Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1614 E. 2022/1165 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1614
KARAR NO : 2022/1165

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES :DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU :Zayi Belgesi Verilmesi

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ :25/05/2022

Hasımsız olarak görülen davada Mahkemece verilen kararın istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup incelendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı taraf; yetkilisi olduğu … Merkezi … Ltd. Şti.’nin karar defteri, yevmiye defteri ve pay defterini kaybettiklerini, bu konuda …. Gazetesi’nin ….. tarihli nüshasında ilan verdiklerini beyan ederek söz konusu ticari defterler hakkında zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacı tarafça sadece davacı şirkete ait karar defterinin kaybolduğunun beyan edildiği, söz konusu defterin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayi olduğu yönünde bir iddia ve ispat bulunulmadığı, davacı tarafça dava dilekçesine iddia ettiği zayi olayı nedeniyle somut herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, kaybolma nedeninin açıklanamadığı ve 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmündeki koşulların gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili; müvekkilinin … Merkezi … Ltd. Şti.’nin yetkilisi olduğunu, şirketinin karar defteri, yevmiye ve pay defterinin kaybedildiğini ve bu hususta gazeteye ilan verildiğini, Mahkemece verilen kararın açıkça yasaya, yasanın emredici hükümlerine, yerleşik içtihatlara açıkça aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmü uyarınca yasal hakkını kullandığını, müvekkilinin iradesi dışında kaybolan defterler ile ilgili olarak mahkemece müvekkilinin kusurlu bulunup bulunmadığı, basiretli bir iş adamı olup olmadığı, tacir gibi davranıp davranmadığı araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, müvekkilinin söz konusu defterlerin yerinde olmadığını görmesinden sonra derhal gerekli mercilere başvuru yaptığını ve tirajı yüksek bir gazetede ilan verdiğini, kanun maddesinde de doğa olaylarının yanında hırsızlık olayına da yer verildiğini, müvekkilin defterlerin çalındığı hususunun ispatlayabilecek olsa kolluk kuvvetleri aracılığı ile defterlerine ulaşım sağlayabilecek olduğunu beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda;
Dava, 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmüne uyarınca zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmüne göre, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır.
Söz konusu hükümde “yangın, su baskını, veya yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle” defter ve belgelerin ziyaa uğramasından söz edildiği dikkate alınarak, sınırlayıcı bir düzenleme yapılmadığı kabul edilmelidir. Bu nedenle hükümdeki “gibi” sözcüğünden de anlaşılacağı üzere, tacirin elinde olmayan benzer olaylar da maddenin kapsamında düşünülmüştür. Bu nedenle tacirin, söz konusu hükümdeki defter ve belgelerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur (Yargıtay HGK’nın 25/09/1985, E. 1984/11-12, K. 1985/728 tarih ve sayılı kararı) Bundan ayrı olarak, ticari defter be belgelerin kaybedilmiş olduğu iddiasının, samimi ve inandırıcı bulunması da lâzımdır. (Arkan, Sabih: Ticarî İşletme Hukuku, 24. Basıdan Tıpkı Basım, Ankara 2018, s. 382)
Somut olayda, davacı tarafça dava dilekçesinde sadece şirketin bir kısım defterlerinin kaybolduğunun beyan edildiği, söz konusu defterin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayi olduğu yönünde bir iddia ve ispat bulunmadığı, davacı tarafça dava dilekçesine iddia ettiği zayi olayı nedeniyle gazete ilanı dışında somut herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, keza istinaf dilekçesinde de sadece defterlerin kaybolduğundan bahsedildiği, ancak ne şekilde kaybolduğuna dair somut herhangi bir açıklama yapılmadığı, bu nedenle metnine yukarıda yer verilen 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmünde düzenlenen koşulların gerçekleşmediği anlaşılmakla, Mahkemece talebin bu gerekçeyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, 6100 sayılı HMK m. 355 hükmü uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir hukuka aykırılık bulunmaması nazara alınarak davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin yukarıda anılan kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353(1)-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-)Yeteri kadar istinaf harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-)İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-)6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik m. 359(4) hükmü uyarınca Dairemiz kararının ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın m. 362(1)-ç hükmü gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/05/2022