Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/160 E. 2022/1176 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/160
KARAR NO : 2022/1176
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/05/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/120 Esas, 2019/268 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan)|İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili asıl dava dosyasına ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum ……. İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum ………. İcra dairesinin 2017/… E. Sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 2018/………. Esas sayılı birleşen dosyaya ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum ……… İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/………….. Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum ………. İcra dairesinin 2017/………. E. Sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 2018/………. Esas sayılı birleşen dosyaya ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum ……… İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/………….. Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum ……… İcra dairesinin 2017/……… E. Sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 2018/…… Esas sayılı birleşen dosyaya ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum ………. İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/…………Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum ……… İcra dairesinin 2017/……… E. Sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 2018/……… Esas sayılı birleşen dosyaya ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum …….. İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/……….. Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum …….. İcra dairesinin 2017/……… E. sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 2018/…….. Esas sayılı birleşen dosyaya ilişkin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil kooperatifte, yapılan kura çekimi ile davalı şahısa bir adet bodrum daire verildiğini, yapılacak kura çekimi ile ilgilide kooperatifce karar alındığını, iş bu kararın karar defterine 12/01/2016 tarihinde işlendiğini, anılan kararda yönetim kuruluna müracaat eden bodrum dairelerinin sahipleri 12/01/2016 tarihinde kuraya katılarak iskan harcı, SGK, Maliye, Elektrik ve su, çevre düzenlemesi vb. kurumlardan doğabilecek borçları ödeyeceklerini beyan ettiklerini ve imzalayarak kabul ettiklerini, karar gereğince kuranın yapıldığını ve davalı şahsa kura usulü ile bodrum dairesinin teslim edildiğini, aradan geçen zaman zarfında karar defterinde belirtilen kurumlara çıkan borçların davalıya söylendiğini ancak davalının borçları ödemekten imtina ettiğini, Erzurum ….. İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/…Esas sayılı dosyası ile 5.000,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı tarafından süresinde itiraz üzerine takibin durduğunu, karar defterinde imza altına alınarak bağlayıcı hale gelen kararın sonucuna davalının itiraz etmesinin hiç bir hukuki altyapısı bulunmadığını, bu nedenlerle yapılan itirazın haksız olması sebebiyle, davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin Erzurum ………. İcra dairesinin 2017/…E. Sayılı dosyasıyla devamını, İcra İflas Kanunu uyarınca takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
CEVAP:
Davalı vekili asıl dava dosyasına sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle görev itirazında bulunduklarını, mahkeme aksi kanatte ise davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı taraf 2018/……. Esas sayılı birleşen dosyaya yönünden cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı taraf 2018/……..Esas sayılı birleşen dosyaya yönünden cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı taraf 2018/…….Esas sayılı birleşen dosyaya yönünden cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı taraf 2018/…….Esas sayılı birleşen dosyaya yönünden cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı taraf 2018/……. Esas sayılı birleşen dosyaya yönünden cevap dilekçesi sunmamıştır.
YEREL MAHKEME KARARI;
Mahkemece, “… Tüm dosya kapsamından; Mahkememiz esas ve birleşen davalarında kooperatif üyesi davalılara yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, asıl ve birleşen davalarda davalı üyelerin peşin bedelli üye oldukları ve takip konusu alacak kalemine ilişkin ödeme yapmadıklarının sabit olduğu, uyuşmazlık davacı kooperatifçe ödenen SGK pirimi , vergi ödemesi ve yapı denetim bedellerinden ötürü davalıların sorumlu oldukları keza Kooperatifler Kanun’nu 23. maddesinde tüm ortakların hak ve vecibelerde eşit olacağı bu eşitliğin nisbi eşitlik olduğu, benzer nitelikteki Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2012/3934 Karar sayılı ilamında olduğu gibi peşin alımlı ortak statüsünde dahi olsa kooperatif üyelik aidatı istenmesine engel ise de, kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan, genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğunun devam edeceği, takip konusu alacağın Genel Kurul toplantısında miktar olarak karara bağlanmadığından, temerrüt oluşması için kooperatifin davalılara ait bir kayıt sunması gerektiği, kayıt sunulmadığından da takip tarihinden önce faiz talep edilemeyeceği, ancak söz konusu aidat miktarının nitelik ve nicelik olarak bilirkişi raporunda da ayrıntılı irdelendiği üzere mevcut ve mümkün olduğundan davacı tarafın mahkememiz esas dosyası ile birlikte birleşen dosyalarında da;
