Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1057 E. 2023/1101 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1057
KARAR NO : 2023/1101
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2021 (Karar)
NUMARASI : 2018/524 Esas, 2021/16 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket çalışanı ….’nın davalı şirketten alınmış olan ve davacının eczanesinde bulunan “…” markalı ürünlerin toplatılması gerektiğini , bu ürünlerin artık üretimim yapılmayacağını ve miat problemi olduğunu belirttiğini, davalı şirket çalışanının gözetimi altında ürünlerin toparlanarak kargo aracılığı ile davalı firmaya gönderildiğini, gönderilen ürünlere ilişkin kesilen 17/02/2017 tarih, … seri nolu, 36.710,37 TL bedelli faturanın aynı kargo şirketi ile davalı şirkete iletildiğini, davalı şirketin bunun karşılığında 22/03/2017 tarih,……. seri nolu …. İlaç Sağlık ve Kozmetik Hizmetleri A.Ş.’ye ait fatura ile 4.271,46 TL bedel karşılığı olan bir kısım ürünler gönderdiğini ancak kalan fatura bedelinin ödenmediği gibi herhangi bir üründe gönderilmediğini, bu nedenle borçlu aleyhine Erzurum … İcra Müdürlüğünün 2018/…. Esas sayılı takip dosyası ile yapılan ilamsız icra takibine davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; “Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalıya ait “…” markalı ürünlerin iade edildiği ve bunlara ilişkin fatura kesilmesine rağmen ürünlerin bedellerinin ödenmediğinden bahisle Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas nolu dosyasında takip yapıldığı, yapılan takibe itiraz üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir tarafından sunulan rapora göre; davacı kayıtlarına göre davacı firmanın davalı firmadan 31/12/2017 tarihi itibariyle 41.255,60-TL alacaklı olduğu, bu tutarın 36.710,27-TL’sinin iş bu davaya konu faturadan oluştuğunu, geri kalan 4.545,33-TL ise, davacı firmanın 2017 yılı açılışında 159 verilen sipariş avansları hesabında kayıtlı tutarı bu hesaba aktarmasından kaynaklı olduğu, davalı firma davacı firma ile olan işlemlerini … Alıcılar hesabının altında … … Eczanesi – …… hesabında takip ettiğini, davalı firmanın ticari defterlerinde 2017 yılında davacı firmaya ait hiçbir kaydının olmadığı, davacı firmanın kayıtlarında görünen diğer işlemler de dahil olmak üzere davalı firmanın ticari defterlerinde davacı firmaya dair hiçbir kaydının olmadığı, davacı firmanın dava dilekçesinde yazılı talebi ile ticari defter kayıtları arasında uyumsuzluk olduğu, davacı firma tarafında davalı firma adına 36.710,27-TL tutarlı 1 adet fatura düzenlendiği, yönünde tespitte bulunulduğu, yine aynı raporda dava dosyasında …. Kargo firmasının davacı ile davalı arasındaki kargo hareketlerine dair bilgilendirme evrakları mevcut olduğunu, evrak içeriğinden anlaşıldığı kadarıyla bilgisi verilen kargo gönderilerinin 2019 yılına ait olduğu, davaya konu olan faturanın ise 2017 tarihli olduğu, …. Kargo firmasınca 2 kargo gönderisi hakkında bilgi verildiği, her iki gönderinin de Erzurum’daki … Eczanesi’nden İstanbul’daki … adına yapılan gönderilerin olduğu, davacı ile davalı arasında gönderi olduğuna dair herhangi bir bilgi olmadığı yönündeki tespitleri dikkate alınarak; belirtilen ürünlerin davacı tarafça davalıya teslim edildiğine ilişkin dosya kapsamında bir delile ulaşılmamakla davanın ….. İlaç Kozmetik Sağlık Hizmetleri Ltd. Şirketi yönünden reddine, davalı …’ın ise dosya içeriğindeki deliller kapsamında pasif husumetinin olmadığı anlaşılmakla … yönünden pasif husumet yönünden” gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçesinin hukuka