonu kapsamında olduğunu, bankaların KGF’li olan alacaklarını konkordato sürecinde rehinli alacak olarak bildirdiklerini ve haricen öğrendiklerine göre alacaklarını KGF’nundan tahsil ettiklerini bu sebeple alacağı kalmayan bankanın alacağı varmış gibi işlem yapmasının doğru olmadığını, bu hatanın giderilmesi için ilk derece mahkemesince süre verilmesi gerekir iken konkordato talebinin reddine karar vermesinin hukuka uygun olmadığını, ayrıca mahkeme kararı ile birlikte tedbirlerin kaldırılması sebebiyle ticari faaliyetlerini yürütemediklerini ve malvarlıklarının muhafazası için davacılar aleyhine 6183 sayılı Kanunla yapılan takipler dahil olmak üzere icra takip işlemlerinin önleyici mahiyette ve aynı zamanda ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak konkordatonun tasdikine karar verilmesini” talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren alacaklı ….. Bankası A.Ş. Vekili UYAP ortamında göndermiş olduğu 20/09/2021 tarihli cevap dilekçesi ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun ve taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Talep, adi vade konkordatosuna ilişkindir.
Konkordato, borçlarını ödeyemeyen veya ödemeyememe tehlikesi ile karşılaşan herhangi bir borçlunun, kendisine vade tanınmak ve / veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını dürüstlük kuralı çerçevesinde ve alacaklılarına karşı eşit davranmak suretiyle ödemelerini planlayıp belirli şartlar altında alacaklıları ile görüşüp iflasına göre daha iyi şartlar altında ödemelerini tamamlayıp faaliyetine devam etmesini sağlayan alacaklılar ile borçlunun lehine fayda sağlamayı amaçlayan karşılıklı olarak yürütülen bir süreçtir.
6100 Sayılı HMK’nun 355. Maddesi gereğince kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Davacılar ….., …… ve ……. tarafından Erzurum …. Noterliğinin 28/11/2018 tarih ve …… Yevmiye numaralı; davacılar …… ve …….Limited Şirketi ile …….Limited Şirketi tarafından Erzurum ……. Noterliğinin 28/11/2018 tarih ve …… yevmiye numaralı; davacılar ……,……. ve……. tarafından Erzurum …… Noterliğinin 28/11/2018 tarih ve ……. yevmiye numaralı; davacılar …….. ve …… A.Ş. Tarafından Erzurum …….. Noterliğinin 28/11/2018 tarih ve ……. yevmiye numaralı konkordato talebinde bulunma özel yetkisini içeren vekaletnamelerin davacı vekili adına verildiği görülmüştür.
Davacılar ……., ……, ….., ……, ……., ……., ……., ………Limited Şirketi, ……. Şirketi, Ş……. A.Ş. Ve birleşen 2018/597 Esas sayılı dosyada davacı …….. vekili tarafından sunulan dilekçe ile kendilerine vade tanınmak suretiyle konkordato mühleti talep etmeleri üzerine ilk derece mahkemesince 30/11/2018 tarihli ön inceleme tensip tutanağı ile 30/11/2018 tarihinden başlamak üzere 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği, 22/02/2019 tarihinde icra edilen 1. Celsede 28/02/2019 tarihinden başlamak üzere geçici mühletin 2 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği, 26/04/2019 tarihinde icra edilen 2. Celsede 29/04/2019 tarihinden başlamak üzere 1 yıl süre ile kesin mühlet kararı verildiği, 16/06/2020 tarihinde icra edilen 5. Celsede 16/06/2020 tarihinden başlamak üzere 6 ay süre ile kesin mühletin uzatılmasına karar verildiği, 15/12/2020 tarihinde icra edilen 6. Celsede ek süre olarak 6 ay süre ile kesin mühletin uzatılmasına ve nihayet 02/08/2021 tarihinde asıl dosya davacılar yönünden ve birleşen dosya davacı yönünden konkordato talebinin reddine karar vermiştir.
İlk derece mahkemesince verilen geçici mühlet kararının 12/12/2018 Tarih ve ………. Sayılı; geçici mühletin uzatılmasına ilişkin kararın 08/03/2019 Tarih ve ………. sayılı; kesin mühlet kararının 10/05/2019 tarih ve …… sayılı; 17/06/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısının 17/05/2019 tarih ve …….. sayılı; ilk derece mahkemesince verilen konkordato taleplerinin reddine dair kararın 12/08/2021 tarih ve ……. sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve ayrıca 17/06/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısının 15/05/2019 tarihli Basın İlan Kurumu Resmi İlan Portalında yayınlandığı görülmüştür. İlk derece mahkemesince verilen “16/12/2020 tarihinde bitecek olan kesin mühlet süresine 47 gün ve 6 aylık ek süre ile uzatılmasına ilişkin kararın” 04/01/2021 tarih ve …….. sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlandığı anlaşılmıştır. İİK’nun 288. Maddesi gereğince yapılan ilanların görülebileceği şekilde ve özellikle Basın İlan Kurumu resmi ilan portalında yapılan ilanların da birer örneğinin dosya kapsamına alınması gereklidir.
