Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/906
KARAR NO : 2023/1806
KARAR TARİHİ: 29/09/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/02/2023
NUMARASI : 2021/219 Esas – 2023/56 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Erzurum …’de faaliyet göstermekte olan …Alabalık Tesislerini işletmekte olduğunu, davalı … Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğü çalışanları tarafından 03/06/2019 tarihinde yapılan alt yapı çalışmaları sırasında müvekkil şirketine ait olan su boruları devre dışı bırakılarak kazı çalışmalarının yapıldığını, çalışma tamamlandıktan sonra su borularının tekrar aktif hale getirilmeksizin çalışma tamamlandığını, su kesintisi nedeniyle havuzlara su akmamasından dolayı alabalık tesisinde bulunan 700 adet her birinin ortalama ağırlığı 2,5 kg damızlık gök kuşağı alabalık oksijensiz kalarak telef olduğunu, çalışmanın yapıldığı tarih olan 03/06/2019 tarihinin Ramazan Bayramı arifesi olduğunu, bu çalışmanın yapılacağına dair müvekkil şirkete davalı kurum yetkilileri tarafından herhangi bir bildirim de yapılmadığını, müvekkil şirket yetkililerinin çalışmadan ve zarardan sonradan haberdar olduğunu, müvekkilin başvurması üzerine … İlçe Tarım Müdürlüğü yetkilileri tarafından zararın belediye çalışması sonucu oluşan su kesintisinin sebebiyet verildiğinin tespit edildiği, bu nedenlerle belirsiz alacak davası niteliğinde uzman bilirkişiler tarafından hesaplandığında fazla çıkması halinde artırılmak üzere telef olan 700 adet her birinin ortalama ağırlının 2,5 kg damızlık gök kuşağı alabalık için 1.000,00 TL, damızlık alabalık telef olduğundan dolayı yavru alamadığı balıklar nedeniyle yoksun kalınan kar 1.000,00 TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 03/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın zamanaşımına uğradığını, açılan davada görevli mahkemenin idari yargı olduğunu, davacının telef olduğu iddia edilen balıkların ve yavrularının sayıları belirlenebilmişken alabalık üretim ve yetiştirme işi yapan davacının uğradığını iddia ettiği zararın maddi karşılığın belirleyememesinin imkansız olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, bu nedenlerle davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; “… davacının veterinerlere yaptırdığı tespitte düzenlenen tutanakta tahmini olarak alabalık sayısı belirtildiğinden davacı uğradığı zararı tam olarak ispat edememiştir. Ayrıca davacı alabalık tesisini bayram olması nedeniyle kapattığını kendisi beyan ettiğinden ve tacir olan davacının basiretli bir iş adamı gibi davranarak kapatılan tesisine bir nöbetçi bırakması düşünülebileceğinden zararın meydana gelmesinde kendi kusuru da bulunduğundan meydana gelen zararda indirime gidilmiş ve tarafların kusurları nedeniyle oranlama yapılmıştır. Davacının zararını net olarak ispat edememesi ve zararın meydana gelmesinde kendi kusurunun da bulunması nedenleriyle TBK’nin 50/2 ve 52/1 maddeleri gereğince talep edilen tazminattan %50 oranında indirim yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Açıklanan nedenler ve davacının ıslah dilekçesinde 700 adet alabalık bedeli olan 42.875,00 TL ve 1.130.000 adet yumurta bedeli olan 90.409,00 TL toplamı 133.275,00 TL tutarındaki talebinin yarısı üzerinden davanın kısmen kabulü ile; 66.637,50 TL’nin 03/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
66.637,50 TL’nin 03/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, …” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; zararın kanıtlandığını, tutulan tutanaklarda telef olan balık sayısı ile bunlardan elde edilecek yumurta adedinin yazılı olduğunu, zararın su kesintisinden meydan geldiğini, davalı tarafın kusurlu olduğunu, yapılacak çalışma dolayısıyla kendisinin bilgilendirilmediğini, olay günü işletmede bulunmasının da sonucu değiştirmeyeceğini, davalının tam kusurlu olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunarak davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının iddiasını kanıtlayamadığını, telef olan balık sayısının davacının beyanına göre belirlenmesinin hatalı olduğunu, veteriner hekimler tarafından tutulan tutanağın davacının beyanına göre oluşturulduğunu, sudan numune alınarak inceleme yapılmadığını, balık ölümlerinin farklı