aykırı ve vakayla bağlantısız olduğunu, dava dosyasına sundukları ticari defter kayıtlarına göre dava konusu olan 36.710,27-TL ‘lik ve 4.545,33 TL’lik fatura kaydının mahkemece ve bilirkişice kabul edildiğini, gerekçeli karar da davalı firmanın ticari defterlerinde böyle bir kayıt yer almadığı gerekçesi ile red kararı verildiğini, dava konusu ticaretin iki tacir arasında gerçekleştiğini, davalı tarafın ticari defter tutma zorunluluğunun bulunduğun, müvekkilinin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davalının ticadi defterlerinin usulüne uygun tutulmadığını, bu doğrultuda ticari defter kayıtlarının müvekkili lehine yorumlanması gerekirken aksine karar verilerek davanın reddedildiğini, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere dava konusu işleme ait fatura kayıtlarının …’ın yetkilisi ve ortağı olduğu …. İlaç Sağlık ve Kozmetik A.Ş.’nin ticari defter kayıtlarında bulunduğunu, söz konusu ticaretin ….. ile yapılmasına rağmen alışverişin …. A.Ş. Defterlerine kaydetmesinin müvekkilinin sorumluluğunda olmayıp davalının kendi kusuru olarak müvekkili lehine yorumlanması gerekirken mahkemece dava konusu ile bağlantısız görüldüğünü, dava konusu olay 2017 yılında yaşanmış olup mahkemenin 2017 yılının kargo kayıtlarını talep etmesi gerekirken 2019 yılı kayıtlarını talep ettiğini, bu kayıtlarda herhangi bir kargo hareketi bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddedildiğini, yerel mahkemenin yapmış olduğu eksik ve yanlış incelemenin davanın reddine gerekçe gösterildiğini, 2017 yılına ait kargo hareketlerinin ekte sunulduğunu, ……….kargo numaralı teslimatın ….. şirketi adına …… isimli yetkilinin teslim aldığını, söz konusu kargonun mevcut olduğu ve davalıya teslim olduğunun açıkça ispat olunacağını, eksik ve yanlış inceleme sonucu bu kararın ortaya çıktığını, tanık dinletme talebinin gerekçe gösterilmeksizin reddedildiğini, tanıklar dinlenilmeden karar verildiğini, tanıkların kargonun iadesi, içeriği ve bedeli üzerinden detaylı bilgiye sahip iken bu delilin mahkemece göz önünde bulundurulmadığını, …’ın bu şirketin temsilcisi olduğunu, ekte sunulan kayıtlardan anlaşılacağı üzere … Eczanesi ile 2017 ve öncesinde tüm ticareti kendisinin yetkili olarak yaptığını, Beyoğlu … Noterliği’nin … yevmiye nolu, 08/10/2007 tarihli belge ile …’ın 25 yıl süre ile yetkili olduğunun davacıya bildirildiğini bu belge ile …’ın şirket ortağı olduğunun açıkça belli olduğunu, herhangi bir gerekçe belirtilmeden bu davalı yönünden davanın pasif husumetten reddedildiğini, …’ın TTK hükümleri uyarınca sermaye payınca şirketin ödenmeyen borçlarından sorumlu olduğunu, belirterek kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava; faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili müvekkilinin eczanesinde bulunun “…” isimli ilacın davalı şirketin çalışanının beyanı ile toplanarak, davalı şirkete kargo ile iade edildiğini, ancak davalının iade edilen ürünler için kesilen fatura bedelinin bir kısmının bedeli ödemediği gibi yeni üründe göndermediğini iddia ederek, ödenmeyen fatura bedelinin tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine vaki davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiş, davalılar cevap dilekçesi sunmamış, davalı … vekili 22/05/2019 havale tarihli beyan dilekçesi ile davacı tarafın dava konusu faturayı şirket adına göndermediği ve fatura dayanağı ürünlerin şirkete teslim edilmediğini beyan etmiş, mahkemece yapılan yargılama neticesinde yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. (Y.6.H.D., 2021/4131 E.- 2022/2325 K.)
