Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/564 E. 2022/1329 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/564
KARAR NO : 2022/1329
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/441 Esas, 2019/217 Karar
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olup, söz konusu karara davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın 2015 yılında davalı şirketin Erzurum İli, …. İlçesinde bulunan işyeri için makine indirme, elektrik direk ve malzemeleri boşaltma ve vinç hizmeti işini yaptığını, müvekkilinin, davalı şirkete ait iş yeri için kendisinden istenilen işyeri yaptıktan sonra yaptığı işleri ayrıntılı bir şekilde belirtip tek tek ücretlendirmek suretiyle toplamda 23.128,00.-TL tutarında fatura düzenlediğini ve davalı şirkete gönderdiğini, davalı şirketin söz konusu faturaya ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığını, müvekkilinin, faturadaki bedelin davalı şirket tarafından ödenmemesi üzerine 04/01/2016 tarihinde noter aracılığıyla davalı şirkete ihtar gönderdiğini, ancak davalı şirketin yine de söz konusu fatura bedelini ödemediğini, müvekkilinin davalı şirket için yaptığı iş neticesinde hak kazandığı alacak olan 23.128,00.-TL bedelin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin alacaklı yana herhangi bir borcunun bulunmadığını, davalının davaya konu fatura ile bir borcu bulunmamakta olup, fatura ve muhteviyatını kabul etmediklerini, davaya konu faturanın bir sözleşmeye de bağlanmadığını, davaya konu faturanın müvekkiline tebliğ edilmeden icraya konulduğunu, ardından taraflarınca aleyhine başplatılan Erzurum ….. İcra Müdürlüğü’nün 2016/…… Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine itirazları sonucu icra takibinin durdurulduğunu, icra takibini devam ettirmek isteyen davacı tarafın Erzurum ……. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/….. Esas sayılı dosyası ile itirazın kaldırılması davası açtığını, ancak bu davanın da davacı aleyhine sonuçlandığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; “Davacı vekili davalı hakkında aynı faturadan kaynaklı Erzurum ……. İcra Müdürlüğü’nün 2016/….. E sayılı dosyasından İcra takibi başlattıklarını davalının takibe borcu ödediklerini beyanla itiraz ettiğini bu nedenle ticari ilişkiyi kabul ettiklerini ancak davada inkar ettiklerini,ödemeyi ispat etmeleri gerektiğini beyan etmiştir.İcra takip dosyasının incelenmesinde davalı-borçlu hizmet bedelinin ödendiğini,faturayı kabul etmediklerini bildirmiştir.Ancak eldeki davada ise ticari ilişkiyi ve faturayı kabul etmemiştir.Eldeki alacak davasının niteliği ve dava değeri dikkate alındığında alacağın varlığını ispat yükü davacıya ait olup yazılı delil ile belgelendirmesi gerekmektedir.Taraflar arasındaki icra takibindeki beyanlar ilk ispat yükünün davacıda olduğu hususunu değiştirmeyecektir.
