Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/726 E. 2023/318 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/726
KARAR NO : 2023/318

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali
KARAR TARİHİ :29/03/2023

Taraflar arasında görülen davada Mahkemece verilen ek kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup incelendikten sonra;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı taraftan alacağı için davalı aleyhine Diyarbakır İcra Müdürlüğünün …… E. sayılı soyasında ilâmsız icra takibi başlattığını, davalı tarafın ödeme emrine itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalı tarafın itirazının haksız olduğunu beyan ederek; itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; …… tarihli ve …… E., …… K. sayılı karar ile davanın kabulüne, davalının Diyarbakır İcra Dairesinin ….. E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin ….. TL asıl alacak üzerinden devamına, takip talebinden sonra asıl alacağa avans faizi işletilmesine, asıl alacağın % 20 si oranında hesaplanan …. TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği, gerekçeli kararın davalı asilin UETS hesabına e-tebligat yoluyla ……. tarihinde, davacı vekilinin UETS hesabına e-tebligat yoluyla ….. tarihinde tebliğ edildiği, daha sonra mahkemece tarafların kararı istinaf etmediği gerekçesiyle kararın ….. tarihinde kesinleştiğine dair kesinleşme şerhi verildiği, akabinde davalı vekilinin UYAP üzerinden gönderdiği ….. tarihli dilekçe ile hükmün istinaf edildiği, Mahkemece ….. tarihli ek karar ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK m. 346 hükmü uyarınca süre yönünden reddine karar verildiği, bu ek kararın davalı vekiline ….. tarihinde tebliğ edildiği, ek karara karşı da davalı vekili tarafından ….. tarihinde istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın m. 345(1) hükmünde “İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar.”; aynı Kanunun m. 92(2) hükmünde de “Süre; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta, ay veya yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biter.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin m. 5(1) hükmünde belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılmasının zorunlu olduğu ifade edilmiş olup davalı gerçek kişinin bu madde kapsamında elektronik tebligat zorunluluğu kapsamında olmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin m. 5(2) hükmünde “Birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri hâlinde elektronik tebligat adresi verilir. Bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.” hükmü yer almaktadır. Elektronik tebligat adresi ile Yönetmeliğin m. 3(1)-d hükmünde “PTT tarafından, gerçek kişiler için kimlik bilgileri, tüzel kişiler için ise tabi oldukları sistem bilgileri esas alınmak suretiyle tek ve benzersiz şekilde oluşturulan ve UETS’ye kaydedilen tebligat adresi” şeklinde tanımlanmıştır.
Bu mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin m. 5(1) hükmündeki zorunluluk dışında kalan gerçek ve tüzel kişilerin isteğe bağlı olarak PTT”ye başvurarak elektronik tebligat adresi edinebilecekleri, ancak elektronik tebligat adresi edinildikten ve UETS’ye kaydedildikten sonra artık m. 5(2) hükmü kapsamında olan kişilere de tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur. Başka bir anlatımla, PTT’ye başvurarak elektronik tebligat adresi edinip edinmemek, m. 5(2) hükmü kapsamındaki kişilerin ihtiyarına bırakılmıştır. Bu şekilde Yönetmelik tarafından zorunlu kılınmamasına rağmen kendi isteği ile elektronik tebligat adresi alındıktan sonra bu adrese tebligat yapılması zorunlu olup, bu durumda elektronik tebligat adresi alan kişiler kendilerine normal yolla tebligat yapılmasını talep edemezler. Bu nedenlerle, davalı asile ……. tarihinde yapılan elektronik tebligat usule uygun olup, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Tüm bu husular birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin gerekçeli kararı davalı tarafa …… tarihinde tebliğ edilmiş olup 6100 Sayılı HMK m. 92/2 ve 345/1 hükümleri gereğince 2 haftalık olan istinaf kanun yolu başvuru süresi ….. Pazartesi günü başlayıp, …. Pazartesi günü sona ermiştir. Bu halde istinaf dilekçesi iki haftalık istinaf süresi geçtikten sonra UYAP üzerinden ….. tarihinde sunulmuş olup, davalı tarafın elektronik tebligatın usulsüzlüğüne dair iddiaları da yukarıdaki gerekçelerle yerinde olmadığından, yasal süreden sonra sunduğu istinaf dilekçesi dikkate alınamaz. Bu durumda, davalı tarafın istinaf kanun yoluna başvuru talebinin 6100 sayılı HMK’nın 345. maddesi gereğince süresinde yapılmadığı anlaşılmakla, süresinden sonra yapılan istinaf başvurusu nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın m. 346(1) hükmü uyarınca istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Dairemizce yapılan değerlendirmede; ilk derece mahkemesinin ek kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, incelemenin istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmadığı, davalı tarafın istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın m. 353(1)-b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin yukarıda anılan ….. tarihli ek kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353(1)-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-)492 sayılı Haçlar Kanunu uyarınca yeteri kadar istinaf harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-)İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-)İstinaf incelemesi duruşma açılmadan yapıldığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik m. 359(4) maddesi uyarınca kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın m. 362(1)-a hükmü gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/03/2023