Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1823 E. 2022/291 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/1823
KARAR NO : 2022/291
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/297 Esas, 2019/233 Karar
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin
Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, davalının müvekkili banka şubesinden 1.000.000,- TL bedelli ticari kredi açıldığını ve kullanıldığını, teminat olarak davalıya ait … plakalı aracın rehnedildiğini, alacağın muaccel olduğunu, davalı tarafın temerrüte düştüğünden zaman aşımı süresinin dolmadığını, kullanılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davalının hesabının kat edildiğini, Beşiktaş …. Noterliğinin 25/03/2016 tarihli ihtarnamesi ile davalıya ihtar edildiğini, alacağın tahsilini temin amacıyla Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının borca ve yetkiyi itiraz ettiğinden takibin durduğunu, davalı tarafın itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olup, takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, yetki itirazının yerinde olmadığını belirterek davalının itirazının iptali ile borç miktarının tamamından ve takip tarihinden itibaren yürütülecek % 39 faiz ve ferilerinden davalı borçlunun müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna, takibin takip talepnamesindeki şartlar dahilinden devamına, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince, “Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişi raporu da dikkate alındığında davacı banka ile davalı arasında gerçekleşen ticari krediler nedeniyle davalının takip tarihi itibari ile davacı bankaya borçlu olduğu, davalının yapılan icra takibine itirazının haksız olduğu kanaatine varılmakla, davacının davasının kabulü ile itirazın iptaline, Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı icra dosyasında yapılan takibin devamına, takip konusu alacak likit nitelikte olmakla 102.750,00 TL asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir. ” gerekçesiyle “İtirazın iptaline, Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı icra dosyasında yapılan takibin devamına, takip konusu alacak likit nitelikte olmakla 102.750,00 TL asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili, mahkemece bilirkişi raporu uyarınca aleyhlerine karar verildiğini, her ne kadar kararda dosyaya ilişkin beyanda bulunmadıkları belirtilmiş ise de; 22/09/2018 tarihinde bilirkişi raporunun tebliği üzerine bilirkişi raporu aleyhine ve davaya ilişkin beyanlarının sunulduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın müvekkilinin borçlu olup olmadığı, bu borcun hangi krediden kaynaklı olduğu, müvekkilinin yapmış olduğu araç kredisi nedeniyle borcunun bulunup bulunmadığının gerekçeli kararda açık bir şekilde tartışılmadığını, müvekkilinin … plaka sayılı aracının rehin edilerek çekmiş olduğu araç kredisinin… nolu hesap detaylarından görüleceği üzere ödendiğini, bu hususun gerekçeli karar ve bilirkişi raporunda yeterince tartışılmadığını, davacı banka ile müvekkili arasında devam eden menfi tespit davası bulunduğunu, bu davada müvekkilinin hesaplarından yolsuzluk yapılmak suretiyle para aktarımları olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığına ilişkin bu davanın konusu ile Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/297 Esas nolu dava dosyasının konusunun aynı olduğunu, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde bu hususu belirttiklerini, bu kredi nedeniyle de müvekkiline gönderilen 25/03/2016 tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesine de itiraz edildiğini, davacı banka ile müvekkili arasındaki bor konusunda uyuşmazlık bulunduğu da dikkate alındığında dava konusu miktar yönünden alacaklı olduğunun kabulünün Kars 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargılamasını birebir ilgilendirdiğinden bu davaların birleştirilmeden hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu alacağın belirli olmadığından ve yargılamayı gerektirdiği dikkate alındığında müvekkili aleyhine inkar tazminatına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın bozulmasına karar verilmesi talebi ile istinafa başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili özetle; davacı bankanın Kars şubesi ile davalı arasında 01.01.2012 tarihli 1 milyon TL bedelli ve 01.01.2013 tarihli 1 milyon bedelli genel kredi sözleşmelerinin imzalandığını, davalının kullanmış olduğu ticari kredilerin teminatı olarak … plaka sayılı aracın rehnedildiğini, davalının kullanmış olduğu kredilerin ve ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edilerek davalı hakkında Erzurum …. İcra Müdürlüğünün 2016/… e. Sayılı icra dosyasında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu bu nedenle itirazın iptalini ve % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı vekili istinaf etmiştir.
Dosya içerisindeki genel kredi sözleşmeleri, araç rehin sözleşmesi, icra takip dosyası ve bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde, davalı … ve kredi sözleşmesi kefillerinin Kars 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/… E. Sayılı dosyasında davacı bankaya karşı kredi alacakları nedeniyle banka tarafından hesap kat ihtarının gönderilmesi ve banka personelinin kendi rızası dışında hesap açıp çeşitli krediler kullanmaları nedeniyle menfi tespit davası açtığı dava tarihinin 15.04.2016 olduğu, eldeki itirazın iptali davasının dava tarihinin ise 19.06.2017 olduğu anlaşılmıştır.
Davacı bankanın eldeki davada davalı tarafından kullanılan kredilerin ödenmemesi nedeniyle kredi hesabının kat edilerek icra takibine başlaması ve davalının itirazı üzerine itirazın iptali davası açtığı, davalının ise Kars 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/… E. Sayılı dosya da aynı kredi sözleşmeleri nedeniyle bankaya karşı menfi tespit davası açtığı, bu itibarla eldeki dava ile Kars 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… E. Sayılı davası arasında davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle bağlantı olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim 6100 sayılı HMK’nın 166. maddesi; “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. (5) İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Bu itibarla somut olayda, bağlantılı iki davadan birinci dava 15.04.2016 tarihinde Kars 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/… E. Sayılı dosyasında açıldığı, UYAP üzerinden yapılan incelemede davanın derdest olduğu ve duruşmasının 16.03.2022 tarihinde yapılacağı anlaşıldığından, eldeki bağlantılı davanın 19.06.2017 tarihinde açıldığı gözetilerek her iki davanın birlikte neticelendirilmesi ve mahkemece davaların birleştirilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile nihai karar verilmesi doğru görülmemiş bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince hükmün esası incelenmeden kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 25/04/2019 tarih ve 2017/297 Esas, 2019/233 Karar sayılı kararının, dava dosyasının esası incelenmeksizin HMK’nın 355, 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 355, 353/(1)-a maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davalı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 28/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.