Ticari ilişkinin varlığı konusunda davacı tanıkları dinlenmiş tanıkların çelişmeyen ifadelerinden, davacı tarafından davalıya vinç hizmet işinin verildiği hususunda mahkememizde yeterli kanaat oluşmuştur. Ancak davacı ticari defterlerinin TTK ve VUK ‘a göre usulüne uygun tasdiklerinin yapılmadığı bu haliyle sahibi aleyhine delil niteliği taşıdığı, davalı defterlerinde de faturaya ilişkin kaydın bulunmadığı, dolayısıyla tarafların ticari defterlerinin birbirini doğrulamadığı anlaşılmış yine dosya kapsamında iddia edilen alacağın varlığını kanıtlar başkaca da yazılı delil ileri sürülmediği” gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2015 yılınrda davalı şirketin Erzurum …… ilçesinde bulunan iş yeri için makine indirme, elektrik direk ve malzemeleri boşaltma ve vinç hizmeti işini yaptığını, belirtilen işleri yaptıktan sonra ayrıntılı bir şekilde tek tek ücretlendirilmek sureti ile fatura düzenlendiğini, fatura ve yapılan işi gösteren fotoğrafların dosyada mevcut olduğunu davalının faturaya itiraz etmediğini, müvekkilinin davalı şirket için yaptığı işlerin ispatı noktasında çekilen fotoğraflar tanık beyanları fatura ve ihtarnamenin dosya kapsamında bulunduğunu, buna rağmen davalı şirkete ait işyerinde müvekkiline ait vinç hizmeti işinin varlığının yerel mahkemece kabul edilmesine rağmen hatalı bir şekilde müvekkilinin ticari defterlerinin usulüne uygun tasdiklerinin yapılmadığı ve bu haliyle sahibi aleyhine delil niteliği taşındığı, davalı şirketin defterlerinde de faturaya ilişkin kayıt olmadığı gerekçesi ile davanın reddinin hatalı olduğunu, söz konusu alacağa ilişkin olarak Erzurum …… İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazdan ” borçlu şirketin alacaklı yana borcu yoktur. Kendisine yaptığı hizmet bedeli ödenmiş olup…” şeklinde itirazda bulunduğunu, davalı tarafın itirazında akdi ilişkiyi kabul ederek ödeme definde bulunduğunu, bu nedenle ödemeyi ispat etmesi gerektiğini, her ne kadar dava konusu fatura davalı şirket tarafından ticari defterlerine işlenmemiş olsa da alacağa ilişkin müvekkili ile davalı arasındaki ilişkinin sabit olduğunu, akdi ilişkinin varlığının yerel mahkeme tarafından da kabul edildiğini, ancak hatalı ve isabetsiz bir şekilde davanın reddine karar verildiğini, belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, faturadan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili müvekkilinin, davalının ….. ilçesine bulunan işyerinde vinç hizmeti sunduğunu, hizmet karşılığı ……sıra numaralı 23.128,00 TL bedelli fatura düzenlediğini, davalının fatura bedelini ödemediğini iddia ederek, 23.128,00 TL alacak isteminde bulunmuş, davalı vekili, fatura ve muhteviyatını kabul etmediklerini, davalı şirketin davacı yana herhangi bir borcunun bulunmadığı savunarak davanın reddini savunmuş, mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Mahkemece yapılan yargılamada, davacı tanıkları dinlenilmiş, tarafların ticari defterleri incelenmiştir. 12/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda; tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, dava konusu faturanın davacı yevmiye defterinde kayıtlı olduğu, davalı tarafın ticari defterlerinde dava konusu fatura ile ilgili herhangi bir muhasebe kaydının yer almadığı tespit edilmiştir.
Kural olarak; fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dolayısıyla davacı, fatura konusu mal veya hizmetin davalıya teslim edildiğini kanıtlamak zorundadır. Diğer taraftan fatura, taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Eldeki davada davalı sözleşmesel ilişkiyi ve borcu inkâr etmektedir. Bu durumda taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkiyi, davalıya fatura uyarınca hizmet verildiğini ve faturanın da bu akdi ilişki nedeni ile düzenlendiğini ispat yükü davacıya aittir.
Davacı bu iddiasını, HMK’nın 200/1. maddesi gereğince uyuşmazlığın miktarına göre yazılı delille kanıtlamalıdır. Her he kadar davacı tanıkları dinlenilmiş ve tanıklarca fatura karşılığı davalıya hizmet sunulduğu beyan edilmiş ise de, iddianın tanıkla ispatı mümkün değildir.
Yine, tarafların usulüne uygun tutulmayan ticari defterleri incelenmiş, davalıya ait ticari defterlerde dava konusu fatura kaydının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Bu haliyle davacının fatura uyarınca hizmet sunduğunu ispat edemediği, Erzurum …… İcra Müdürlüğünün 2016/……. E. Sayılı dosyasında dava konusu fatura dolayısıyla yapılan takipte davalının itiraz dilekçesinde, “Borçlu şirketin alacaklı yana borcu yoktur. Kendisine yaptığı hizmet bedeli ödenmiş olup, ekte sunulan fatura ile borcu bulunmamakta olup…” denildiği, itiraz dilekçesinden dava konusu fatura muhteviyatının kabul edildiği anlamının çıkarılamayacağı anlaşıldığından, istinaf talebinde bulunan davacı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan dava davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı tarafça bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi/ikmaline ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 04/07/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.