Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2023/183 E. 2023/1863 K. 29.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/183
KARAR NO : 2023/1863
KARAR TARİHİ : 29/09/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2022
NUMARASI : 2021/314 Esas – 2022/534 Karar
ASIL DOSYA
DAVA : Alacak
BİRLEŞEN DOSYA Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/270 Esas 2022/309 Karar sayılı dosyası;
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
2021/314 Esas sayılı asıl dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …’nun davalı … Asansör Yürüyen Merdiven İnş…Ltd. Şti’ne asansör yapım işi karşılığında EFT ve ÇEK aracılığı ile 467.879,00.-TL ödeme yaptığını fakat iş sahibince asansör kapasitesinde değişikliğe gidildiğini, davalıyla kendilerine bildirilen yeni ölçüme göre sözleşmenin revize edilmesi hususunda davalıyla anlaşamadıklarını, davacı şirketin 297.950,00.-TL tutarında iş yaptığı için davalı şirketin 169.929,00.-TL borçlu kaldığını iddia etmek ile birlikte 30/05/2018 tarihli 65.000,00.-TL tutarındaki çekin ödenmesinin tedbiren durdurulmasını 169.929,00.-TL’nin ödeme günündeki ticari faizi ile birlikte davalı tarafından ödenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili asıl dosyada cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde fatura edilmeyen 94.400,00.-TL’nin ödendiğinin ileri sürmesinin de hukuka aykırı olduğunu, somut olayda ödenen faturaların bulunduğunu, kapalı faturaların veresiye satışlarda düzenlendiğini ve ödendiğinin kaşe ve imza ile belirlenmesi gerektiğini, ödemelerin bir kısmının ödenmesine rağmen faturaya bağlanmadığının ileri sürülmesinin mümkün görülmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen 2022/270 Esas sayılı dosyasında;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil şirket ile davadışı ………… arasında şifahi olarak asansör yapım işine ilişkin sözleşme akdedildiği, davalılar tarafından, müvekkilİ şirketin ediminin bir kısmı yüklenildiği, ne varki davalıların alt yüklenici sıfatı ile edimlerini gereği gibi yerine getirememesi nedeniyle dava dışı … tarafından müvekkili şirket aleyhine açılan alacak davasının Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyasında karara bağlandığı ve müvekkilinin ciddi bir miktar tazminata mahkum edildiğini, davadışı … tarafından Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyasından verilen kararın, Erzurum…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/….. E. Sayılı dosyasından ilamlı icra takibine konu edildiğini, müvekkili şirketin bu dosyaya 255.217,97 TL’lik teminat mektubu sunmak zorunda kaldığını, davadışı … tarafından açılan dava uyarınca ödenmek / teminat mektubu sunulmak zorunda kalınan tutarın, davalıların kusurlu olarak edimlerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını, müvekkilinin rücu hakkı bulunduğunu, bu hakkın kullanılması kapsamında, müvekkili şirket adına İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/…… E. sayılı dosyası üzerinden davalılar aleyhine icra takibine girişildiği fakat davalıların söz konusu takibe itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini beyanla davalıların İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/…… E. sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazların ayrı ayrı iptali ile takibin yasal fer’ileriyle birlikte her iki davalı yönünden ayrı ayrı devamına, davalıların asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere ayrı ayrı icra inkar tazminatına tazminatına mahkûm edilmelerine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılar vekili, birleşen dosyasında cevap dilekçesi ile davalı … yönünden husumet itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da davacının müvekkilleriyle olan ticari ilişkisinin mal alım satımı şeklinde olduğunu ancak dava konusu eser sözleşmesiyle alakalı taraflar arasında anlaşma bulunduğu hususunun ve Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesince keşif ve bilirkişi incelemeleri neticesi alt yüklenicilik ilişkisinin bulunduğu tespitinin gerçeği yansıtmadığını husumet ehliyeti ve esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; “…Mahkememizin asıl dava dosyasının dava konusu, dava sözleşmeden kaynaklı 169.929,00-TL’lik alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizin birleşen 2022/270 Esas sayılı dava dosyasının dava konusu, İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasına ilişkindir.
