Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/468 E. 2023/864 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/05/2023
KARAR TARİHİ : 11/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı sigorta şirketi nezdinde ….. poliçe numarası ile (Genişetilmiş Kasko- Motorlu Kara Taşıtları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası) sigortalı bulunan sürücü …..sevk ve idaresindeki işleteni …..Seyehat Ltd. Şti. olan …..plakalı aracın …..tarihinde müvekkilin babası …..’a çarpması sonucu …..vefat ettiğini, kaza sonrası sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında ve araçta bulunan diğer kişilerce verilen ifadelerde müvekkilin murisinin yaya olduğunun belirtildiğini, kazada destege yüklenebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, Diyarbakır …..Asliye Ceza Mahkemesinin …..esas sayılı dosyasında davalı sigortalı araç sürücüsünün üst dereceden asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, …..tarihinde davalı sigorta şirketine kasko kasko poliçesi kapsamında yapılan başvuruya …..verilen cevapta, poliçe limiti dolduğu belirtilse de poliçe kapsamında …..olan manevi tazminat klozundan sadece …..tahsil edildiğini, davalı tarafın arabuluculuk görüşmelerinin ilk oturumuna katılım sağlamadığından tüm yargılama giderlerinden sorumlu olduğunu, Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin …..esasında diğer mirasçılar için açılan davanın karara çıktığını ve istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiğini, murisin vefatı sırasında henüz ana karnında olan müvekkilin babasız olarak doğduğunu ve hayatının her aşamasında desteğini ve yanında olmasını isteyeceği babasını kaybettiğini, müvekkilin kişisel gelişiminin ve hayatının her alanında babasızlık olgusu ile beraber büyüyeceği de düşünüldüğünde manevi çöküntüsünün boyutunun anlaşılacağını ileri sürekek …..TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davaya konu alacağın zamanaşımına uğradığını, bakiye tazminatın bulunmadığını, başvuruya konu kazaya ilişkin Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesi’nde …..E. sayılı bağlantılı dosya kapsamında davacı ….., …..ve …..vekili Av. …..’ya …..tarihinde …..TL’nın sulhen ödendiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte eğer herhangi bir tazminat sorumluluğu doğacak ise, ödeme tarihinden itibaren faiz güncellemesi yapılarak söz konusu ödemenin tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, …..tarihli kazaya karışan …..plakalı aracın müvekkil şirkete …..-…..tarihleri arasında geçerli olmak üzere Genişletilmiş Kasko Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçede kaza başına manevi dahil teminat limitinin kaza başı …..TL olduğunu, ayrıca, davaya konu somut olayda Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesi …..E. Sayılı bağlantılı dosyada tarafların manevi tazminat talebi bulunup dosyanın derdest olduğunu, bu durum göz önüne alınarak garameten paylaşım/proporsiyon uygulanmasını talep ettiklerini, faizin hatalı talep edildiğini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, kasko sigorta poliçesi ve hasar dosyası, Diyarbakır …..Asliye Ceza Mahkemesinin …..esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilerek dosyaya kazandırılmış, mahkememizin …..esas sayılı dosyası elde ki dava dosyası arasına alınmış ve davacı hakkında sosyal ve ekonomik durum araştırılması yapılmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklı davalı sigorta şirketince kasko sigorta poliçesi düzenlenen araç sürücüsün kusuruna dayalı poliçede yer alan İMMS klozu kapsamında talep edilen manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasında uyuşmazlık; zamanaşımının dolup dolmadığı, davaya konu kazanın meydana gelmesinde kasko sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunup bulunmadığı, kasko poliçesinde bakiye İMMS klozu kalıp kalmadığı, buradan varılacak sonuca göre davacının manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarına ilişkindir.
