Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/1429 E. 2022/1059 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1429
KARAR NO : 2022/1059

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davanın, davalı sigorta şirketine sigortalı olan aracın davacı idareye ait devlet karayolundaki korkuluklara çarpması sebebiyle uğranılan zararın tazmini amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341.maddesinin (2) no’lu bendinde, miktar ve değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu belirtilmiş, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 24.11.2016 tarihli 6763 sayılı “Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 41. Madddesi ile de, maddede yer alan ” bin beşyüz” ibaresi, “üçbin” şeklinde değiştirilmek suretiyle, söz konusu kesinlik sınırı üçbin Türk Lirasına çıkarılmış ve her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, bu miktarın Maliye Bakanlığınca her yıl için tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması kabul edilmiştir.
Öte yandan, 6763 sayılı Kanun’un 44. Maddesi ile 6100 sayılı HMK’na eklenen Ek madde 1/2 gereğince, HMK’nun 341. Maddesinde düzenlenen kesinlik sınırının uygulanmasında, hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı öngörülmüş olduğundan, 6763 sayılı Kanun değişikliği ile yapılan parasal sınırlar, ancak söz konusu Kanun’un yürürlüğe girdiği … tarihi ve sonrasında (… takvim yılı başına kadar) verilen ilk derece mahkemesine ait kararlar yönünden esas alınabilecektir.
Buna göre, Asliye Hukuk Mahkemeleri yönünden kesinlik sınırı, ilk derece mahkemesine ait karar tarihi, … tarihinden önce ise … TL, … tarihi ve sonrasında ise, (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve sonrasında ise (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve sonrasında ise (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve sonrasında ise (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve sonrasında ise (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve ise (… takvim yılı başına kadar) … TL, … ve sonrası ise (… takvim yılı başına kadar) … TL olarak uygulanacaktır.
Somut olayda, uyuşmazlık konusu miktar … TL olup, karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı kapsamında kaldığı anlaşıldığından HMK’nın 341/2. maddesi gereğince, davacının istinaf kanun yoluna başvurma hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle, aynı Kanun’un 352. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Açıklanan nedenlerle, karar tarihi itibariyle miktar olarak kesin olan mahkeme kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamayacağından, davacının istinaf isteminin miktar yönünden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/2 ve 352/1-b maddeleri gereğince MİKTAR İTİBARİYLE REDDİNE,
2-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf kararının yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince miktar itibarı ile kesin olmak üzere 23/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.