Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/2497 E. 2022/737 K. 09.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/2497
KARAR NO : 2022/737
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/06/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/517 Esas, 2019/322 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, davalı ESKİ tarafından 03/10/2018 tarihinde kaçak-usulsüz su tüketim tespit tutanağının düzenlendiğini, davacının babasının tapuyu devir aldığı günden itibaren abone olmaksızın su kullanımı yaptığını, bu durumun oluşmasında davalı taraf ile kiracıların ihmalinin bulunduğunu, tahakkuk ettirilen tutar olan 40.544,07.-TL karşılığında su kullanımının olmadığını, müvekkili davacının 08/10/2018 tarih ve … nolu mukavele ile su aboneliğini yaptırdığını, sonrasında davalı tarafça … fatura numaralı 40.544,07.-TL bedelli su faturasının tanzim edildiğini sonuç olarak … fatura numaralı 40.544,07.-TL bedelli su faturasının icraya konulmamasını ve su kesintisi yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili tarafın 40.544,07.-TL tutarında borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, Eski Genel Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan rutin kontroller sırasında … blokta abonesiz sayaçlı su kullanımı tespit edildiğini, davacının babasına ait iş yerinde kiracıların abonesiz su kullanımı yaptığını ikrar ettiğini düzenlenen faturanın Eski Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince, ” Tüm dosya kapsamından davacı tarafından adına tahakkuk ettirilen 40.544,07TL lik su faturasından kaynaklı olarak borçlu olmadığının tespiti davası açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların iddia ve beyanlarında geçen delilleri toplanmış, faturaya ilişkin gayrimenkulün tapu fotokopisi, ….Tapu Sicil Müdürlüğünün yazsı ,03/10/2018 tarih ve … nolu kaçak su tüketim tespit tutanağı, … fatura numaralı, 40.544,07.-TL bedelli su abonesi sözleşmesi dosyamız arasına celp olunmuş, mahallinde makine mühendisi refakatinde davaya konu su sayacının bulunduğu gayrimenkul başında keşif yapılmış, makine mühendisi bilirkişiden rapor aldırılmış, Tanık … dinlenmiştir.
… Tapu Sicil Müdürlüğünün 27.02.2019 tarihli yazısında dava konusu su faturasına ilişkin yerin ……….. mülkiyetinde olduğunu bildirmişlerdir.
Dosya kapsamında taraflarca sunulan belgelerden dava konusu su sayacına ilişkin 03.10.2018 tarihinde usulsüz -abaonesiz su tüketimi tesbit tutanağı düzenlendiği,su sayacının endeksinin bu tarihte … olduğu,davacının 08.10.2018 tarihinde dava konusu sayaç abonelik sözleşmesini imzaladığı,faturanın 06.11.2018 tarihinde 5687m3 endeks ile 40.544,07 TL olarak düzenlendiği görülmüştür.
Tanık …’in 20/02/2019 tarihli keşif tutanağındaki beyanlarında; “Ben ESKİ’de saha elemanı olarak çalışan personelim. Kaçak usuulsüz aboneliklerin tespit işlemini yaparız. Bir kaç kez dava konusu depoya gelmemize rağmen kapı kapalı olduğundan işlem yapamamıştık. En son geldiğimde … isimli bir şahıs deponun içindeydi. Bizde girdik. Su sayacını kontrol ettik. Akabinde abonesinin olup olmadığını sorduk. Bilgisinin olup olmadığını sorduk. Şahıs bize aboneliğinin olup olmadığını bilmediğini söyledi. Yaklaşık 1 yıldır buranın kiracısı olduğunu ve kullandığını söyledi. Ayrıca mülk sahibine ulaşıp durumdan haberdar edeceğini söyledi. Sonrasında biz mülk sahibi olan …’ya ulaştık aboneliğinin olmadığını beyan ettik. Akabinde bir hafta zaman tanıdık. Sonrasında mülk sahibi gelerek yeni abonelik aldı ve kendisinin şikayeti üzerine de gelip eski sayacı söküp yeni sayacı taktık. Ve eski sayacında bozukluk olup olmadığı konusunda tespit yapılması için bilim ve sanayi bakanlığına gönderdik. Zaten son bir yılda da … isimli şahsın bu depoyu kullandığını, daha önce ise kimin kullandığını bilmediğini, dolayısıyla kendi aboneliğinden önceki işlemlerden bedellerden sorumlu olmadığını beyan ettik. Söyleyeceklerim bundan ibarettir dedi.” yönünde beyanda bulunmuştur.