Mahkememizce tarafların iddia ve beyanlarında geçen delilleri toplanmış, taraf beyanları, bilirkişi raporu, müzekkere cevapları, klasör halinde ihale dosyasının tüm kapsamı itibariyle sözleşme ile şartnameler, ara ve kesin hakediş belgeleri ve özellikle ihale makamının proje değişikliğine dair tüm belgeler ile asansör kapasite değişimine ait belgelerin iş bu dosyamız arasına alınmıştır.
Gelir Uzmanı … tarafından aldırılan 23/10/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; iş bedelinin dava dosyasında herhangi bir sözleşme olmadığı için bilinmeyen ticari ilişkiden kaynaklı alacak davasında davacı ve davalının yasal defterlerinin incelemesinde; dava dosyasına sunulan 203.550,00.-TL tutarındaki 2 adet faturanın tarafların defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacının davalıya 2016 yılında 25.000,00.-TL, 2017 yılında 20.000,00.-TL olmak üzere toplam 45.000 TL eft yolu ile ödeme yaptığı, 57.879,00.-TL değerinde çek verdiğini, dava dosyasında iddia edilen ödemelerin eft ile yapılanlar tespit edilmiş olup toplam 6 adet çekten 2017 yılına ait olan 3 adet çekin sadece 1 tanesinin tespit edildiğini, gerek davacının defter-i kebiri boş olarak vermiş olmasından gerekse davalının alınan çekler hesabında olmamasından dolayı 2017 yılına ait 2 adet çek kayıtlarından tespit edilemediğini, sonuç olarak; davacı defterlerinden davalıdan 2017 yılında 203.550,00.-TL bedelli 2 adet fatura kayıtlarına alarak ödemeleri gerçekleştirdiği, davalı defterlerinden, davacıya 2017 yılında 203.550,00.-TL bedelli 2 adet fatura düzenlendiği, davacıdan 2016 ve 2017 yılında toplam 102.879,00.-TL tahsilat yapıldığının tespit edildiği, işin gerçek bedelinin bilinmediğinden kayıtlardan 203.550,00.-TL olduğu ve buna karşılık davacının 203.550,00.-TL ödeme yaptığını, davalının 102.879,00.-TL tahsilat yapıldığının ticari defterlere kayıt edildiği tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizin 12/12/2018 tarihli 2 nolu celsesinde, dosyaya gelen banka yazılarını ve cevaplarını ve ödeme dekontlarını değerlendirmek üzere dosyada ek rapor aldırılması için yeniden bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Gelir Uzmanı … tarafından aldırılan 25/12/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosyanın ve bankalar tarafından sunulan ödeme belgelerinin değerlendirilmesinin sonucunda; davacının davalıya 2016 yılında 25.000,00.-TL, 2017 yılında 20.000 TL eft yolu ile 422.879,00.-TL de çek ile olmak üzere toplam 467.879,00.-TL ödeme yapıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizce 20/02/2019 gün ve 2018/… Esas – 2019/… sayılı kararı ile, davalı tarafın asansörün eksik yapıldığına yönelik davacı iddiasına karşı herhangi bir savunmada bulunmadığı ve bu yönde delil de ileri sürmediği dikkate alındığında işin eksik yapıldığı ,toplam bedelinin 467.879,00TL olduğu,davalının 297.950,00TL lik iş yaptığı ve davacı tarafından 169.929,00TL fazla ödeme yapıldığı , davalının yapılan bu fazla ödeme nedeniyle sebepsiz zenginleştiği sonucuna ulaşılarak davanın kabulü ile 169.929,00TL alacağın kademeli olarak en son haksız ödemenin yapıldığı tarihten itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verildiği, davalı şirket vekilinin iş bu kararımıza istinaf ettiği, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi Başkanlığının 04/06/2021 gün