Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1347 E. 2023/1550 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1347
KARAR NO : 2023/1550
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2021 (Karar)
NUMARASI : 2020/221 Esas, 2021/58 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı dava dilekçesinde özetle;Davalılardan …’in borçları nedeniyle ölüm tehdidi aldığını ve kendisininde …’e verilmek üzere formalite icabı bir senet düzenlediğini, … ile aralarında senet düzenlenmesini gerektirir hukuki bir ilişkinin mevcut olmadığını, buna rağmen …’in ciro yolu ile senedi …’ya verdiğini, ………’nın senet bedelini kendisinden istediğini, kendisinin …’ya senedin formalite icabı düzenlendiğini anlatmasına rağmen ………’nın senedi icraya koyduğunu, senet üzerinde oynama yapıldığını, senette yazılı bulunan T.C. Kimlik numarasının çizildiğini, ve kendisinin T.C. Kimlik numarasının yazıldığını, adres olarak da boş bırakılan kısmın doldurulduğunu, senedi düzenlediği tarihten kısa bir süre sonra …’in yanında bir kağıt yırttığını ve söz verdiği üzere formalite icabı düzenledikleri senedi yok ettiğine dair bir izlenim uyandırdığını, davalı … …’nın senedin hukuki ilişkiye dayanmaksızın düzenlendiğini bildiği halde senedi icraya koyduğunu ve iyi niyetli olduğundan bahsetmenin mümkün olmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak olumsuz sonuçlandığını, bu nedenlerle takip konusu 12/03/2019 vade tarihli senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine, icraya konulan söz konusu senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf icra takibine dayanak yapılan 10.000,00 TL bedelli senedin davalı …’e kendisinin verdiğini ancak, …’in tefecilere borcu olduğunu bu nedenle bu senedi geçici olarak kendisinden istediğini, kendisinin borçlu olduğu kişileri ikna ettikten sonra senedi iade edeceğini beyan etmiştir. Davalı … davacının borcuna karşılık senetleri verdiğini ve davanın reddini, davalı … … da …’in kendisine borçlu olduğunu buna karşılık bu senedi verdiğini davacıyı tanımadığını davanın reddini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 12.03.2019 vade tarihli senetlerin mal teslimi olmadan mı yoksa mal teslim edildikten sonra mı verildiğidir. Senet üzerinde “bedeli malen ahzolunmuştur” ibaresi bulunmaktadır. Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarına göre senette bu ibarenin bulunması, malın teslim alındığının karinesidir ve malı teslim almadığını iddia eden taraf HMK’nin 200 ve 201.maddelerinde de belirtildiği üzere bu iddiasını yazılı delille ispat etmelidir. Davacı ise davalı …’e borçtan kurtulması için senedi verdiğini soyut ifadelerle belirtmiş, senede karşı senetle ispat kuralı doğrultusunda yazılı bir delil sunamamıştır. Davacı tarafından, senedin geçerliliğini ortadan kaldıracak veya davalıların kötüniyetini ortaya koyacak yazılı bir delil sunulmadığından” gerekçesiyle ” Davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; senet üzerinde oynama yapıldığını ve şahidinin dinlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Her iki tarafta da arkadaş olan emekli öğretmenlerin yer aldığı davada, davalı …’in tefecilerden borç aldığı, tefecilerin davalıyı tehdit etmesi sebebiyle tefecilere gösterilmek üzere bono tanzim etmesini davacıdan istediği, bu sebeple 08/03/2019 tanzim tarihli, 12/03/2019 vade tarihli, düzenleyeni davacı olan, lehtarı davalı … olan 10.000,00-TL bedelli bono verdiğini, bu bononun diğer davalı … …’ya ciro edilerek kendisine iade edilmediğini, bu sebeple bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti amacıyla açtığı menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması neticesinde; davanın reddine karar verildiği, davacı tarafından ” senet üzerinde oynama yapıldığını ve şahidinin dinlenmesini” gerekçe göstererek kararın kaldırılması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; menfi tespit davasına konu bononun bedelinin 10.000,00-TL olduğu bu haliyle senede karşı senetle ispat kuralı gereğince tanık dinlemenin mümkün olmadığı, bono üzerinde tahrifat yapıldığı özellikle TC kimlik numarasının üzerinin çizilerek doğru olarak yazıldığı, adresinin eklendiği yönündeki tahrifat iddiası bakımından da açıkça imza inkarı söz konusu olmadığından belirtilen hususlarda yapılan değişikliğinde senedin bono vasfını yitirmesine sebep olmayacağı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesi kararının istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede usul ve yasaya uygun olduğu bu nedenle davacının istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK ‘nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacının istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 269,85-TL harçtan başlangıçta alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına ,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı tarafça bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere …… tarihinde oy birliğiyle karar verildi.