Asıl dosya davacılar vekili ile birleşen dosya davacı vekili UYAP ortamında göndermiş olduğu 06/09/2021 tarihli istinaf başvurusunun incelenmesinde; ilk derece mahkemesince 02/08/2021 tarihinde verilen konkordato talebinin reddine dair kararın davacılar vekiline e-tebligat yoluyla 29/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacılar vekilinin UYAP ortamında 06/09/2021 tarihli dilekçe ile istinaf yasa yoluna başvurduğu, istinaf yasa yoluna başvurusunun süresinde olduğu anlaşılmakla;
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun “Alacaklıları alacaklarını bildirmeye davet” başlıklı 299. Maddesi “(Değişik: 28/2/2018-7101/27 md.) Alacaklılar, komiser tarafından 288 inci madde uyarınca yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren onbeş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet olunur. Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İlânda, alacaklarını bildirmeyen alacaklıların bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato projesinin müzakerelerine kabul edilmeyecekleri ihtarı da yazılır” şeklindedir.
Yine 2004 Sayılı İİK’nun “Geçici mühletin sonuçları, ilânı ve bildirimi” başlıklı 288. Maddesi “(Değişik: 28/2/2018-7101/16 md.) Geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğurur.
Mahkemece geçici mühlet kararı, ticaret sicili gazetesinde ve Basın-İlan Kurumunun resmî ilân portalında ilân olunur ve derhâl tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankaları Birliğine, mahallî ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer lazım gelen yerlere bildirilir. İlanda ayrıca alacaklıların, ilândan itibaren yedi günlük kesin süre içinde dilekçeyle itiraz ederek konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hâl bulunmadığını delilleriyle birlikte ileri sürebilecekleri ve bu çerçevede mahkemeden konkordato talebinin reddini isteyebilecekleri belirtilir.
Geçici mühletin uzatılmasına ve geçici mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine ilişkin kararlar da ikinci fıkra uyarınca ilân olunur ve ilgili yerlere bildirilir” şeklindedir.
Yine 2004 Sayılı İİK’nun “Alacaklılar toplantısına davet” başlıklı 301. Maddesi “(Değişik: 28/2/2018-7101/29 md.) Konkordato projesinin hazırlanması, alacakların bildirilmesi ve tahkiki tamamlandıktan sonra komiser, 288 inci madde uyarınca yapacağı yeni bir ilânla alacaklıları, konkordato projesini müzakere etmek üzere toplanmaya davet eder. Toplantı günü ilândan en az on beş gün sonra olmak zorundadır. İlanda alacaklıların, toplantıdan önceki yedi gün içinde belgeleri inceleyebilecekleri de bildirilir. Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir” şeklindedir.
2004 Sayılı İİK’nun “Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk” başlıklı 302. Maddesi “(Değişik: 28/2/2018-7101/30 md.) Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir.
Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.
Konkordato projesi;
a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.
Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.
Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.
Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır.
Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhâl imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur.
Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder” şeklindedir.
Tüm bu maddeler ile konkordatoya ilişkin İcra ve İflas Kanununda yer alan hükümler birlikte değerlendirildiğinde; İİK’nun 299. maddesi gereğince alacaklılara alacaklarını bildirmek üzere ilan ile davet yapılacağı ve bu ilanının aynı kanunun 288. Maddesinde belirtildiği üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın İlan Kurumunun resmi ilan portalında yapılacağı, alacaklıların bildirdikleri alacaklar ile borçlunun defter ve kayıtlarındaki alacakların karşılaştırılacağı ve ayrıca borçlunun bildirilen alacaklar ile ilgili olarak beyana davet edileceği, borçlunun bu beyana davet üzerine kabul etmediği alacakları ve alacak kesimlerini bildirebileceği ve bu suretle borçlu tarafından kabul edilmeyen alacak ve alacak kesimlerinin çekişmeli alacak haline geleceği ve çekişmeli alacaklar ile ilgili olarak mahkemece alacaklının müracaatı üzerine basit yargılama usulüne ve yaklaşık ispat kurallarına göre yapılacak inceleme neticesinde maddi anlamda kesin hüküm oluşturmamak üzere konkordato müzakerelerinde nisaba dahil edilip edilmeyeceği ve nisaba dahil edilecekse ne miktar üzerinden nisaba dahil edileceği konusunda karar verileceği, alacakların bildirilmesi ve tahkiki tamamlandıktan sonra yeni bir ilanla konkordato projesinin müzakere edilmek üzere alacaklılar toplantısının aynı usulle ilan edileceği ve alacaklılar toplantısında borçlunun hazır bulunmak mecburiyetinde olduğu hususları düzenlenmiştir.
