Emsal Mahkeme Kararı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2021/1213 E. 2021/1020 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1213
KARAR NO : 2021/1020
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2021
NUMARASI : 2021/96 D.İş- 2021/100 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/10/2021
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
İhtiyati haciz talep eden talep dilekçesinde özetle; Erzurum Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan şirketleri ile karşı taraf arasında ……, ……., ………. ilçeleri mahallerinde prestij caddeleri yapımı kapsamında hizmet mal karşılığında …….. sayılı sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında 12/11/2020 tarihli 11.7999.969,04 TL’lik e-fatura, 10/08/2020 tarihli 7.392.588,89TL ‘lik e-fatura, 06/02/2020 tarihli12.485.992,02 TL ‘lik toplam 31.678.549,95 faturalar gönderildiğini, 18.119.447,80 TL ‘lik kısmın ödendiğini, ancak bakiye kalan fatura bedeli olan 11.198.580,25 TL ‘sinin ödenmediğini, Erzurum …… İcra Müdürlüğü’nün ……… Esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile takip başlatıldığını, alacağın sürüncemede kalmaması ve icra takibinin sonuçsuz kalmaması adına, davalıların mal kaçırma ihtimali de yüksek olduğundan teminatsız olarak karşı tarafların borca yeter miktarda menkul gayrimenkul ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ; Mahkemece, ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından, takibe dayanak yapılan faturaların …-… adi ortaklığı adına keşide edildiği, adi ortaklık aleyhine başlatılan icra takibine borçlu vekilince itiraz edildiği, itiraz dilekçesinde gerek adi ortaklığın gerekse gerçek şahısların her hangi bir borçlarının bulunmadığının ve adi ortaklık aleyhine takip yapılamayacağının belirtildiği, alacaklı tarafından gerçek şahıslara ek ödeme emrini tebliğ edilmesine yönelik talebin icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine İcra Mahkemesine şikayet yoluyla başvurulduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi sonrasında gerçek kişiler adına ödeme emri düzenlenerek tebliğ edildiği, talep eden alacaklı tarafından alacağın varlığına ilişkin fatura suretlerinin dosyaya eklendiği, faturaların karşı yana tebliğ olduğu belirtilmiş ise de buna ilişkin bir delil sunulmadığı, dilekçeye eklenen faturaların talep sahibinden sadır olduğu, borçlu aleyhine yeterli kanaat oluşturmaya yetmediği, alacaklının keşide ettiği faturalar nedeniyle ödenmeyen bakiye alacağın tahsiline yönelik talepte bulunduğu, bu haliyle icra takibine konu edilen alacağın varlığının yapılacak yargılama neticesinde tespit edilebileceği, yani alacağın varlığı ve miktarının belirlenmesinin yargılamaya muhtaç olduğu, ihtiyati haciz talep edilebilmesi için yasada aranan şartların somut olayda gerçekleşmediği, talep edenin alacağını yaklaşıkta olsa kanaat oluşmasını sağlayamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalılar arasında ……, …… ve ……… ilçeleri mahallelerinde …… caddeleri yapımı kapsamında hizmet ve mal karşılığında 22.749.247,20-TL bedel üzerinden sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında toplam 31.678.549,95-TL bedelli 3 adet e-fatura gönderildiğini, karşı tarafça 18.119.447,80-TL tutarında ödeme yapıldığını,11.198.580,25-TL fatura bedelinin ödenmediğini, davalılar hakkında icra takibi yapıldığını, sözleşme bedelinin bir kısmının karşı tarafça ödenmiş olmasının alacağın varlığını ispatladığını, rehinle temin edilmemiş muaccel hale gelen para alacağının ödenmediğini, davalıların mal kaçırma ihtimali durumunda davacının alacağını tahsil edemeyeceği göz önünde bulundurularak ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, davalıların mal kaçırmasından endişe duyulduğunu, somut olayda davacının düzenlediği e-faturalara borçlularca sekiz gün içinde itiraz edilmeyerek fatura muhtevasının kabul edildiğini, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı hakkında kanaat edinilmiş olmasının yeterli olduğu, alacağın kesin ispat edilmesinin gerekmediği, ihtiyati hacizde amaç bireylere etkin hukuki himaye sağlamak olduğunu, davacının alacağının varlığı ve muaccel olduğu hususunda şüphe olmadığından, davalıların mal kaçırma ihtimali de yüksek olduğundan, alacağın sürüncemede kalmaması ve icra takibinin de sonuçsuz kalmaması için yerel mahkeme kararının kaldırılarak ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Talep, İcra ve İflas Kanunu 257. Maddesi kapsamında ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
