Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/864 E. 2022/1738 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/864
KARAR NO : 2022/1738
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/03/2020 (Karar)
NUMARASI : 2020/109 Esas, 2020/157 Karar
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen tazminat davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; trafik kazası nedeniyle müvekkilinin mülkiyetindeki … plaka sayılı aracının …… … Semtinde …İnşaat Şantiye Alanında park halinde iken… sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın gere geri gelmek suretiyle 04/07/2018 tarihinde son ön taraftan çarparak olay yerinden uzaklaştığını, daha sonda müvekkilinin kendi çabaları ile çarpa aracın plakasının tespit edildiğini, davalı…’un hasarı ödeyeceğine dair müvekkili 10 ay boyunca oyaladığını, herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinin … plakalı sayılı aracında meydana gelen değer kaybı nedeniyle kusurlu olan davalılardan ve sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı …………….Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …………….cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı…’un davaya cevap vermediği görüldü.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Davanın konusu, davacının … plakalı sayılı aracında meydana gelen değer kaybı nedeniyle kusurlu olan davalılardan ve sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi gereğince, “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğu uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü bulunmaktadır.
TTK’nun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1.fıkrasında ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davalarında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak öngörülmüştür.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının arabulucuya başvurulmadan görevsiz olan Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde davayı açtığı ve dosyanın görevsizlik kararının kesinleşmesi ile Mahkememize gönderildiği, Mahkememizde görülen davanın Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesin 2019/………E sayılı dosyasının devamı niteliğinde olduğu, dava tarihi itibariyle icra takibine karşı açılan menfi tespit davasından önce arabuluculuya başvurmanın dava şartı olduğu, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesinin 2019/531 E- 2019/549 K sayılı kararının da aynı yönde olduğu, ticari nitelikteki davanın görevsiz mahkemede açılmış olmasının dava şartı zorunluluğunu ortadan kaldırmadığı, Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 maddesi gereğince davacının davasının dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 138 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, Mahkememizce tensiple birlikte usulden red kararı verilmiş ise de HMK 331/2 maddesi gereğince Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesindeki görevsizlik kararı nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdirine karar verilmiş davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu olayda görevsizlik kararıyla birlikte görevli mercinin asliye ticaret mahkemesi olduğunun belirlenmesi üzerine dosya sonradan arabuluculuğa tabi geldiğini, mahkemenin kanunun amacı doğrultusunda hareket etmek yerine lafzına bağlı kalması nedeniyle geriye yönelik hak kaybı doğduğunu, Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararından sonra dosyaya eklenen arabuluculuk son tutanağını görmezden gelerek davayı reddetmesinin hukuka aykırı olduğu nedenleri ile kararın kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Uyuşmazlık, davanın TTK’nın 5/A. maddesi uyarınca arabuluculuğa tabi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
………….tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren … sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiştir.
Anılan maddeye göre; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır….” denilmiştir.
Görüldüğü üzere, 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A. maddesinde, Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir.
Ancak, Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/12/2019 tarih, 2019/211 E.-2019/662 K.sayılı Görevsizlik kararından sonra, taraflar arasında 16/01/2020 düzenlenme tarihli arabuluculuk tutanağının düzenlendiği, tutanağın incelenmesinde, davanın tarafları arasında arabuluculuk görüşmesinin “Anlaşmama”olarak sonuca gidildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, dosyada arabuluculuk dava şartının gerçekleştiği anlaşıldığından, mahkemece; davanın esası hakkında inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğinden bahisle yazılı şekilde davanın reddine ilişkin hüküm doğru görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nun 353/1-a,4 maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine kesin olarak karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 18/03/2020 tarih ve 2020/109 Esas, 2020/157 Karar sayılı kararının, HMK’nın 355, 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 355, 353/(1)-a maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ……….. tarihinde oy birliği ile karar verildi.