Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/2548 E. 2023/1903 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/2548
KARAR NO : 2023/1903

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 02/11/2023

Taraflar arasında görülen davada Mahkemece geçici hukukî koruma talebi hakkında verilen kararının istinaf incelemesi aleyhine ihtiyati haciz istenen vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili; borçlu şahsın, müvekkilinden ticari ilişki neticesinde, … tarihli, …. fatura nolu ve…-TL meblağlı, … tarihli, ….. fatura nolu ve … -TL meblağlı, … tarihli, ….. fatura nolu ve …..-TL meblağlı, … tarihli, …. fatura nolu ve …-TL meblağlı ve ….. tarihli, ….. fatura nolu ve …..-TL meblağlı olmak üzere toplam …..-TL değerinde iletişim malzemeleri satın aldığını, faturaya konu malların borçlu şahsa teslim edildiğini, faturaya konu malların ekte sundukları kargo gönderilerinden anlaşıldığı üzere borçlu şahsa teslim edildiğini, borçlu almış olduğu malların bedellerini vade tarihi geçmesine rağmen bu zamana kadar ödemediğini, taraflar arasında alınan malların satışı, teslimi veya borcun ihtilaf konusu olmadığını, sadece ödemenin yapılmadığını, müvekkilinin, tüm iyiniyetine rağmen borçlunun, borcu ödemeye yanaşmadığını, bu nedenlerle her ne kadar alacak …..-TL olsa da müvekkilinin teminat ödeme sıkıntısı çekeceğinden …..-TL için ihtiyati haciz kararı verilmesini, borçlu adına kayıtlı bulunan tüm menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki tüm hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Aleyhine ihtiyati haciz talep edilen vekili; müvekkilinin kanuni ikametgahının Ankara ilinde bulunan adresi olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemenin Ankara Batı mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin ticari defterlerinde de açıkça gözlemleneceği üzere; ihtiyati hacze konu faturalardan sadece bir kısmının müvekkilinin ticari defterlerinde yer aldığını, bu faturalara ilişkin ödemelerin de gerçekleştirilmiş olduğunu, müvekkilinin ihtiyati haciz talep edene hiçbir borcunun bulunmadığını, faturaların muaccel hale gelmediğini, her ne kadar dosyaya bir kısım kargo çıktıları sunulmuşsa da, bahse konu belgelerde müvekkilinin adresinin ve T.C. Kimlik Numarasının bilgisi dahi yer almadığını, alacaklı olduğunu iddia eden tarafın müvekkiline iletmiş olduğu hiçbir kargo veya fatura bulunmadığını, bahse konu faturaların hayali olarak düzenlendiğini ve taraflar arasında faturalarda belirtilen ticari ilişkinin gerçekleşmediğini, taraflar arasında hiçbir alacak verecek olmadığını, davaya konu faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, ihtiyati hacze konu faturaların müvekkilin ticari defterlerinde yer almadığını, faturaların tebliğ edildiğinin ve fatura içeriklerindeki satışın gerçekleştirildiğinin ispat yükü ihtiyati haciz talep eden tarafta olduğunu, bu nedenlerle itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: .
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Mahkemenin …. tarihli kararı ile %15 teminat mukabilinde … TL üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İhtiyati hacze itiraz dilekçesinde, talep konusu edilen bir kısım faturaların talep edilen taraf ticari defterlerine işlendiği kabul edilmekle, aradaki sözleşme ilişkisinin kabul edildiği sonucuna varıldığı, TBK madde 89/1 ve HMK madde 10 gereği mahkemenin yetkili olduğu, tarafların sair iddialarının yargılamayı gerektirdiği, eldeki talebin niteliği gereği ticari defter incelemesi ve bilirkişi ataması yapılamayacağı, asıl takibe geçilmesini müteakip teminat karşılığı ile ihtiyati haczin kaldırılmasına Mahkemenin görevli olmadığı, yine eldeki talebin niteliği gereği kesin ispat kurallarının aranmadığı, yaklaşık ispatın yeterli görüldüğü, talep eden tarafça sunulan belgelerden eldeki dosyada yaklaşık ispat şartı yerine getirilmekle itirazın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, aleyhine ihtiyati haciz talep edilen vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf kanun yoluna başvuran aleyhine ihtiyati haciz talep edilen vekili; müvekkilinin ticari defterlerinde alacaklı olduğunu iddia eden sadece ……. Şirketi ile “….. TL” ve “…. TL” bedelli faturalara ilişkin ticari ilişki gerçekleştiğini, ….. tarihi itibariyle müvekkiliyle alacaklı olduğunu iddia eden taraf arasında hiçbir alacak verecek kalmadığını, davaya konu faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, ihtiyati hacze konu faturaların müvekkilin ticari defterlerinde yer almadığı talebiyle istinaf isteminde bulunmuştur.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Talep, 2004 sayılı İİK m. 257 vd. hükümleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkin olup; uyuşmazlık, somut olayda ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamına göre talep dilekçesi ekinde e- fatura, kargo teslim belgesi fotokopisi ve whatsap yazışmaları bulunduğu anlaşılmıştır.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini garanti altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257 ila 268. maddesinde yer almaktadır. Bilindiği gibi ihtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Bunlar muaccel alacaklarda alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Müeccel alacaklarda ise kural ihtiyati haciz istenemeyeceği ise de borçlunun belli bir adresinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa vadesi gelmemiş alacaklarda da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Sözü edilen maddede bunun dışında herhangi bir koşul öngörülmemiştir.
