Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1269 E. 2022/2302 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1269
KARAR NO : 2022/2302
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2020 (Karar)
NUMARASI : 2018/368 Esas, 2020/171 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
Taraflar arasında görülen tazminat davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunan … plakalı, … model … marka özel aracına, davalı tarafından sevk ve idare edilen ……….plakalı aracın, 30/09/2017 tarihinde arkadan çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında müvekkile ait aracı öndeki araca çarparak hem aracın ön tarafından hemde arka tarafından hasar gördüğünü, kazanın meydana gelmesinde tek kusurlu davalı ……….plakalı araç sürücüsü olduğunu, kaza sonrası aracın hareket kabiliyeti kaza sonucu tamamen ortadan kalktığını, aracın 45 gün hasar gören parçaların değiştirilmesi ve diğer işlemlerden dolayı serviste kalmış olması nedeniyle aracını kullanamadıklarını ve ulaşım ihtiyacını kiralama yaparak karşıladıklarını, kaza sonrası kazaya karışan araç sürücüsünün zorunlu trafik sigortasından müvekkilin aracının yapıldığını, müvekkilinin aracının tramer kaydında bu kaza sebebiyle 12.548,00 TL hasarlı trafik kazası gözüktüğünü, kaza sonrası müvekkilin aracında meydana gelen hasar sebebiyle oluşan değer kaybına ilişkin olarak davalılardan … Sigorta A.Ş.’ye başvurulduğunu davalı şirket’in 2.450,00 TL değer azalışına ilişkin ödeme yaptığını, meydana gelen kaza sonrası müvekkil aracı hasarlı gözüktüğünden dolayı gerçek piyasa değerinde yaklaşık olarak 15.000,00 TL değer kaybı oluştuğunu, davalı şirket müvekkilinin aracındaki gerçek değer kaybını ödemediğini, müvekkiline ait araçta meydana gelen 5.000,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesini, kaza sonrası müvekkil aracın 40 günlük tamir süresin boyunca aracını kullanamadığından dolayı kendisi ve ailesinin ulaşımı için harcamış olduğu ulaşım giderleri 1.000,00 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan araç sürücüsü … ve ……….’den alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın zararı büyütmeden şirketlerine usulü uygun başvuru yapmadan ve kanuna aykırı olarak dava açtığını, bu nedenle dava şartının yerine getirilmediği bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesini gerektiğini, ayrıca davacıya ait … ……. ….. plakalı araç ile şirket nezdinde …….. sayılı poliçe ile sigortalı bulunan ……….plakalı araç arasında 30/09/2017 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde … ……. ….. plakalı araçta değer kaybı meydana geldiğini iddia etmiş ise de, açılan hasar dosyası kapsamında 17/04/2018 tarihinde 2.443,44 TL değer kaybı ödemesinin yapıldığını beyan etmiştir.
Davalı …… ……. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, ikametinin ……… ilçesi olduğundan yetki yönünden usulüne uygun olmadığını ve yasal sürede açılmadığından davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı sevk ve idaresinde bulunan … plakalı, … model …………….. marka özel aracına, davalı tarafından sevk ve idare edilen ……….plakalı aracın 30/09/2017 tarihinde arkadan çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davacıya ait aracın hasar gördüğünden bahisle mahkememizde dava açıldığı, trafikçi bilirkişiden alınan rapora göre; ……….plakalı ……. marka…… model …….renkli minibüs sürücüsü …’in meydana gelen kazasının oluşumunda tek asli kusurlu olduğundan %100 oranında kusurlu olduğu yönünde tespitte bulunulduğu, sigorta alanında uzman ve adli bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporunda davaya konu aracın değer kaybının 2.450 TL olduğu ve ulaşım harcamalarına ilişkin belge bulunmadığından bu yönde alacak doğmadığı yönünde tespitte bulunulduğu, davacı vekilince sunulan dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 2.450 TL değer kaybı nedeniyle ödeme yapıldığından ve davacının aracını kullanamadığı zaman diliminde yaptığı giderleri belgelendirememesi nedeniyle davalıların değer kaybı ve ulaşım giderleri yönünden sorumluluklarının bulunmadığı yönünde tespitte bulunulmakla, davacının davasının reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin eksik inceleme ile karar verdiğini, mahkeme yargılama sırasında toplanılması istenilen delilleri toplamadan ve bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazları dikkate almadan dosyada karar tesis ettiğini, müvekkilin aracı kaza sonrası tamiratının serviste 49 gün sürdüğünü, müvekkilin bu aşamada aracını kullanamadığını ve bu sürede ailesinin ve kendisinin ulaşımını taksiyle sağladığını, günlük kiralama ücretleri bilirkişi tarafından raporunda eksikte hesaplandığını, mahkeme yargılama aşamasında kusura yönelik itiraz olmamasına rağmen ve gereksiz yere keşif yaptığı ve kusur hesaplaması yapıldığını, bu durumun da müvekkilin yargılama giderlerini arttırdığı nedenleri ile kararın kaldırılması veya bozulması ve bilirkişiden rapor aldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu araç hasarı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili, davacının … plaka sayılı aracına, davalının sevk ve idaresindeki ……….plaka sayılı aracın çarpması neticesinde aracının değer kaybı için 5.000,00 TL ve , ayrıca tamirat süresince aracı kullanamaması nedeniyle ikame araç zararının olduğunu belirterek oluşan 1.000,00 TL maddi zararın tazminini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili istinaf etmiştir.
Dosya içerisindeki değer kaybının tespitine ilişkin bilirkişi raporu Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin uygulamalarına uygun değildir.
Mahkemece; ilgili sigorta şirketlerinden, davacının aracının daha evvel karıştığı kaza var ise bu kazalara ilişkin hasar dosyaları da getirtilmek suretiyle, aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek davacıya ait aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değerleri arasındaki farka göre değer kaybının hesaplanması gerekmektedir. (Yargıtay 4. H.D. 2021/18252 Esas, 2022/9695 Karar). Ayrıca bilirkişi heyetinden davacı aracının hasarının niteliğine göre makul tamir süresinin ne kadar olacağı, bu sürede davacının aracını kullanamaması nedeniyle oluşacak zarar miktarının tespit edilmesi ve mahrum kalınan araç nedeniyle uygun bir tazminatın belirlenmesi konularında bir makine mühendisi ya da otomotiv mühendisi bilirkişi ya da bilirkişi heyetinden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile denetime ve hüküm vermeye elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile mahkemece verilen kararın HMK’nın 355, 353/(1)-a-6. maddeleri uyarınca, kaldırılmasına dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 18/06/2020 tarih ve 2018/368 Esas, 2020/171 Karar sayılı kararının, HMK’nın 355, 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 355, 353/(1)-a maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ………..tarihinde oy birliği ile karar verildi.