bir nedenden kaynaklanmış olabileceğini, davacının iddialarının çelişkili olduğunu, balıkların diğer işletmeye taşınmış olabileceğini, ticari faize karar verilmesinin hatalı olduğunu ayrıca faizin ıslah tarihinden itibaren verilmesi gerektiğini beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiile dayalı tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı şirket, alabalık üretim çiftliğine gelen suyun davalı tarafından yapılan çalışma esnasında kesilmesi sonucu çiftlikte bulunan balıkların telef olduğunu ileri sürerek telef olan balıkların değeri ile bunlardan alınacak yumurtalar için yoksun kaldığı karın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı zararın yaptıkları çalışma sonucu oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, Mahkemece davanın usulden reddine dair verilen karar Dairece “… “Davalı … Müdürlüğü, 2560 Sayılı İstanbul Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’da yapılan değişiklik ve bu kanunun diğer … Belediyelerine de uygulanacağı hükmü gereği (Ek Madde 5) 2560 Sayılı Kanuna tabi bir kuruluş haline gelmiştir. 29.11.1995 tarih ve 1995/11-647E, 1995/1043K sayılı Hukuk Genel Kurulu kararında benimsendiği gibi 2560 Sayılı kuruluş kanununa tabi olan ESKİ’nin faaliyetini özel hukuk kurallarına göre yürüttüğü 2560 sayılı yasaya 3305 sayılı kanunun 3. Maddesi ile eklenen ek 5 maddesi uyarınca TTK anlamında tacir sayılan bir kuruluş olduğu, öyle olunca hakkında özel hukuk hükümleri uygulanacağından davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkeme olduğu gözetilmeksizin yargı yolunun caiz olmadığından bahisle davanın usulden reddi hatalı olduğu …” gerekçesiyle kaldırılmış, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Tarım Müdürlüğü’ne bağlı veteriner hekimlerce olay günü olan 03.06.2019 tarihinde tutulan tutanağa göre tahmini 700 adet damızlık alabalığın su kanalına zarar verilmesi sonucunda telef olduğunun belirtildiği, Nisan 2019 tarihli Tarım Müdürlüğü kayıtlarında yer alan tutanaktan balık çiftliğinde 1.130.000 adet üretilen yavru miktarı bulunduğu, dosya içeriğine sunulan olay günü davalı çalışanlarınca tutulan tutanağa göre davacının yapılan çalışmadan bilgilendirilmesi amacıyla arandığı ancak ulaşılamadığının beyan edilmiş olduğu, …..’nden alınan birim fiyatlara göre oluşturulan bilirkişi raporunda damızlık alabalık değerinin ve sağlıklı alınabilecek yavru adedi olan 1.300.000 adet yumurta değeri toplamının 133.275 TL olarak belirlendiği, alınan bilirkişi raporuna göre yapılacak kazı çalışmasının 3.5 saat olabileceğinin saptandığı anlaşılmaktadır.
Somut olaya gelince; alınan bilirkişi raporları sonucu zararın doğru olarak tespit edildiği, meydana gelen olayda davalı kurumun sorumluluğunun olduğu, davacının balık çiftliğini terk etmesi sonucu meydana gelen zarardan sorumluluğu dolayısıyla kusur oranının isabetli olarak belirlendiği, davaya konu zararın haksız eylemden kaynaklanması ve davalının da tacir olması nedeniyle, tacirin haksız eyleminin de TTK.nun 3. maddesi gereğince ticari iş niteliği taşıması gözönüne alındığında hükmedilen tazminata talep gibi ticari işler için uygulanan ticari faizin uygulanmasının da doğru olduğu, faiz başlangıcının haksız fiil tarihi olarak belirlenmesinde de bir hata bulunmadığı anlaşılarak Mahkemece verilen kararda hatalı bir yön bulunmamaktadır. ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2010/15601E – 2012/6395K sayılı ilamı)
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, uyuşmazlığın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)/b-1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/219 E – 2023/56 K sayılı kararına yönelik istinaf başvurularının, HMK’nın 353-(1)/b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Davalıdan alınması gereken 4.552,00-TL harçtan, peşin alınan 1.138,00-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 3.414,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacıdan alınması gereken 269,85-TL haçtan, peşin alınan 179,90-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 89,95-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin tarafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nın 362-(1)/a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.