2004 sayılı İİK’nın 258. maddesi “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur” hükmünü içermekte olup ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı hakkında kanaat verilmesi yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmayıp yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını gösteren delillerin sunulması aranmaktadır. Ancak, yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Bir taraf iddiasını mahkeme önüne ne kadar inandırıcı şekilde getirirse getirsin, bu sadece bir iddiadan ibarettir. İddia edilen vakıanın sabit yani doğru kabul edilebilmesi için, ispat yükü üzerine düşen tarafın, bunu kanundaki delil sistemi içinde yine kanunun aradığı ispat ölçüsü çerçevesinde ispat etmesi gerekir.
Yukarıda anılan ilke ve esaslar çerçevesinde somut olayda; talep edenin e-faturaya dayandığı, faturanın tek taraflı olarak düzenlenen belge olup alacağın varlığını ispata yeterli olmadığı gibi sunulan diğer belgelerle de alacağın varlığının yaklaşık olarak ispat edilemediği, bu nedenle 2004 sayılı İİK’nın 257. maddesindeki koşulların oluşmadığı, alacağın varlığının ve miktarının yargılama neticesinde belirleneceği sonuç ve kanaatine varılmış olup, mahkemece ihtiyati hacze karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilerek ihtiyati haczin kaldırılması kararı yerine itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Aleyhine ihtiyati haciz talep edilen vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince ihtiyati hacze itirazın kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına dair yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-) İhtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İlk Derece Mahkemesinin yukarıda anılan …. tarihli ek kararının KALDIRILMASINA, 6100 sayılı HMK m. 353(1)-b-2 hükmü gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA, Buna göre;
1-)İhtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) vekilinin ihtiyati haczin kaldırılması yönündeki İTİRAZININ KABULÜNE, … tarihli ihtiyati haciz kararının KALDIRILMASINA,
2-)İhtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi hükümlerine göre duruşmalı olarak görülen ihtiyati haciz işleri için hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin ihtiyati haciz isteyenden alınarak ihtiyati hacze itiraz edene (aleyhine ihtiyati haciz istenene) VERİLMESİNE,
3-)İhtiyati haciz isteyen tarafından ilk derece yargılaması esnasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-)İhtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) tarafından ilk derece yargılaması esnasında yapılan herhangi bir yargılama gideri tespit edilemediğinden, bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
5-)Taraflarca yatırılan gider/delil avansından arta kısmın 6100 sayılı HMK’nın m. 333, HMK Yönetmeliğinin m. 207/1 ve HMK Gider Avansı Tarifesinin m. 5 hükümleri uyarınca ilgilisine İADESİNE,
II-) İstinaf kanun yoluna başvuran ihtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) tarafından yatırılan 738,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye GELİR KAYDINA, 269,85 TL karar ve ilâm harcının talep halinde ilk derece mahkemesinde istinaf kanun yoluna başvurana İADESİNE,
III-) İstinaf kanun yoluna başvuran ihtiyati hacze itiraz eden (aleyhine ihtiyati haciz istenen) tarafından istinaf başvurusu aşamasında yapılan 738,00 TL istinaf başvuru harcından ibaret yargılama giderinin ihtiyati haciz talep edenden alınarak ihtiyati hacze itiraz edene (aleyhine ihtiyati haciz istenene) VERİLMESİNE,
IV-) İstinaf incelemesi duruşma açılmadan yapıldığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
V-) Dairemiz kararının kesin olması nedeniyle, 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik m. 359/4 hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.02/11/2023