Mahkememizin 2018/…… Esas Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
Mahkememiz Birleşen 2018/…… Esas sayılı Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
Mahkememiz Birleşen 2018/…. Esas sayılı Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
Mahkememiz Birleşen 2018/….. Esas sayılı Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
Mahkememiz Birleşen 2018/….. Esas sayılı Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
Mahkememiz Birleşen 2018/…… Esas sayılı Dosyasında;
Davacı tarafın davasının Kısmen Kabulüne, takibin 5.000,00 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin takibin iptaline, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacı tarafa ödenmesine,
karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davalılar vekili istinaf dilekçelerinde özetle; müvekkilleri … hakkında Erzurum …… İcra Müdürlüğü’nün 2018/…Esas, … hakkında Erzurum ……. İcra Müdürlüğü’nün 2018/……… Esas, … hakkında Erzurum ……… İcra Müdürlüğü’nün 2018/………. Esas, … hakkında Erzurum …….. İcra Müdürlüğü’nün 2018/………Esas, … hakkında Erzurum ……….. İcra Müdürlüğü’nün 2018/……… Esas ve … hakkında Erzurum ……… İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, müvekkillerinin … Yapı Koop.’den bir adet bodrum kat daireyi peşin olarak satın aldıklarını, ancak daha sonradan haksız bir şekilde iskan harcı, SGK, maliye, elektrik, su ve çevre düzenlemesi ve benzeri kurumlara ait borçlarının tahsili için … Yapı Koop. tarafından ilamsız takip başlatıldığını, doktirinde belirtilen borçlardan kooperatif üyelerinin değil yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olduklarının belirtildiğini, dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, dava konusu sözleşmede davacı yönetim tarafından söylemde hiçbir borç ve yükümlülük getirmeyeceğinden bahsedildiğini, müvekkillerinin de bu söyleme güvenerek sözleşmeyi okumadan imzaladıklarını, buna ilişkin tanıkları olmasına rağmen mahkemece dinlenmediğini, dava konusu kooperatif yönetimi ile müvekkilleri arasında yapılan sözleşmede tek taraflı haksız şart teşkil eden ve tek tarafın haksız kazanç elde etmesini sağladığından mütevellit Tüketici Kanununa da aykırılık teşkil etmekte olup müvekkillerinin iradesinin fesada uğradığını, müvekkillerinin ayrı ayrı başta 5.000,00’er TL olup icra neticesinde 11.000,00’er TL olan mağduriyetlerinin giderilmesini, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak icra takiplerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, kooperatif aidatı alacağının tahsili istemiyle başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacı kooperatif tarafından üyeleri olan davalılar hakkında aidat borçlarının tahsili için icra takipleri başlatıldığı, davalıların itirazları üzerine takiplerin durduğu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davalıların davacı kooperatifin üyesi olduğu ve peşin ödeme yaparak daire (bodrum kat) satın aldıkları konusunda uyuşmazlık bulunmamakta olup, uyuşmazlık davalıların takip konusu borçtan sorumlu olup olmadıklarına ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumdadırlar. Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkca ya da zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe ya da benimsemedikçe 1163 sayılı Yasa’nın 23. maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçalı konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz.
Somut olayda davalılar peşin ödemeli ortaklar olup genel kurulda aksi yönde bir karar alınmadığı dosya kapsamından anlaşıldığından davalıların kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam etmektedir.
Takip konusu alacakların SGK ve vergi ödemeleri ile yapı denetim giderleri gibi kooperatifin amacına ulaşması için gerekli genel yönetim giderleri olması nedeniyle tüm ortakların bu giderlerden 1163 sayılı Yasa’nın 23. Maddesi gereğince sorumlu olmaları nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığından davalıların istinaf taleplerinin reddi gerekir.
Yukarıda yapılan tüm bu açıklamalara göre, davalılar vekilinin istinaf dilekçesinde belirttiği nedenler ve kamu düzenine ilişkin hususlara yönelik yapılan inceleme sonucunda kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı …’ten alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı … mirasçılarından alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına,
5-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı …’tan alınarak hazineye irat kaydına,
6-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
7-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 341,55-TL karar harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,15-TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına,
8-İstinaf başvurusu sırasında davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
9-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
10-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi/ikmaline ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 27.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.