Ticari defter ve kayıtların usulüne uygun tutulmuş olmasının yanında defterlerde yer alan kayıtların dayanağının da usulüne uygun olması gerekir. Bu kapsamda davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde kayıtlı olan faturanın dayanağının da usulüne uygun olduğunun ispatlanması gerekir. Fatura düzenlenmesi ve dayanağı kanıtlanamayan bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olması ve faturaya itiraz edilmemiş olması tek başına akdi ilişkinin kanıtı olamaz (Yargıtay HGK’nın 19/09/2018, E. 2017/19-915, K. 2018/1338 tarih ve sayılı ilâmı). Davada ispat külfeti fatura nedeniyle alacaklı olduğunu iddia eden davacının üzerinde olup, davacının faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini usulüne uygun delillerle ispatlaması gerekir (Yargıtay 19. HD’nin 22/02/2016, E. 2015/13357, K. 2016/2695 tarih ve sayılı ilâmı). Aynı şekilde akdi ilişkinin inkar edildiği hallerde, fatura düzenlenmesi ve tebliğ edilen bu faturaya süresinde itiraz edilmemesinin tek başına alacağın varlığını göstermez (Yargıtay 19. HD’nin 06/01/2014, E. 2013/17289, K. 2014/619 tarih ve sayılı ilâmı).
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece taraflara ticari defterlerini sunmaları için süre verilmiş, davacı ve davalı tarafından sunulan ticari defterler üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmış, bilirkişi tarafından davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dava ve takip konusu faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, davalının ticari defterlerinde davacıya ait hiçbir kaydın mevcut olmadığı, dava dışı …. firmasının davacı firmadan 4.271,46 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının yazılı talebi ile ticari defter kayıtları arasında uyumsuzluk bulunduğu, davalı firma adına 36.710,27 TL tutarlı 1 adet fatura düzenlediği, başkaca bir işlemin bulunmadığı, dava dışı …. firmasının kendi adına düzenlediği faturayı iş bu dava ve öncesi icra aşamasına dahil ettiği, …. firması ile davacı arasında yürütülen işlemlerin davalı ile yürütülen işlemlerle ilişkilendirilmesine dair temlikname, protokol gibi evrakların bulunmadığı yönünde rapor sunulmuştur. Her ne kadar davalının ticari defterleri usulüne uygun tutulmamış ise de, davaya cevap vermeyen davalının iddiaları inkar etmiş sayıldığı, ticari defterlerinde davacı ile arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davacı ile dava dışı firma ile davalı firma arasındaki ticari ilişkinin bağlantısına dair bir evrak bulunmadığı, mevcut durumda davacının fatura konusu malı davalıya teslim ettiğini ispatlaması gerektiği, yargılama aşamasında davacı tarafın teslime dair bir evrak sunmadığı, ilk derece mahkemesinin 21/05/2019 tarihli müzekkeresi ile davacı ve davalılar arasındaki kargo fişlerinin gönderilmesini herhangi bir tarih belirtmeksizin …. Kargo’dan talep ettiği, gönderilen belgelere karşı davacı tarafın yazılı veya sözlü bir itirazının bulunmadığı, yapılan bilirkişi incelemesinde dosyada mevcut kargo fişlerinin olayla bağlantılı olmadığının belirtildiği, rapora yönelik davacı tarafın yazılı ve sözlü bir itirazı olmadığı gibi, istinaf dilekçesi ekinde sunulan evrakların yargılama aşamasında mahkemeye sunulmadığı, bu aşamada yeni delil ibraz edilemeyeceği, dava miktarı yönünden iddianın yazılı delil ile kanıtlanması gerektiği, ispat kuralları uyarınca tanık ile ispat olunamayacağı, ayrıca dava dilekçesinde bir açıklık olmamakla birlikte davalı …’ın şirket temsilcisi olması nedeniyle sorumlu olduğu yönünde istinaf sebebi yönünden yapılan değerlendirmede; TTK’daki sermaye şirketlerine ilişkin hükümler gözetildiğinde kural olarak sermaye şirketi ortaklarının şirket borçlarından dolayı şirket alacaklılarına karşı bir sorumluluğu bulunmadığı, istisnai durumlarda sorumluluğun söz konusu olduğu (örneğin, şirket ortağı aleyhine tüzel kişilik perdesi aralanarak şirket borcundan dolayı sorumluluğuna gidilebililir. ) ancak davacının bu yönde bir iddiasının bulunmadığı, açıklanan nedenlerle, dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 210,50-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı tarafça bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi/ikmaline ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ……… tarihinde oy birliğiyle karar verildi.