ve 2019/730 Esas – 2021/836 Karar sayılı ilamı ile ”Davacı tarafın aldığı ihale sonrası davalıyla asansör yapımına ilişkin anlaşma yaptığı ancak iddia kapsamında asansörlerin büyüklük ve kapasite ölçülerinin değişmesinden kaynaklı olarak fiyat hususunda mutabık kalınamaması nedeniyle yapım işinin dava dışı bir başka firmaya verildiğinin anlaşıldığı, yerel mahkemece gerekçede davalı tarafça işin eksik yapılmadığına dair bir savunmada bulunmadığı dile getirilerek teknik inceleme yapmaksızın ve yapılan iş bedeli hesaplattırılmaksızın eksik mali incelemeyle davanın esasına ilişkin karar verildiği, bedele ilişkin bir ikrar bulunmadığı gibi 6100 Sayılı HMK 31-(1) maddesince hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğünün olduğu, mahkemece yapılacak işin öncelikle davacı yanın aldığı ihale dosyasının (sözleşme, şartnameler, ara ve kesin hakediş belgeleri, özellikle proje değişikliğine ilişkin tüm belgelerin eksiksiz olarak) teminiyle, 6100 sayılı HMK’nın 266 ve devamı madde hükümlerine uygun tercihen inşaat, makine mühendislerinden ve mali bilirkişiden seçilecek bilirkişiler kurulu aracılığıyla gerek duyulursa mahallinde keşif yapılarak, sözleşmede bedel kararlaştırılmadığından 6098 sayılı TBK’nın 481. maddesi uyarınca iş bedelinin mahalli piyasa rayiciyle hesaplanmasının gerektiği, davalı yüklenicinin proje değişikliğine kadar yaptığı imalâtın gerekirse ihale dosyasındaki hakediş ödemelerinden de faydalanılarak miktarı ve değerinin belirlenmesi, davacının nakdi ve çek yoluyla yapıldığını ifade ettiği ödemelerin tespit edilerek iş bu bedelden indirilmesi suretiyle davacının fazladan ödeme yapıp yapmadığının belirlenmesi ve neticeye göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği ve mahkememizin 2021/314 Esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce İzmir .. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/……Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden istendiği, ilgili mahkemece dosyanın UYAP’tan gönderildiği, dosya incelendiğinde; davacının …, davalıların … ve …, davanın İtirazın İptali davası olduğu, dava tarihinin 30/06/2020 olduğu, İzmir Asliye Ticaret Mahkemenin 02/11/2021 tarihli 2021/…….sayılı kararı ile ” Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/314 Esas sayılı alacak davasında eser sözleşmesine ilişkin olarak iş sahibi tarafından dosyamız davacısı üst işverene karşı yapılan işin tutarı ile ödenen bedellerden doğan uyuşmazlıktan kaynaklı dava açıldığı, alınan bilirkişi raporu ile yargılama sonucu dosyamız davacısının toplamda 255.21,97-TL ödemeye mahkum edildiği, dosyanın istinaf kararı ile kaldırılmasına karar verildiği, mahkememiz dosyasında ise üst işveren davacının aynı sözleşme gereği alt yüklenici davalılara davaya konu eser sözleşmesi gereği verdiği çekler tahsil edilmelerine rağmen hiçbir zaman işe başlamadıkları, kusurlu edimleri nedeniyle iş sahibi tarafından açılan dava ile kendisini muhatap ettikleri, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi kararının takibe konulması neticesinde davacı tarafından icra dosyasına 255.217,97-TL’lik teminat mektubu sunulmak zorunda kalındığından zarara uğranıldığı, dolayısıyla aslında ödenen çeklerin bedelsiz kaldığından takibe itirazın iptali davası iddia ve savunmalarından anlaşılacağı üzere, her iki dava dosyasındaki davaya konu