Davaya konu kazanın …..tarihinde gerçekleştiği ve davanın 2918 sayılı KTK 109/2 ve 5237 sayılı TCK’nın 85/1 ve 66/1-d maddeleri gereğince davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla davalının zamanaşımı def’i yerinde görülmeyerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, müteveffanın eşi ve çocukları tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketi aleyhine destekten yoksun kalma ile cenaze ve defin gideri istemi ile Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin …..esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı,
Müteveffanın anne ve babası tarafından da zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketi aleyhine destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı, açılan davanın Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin …..esas sayılı dosyasında görülen dava ile birleştirilmesine karar verildiği,
Yine müteveffanın eşi, çocukları, anne ve babası iye kardeşleri tarafından kasko sigorta poliçesinde yer alan ihtiyari mali mesuliyet klozu kapsamında davalı sigorta şirketi aleyhine manevi tazminat istemi ile Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin …..esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı, açılan davanın Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin …..esas sayılı dosyasında görülen dava ile birleştirilmesine karar verildiği,
Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesinin …..tarih ve …..E……K. Sayılı ilamı ile, …..tarihi itibarıyle Diyarbakır İlinde Asliye Ticaret Mahkemesinin kurulduğundan bahisle asıl ve birleşen dosyaların mahkememize gönderilmesine karar verildiği ve dosyanın mahkememizin …..esasını aldığı,
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu …..tarih ve …..E.-…..K.sayılı ilamla, davaya konu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketince zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ve kasko poliçesi düzenlenen …..plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu kabul edilerek;
“1-Asıl dava yönünden; davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Birleşen Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
3-Birleşen Diyarbakır …..Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …..esas sayılı dosyası yönünden;
A)Maddi tazminat talepleri yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
B)Manevi tazminat talepleri yönünden davanın kabulü ile;
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL,
davacı …..yönünden …..TL olmak üzere;
toplam …..TL’nin davacılar ….., …..ve …..yönünden …..tarihinden itibaren, diğer davacılar yönünden …..tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,”

karar verildiği, karara karşı davacılar ile davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf yasa yoluna başvurduğu,
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi …..Hukuk Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucu …..tarih ve …..E.-…..K. Sayılı ilamla, davalıya sigortalı …..plakalı otobüsün, …..başlangıç ve …..bitiş tarihli Genişletilmiş kasko sigortası poliçesinde ölüm ve sakatlık hâlinde manevi tazminat yönünden ihtiyari mali mesuliyet limitinin …..TL olduğu kasul edilerek, davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı sigorta şirketinin sair istinaf nedenlerinin reddine ve vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile mahkememiz kararının kaldırılarak düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulduğu ve miktar itibarıyle kesin olarak karar verildiğinden karar tarihi olan …..tarihinde kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacının …..doğum tarihli olduğu ve kazanın gerçekleştiği tarih itibarıyle hukuki yönden cenin sıfatına haiz olduğu, doğumun sağ gerçekleşmesiyle birlikte hak ehliyetini kazandığı anlaşılmaktadır. Eldeki davada da, müteveffanın kaza sırasında yolcu olarak bulunduğu otobüs için düzenlenen kasko poliçesinde yen alan ihtiyari mali mesuliyet klozu kapsamında manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Mahkememizin …..esas sayılı dosyasında, kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı …..plaka sayılı aracın sürücüsünün %100 kusurlu olduğu kabul edilerek verilen karar istinaf aşamasından geçerek kesinleştiğinden kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Yine mahkememizin …..esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu, müteveffanın eşi için …..TL, müteveffanın çocukları için ayrı ayrı …..TL, müteveffanın anne ve babası için ayrı ayrı …..TL ve müveteffanın kardeşleri için ayrı ayrı …..TL yönünden hüküm altına alınan manevi tazminat istemleri de istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Bu kapsamda hüküm altına alınan toplam manevi tazminat miktarı …..TL olup, bu miktarın kasko poliçesinde yer alan …..TL manevi tazminat limitinden mahsup edildiğinde bakiye kalan poliçe miktarı …..TL’dir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davacının tazminat istemi BK 56. maddeye dayanmakta olup, bu maddeye göre belirlenecek tazminatın zarara uğrayanda bir giderim duygusu yaratması gerektiği açıktır. Ancak tazminat belirlenirken sadece zarara uğrayan yönünden bakılmayıp, karşı taraf açısından da değerlendirme yapılmalıdır. Bu nitelikte bir tazminat miktarı ise, tarafların kusur oranına, ekonomik ve sosyal durumlarına, duyulan acıya, olay tarihindeki paranın satın alma gücüne vb. gibi verilere göre belirlenebilecektir. Tüm bu kriterlere göre belirlenecek tazminat -aynı anda- tarafların ikisini de memnun etmese dahi, adil olacağı için, hukuk tarafından kabul edilen ve uygulanan sistem haline gelmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, kazanın oluş şekli, kusur durumu, müteveffanın ölümü, müteveffanın oğlu olan davacının ölüm nedeniyle babasız doğması ve sonraki süreçte bir ömür yaşayacağı acı, elem, üzüntü, özlem, ıstırap, keder nedeniyle lehine manevi tazminata hükmedilme şartları gerçekleşmiştir. Davacı ve ebeveyninin ekonomik ve sosyal durumu, kaza tarihi, davanın açıldığı tarih itibarıyle paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik şartları, somut olayın özellikleri ile hak ve nasafet kuralları gereği, davacı lehine …..TL manevi tazminatın takdiri uygun görülmüş ve kabul edilen bu miktara, kasko sigortalı aracın ticari araç olduğu da gözetilerek, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, …..TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan …..tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken …..TL peşin harçtan, başlangıçta yatırılan …..TL peşin harcın mahsubu ile bakiye …..TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ile peşin harç olarak yatırılan 512,33 TL’nın toplamı olan 593,03 TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tebligat ve posta masrafı olarak sarf edilen toplamda 27,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan ….. TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim