Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/272 E. 2023/82 K. 16.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/272
KARAR NO : 2023/82

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ :16/01/2023

Taraflar arasında görülen davada Mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair ara karara karşı itirazın reddine dair verilen ara kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup incelendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili; müvekkili banka ile asıl borçlu …. Ltd. Şti. arasında Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye davalının müteselsil kefil olarak imza attığını, asıl borçlunun kredi borcunu ödememesi üzerine asıl borçluya ve müteselsil kefillere noter ihtarnamesi gönderilerek borcun ödenmesinin istendiğini, buna rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlular tarafından borca ve faize itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını belirterek davalı tarafından haksız bir şekilde icra takibine yapılan itirazın iptaline, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve müvekkili bankanın alacağının güvence altına alınabilmesi ve herhangi bir hak kaybı yaşanmaması adına, borçlu hakkında borca yeter miktarda ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece 19/09/2022 tarihli karar ile, ihtiyati haciz talebinin kabulüne, davalı adına dava değeri olan … TL’nin takdiren %15’i olan …TL teminatın yatırılması halinde menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine 2004 sayılı İİK’nın 257. maddesi gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
Söz konusu karara, davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine Mahkemece 2004 sayılı İİK m. 265/4 hükmü uyarınca itiraz duruşmalı olarak incelenerek 23/11/2022 tarihli duruşmada alınan ek karar ile ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmiş ve bu hususta gerekçeli ek karar yazılmıştır.
23/11/2022 tarihli ek karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili; dava konusu alacak iddiasının yargılamayı gerektirdiğini, müvekkilinin mal kaçırma girişimlerinin bulunmadığını, mahkemece verilen kararın müvekkilinin ticari hayatını riske attığını, ihtiyati haciz isteyen tarafın müvekkilinin uğrayabileceği zararı giderecek mahiyette teminat yatırmasının zorunlu olduğunu, müvekkili bünyesinde bulunan tüm menkul ve gayrimenkul mallarına ölçüsüz şekilde ihtiyati haciz şerhi işlendiğini belirterek mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda;
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali talebine ilişkin olup, uyuşmazlık eldeki davada 2004 sayılı İİK m. 257 vd. hükümleri uyarınca ihtiyatî haciz kararı verilip verilemeyeceği noktasındadır.
Davanın açılması ya da mahkemeden geçici hukukî koruma talep edilmesi, harca tabi usuli bir işlemdir. 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (m. 2). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispî esas üzerinden, işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (m. 15). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (m. 32). 6100 sayılı HMK m. 120/1 hükmüne göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
Harcın kimden alınacağı konusu, Harçlar Kanunu’nun “Mükellef” başlığını taşıyan 11. maddesinde düzenlenmiş; bu madde ile genel olarak yargı harçlarının, davayı açan veya harca konu olan işlemin yapılmasını isteyen kişilerce ödenmesi yükümlülüğü getirilmiştir.
6100 sayılı HMK m. 389 vd. hükümleri uyarınca, esas hakkındaki hükme kadar taraflar açısından davanın uzamasından kaynaklanan sakıncaları gidermeyi ve geçici hukuki koruma sağlamayı amaçlayan ihtiyati tedbir talepleri, Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı Tarife uyarınca başvurma harcına tabidir. Nitekim Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı Tarife hükümlerin “Yargı Harçları” kısmının A-III-2-d maddesinde “Tespiti delail, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarında” maktu harç alınacağı düzenlenmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlediğine ve emredici nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı belirtildiğine göre, başvurma harcı ilgilisince ödenmedikçe ihtiyati haciz talebinin incelenmesi olanağından söz edilemez. Buna göre mahkemece yapılacak iş; ihtiyati haciz talep edene başvuru harcını tamamlaması için usulünce ihtarat yapılarak süre verilmesi, bu sürede harç tamamlanırsa ihtiyati haciz talebinin esasının incelenmesi olmalıdır. Bu açıklamalara göre, davanın açılması sırasında veya dava sırasında, Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olan başvuru harcı yatırılmadan ihtiyati haciz talep edilmesi halinde, ihtiyati haciz talep edene başvuru harcını tamamlaması için usulünce ihtarat yapılarak süre verilmesi, bu sürede harç tamamlanırsa ihtiyati haciz talebinin esasının incelenmesi gerekir (Bkz. Yargıtay 3. HD’nin 16/06/2022 tarihli ve 2022/1582 E., 2022/5882 K. sayılı uyuşmazlığın giderilmesi kararı).
Dosya içeriğinde ihtiyati haciz talebi için başvuru harcının alındığına dair bir belgeye rastlanılmadığından, davacı vekiline ihtiyati haciz harcını yatırması için uygun bir kesin süre verilmesi, süreye uymamanın neticelerinin açıkça ihtar olunması, verilen süre içinde harcın yatırılması halinde bundan sonra ihtiyati haciz talebinin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz harcı alınmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda belirtilen sebeplerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın m. 353(1)-a-4 ve m. 355 hükümleri uyarınca esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeksizin kamu düzeni ilkesi uyarınca re’sen gözetilen sebeplerle kabulü ile, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılması için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeksizin kamu düzeni ilkesi yönünden re’sen KABULÜNE, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda anılan 23/11/2022 tarihli ara kararının ve 19/09/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının 6100 sayılı HMK’nın 353(1)-a-4 ve 355 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-)Gerekçede belirtilen eksikliklerin giderilmesi amacıyla davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Kararın kaldırılma nedenine göre davalı vekilinin istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
4-)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince, peşin alınan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıya İADESİNE,
5-) İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince hükümle birlikte DEĞERLENDİRİLMESİNE,
6-)6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik m. 359(4) maddesi uyarınca Dairemiz kararının İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın m. 353(1)-a ve 362(1)-f-g hükümleri gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/01/2023