edilen maddi vakıalar ile iddiaların aynı iddia ve maddi vakıalardan kaynaklandığı, her iki dosyada toplanacak delillerin büyük oranda benzer ve aynı nitelikte olduğu ve delillerin birlikte değerlendirilmesi ile aynı nitelikte incelemeler sonucu oluşturulacak raporla hükme varılacağı, böylece her iki davada birbiri ile çelişmeyen hükümlere ulaşılabileceği, biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyecek nitelikte olduğu, birinde verilecek kararın bekletici mesele yapılması gerekeceği ihtimali ile yargılamanın ilerleyemeyeceği, dolayısıyla her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, buna göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 166/4. maddesinde belirtilen şekilde davaların birlikte görülmesinde gerek usul ekonomisi gerekse yargılamanın hızı ve bütünlüğü açısından yarar ve zorunluluk bulunduğu gerekçesiyle iş bu dosyanın mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
İzmir …. İcra Müdürlüğü 2019/…… Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, alacaklının … Asansör Yürüyen Merdiven İnşaat Taah. Hayvancılık ve Petrol Ürünleri Tİcaret ve Limited Şirketi olduğu, borçlunun … Asansör Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi olduğu, asıl alacağın 255.217,97 TL olduğu, takip konusunun muhatabı … ibraz tarihleri 15.02.2018 ve 15.04.2018 olan iki adet çekin tahsil edilmesi ve fakat alt yüklenicilik ilişkisi kapsamında gereğinin yapılmaması nedeniyle alacaklıya karşı açılan ve Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamının icra nedeniyle uğranan zararın (icra dosyasına sunulmak zorunda kalınan teminat mektubu tutarının) rücuen tahsili istemi olduğu, takip tarihinin 15.04.2019 olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin 21/02/2022 havale tarihli dilekçesi ile mahkememize dava konusu işe ait sözleşme ve faturaları ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Horasan … Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının almış olduğu ihale dosyasının tüm kapsamı itibariyle sözleşme ile şartnameler, ara ve kesin hakediş belgeleri ve özellikle ihale makamının proje değişikliğine dair tüm belgeler ile asansör kapasite değişimine ait belgelerin tümünün istendiği, ilgili kurumca istenilen belgelerin gönderildiği ve iş bu dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce celse arasında keşif yapılarak İnşaat Mühendisi, Makine Mühendisi ve Mali Müşavir tarafından rapor alınması için Horasan Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazıldığı, talimat mahkemesince keşif yapıldığı, bilirkişiler tarafından düzenlenen 14/09/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … ile davalı … Asansör Yürüyen Merdiven İnş. Taahhüt Hayvancılık Petrol Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki Alacak ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası dosyası üzerinde yapılan inceleme ve hesaplamalara göre;
Davacı ile davalı arasındaki alacak davasında, taraflar arasında 2017 yılında yapılmak üzere toplamda 6 Adet Asansör yapılması için 467.879,00-TL bedel ile anlaşma yapıldığı (dosyaya sözleşme / anlaşma sunulmadığı-davacı beyanı doğrultusunda),
– Bu 6 adet asansörlerden 3 adet 3 duraklı asansörlerin davalı tarafından 203.550,00-TL bedel karşılığında yapıldığı dosya içerisindeki faturalardan anlaşıldığı,
