Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/3264 E. 2022/870 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/3264
KARAR NO : 2022/870
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/11/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/531 Esas, 2019/525 Karar
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden
Kaynaklanan (Alacak)
Taraflar arasında görülen rekabet kurulu kararına dayanılarak talep edilen alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili 09/01/2012 tarihinde davalı ……… ‘den 5.500.000-TL tutarında genel kredi sözleşmesine istinaden, Eşit Taksitli Ticari Kredi kullandığını, akabinde müvekkili ilk olarak 18/03/2013 tarihinde krediden kalan 4.950.000-TL tutarındaki bakiyeyi erken kapatmak üzere davalı bankaya başvuruda bulunduğunu, ancak kapatmadığını ikinci kere 17/07/2014 tarihinde erken kapatma başvurusunda bulunmuş ve bu tarihte farklı bir bankadan kullanmış oldukları kredi ile bakiye kısmı kapatmak durumunda kalmıştır. Zira kredinin kullanılmış olduğu tarihte davalı bankaca uygulanmakta olan faiz oranı diğer bankalarla kartel oluşturmak suretiyle fahiş derece artırılmış ve bu faiz oranı üzerinden haksız kazanç sağlandığını, Rekabet Kurulu’ nun 13-13/198-100 sayılı kararıyla, “kartel” oluşturmak suretiyle faiz oranlarını kendi aralarında anlaşarak belirlediklerini, bu ve sair anlaşmalar ve uyumlu eylemlerle rekabet hukukunu ihlal ettikleri iddia edilen, ….., ……, …., …, …, ……Bankası, …… Bankası, …… A.Ş., ……A.Ş., ……, …… Bankası, ……., ….. ve …. veya …….Bankası‘nın Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal ettiklerine karar verilmiştir ve bu karar neticesinde haklarında adli para cezasına da hükmedildiğini, iş bu karteli oluşturan bankalarca Rekabet Kurulunun bahse konu kararının iptali için dava açılmışsa da açılan davaların reddedildiğini ve Danıştay’ın 2015/….. Esas 2015/….. Karar sayılı ilamı ve yine Danıştay’ın 2015/…. Esas 2015/…….Karar sayılı ilamları ile Rekabet Kurulunun kararı onanmak suretiyle yerinde görüldüğünü, müvekkili şirketin 09/01/2012 tarihinde kullanmış olduğu kredi neticesinde ödemiş bulunduğu faiz bedelinin yasal oranın üzerinde olan kısmının iadesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özete; davacının, zarara uğradığını ortaya koyan hiçbir dayanak mevcut olmadığını, sorumluluğun ferdileştirilmesi gerektiğini, tazminatın hukuki koşulları mevcut olmadığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davanın mevsimsiz açılmış bir dava olduğunu, erken açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkemenizce erken açılan davanın reddine karar verilmezse, Danıştay ……. Dairesinde devam eden karar düzeltme sürecinin ve yargısal kesinliğinin bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, rekabet kurulu kararına göre her bankanın sorumluluğu somutlaştırılmalı ve buna göre karar verilmesi gerektiğini, iddia olunan ihlal piyasayadaki fiyatlara yansımadığı gibi, davacının rekabet kurulu kararına konu 12 banka dışında da kredi kullanabileceği alternatifi bulunmadığın, müvekkili banka açısından tazminat sorumluluğunun yasal şartları oluşmadığını, bilirkişi de bu yönlü hazırladığı raporu ile haklılıklarını ortaya koyduğunu, bu nedenlerle, dava açma hakkının suiistimali görünümündeki bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; “Dosyanın yapılan incelemesinde dosyanın 18/09/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı, davacı vekilince 20/09/2019 tarihinde yenilendiği, dosyanın yenilendikten sonra tekrar 20/11/2019 tarihinde takip edilmediği anlaşıldığından, basit usule tabi davalarda birden fazla işlemden kaldırma işlemi yapılamayacağından, HMK 320/4 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş” gerekçesiyle karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili …….. Ev Tekstil adına,……. Bank Erzurum Şubesi aleyhine Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilen dilekçenin kabul edilerek, mahkemece 2018/531 Esas sayı numarasıyla 27/02/2019 tarihinde dosyanın, derdest hale geldiğini, dosyanın ikini celsesinin 15/05/2019 tarihinde, dosyanın üçüncü celsesinin 18/09/2019 tarihinde, dosyanın dördüncü celsesinin ise 20/11/2019 tarihinde gerçekleştiğini, dosyanın dördüncü celsesi öncesi sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamayacağın dair mazeret dilekçesinin mahkemece kabul edildiğini, karşı taraf vekilinin de duruşmaya katılmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin mazeret hakkında hiç bir araştırma yapmadığını, mazereti belgelendirmek için herhangi bir süre vermediğini, ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, rekabet kurulu kararına dayanılarak talep edilen alacak davasıdır.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada, davanın 2. Kez takipsiz bırakılması sebebiyle açılmamış sayılmasına yönelik karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 20/11/2018 tarihinde açılan davada 27/02/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin hazır olduğu, 15/05/2019 tarihli duruşmada davacı vekilinin hazır olduğu, 18/09/2019 tarihli duruşmada davacı vekilinin katılmaması sebebiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekili tarafından 20/09/2019 tarihli yenileme dilekçesi sunulduğu ve duruşmanın ilk derece mahkemesince 20/11/2019 tarihine bırakıldığı, uyap ortamında davacı vekilince gönderilen 19/11/2019 tarihli mazeret dilekçesinde ” 20/11/2019 tarihli duruşmasına sağlık sebepleri nedeniyle katılamayacağını ” mazeret olarak bildirdiği ve ekinde bir belgenin bulunmadığı, 20/11/2019 tarihli celsede mazeretine ilişkin davacının belge sunmaması sebebiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvuru dilekçesinde mazeret dilekçesi hakkında araştırma yapılmadan mazeretin reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtilerek kararın kaldırılmasının istenildiği ancak, istinaf dilekçesi ekine de sağlık mazereti sebebiyle buna ilişkin bir belgenin dosyaya sunulmadığı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince usul ve yasaya aykırı bir husus görülmemiş, bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353-1-b-1. maddesi gereğince esastan reddi gerekmiş ve aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 80,70-TL harçtan başlangıçta alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı tarafça bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Gerekçeli kararın taraflara tebliği ile harç tahsil müzekkeresi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
6-Kararın kesinleştirme ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 24/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.