Yerel mahkeme tarafından talebin reddine karar verildiği, davacı vekilince anılan ret kararına yönelik süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulduğu görülmüştür.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257. Maddesinde; Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1 – Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder, şeklinde ihtiyati haciz şartları düzenlenmektedir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 258. Maddesinde; İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur, hükmü bulunmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan Erzurum ………. İcra Müdürlüğü …….. sayılı icra dosyasına ilişkin UYAP evraklarının incelenmesinde, ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından Erzurum …… İcra Müdürlüğü ……. sayılı icra dosyası ile borçlu …-… Adi Ortaklığı aleyhine 11.198.580,25-TL tutarında bakiye fatura alacağına istinaden 01/03/2021 tarihinde haciz talepli icra takibi yapıldığı, 08/03/2021 tarihinde … ve …’ün adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından usule dair husumet itirazında bulundukları, borçları bulunmadığı gerekçesiyle kendi adlarına ve adi ortaklık adına borca itirazda bulundukları, icra müdürlüğünün 02/04/2021 tarihli kararı ile süresinde itirazda bulunulduğundan … ve … hakkındaki takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının adi ortaklığın ortaklarının ayrı ayrı taraf eklenerek ve ödeme emri düzenlenerek borçlu olarak tebligat çıkarılması talebinin İcra müdürlüğünün 27/04/2021 tarihli kararı ile reddine karar verildiği, Erzurum 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2021/251 E 2021/285 K sayılı kararı ile icra müdürlüğü kararının kaldırılarak alacaklı tarafın takibin adi ortaklığın ortaklarına yöneltilmesi talebinin kabulüne karar verildiği, karar sonrasında İcra müdürlüğünün … ve …’ü borçlu olarak göstermek suretiyle Örnek 7 Ödeme emri tanzim ettiği ve tebliğe çıkardığı görülmüştür.
İhtiyati haciz talep edenin dilekçesi ekinde 11/02/2020 tarihli 11.799.969,04-TL bedelli, 10/08/2020 tarihli 7.392.588,89-TL bedelli, 06/02/2020 tarihli 12.485.992,02-TL bedelli üç adet e-fatura örneği ibraz etmiş ise de bu faturaların borçlu/borçlulara tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir tebliğ evrakı sunmamıştır.
Dosyaya sunulan alacağın temliki sözleşmeleri ihtiyati haciz talebi kapsamında taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin varlığını ispata yarar belgeler olsa da bu belgeler ihtiyati haciz talebi kapsamındaki borcun varlığını ve muaccel olduğunu ispata yeterli nitelikte görülmemiştir.
İhtiyati haciz talep eden tarafından talep dilekçesi ekinde sunulan sözleşmenin incelenmesinde; yüklenici …-… Adi Ortaklığı ile alt yüklenici …….. İnşaat San Tic AŞ arasında ……., ………. ve …….. ilçeleri mahallelerinde ……. caddeleri yapımı işine ilişkin alt yüklenici sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin Ödeme Yeri ve Şartları başlıklı 11. Maddesinde; Hakediş raporları, bu sözleşmenin eki olan yapım işleri genel şartnamesinde düzenlenen esaslar çerçevesinde, kanuni kesintiler de yapılarak her ayın ilk beş günü içinde düzenlenir. Hazırlanan hakedişler raporları İdarece onaylandıktan sonra otuz gün içinde tahakkuka bağlanarak on beş gün içinde ödenir, şeklinde ödeme hususunun kararlaştırıldığı görülmüştür.
Somut olayda talebin, alt yüklenici sözleşmesinden kaynaklı alacak nedeniyle ihtiyati haciz talebine ilişkin olduğu, alacaklının İİK 258. Maddesi gereği alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecbur olduğu, talep edenden sadır olan e-faturaların karşı tarafa tebliğ edildiği hususunda delil ibraz edilmediği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ödeme şartlarına ilişkin 11. Maddesi kapsamında idarece onaylanıp tahakkuka bağlandığı hususunda ve on beş gün geçmek suretiye borcun muaccel hale geldiği hususunda talep eden tarafça delil ibraz edilmediği, talep eden tarafça muaccel alacağın varlığı hakkında kanaat getirmeye yetecek delil sunulmadığı, talep eden dilekçesinde borçluların mal kaçırmasından endişe duyduğunu belirtmiş ise de bu hususta herhangi bir delil sunmadığı, soyut iddiadan ibaret kaldığı, bu durumda ihtiyati haciz talep edenin muaccel alacağını ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığını ihtiyati haciz kararının verilmesini gerektirir biçimde delillendirmediği anlaşılmakla mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sonuç olarak; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu; ilk derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz talep edenin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati haciz talep edenin Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/96 D. İş 2021/100 Karar sayılı 02/06/2021 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)/b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ihtiyati haciz talep eden üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.04/10/2021