– Bu 6 adet asansörlerden 1 adet asansör ile ilgili olarak dosya içeriğinde teknik bilgi (kapasite ve durak sayısı) ve fatura olmadığı, Ancak taraflar arasında 94.400,00-TL bedel ile yapılan bu asansör ile ilgili taraflar arasında çekişme olmadığından, ve yerinde tespit istenilmediğinden herhangi bir teknik inceleme yapılmadığı,
– Dava dosyası kapsamında; davacı … tarafından 45.000,00-TL EFT ve 422.879,00-TL çek bedeli olarak toplam 467.879,00-TL davalı … Asansör Yürüyen Merdiven İnş. Taahhüt Hayvancılık Petrol Ürünleri San.ve Tic. Ltd. Şti ne ödeme yapıldığı,
Davaya konu olan asansörler ile ilgili olarak mahallinde yapılan tespit-inceleme ve dosya içeriğine sunulan bilgi ve belgeler dikkate alınarak irdelendiğinde, dava konusu asansörlerin yapıldığı ” binanın 2016 yılında 2016/… … ile 07/06/2016 tarihinde Davacı … ile dava dışı Erzurum Horasan ………………. arasında yapılan 3.892.000,00-TL bedelli sözleşme ile “100 kişilik öğrenci yurdu bin, olduğu, Mevcut durumda binanın … Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kız Öğrenci Yurdu olarak faaliyet gösterdiği, 100 kişilik öğrenci yurdu binası (… Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kız Öğrenci Yurdu)’na 2 Adet 6 duraklı 1250 kg’lik asansör yapılı olduğu tespit edildiği,
– Dava dışı Erzurum Horasan ………………. tarafından 2 adet 6 duraklı 800 kg’lık asansör yerine, vapı denetim elemanlarınca teknik rapor düzenlenerek proje değişikliği yapılarak 2 adet 6 duraklı 1250 kg asansörün yapılması uygun görüldüğü,
-Proje değişikliği ile birlikte davacı ile davalı arasında anlaşma yapılan 2 adet 6 duraklı 800 kg’lik yurt binası için 169.420,00-TL tutarında, asansörlerin kapasitesi 1250 kg çıktığı için parasal anlaşmazlık yaşandığı, davacı tarafından proje değişikliği ile birlikte 100 kişilik yurt binasına 2 adet 6 duraklı 125/ kg asansörü dava dışı ………(……….. Asansör)’e 142.000,00-TL bedel ile yaptırdığı,
– Proje değişikliği ile birlikte imalatlar yapıldığından dolayı, davalı tarafından 2 adet 6 duraklı 800 kg’lık asansörler için herhangi bir imalat yapılmadığından, Erzurum BAM 1.Hukuk Mahkemesinin 2019/730E ve 2021/836 Karar sayılı kararı doğrultusunda herhangi bir hesaplama yapılmasına gerek duyulmadığı;
-Yukarıdaki tespit ve değerlendirmeler sonucunda davacının davalıya toplam ödeme yaptığı tutarın 467.879,00-TL olduğu, davalının yapmış olduğu işlerin bedeli ise toplamda 297.550,00-TL (203.550,00-TL + 94.000,00-TL) olduğu, davacının alacağının 467.879,00-297.550,00 = 170.329,00-TL olduğunu bildirir rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Asıl dava bakımından tüm dosya kapsamına göre; Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2019/730 Esas 20121/836 Karar sayılı kaldırma kararı doğrultusunda davacı yanın aldığı ihale dosyası temin edilerek bilirkişiler kurulunca keşif yapılmış, sunulan bilirkişi raporunda davacının davalıya yaptığı toplam ödeme tutarın 467.879,00-TL olduğu, davalının yapmış olduğu işlerin bedeli ise toplamda 297.550,00-TL (203.550,00-TL + 94.000,00-TL) olduğu, davacının alacağının 467.879,00-297.550,00 =170.329,00-TL olduğunu bildirir rapor düzenlendiği anlaşılmış, mahkememizce taleple bağlı kalınarak önceki karar doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş, temerrüt tarihleri hususu kaldırma kararına konu edilmediğinden mahkememizce aynı temerrüt tarihleri uygulanmıştır.