Makine Mühendisi …tarafından sunulan 25/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu olayda davacı tarafın eyleminin davalı idarenin Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre Kaçak Su Kullanımı olmayıp usulsüz su kullanımı olarak değerlendirilmesi gerektiğini, idarenin tutanak tarihinde yürürlükte olan Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğin’de iş yerinde usulsüz su kullanımı tespit edildiğinde bu eylemden dolayı idarenin zararının ne şekilde karşı tarafa yükletileceğine dair bir hükmün bulunmadığını dolayısıyla ilgili Yargıtay kararları da dikkate alındığında idarenin uğradığı zararın tespitinin mümkün olmadığı ayrıca hatalı çalıştığı tespit edilen sayacın son endeks değeri kullanılmak suretiyle davacı tarafa tahakkuk ettirilen 40.544,07.-TL su tüketim bedelinin hatalı olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Toplanan deliller,usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu ve dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu işyerinin davacı adına kayıtlı olmadığı dava dışı …adına kayıtlı olduğu,usulsüzlük tutanağının düzenlendiği tarih olan 03.10.2018 tarihinde endeksin 5687m3 olduğu,davacının usulsüzlük tespit işleminden sonraki tarih olan 08.10.2018 tarihinde su abaone sözleşmesini imzaladığı,dava konusu 06.11.2018 tarihli faturanın endeksinin 5687m3 olduğu ,davalı tarafca usulsüzlük tutanağında işbu sayacın hatalı çalıştığının tespitinin yapıldığı,hatalı sayacın endeks değerinin kullanılarak davacı tarafa 40.544,07.-TL su tüketim bedelinin tahakkuk ettirildiği, abonelikten sonraki gerçek tüketim endeksinin belli olmadığı eski ve hatalı endeks üzerinden düzenlenen faturanın gerçek kullanım bedelini yansıtmadığı,bu haliyle davacının davasında haklı olduğu sonucuna ulaşılarak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle ” DAVACININ DAVASININ KABULÜ İLE; dava konusu su abonelik faturasından kaynaklı olarak davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine; ” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece savunmalara ilişkin değerlendirme yapılmadığını, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, mahkemece verilen kararın kaldırılması talebi ile istinafa başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, kaçak su kullanımı nedeniyle düzenlenen fatura nedeniyle borçlu olunmadığına yönelik menfi tespit davasıdır.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacı vekilinin dava dilekçesinde, davacı adına ESKİ tarafından düzenlenen 06/11/2018 tarihli fatura nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde yapılan faturalandırma işleminde bir usulsüzlük bulunmadığını savunarak davanın reddini istediği, mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda dava konusu olayda kaçak değil usulsüz su kullanımı olduğu ve davalı İdarenin zararının tespitinin mümkün olmadığının bildirildiği, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu anlaşıldığından ve davalı işlemine dayanak teşkil eden 03/10/2018 tarihli ve …… sıra nolu tespit tutanağında abone olarak … …….., tüketici olarak ……. yazılı olmasına, dava konusu işyerinin davacı adına kayıtlı olmayıp dava dışı …adına kayıtlı olmasına ve Eski Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğinin 61. Maddesi uyarınca fiilen suyu kullananın borcundan sorumlu olduğunun hüküm altına alınmış olmasına göre davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf itirazlarının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında davalı kurumun harçtan muaf olması nedeniyle harç alınmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 09/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.