Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/997 E. 2023/190 K. 07.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/08/2022
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkiline ait … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketince sigortalanan … plaka sayılı aracın …. tarihinde çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağına göre kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilin aracında oluşan hasara bağlı oluşan değer kaybının ödenmesi için davalı sigorta şirketine yapılan başvuruya istinaden bir kısım ödeme yapılmış ise de yapılan ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürerek fazlası saklı şimdilik 100,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, … tarihli dilekçe ile talep sonucunu …. TL’na yükseltmiştir.
Davalı vekili, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacı tarafa değer kaybı olarak …. tarihinde … TL değer kaybı ödendiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla kaza tarihinde yürürlükte olan genel şartların ekinde yer alan formüle göre hesaplama yapılması gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili sigorta şirketinin dava tarihinden ve yasal faizle sorumluluğunun bulunduğunu beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, sigorta poliçesi, hasar dosyası, yapılan ödemelere dair belgeler, davacıya ve sigortalıya ait aracın trafik tescil bilgileri ile davacıya ait aracın tramer kayıtları celbedilerek dosya arasına kazandırılmış, davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında değer kaybı oluşup oluşmadığına ilişkin makine mühendisinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava, trafik kazasında kaynaklı davacının aracında oluşan hasara bağlı meydana geldiği ileri sürülen değer kaybının kazaya sebebiyet verdiği ileri sürülen aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
…. tarihinde davacıya ait … plaka sayılı araç ile … plaka sayılı araç arasında çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, … plaka sayılı aracın davaya konu kazanın meydana geldiği tarihi de kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketi tarafından değer kaybı olarak davacı tarafa … TL değer kaybı ödendiği, dava açılmadan önce arabuluculuk aşamasının görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; mahkememizin yetkili olup olmadığı, davaya konu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan aracın sürücüsünün kusurunun bulunup bulunmadığı, davacıya ait araçta oluşan hasar nedeniyle davalı sigorta şirketince ödenen miktardan daha fazla değer kaybı meydana gelip gelmediği, buradan varılacak sonuca göre davacının değer kaybı talep edip edemeyeceğine ilişkindir.
Davaya konu kazanın mahkememizin yetki sınırları içerisinde geçkelştiği anlaşılmakla davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Anılan yasal düzenlemeler gereğince davalı sigorta şirketi, düzenlenen sigorta poliçesi ile sigortalı aracın sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen trafik kazalarında üçüncü kişilere verilen zararı, zararın türüne göre poliçede belirtilen teminat üst limiti ile üstlenmiştir.
Somut olayda, kaza sonrası araç sürücüleri tarafından düzenlenen anlaşmalı kaza tespit tutanağına göre, davaya konu kazanın davalı sigorta şirketince sigortalanan aracın önünde seyir halinde bulunan davacıya ait aracın arka kısımlarına çarptığı gözetildiğinde, kusura ilişkin bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiş ve sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Trafik kazası neticesinde oluşan değer kaybı “gerçek zarar” olduğundan, zarar TBK hükümlerince ve Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesi’nin … tarihli ve …. E., … K. sayılı Kararı ile, 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması, Anayasa Mahkemesi kararlarının, devam eden uyuşmazlıklar açısından uygulanacak olması karşısında, hesaplamanın ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir. (Ankara BAM 26. H.D.-26/05/2022 tarih,2020/120 E.-2022/1380 K.)
Anılan ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapılarak değer kaybının tespitine yönelik makine mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında … TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Düzenlenen rapor, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle yeniden rapor alınmasına gerek görülmemiştir.
Davadan önce davalı sigorta şirketi tarafından …. TL TL değer kaybı ödendiği dosya kapsamından sabittir. Davalı sigorta şirketi, sigortalısının kusuru oranında tazminatla yükümlü olup, sigortalının %100 kusurlu olmasına göre tespit edilen değer kaybının tamamının ödenmesinden sorumludur. Davadan önce yapılan ödeme mahsup edildiğinde, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktar …. TL kabul edilmiş, davanın belirsiz alacak davası olduğu gözetilerek, dava dilekçesinde gösterilen ve tahkikat sonucu arttırılan ve nihai olarak kabul edilen alacağın tamamına davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, ….TL’nın davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken … TL peşin harçtan, başlangıçta yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 143,28 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ile 80,70 TL peşin harç olmak üzere 161,40 TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından … tebligat ve posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olarak sarf edilen toplamda … TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan …. TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk aşaması görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığından, 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
7-Davacı yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, davanın değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı

Katip Hakim