Birleşen dava yönünden tüm dosya kapsamına göre; davacı … Asansör ..Ticaret Limited Şirketi vekili dava dilekçesinde dava dışı … ile asansör yapım işine ilişkin sözleşme akdedildiğini, davalılar tarafından bu işin ediminin bir kısmının yüklenildiğini, davalıların edimini yerine getirememesi nedeniyle asıl davanın açıldığını, müvekkilinin tazminata mahkum edildiğini bu nedenle Erzurum ….. İcra Müdürlüğü 2019/….. Esas sayılı dosyaya 255.217,97 TL tutarında teminat mektubu sunulduğunu, davalıya işi yapılması için iki adet çek verildiğini, bu çeklerin tahsil edilmesine rağmen işe başlanılmadığını ileri sürmüş, İzmir …. İcra Dairesi 2019/…… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamını talep ve dava etmiş, mahkemece dosyanın asıl dosyamızla birleştirme kararı verilmiştir.
Davalı vekili , müvekkilinin hiçbir zaman davacının alt yüklenicisi olmadığını, taraflar arasında mal alımı satımı şeklinde ticari ilişkisi bulunduğunu ancak davacının yüklenmiş olduğu eser sözleşmesi ile ilgili müvekkili ile alt yüklenici olarak anlaştığının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İzmir …. İcra Dairesi 2019/…… Esas sayılı incelendiğinde, takip konusunun ‘muhatabı … ibraz tarihleri 15.02.2018 ve 15.04.2018 olan iki adet çekin tahsil edilmesi ve fakat yüklenicilik ilişkisi kapsamında gereğinin yapılmaması nedeniyle alacaklıya karşı açılan Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… Esas 2019/… Karar sayılı ilamının icrası nedeniyle uğranan zararın (icra dosyasına sunulan teminat mektubu tutarının) rucuen tahsili istemi’ olduğu anlaşılmış, her ne kadar davacı, taraflar arasında alt yüklenicilik sözleşmesi olduğunu, davalının asıl davaya konu işin bir kısmının davalı tarafından yapılacağını beyan etmişse de taraflar arasında imzalanan yazılı bir sözleşme ibraz edememiş, işin davalı tarafından yapılıp yapılmayacağı, ne kadarının yapılması gerektiği, davacının beyanına göre ‘bir kısmının’ ne kadarlık kısmı kapsayacağı da yazılı sözleşme ile belirleneceğinden, davacının verildiğini iddia ettiği çeklerin ‘ödeme vasıtası’ olduğu düşünüldüğünde, davalının da kabulünde olan ticari mal alım satımı nedeniyle de verilmiş olabileceği, alt yüklenicilik sözleşmesi nedeniyle verilmiş olsa dahi bunun sözleşmede veya ayrı bir teslim tesellüm metninde yer alması gerektiği, davacı tarafından buna ilişkin delil de sunulamadığı ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
A-Asıl dava yönünden;
1-Asıl dava yönünden davanın kabulü ile, 169.929,00-TL alacağın (29.929,00-TL lik kısmına 22/02/2018 tarihinden itibaren, 75.000,00-TL’lik kısmına 20/04/2018 tarihinden itibaren, 65.000,00-TL’lik kısmına 31/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte) davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine;
B-Birleşen 2022/270 Esas sayılı dava yönünden;
1-Birleşen dava yönünden davanın reddine,… ” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ:
Birleşen (2022/270 E.) dosya davalıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/314 E. Sayılı dosyasında, Birleşen 2022/270 Esas sayılı dava yönünden verilen kararın vekalet ücreti kısmı bakımından usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının iddiasını ispatlayamaması nedeniyle de davanın reddine karar verildiğini, lehlerine 9.200,00-TL maktu vekalet ücretine hükmedildiğini, birleşen dosyanın harca esas değerinin, takip çıkış tutarı olan 255.217,97-TL olarak belirtildiğini, maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili … bakımından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi ve ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı/Birleşen Dosya Davacısı … Asansör … Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl dava yönünden bilirkişi incelemesinde herhangi bir rayiç bedel araştırması yapılmadığını, raporda teknik hatalar bulunduğunu, birleşen dava somut uyuşmazlıkta ait yüklenici olan davalıların eser