Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/178 E. 2022/1298 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/178
KARAR NO : 2022/1298
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/10/2019 (Karar)
NUMARASI : 2016/866 Esas, 2019/437 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin dava dışı …’e 18/11/2014 tarih ve ……-……(…)….. Sayılı Kredi Sözleşmesine kefil olması ve bu kredi sözleşmesi sırasında asıl borçlu …’in adına kayıtlı olan … plaka nolu motorlu araç üzerindeki rehnin, davalı tarafından müvekkilinin bilgisi ve rızası dışından kaldırılması suretiyle müvekkili aleyhine işlem yaptığından, müvekkilinin davalı tarafa borçlu olmadığını tespiti ve bu kredi sözleşmesi nedeniyle davalıya ödemiş olduğu 50.000 TL’nin davalıdan istirdadı ile müvekkiline ödenmesini talep ettiğini, bu nedenlerle davacı müvekkilinin, …’e 18/11/2014 tarih ve …../…….(…….)….. Sayılı Kredi Sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, iş bu kefalet nedeniyle müvekkilinin davalıya ödemiş olduğu 50.000 TL’nin davalıdan istirdadı ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, dava dışı … lehine …..-…….(……)….. Sayılı Kredi Sözleşmesine kefil olduğunu, kredi borcunun taksitlerini …’in yatırdığını, ödeme planına uygun ödenen kredi borcunda kefilin borcu olmadığının tespitine, icra takibi yapılmaksızın ödeme yapıldığı iddiasıyla açmış olduğu davasında, hukuki yararın varlığının kabulü mümkün olmayacağından davanın reddini, müvekkilinin söz konusu araç üzerine rehin koymadığını, dolayısıyla açılmış olan davanın davalısının … olması gerektiği belirtilerek, müvekkilinin davalı ehliyetinin olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava dışı … ile davalı …. … Esnaf ve Sanatkarlar Koop. Arasında kredi sözleşmesi düzenlendiği, davacı …’in düzenlenen kredi sözleşmesine kefil olduğu, dava dışı …’in kredi nedeniyle bilirkişi raporunda geçen iki aracına ipotek konulduğu, …’in söz konusu 100.000’TL’lik kredinin 50.000 TL’sini ödemesi nedeniyle … plakalı araç üzerindeki rehnin kaldırıldığı, davacı tarafça her ne kadar yapılan ödemelerin kendisi tarafından yapıldığı ve …’in adına kayıtlı olan … plaka nolu motorlu araç üzerindeki rehnin izni dışında kaldırıldığından; …’e 18/11/2014 tarih ve …-…(…)…Sayılı Kredi Sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, kefalet nedeniyle davalıya ödemiş olduğu 50.000 TL’nin davalıdan istirdadı ile tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiş ise de, davanın …. … Esnaf ve Sanatkarlar Koop. Yönelik açıldığı dava dışı …’in dosyamızda davalı olarak görünmediği, kaldı ki Yeni Hukuk Muhakemeleri kanunu gereğince dava dışı …’in sonradan davaya dahil edilmesinin mümkün olmadığı, her ne kadar davacı tarafça …’in yapması gereken ödemeleri kendisi tarafından yapıldığını belirterek yaptığı ödemenin kendisine iade edilmesini talep etmiş ise de dosyadaki mevcut durum göz önüne alındığında yapılan ödemelerin … tarafından yapıldığı, davacı tarafça ödemeler yapılmış olsa bile ödemeler esnasında herhangi bir ihtirazi kayıtın olmaması ve hayatın olağan akışı gereği kişinin kardeşi olan borçlunun adına da ödeme yapmış olabileceğinin makbuzlardan anlaşılabilceği, ayrıca davacı tarafça …’in aracı üzerindeki ipoteğin kaldırılması nedeniyle davalı tarafa borçlu olunmadığının tespiti istenilmişse de, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere …… model … plakalı … marka aracın, 05/10/2016 dava tarihi itibariyle değerinin 68.577.-TL olduğu ve …. İl Emniyet Müdürlüğünden aldırılan Araç Özet Bilgilerinden anlaşılacığı üzere …….. plakalı araç üzerinde …. … Esnaf ve Sanatkarlar Koop. Rehinin devam ettiği, mevcut rehinin dava dışı borçlu tarafından ödenmeyen kredi miktarını karşılayacak oranda olması “gerekçesiyle “Davacının, davalı … … Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifine karşı açmış olduğu davasının reddine ” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın alacağın tamamının müvekkil tarafından ödendiğini, borcun ödendiği tarihlerin birçoğunda dava dışı asıl borçlu ……. tutuklu olarak cezaevinde yattığını, söz konusu ödemelerin tamamının müvekkil tarafından davalının ….bank Şubesi’nde bulunan hesabına düzenli bir şekilde ödendiğini, iddiaları doğrular nitelikte mahkemece dinlenen tanıklar tarafsız olduğundan davalı tarafın bildirmiş olduğu tanıklar ise davalının çalışanları olduğundan bu yöndeki beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini, yerel mahkeme davalı tarafın çalışanları olan ve işverenin aleyhine beyanda bulunmaları hayatın olağan akışına aykırı olan tanık beyanlarını esas alarak davayı reddetmesinin usul yasa ve hakkaniyeti aykırı olduğu nedenleri ile mahkeme ilamının icrasının durdurulmasını, ilamın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı tarafından davalı aracılığı ile ……….. Bankasından dava dışı … ‘in kullanmış olduğu krediye kefil olduğu ve bu kefaletten dolayı ödeme yaptığı dava dışı …’in adına kayıtlı olan ……. plakalı araç üzerindeki rehnin kaldırılması sebebiyle aleyhine işlem yapıldığından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti yönünde menfi tespit davası açılmış ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davadışı …… Bankasından asıl borçlu dava dışı …’in kullanmış olduğu kredi ile ilgili olarak 18/11/2014 tarih ve …-… (…) …sayılı kredi sözleşmesinden dolayı …’in her hangi bir borcunun kalıp kalmadığı, bu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun kimin tarafından, hangi tarihte, ne miktar olarak ödendiğinin tespiti ve yine söz konusu kredi sözleşmesinin müteselsil kefil sıfatı ile dahil olan davacının ve davalının ayrı ayrı yapmış oldukları ödemelere ilişkin tarih, miktar ve tutarlarının tespiti ile dava dışı …….. Bankasından kullanılan söz konusu krediye ilişkin geri ödeme bilgileri ile davalıdan varsa rücu bilgilerini de toplayarak 2018/….. Esas sayılı dosyanın durumu ve iki dosya arasındaki bağlantıda dikkate alınmak suretiyle konusunda uzman bankacı bilirkişiden rapor alınmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmiş olmasından kaynaklı olarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK ‘nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/10/2019 tarih ve 2016/866 Esas, 2019/437 Karar sayılı kararının, HMK’nın 355, 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 355, 353/(1)-a maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 01/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.