Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/161 E. 2022/1140 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/161
KARAR NO : 2022/1140
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2019 (Karar)
NUMARASI : 2019/88 Esas, 2019/345 Karar
DAVA : Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, Müvekkkilinin davalı … Konut Yapı Kooperatifi ile 83.000 TL karşılığında Erzurum ili … ilçesi … ada …… nolu parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilen … Konut Yapı Koop. …. blok ….. Kat ….. nolu bağımsız bölüm doğu, batı, güney cepheli 1 adet daireye ilişkin olarak 22/01/2010 tarihli kooperatif defteri üyelik ve hisse devri sözleşmesi ve 19/02/2010 tarihli satış-devir sözleşmesi imzaladıklarını, satış- devir sözleşmesi her ne kadar 7 yazılmış ise de kooperatifin inşaat aşamasında alındığından cephe numarası maddi hata ile yanlış yazılmış keşif yapıldığı taktirde daire numarasının 10 olduğunu , bu sözleşme karşılığında müvekkilinin 83.000 TL nakit ödeme yaptığını ve dairesini teslim alarak doğalgaz, elektrik ve su aboneliklerini kendi adına yaptığını, söz konusu dairede ikamet etmeye başladığını, ödeme şeklinin 83.000 TL’nin 68.000 ve 5.000 TL si nin alındığına dair protokolün olduğunu, kalan 10.000 TL ise müvekkilinin oğlu … , … ve kooperatif yönetiminden … … şahitliğinde ödendiğini, gayrimenkulün tapu takyidatında davalılardan …’nin haczi bulunduğunu, müvekkilinin beyanına göre davalılardan … Konut Yapı Kooperatifi yetkilisi-başkanının senetteki el ürününün kendisine ait olmadığını icra dosya alacaklısı … ile herhangi bir ticaretinin olmadığını beyan ettiğini, Erzurum …….İcra Müdürlüğü 2005/……….. E. sayılı takibin iptaline ve haczin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili, muvazaa iddiası ile böyle bir davanın açılması herşeyden önce … Konut Yapı Kooperatifi aleyhine alınmış herhangi bir acz belgesinin ibrazına bağlı olduğunu, zira muvazaanın tespiti alacaklılarından mal kaçırdığı iddia edilen borçlu aleyhine daha evvel alınmış bir aciz belgesi ile tenvir ve ispat olunabildiğini, müvekkili ile diğer davalı … Konut Yapı Kooperatifi mezkur haciz tarihinde davacı şahsı hiçbir surette tanımadığını, müvekkilinin 10 yıldan fazla süredir diğer davalı … Konut Yapı Kooperatifinden olan alacaklarını icra marifeti ile tahsil etmeye çalıştığını, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince, ” Tüm dosya kapsamından; Davacı tarafın davalı kooperatif ile olan üyelik ilişkisine dayalı olarak, satın almış olduğu ….. blok, …… Kat, …….. nolu bağımsız dairenin kooperatif defteri üyelik ve hisse devri sözleşmesi ile satın aldığını, Mahkememizin 2015/……… Esas sayılı dosyasında kooperatife yönelik açtığı davanın henüz derdest olduğu, davalı kooperatifin de tasfiye aşamasında olduğu anlaşılmıştır.
Davacının, dava konusu taşınmazı 22/01/2010 tarihli kooperatif defteri üyelik ve hisse devri, 19/02/2010 tarihli satış devir sözleşmesi ile devraldığını, bedelin ödendiğini ancak taşınmaz üzerinde davalı …’nin başlattığı takip sebebiyle haciz bulunduğunu, davalılar arasında bir ticaretin bulunmadığını ileri sürerek Erzurum ………. İcra Müdürlüğünün 2005/… Esas sayılı icra takibinin iptalini ve haczin fekkini talep ettiği , davalı … tarafından diğer davalı kooperatif aleyhine kambiyo senedine dayalı olarak takibin 2005 yılında dava konusu taşınmazın davacı tarafından devralındığı belirtilen tarihten çok önce başlatıldığı , taşınmaz üzerinde herhangi bir tedbir bulunmadığından icra müdürlüğünce 01/09/2015 tarihinde taşınmazın satışına gidildiği ve bu hususun taşınmaza şerh düşürüldüğü , muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması gerektiği, davalı … tarafından diğer davalı kooperatif aleyhine takibin 2005 yılında başlatıldığı görülmekle muvazaa iddiasının ispatlanamaması sebebiyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
” gerekçesiyle ” Davacı tarafın davasının REDDİNE, ” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davaya konu bononun malen kaydı ile düzenlenmiş olduğunu, senette lehtar olan davalı …’nin mal satışına yönelik fatura vs. belgelerin getirilmesi talep edilmesine rağmen bu yöndeki delillerin toplanmamış olması ve davalı kooperatif yetkililerinin bu senet nedeniyle borçlu olmadıklarını beyan etmeleri ve senet üzerindeki imzayı kabul etmediklerini, bundan dolayı ilk derce mahkemesinin muvazaa iddiasının ispat edilemediğinden davanın reddine dair verilen kararın kaldırılası talebi ile istinafa başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, bonoya dayalı yapılan takibin muvazaalı olması nedeniyle bu dosya kapsamında konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacı vekilinin dava dilekçesinde, davacının davalılardan … Yapı Koop.dan 2010 yılında bedelini ödeyerek üyelik ve hisse devri sözleşmesi ile daire aldığını, davacının elektrik ve su aboneliklerini adına yaptırarak dairede oturduğunu, davalı … tarafından 2005 yılında davalı kooperatif hakkında bonoya dayalı icra takibi başlatıldığını, kooperatif yetkililerinin bu borcu kabul etmedikleri gibi senet üzerindeki imzayı da kabul etmediklerini, söz konusu takibin muvazaalı olduğunu, bu nedenle bu icra dosyasında davacı tarafından alınan daire üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde, davalı … tarafından koopratif hakkında başlatılan takibin muvazaalı olmadığını savunarak davanın reddini istediği, mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, muvazaanın ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının muvazaa iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın kesinleştirme ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
6-Gerekçeli kararın tebliği ve harç ikmali işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361 ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süresi içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 20/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.