sözleşmesinden doğan edimlerini gereği gibi ifa etmemeleri nedeniyle müvekkilinin asıl davada davacı olan şahsa karşı tazminat yükümlülüğü altına girmesi nedeniyle uğradığı zararın rücuen tahsili amacıyla açıldığını, birleşen dosya yönünden delillerin hiç toplanmadığını, ileri sürülen hususlarda araştırma yapılmadığını, gerekli olan tahkikat faaliyetlerinin yürütülmediğini, asıl dava yönünden bilirkişi raporlarının alındığını ve keşif icra edildiğini, birleşen dava yönünden ise hiçbir tahkikatın yapılmadığını, yazılı sözleşme yapılmamış olması olgusunun bir ticari uyuşmazlığın çözümünde gerekçe olarak yeterli olamayacağını, birleşen dava yönünden verilen davanın reddi kararının kaldırılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Asıl dava; eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi davacı tarafından fazladan yapılan ödemenin davalı yükleniciden tahsili istemiyle açılan alacak davası, birleşen 2022/270 Esas sayılı dava ise yüklenici davacının kendi alt yüklenicisi olduğunu iddia ettiği kişilere karşı açtığı Erzurum…….. İcra Müdürlüğü 2019/….. Esas sayılı takip dosyasına sunulan teminat mektubu bedelinin davalılardan tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddine karar verilmiş, karara karşı asıl dosya davalısı/birleşen dosya davacısı ve birleşen dosya davalılar vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosya safahatına bakıldığında; asıl dava dosyasında yüklenici … Asansör …Ltd. Şti firması tarafından …. Asansör … Ltd. Şti ve …’a karşı İzmir .. ….2020/… E. 2021/… K. Sayılı dosyası üzerinden açmış olduğu itirazın iptali dosyasının incelemeye konu asıl dava dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesince dava dosyalarının hukuki nitelik ve taraflarının farklı olduğu gerekçesiyle birleştirilen dosyanın tefrikine karar verilerek aynı mahkemenin 2021/314 E. Numarasını aldığı, mahkemece anılan dosya üzerinden verilen 16/05/2022 tarihli kararla birleşen dosyada kesin yetki kuralının uygulama alanı bulunmadığı ifade edilerek tefrik edilen dosyanın ana dosyayla tekrar birleştirilmesine karar verildiği görülmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 297-(2). maddesi uyarınca hüküm, açık, kararların infazına olanak sağlar ve infaz sırasında tereddüde yer vermeyecek nitelikte bulunmalı; hüküm fıkrasında, taraflara yüklenen hak ve borçlar şüphe ve tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklanmalıdır. Keza HMK’nin 298-(2) maddesinde ise gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz hükmü mevcuttur.
İlk derece mahkemesi gerekçeli karar başlığında asıl dava dosyasında davalı tarafın … Asansör … Ltd. Şti.’den ibaret olduğu, …. Asansör … Ltd. Şti. ve … isimli davalıların asıl dava dosyasında taraf olmadıkları halde gerekçeli karar başlığında asıl dava yönünden de davalı olarak gösterilmesi çelişkiye mahal vermiş, kararın bu yönüyle yukarıda anılan madde hükümlerine aykırı düzenlendiği görülmüştür. Anılan hususun mahkemesince düzeltilmesi gerekmektedir.
Birleşen 2022/270 Esas sayılı itirazın iptali dosyasının incelenmesinde; asıl dosya davalısı/birleşen dosya davacısı … Asansör … Ltd. Şti.’nin Erzurum …. İcra Müdürlüğü 2019/….. Esas sayılı takip dosyasına sunmuş olduğu 255.217,97 TL tutarlı kesin teminat mektubunun, alt yüklenicilik ilişkisi dahilinde …. Asansör … Ltd. Şti. ve …’dan tahsili istemiyle İzmir …. İcra Müdürlüğü 2019/…… sayılı icra dosyası üzerinden takibe girişildiği, vaki itiraz üzerine İzmir …… nezdinde; 255.217,97 TL’lik teminat mektubunun Erzurum ….. İcra Müdürlüğü 2019/….. Esas sayılı dosyasına ibraz edildiği, davanın; ödenmek / teminat sunulmak zorunda kalınan tutarın davalıların kusurlu olarak edimlerini yerine getirmediği iddiasından kaynaklandığı, davacı yanın, anılan bedel yönünden sözleşme kapsamında davalılara rücu etme hakları bulunduğu ifade edilerek itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır.
