Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1444 E. 2023/1681 K. 06.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1444
KARAR NO : 2023/1681
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/06/2021 (Karar)
NUMARASI : 2020/431 Esas, 2021/246 Karar
DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davaya ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ….’a ait ve sürücü ……… yönetimindeki … plakalı araç ile davalılardan …….’e ait ve sürücü … yönetimindeki ………… plakalı aracın 21/09/2018 tarihinde Erzurum-Pasinler istikametinde şehir merkezi çıkışına dığru ……….kavşağında maddi hasarlı olarak kazaya karıştığını, kaza tutanağında davalılardan …’in yönedimindeki ………… plakalı aracın kusurlu olduğunu, olay tarihi itibariyle trafik ekiplerinin mobese kameralarını incelediğinde olay yerindeki trafik işaretlerinin 4 dakika boyunca yeşil yandığını tespit edildiğinin, trafik işaretlerinin bakım ve onarımından sorumlu kurumun … Genel Müdürlüğü olduğunu, bu nedenlerle ekspertiz raporunda belirlenen 27.175,00 TL maddi tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ilerde belirlenecek miktara göre artırılmak üzere olay tariniden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte kusurlu ve sorumlu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada İdari Yargı’nın görevli olduğunu, yargı yolunun caiz olmadığını, davanın HMK 115. Maddesi uyarınca usulden reddi gerektiğini, davacının hakkının zamanaşımına uğradığını, bu nedenlerle davanın usulden ve esasa ilişkin nedenlerden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
21.09.2018 günü sürücüsü dava dışı ……… olan … plakalı araç ile sürücüsü dava dışı … olan ………… plakalı aracın çarpışması neticesinde dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 21.04.2020 tarihli kusur raporunda, dava konusu kazanın meydana gelmesinde sinyalizasyon sistemindeki arızanın %100 etken olduğu tespit edilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 21/03/2021 tarihli raporda; “davaya konu … plaka sayılı … model … – ……………….. marka aracın 21/09/2018 tarihli kazaya uğraması nedeniyle davacı yanın maddi zararının kazalı araç kendisine bırakılmak suretiyle kaza tarihi itibariyle 16.000,00-TL olacağı” yönünde görüş beyan edildiği anlaşılmıştır.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davası olduğundan adli tıp kurumu tarafından düzenlenen kusur raporu ve piyasa koşullarına göre düzenlenen makine mühendisi bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davasının kısmen kabulü ile; 16.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Genel Müdürlüğünden alınarak davacıya verilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aracın zararı için keşfe gidildiğinde sadece dışarıdan göründüğü kadarıyla inceleme yapıldığı ve sadece görünen hasarın hesaplandığını, belirtildiği üzere değiştirilmesi ve onarılması gereken parçaların artma olasılığının yüksek olması ve buna göre fiyat biçilmesi, aracın değer kaybı kaza tarihinden bugüne kadar aracın kullanılmaması sebebiyle doğan zarar ve sair diğer maddi zararların hiçbirinin hesaplanmadığını, kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya uyarılı olmadığı nedenleri ile kararın kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil idarenin hizmet kusuru iddiasıyla açılan davada yargı yeri olarak olarak idari yargının görevli olduğunu, dava konusu olayın gerçekleştiği tarihle davanın açıldığı tarih arasında davacının haklarının zamanaşımına uğradığını, aynı kavşakta bir hattın normal yeşil yandığı anda kırmızı olması gereken diğer hattın 4 dakika yeşil yanması diye ifade edilen arızanın kavşak kontrol cihazının teknik özellikleri bakımından oluşmasının mümkün olmadığı nedenleri ile kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili ve davalı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, hükme esas alınan taraf, mahkeme ve istinaf denetimine elverişli bilirkişi raporuna göre aracın onarımının ekonomik olmayacağı, aracın perte ayrılması gerektiği, aracın hasarsız hali ile 22.000,00 TL değerinde olduğu, sovtaj(hurda) bedelinin ise 6.000,00 TL edeceği, bu durumda aracın davacıda bırakılarak 16.000,00 TL’nin davacıya ödenmesi gerektiği, aracın onarımının ekonomik olmayacağından mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre aracın perte ayrılması ve sovtaj bedeli ile hasarsız bedeli arasındaki farkın davacıya ödenmesine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemesine ve sinyalizasyon sisteminin kazanın meydana gelmesinde % 100 etkili olduğunun anlaşılmasına göre davalı kurumun tamamen kusurlu olduğu şeklindeki mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir. Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin ve davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 269,80-TL harçtan başlangıçta alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 210,50-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Başvuru sırasında davalı kurumun harçtan muaf olması nedeniyle harç alınmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı ve davalı tarafça bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere …………… tarihinde oy birliğiyle karar verildi.