Tüm bu anlatımlar ile dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; alacaklıların, alacaklarını bildirmek üzere davet ilanının ayrıca yapılmadığı, 17/06/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısına ilişkin 15/05/2019 tarihinde Basın İlan Kurumu resmi ilan portalında ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 17/05/2019 tarih ve …… sayılı nüshasında ilan yapıldığı ve bu ilanda aynen “hakkında 26/04/2019 tarihinde 1 yıllık kesin mühlet kararı verilen konkordato talep eden yukarıda unvanları yazılı şirketler ile isimleri sıralanan şahıslardan alacakları olanların alacak miktarlarını, dayanağı belgelerini ve varsa delillerini, 17 Haziran 2019 tarihinde saat 14:30’da Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığının konferans salonunda yapılacak “Alacaklılar Genel Kurulu” toplantısında ibraz etmek üzere yanlarında bulundurmaları, aksi halde bilançoda kayıtlı olmayan veya mahkemeye bildirilmeyen alacaklıların konkordato müzakerelerine kabul edilmeyecekleri, oy kullanma hakkından yoksun kalacakları hususu İ.İ.K’nun 288, 290. Maddesinin ikinci fıkrası ve 299. Maddeleri uyarınca ihtar ve ilan olunur” ifadelerine yer verildiği görülmüştür.
Bu suretle alacaklıları, alacaklarını bildirmeye davet ilanı ile alacaklılar toplantısı ilanının birleştirilmek suretiyle ilan edildiği, alacaklarını bildiren alacaklıların alacakları üzerinde yukarıda ifade edilen tahkik işlemlerinin yapılmadığı, kanunun açıkça alacakların tahkik işlemi bittikten sonra yapılacak yeni bir ilan ile alacaklılar toplantısına davetin yapılmasını gerektiğini belirtmesine rağmen kanunun bu hükümlerine riayet edilmediği anlaşılmıştır. Bu suretle …… Bankası alacağının tahkik edilmemesi sebebiyle türü ve miktarı konusunda ve hatta alacaklılar toplantısında rehinli veya rehinsiz alacaklılar toplantısına katılacağı konusunda tereddüt oluşturularak neticeten kredi garanti fonu teminatı altında olan alacağın rehinli alacak olarak değerlendirilmemesi gerekirken rehinli alacaklılar toplantısına dahil edildiği ve nisapların bu şekilde oluşturularak konkordato komiser raporunda belirtildiği üzere konkordato projesinin oylamasında kanunun aradığı nisapların gerçekleştiği sonucuna ulaşıldığı, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının gerekçe kısmında belirtildiği üzere; söz konusu …… Bankası alacağının rehinsiz alacaklar arasında nisaba dahil edilmesi üzerine ise konkordato projesinin reddi gerektiği sonucuna ulaşılmış, asıl sorunun alacaklıları, alacaklarını bildirmeye davet ilanından başlayarak yapılan işlemlerin kanun hükümlerine aykırı olarak yapılmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Yine dosya kapsamında yer alan 18/07/2019 havale tarihli rehinli alacaklılar toplantı raporuna göre toplantıda davacı borçlularından herhangi birinin hazır olduğuna ilişkin bir ifadenin yer almadığı, yine aynı tarihli rehinsiz alacaklılar toplantı raporuna göre de davacı borçlulardan herhangi birinin katıldığı belirtilmemiş, davacılar vekili Av. ……’ın katıldığı bildirilmiştir. 2004 Sayılı İİK’nun 302/2 maddesi gereğince konkordato talep eden borçlunun alacaklılar toplantısında bulunması mecburidir. Bu durum yapılan alacaklılar toplantısının kanunun aradığı şekilde icra edilmediğini göstermektedir.
Konkordato sürecinde konkordato komiserlerinin görevleri ve yapacakları işlemler kanununda açıkça belirtilmekle birlikte, konkordato sürecinde ayrıca mahkemece verilen görevleri de yapmak zorunda oldukları, konkordato komiserlerinin yapmış oldukları işlemlere karşı görevlendiren Asliye Ticaret Mahkemesine şikayet yolu ile başvurulabileceği ve Asliye Ticaret Mahkemesince verilen bu konudaki kararların kesin olduğu da göz önüne alınarak işlem yapılması gerekmektedir.
Konkordato sürecinde alacaklıların, alacaklarını bildirmeye usulünce davet edilmedikleri, bildirilen alacakların usulünce tahkik edilmedikleri, borçlunun bu alacaklarla ilgili ilgili olarak beyana davet edilerek kabul edip etmediği hususunun sorularak çekişmeli alacak haline gelen alacak olup olmadığı, hangi alacağın konkordato projesinde değerlendirmeye alınıp alınmayacağı ve alınacaksa rehinli veya rehinsiz alacak olarak ve hangi miktarla değerlendirmeye alınacağı hususlarında kanunda belirlenen usullere aykırı şekilde yapılan işlemler sebebiyle ve ayrıca konkordato yargılaması sürecinde yapılacak ilanların birer nüshasının da ilgili kurumlardan getirtilerek dosya arasına alınması gerektiği de göz ardı edilmeksizin davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine şeklinde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Asıl dosya ve birleşen dosya yönünden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 02/08/2021 Tarih ve 2018/545 Esas ve 2021/267 Karar sayılı asıl dosya ve birleşen dosya üzerinden verilen “konkordato talebinin reddine dair” kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi amacıyla dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Asıl ve birleşen dosya davacıları vekilince yatırılan istinaf peşin harcının iadesine,
4-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle asıl ve birleşen dosya davacıları tarafından yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 21/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.