6100 Sayılı HMK’nın 166/2. Maddesinde “Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bununla bağlıdır.” hükmüne yer verilmiş olup UYAP sisteminde yapılan kontrolde İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2020/… E. Dosyasında verilen birleştirmeye ilişkin gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ edildiği, tarafların bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmadıkları, bu şekilde kararın kesinleştiği görülmekle HMK 166/2. Madde uyarınca Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin bu kararla bağlı olduğu anlaşılmıştır.
Bununla birlikte HMK 166-(4) maddesi uyarınca; davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Somut olay yönünden yapılan değerlendirmede, her iki davanın aynı ya da birbirine benzer sebeplerden kaynaklanmadığı, davaların biri hakkında verilen hükmün diğerini doğrudan etkiler nitelikte olmadığı anlaşılmaktadır. Zira birleşen davada İİK 36. Maddesi kapsamında icranın geri bırakılması için ilgili icra dosyasına sunulan teminat mektubu bedelinin tahsili istenmektedir.
Öte yandan öne sürülen uyuşmazlık yönünden tarafların dava ehliyeti bulunup bulunmadığını mahkeme kendiliğinden araştırmak durumundadır. Birleşen 2022/270 E. Sayılı dava dosyasında davalılar taraflar arasında mal alım satımı şeklinde ticari ilişki bulunduğunu beyan etmekle birlikte davacının yüklenmiş olduğu eser sözleşmesi ile ilgili davalıların alt yüklenici olduğuna yönelik iddiayı reddetmişler bir diğer deyimle hukuki ilişkiyi reddetmekle husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini beyan etmişlerdir. Ancak mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmamış ve eksik inceleme dahilinde birleşen davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Hal böyleyken ilk derece mahkemesince öncelikle HMK 167. Maddesi dahilinde davaların tefriki hususunun değerlendirilmesi, birleşen 2022/270 esas sayılı davada öne sürülen uyuşmazlık yönünden davalıların husumet ehliyetlerinin olup olmadığının usulünce araştırılması, bu yönde davalıya gerekirse dava dilekçesinde dayanmış olduğu yemin delilinin hatırlatılması, husumet sorunu çözüldükten sonra davanın esasının çözümlenmesi ve hasıl olacak netice dahilinde HMK 297, 298. Madde hükümlerine uygun nitelikte hüküm tesisi yoluna gidilmelidir. Kaldırma kararının niteliğine göre asıl ve birleşen dava dosyalarındaki sair istinaf itirazlarının incelenmesine gerek ve yer olmadığı takdir edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; birleşen dosya davalılar vekili ve davalı-birleşen dosya davacısı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353-(1)/a-6 maddesi uyarınca kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Birleşen dosya davalılar vekili ve davalı-birleşen davacısı … vekilinin istinaf başvurularının KABULÜ ile, HMK’nın 353-(1)/a-6 maddesi uyarınca, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/314 Esas – 2022/534 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf aşamasında birleşen dosya davalıları … ve …’nden alınan 2.901,96-TL istinaf karar harcının talep halinde birleşen dosya davalıları … ve …’ne iadesine,
4-İstinaf aşamasında davalı-birleşen davacısı …’nden alınan 3.084,90-TL istinaf karar harcının talep halinde davalı-birleşen davacısı …ne iadesine,
5-İstinaf incelemesi esnasında yapılan yargılama giderlerinin yeniden yapılacak yargılamada ele alınmasına,
6-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nın 362-(1)/g maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.