Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
2. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1046
KARAR NO : 2022/804
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2019
NUMARASI : 2018/583 Esas-2019/158 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2018
Taraflar arasındaki davanın yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince verilen hüküm süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmekle dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince davanın görev yönünden usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Erzurum Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunun kira akdi değil de ödenmeyen para alacağı olduğunu, kira ilişkisinin taşınır bir mal olan kamyonun iş görme akdi olduğunu, dava konusunun alacak sebebiyle itirazın iptali olduğunu, görevsizlik kararının usul ve yasaya uyarlı olmadığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda ” Sulh Hukuk Mahkemeleri” görevlidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 299. maddesinde; ” Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayda; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine 08/11/2018 tarihli takip talebi ile 12/09/2018 faiz başlangıç tarihli, 12/09/2018 düzenleme tarihli, … nolu 24.308,00 TL tutarlı fatura ve 25/10/2018 faiz başlangıç tarihli, 25/10/2018 düzenleme tarihli, …nolu 190,66 TL tutarında fatura borcun sebebi gösterilerek ilamsız icra takibinde bulunduğu, davalı borçlunun süresi içinde borca, takibe ve ferilerine itiraz etmek suretiyle icra takibinin durduğu, davacı alacaklı tarafından süresinde itirazın iptali talebi ile eldeki davanın açıldığı ve davacı tarafından 23/04/2018 başlangıç ve 3 ay süreli … plakalı aracın kiralanmasına ilişkin kira sözleşmesinin faturaların sebebi olarak ibraz edildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme incelendiğinde, davacının araç sahibi olup davacıya ait iş … plakalı aracın, yine davacı tarafından personel istihdam edilmeden davalı şirketin iş sahasında çalıştırılması için kiralandığı, aracın tamamen davalının kullanımına terk edildiği; sözleşmede aracın bakım ve onarım ile kullanım esaslarının kiracıya ait olduğunun kararlaştırıldığı görülmüştür. Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığı oluşturan hukuki ilişki, kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacı vekilinin Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/03/2019 tarihli ve 2018/583 E.-2019/158 K. sayılı hükmüne yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-)Peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-)Davacı tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderinin başvurucu üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf gider avansından hükmün tebliği için gerekli masraflar düşüldükten sonra varsa bakiye kalan kısmın yatırana iadesine,
5-)HMK’nın 359/4 maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
6-)HMK’nın 302.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve gider avansı işlemlerinin karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-c maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 11/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.