Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/157 E. 2023/298 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 23/02/2023
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkil şirket tarafından … İli, … İlçesi, … Mah. … . …. Mezrası’nda bulunan, dava dışı sigortalı …’a ait arı ve kovanlarının … numaralı Devlet Destekli Arıcılık Sigorta Poliçesi ile teminat altına alındığını, … tarihinde davalıya ait elektrik hattından çıkan yangında dava dışı sigortalıya ait kovanların yanarak hasar gördüğünü, sigortalı tarafından yapılan hasar ihbarı neticesinde hasar ekspertiz incelemesi yapıldığını ve tespit edilen hasar oranı üzerinden hesaplanan .. TL’nın … tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiğini, davaya konu alanda bulunan yüksek gerilim hatlarının yapımından, bakımından ve işletmesinden sorumlu olması nedeniyle TBK.’nun 69. Maddesi gereğince kusursuz sorumluluğu bulunduğu gibi kusurlu olduğunun da delillerle sabit olduğunu,Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesinin, sigortacıya, ödediği tazminatı, haksız fiil ile zarara sebebiyet verenlerden ve bu zarardan sorumlu olanlardan halef olarak talep etme hakkı tanıdığını, dava açılmadan önce yapılan arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını, dava konusu yangına ilişkin müvekkil kurum sigortalısı … tarafından yangına sebebiyet veren … ve müvekkil aleyhine … Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosyası üzerinden tazminat davası açıldığını, bununla birlikte müvekkil şirket tarafından davaya ilişkin cevaplarında da açıkladığı üzere ”sigorta poliçesi kapsamında” üzerine düşen tüm yükümlülüğü yerine getirdiğini ve sigortalıya işbu dava konusu olan …. TL tazminat ödemesi gerçekleştirdiğini ve devamında hasara sebebiyet veren …. aleyhine ödenen tazminatın rücuen tahsili amacıyla işbu davayı açtığını, … Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosyasında verilecek kararın işbu dosyayı da etkileyecek nitelikte olması nedeniyle 6100 sayılı HMK.’nun 166. Maddesi gereğince davaların birleştirilmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … TL’nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı ,yetki, görev ve husumet itirazları bulunduğunu, şirket hatlarından kaynaklanan bir yangın bulunmadığını, yangının elektrik direğinden kaynaklandığının davacı taragından ispatlanamadığını, müvekkil şirket tarafından bir kısım birimlerin temizlik, arıza, bakım, onarım hizmetlerinin yapılması amacı ile hizmet alım sözleşmesi imzaladığını, bu hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirtilen adres ve ada parsele ilişkin, belirlenen yer ile ilgili arıza bakımdan sorumlu yüklenici firma olan Başak Elektrik Hizmetleri adi ortaklığına davanın ihbar edilmesini talep ettiklerini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkememizin ….esas sayılı dosyası incelendiğinde, … tarafından Tarsim tarafından sigortalanan arı kovanlarının … tarihinde meydana gelen yangın nedeniyle zarar gördüğünden bahisle TARSİM aleyhine Devlet Destekli Arıcılık Sigorta Poliçesine dayalı … TL’nın, …. aleyhine ise haksız fiil ve kusursuz sorumluluğa dayalı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla …. TL’nın tahsili amacıyla dava açıldığı, yargılamanın devam ettiği ve dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmaktıdır.
Dava, Devlet Destekli Arıcılık Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalıya ait hayvanların elektrik nakil hattından kaynaklandığı iddia edilen yangından dolayı zarara uğraması nedeniyle ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir.
Davacı sigorta şirketi, bu davayı sigortalısının halefi olarak açtığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun …. tarihli … Esas ve…. Karar sayılı ilamında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır. Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde; “sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir. (Yar. 17. HD., 09.06.2020 tarih, 2019/1635E.- 2020/3293 K.)
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesinde “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” düzenlemesine; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde, “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacının sigortalısına ait arı kovanlarının elektrik nakil hattından kaynaklanan yangın nedeniyle zarar gördüğü iddia edilmiştir. Davacının sigortalısı … gerçek kişi olup, esnaf mı yoksa tacir mi olduğunun tespiti amacıyla yazılan müzekkere cevaplarından, vergi mükellefiyet kaydı bulunmadığı gibi ticaret sicilde de tacir olduğuna ilişkin kayıt bulunmamaktadır. Uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup, uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Her ne kadar davacı vekili, elde ki dava dosyasının mahkememizin … esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini talep etmiş ise de, 6100 sayılı HMK.’nun 166.maddesi gereğince aynı düzey ve sıfattaki mahkemelerde görülen davaların birleştirilmesine karar verilebileceğinin ve her iki davanın açıldığı tarih itibarıyle Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin iş bölümü değil görev ilişkisi olduğunun ve anlaşılması karşısında davacı vekilinin birleştirme talebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, haksız fiilden kaynaklanan ve tacir olmayan sigortalının halefiyetine dayalı açılan davada Asliye Hukuk Mahkemelerine görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Her ne kadar kısa kararda, karara karşı tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulabileceği belirtilmiş olsa da, kararın 2023 yılında verilmiş olmasına ve 2023 yılı itibarıyle yeniden değerleme oranına göre miktar yönünden istinaf kesinlik sınırının …. TL olduğunun ve halefiyete dayalı rücuen tazminat istemli açılan davada dava değerinin bu miktarın altında olması nedeniyle verilen kararın HMK.’nun 341. maddesi gereğince miktar yönünden kesin olduğunun anlaşılmasına göre, sehven yapılan bu yanlışlık gerekçeli kararın hüküm fıkrasında kararın miktar yönünden kesin olduğu belirtilmek suretiyle düzeltilmiştir.) .
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.’nun 114/1-c maddesi ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin DİYARBAKIR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-6100 Sayılı HMK’nın 20.maddesi gereği kararın kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya bulunulan yer mahkemesine başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın görevli DİYARBAKIR NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi takdirde dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-H.M.K.’nın 331/2. maddesi uyarınca harç, vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı,6100 sayılı HMK.’nun 341. maddesi gereğince miktar yönünden kesin olarak karar verildi.

Katip Hakim