Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/912 E. 2023/120 K. 30.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2021
KARAR TARİHİ : 30/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, ….. ilinde faaliyet gösteren ….. adlı firmadan özel üretim 80 adet kadın elbisesi siparişi aldığını, sipariş konusu olan elbiselerin özel olarak hazırlanmış ve gönderilmeye elverişli şekilde paketlendiğini, ….. tarihinde söz konusu ürünlerin sipariş veren şirkete gönderilmek üzere teslim edildiğini, teslim edilen gönderinin 3 ay boyunca gönderilene ulaşmadığını, gönderinin, gönderilen firmaya ulaştıktan sonra, sipariş veren şirket tarafından söz konusu ürünlerin sipariş tarihine göre özel olarak istenildiğinin, geçen süre içerisinde gönderiyi artık kabul edemeyeceklerini ayrıca gönderinin tamamen kullanılamaz şekilde tahrif olduğunu beyan ederek kargoyu kabul etmediklerini, kargo şirketi çalışanlarıyla yapılan görüşmede gönderinin kaybolduğunun söylendiğini, 3 ay sonunda gönderinin müvekkiline ….. ilinde tamamen ziya uğramış şekilde teslim edilmek istense de ürünlerin tamamen kullanılamaz şekilde olması sebebiyle müvekkilinin gönderiyi kabul etmediğini, kargo firması tarafından taşımacılığın güvenilir ve özverili şekilde yapılması gerekirken bu durumlar göz ardı edilerek gerçekleştirilmediğini, davalı firmanın ağır kusurlu ayıplı hizmetinin oluştuğunu, müvekkilinin ayıplı hizmet neticesinde …..-TL maddi zararının mevcut olduğunu, ayrıca ticari itibarının zedelenmesi nedeniyle manevi zarara da uğradığını belirterek, meydana gelen olay nedeniyle maddi ve manevi olmak üzere toplam …..-TL’nin davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; gönderenin kusursuz sorumluluğu ilkesi gereğince müvekkili şirkete herhangi bir kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte olayda tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşulların bulunmadığını, aksi kanaatte olunulması halinde bile müvekkili şirketin taşıyanın sınırlı sorumluluğu prensibinin uygulanması gerektiğini, TTK 882 hükmüne uygun olarak gönderinin değerini kaybeden kısmının her bir kilogramı için …..Özel Çekme Hakkı istenebileceğini, söz konusu kargonun içeriğinin ispatlanamamış olup, yetersiz ambalajlama sebebi ile zararın oluşumuna göndericinin sebep olduğunu, Posta Hizmetleri Kanunu Posta Hizmetlerinin Gizliliği ve Güvenliği Başlıklı 7. maddesi uyarınca müvekkili şirketin kargo gönderilerine ilişkin içeriğe bakmasının yasak olduğunu, eşyanın niteliği ve değeri taşıyana teslim anında beyan edilmediğini, davanın yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Dava konusu ürünlerin faturası,
2-Davalı tarafa keşide edilen ihtarname,
3-Tanık beyanları,
Tanık ….. beyanında; “ben davacının yanında işçi olarak çalışırım kendisi….. da bulunan ….. isimli iş yerinden 80 adet özel yapım ….. Kadife Anne Elbisesi siparişi aldı, bedenleri M-L-XL-XXL şeklindeydi, serisi 4lü , 20×4 olmak üzere toplam 80 taneydi, k olayın yaşandığı yıl ….. di, o yıl itibari ile tek bir elbisenin maliyeti 85 TL idi, 80z tane elbise hazır edildikten sonra kargoya teslimini bizzat kendim yaptım, güzel bir paketleme yapmıştı, zaten biz sürekli şehir dışına elbise diker göndeririz, iş yerinin niteliği de tekstil atölyesidir, şube olarak da satış mağazamız bulunmaktadır, ancak davalı şirket kargoyu kaybettiğinden bahisle dava dışı Karakaş mağazasına teslimini gerçekleştirmedi, 3 ay boyunca bekledik, hala da elbiseler nerede bilemiyoruz, davacı vekili manevi olarak müvekkilin yaşadığı sıkıntıya ilişkin tanıktan dava dışı …..mağazasından ürün siparişi alınıp alınmadığı soruldu: …..mağazası yaşanan bu olay nedeni ile bir daha bize ürün siparişini çok nadir vermeye başladı, çünkü aramızda güven sorunu ortaya çıktı, ayrıca tanıklık ücreti talebim yoktur, ” demiştir.
4-Arabuluculuk tutanağı,
5-Bilirkişi heyetinden alınan ….. tarihli rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, kargo taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava konusu elbiselerin davacı tarafından dava dışı firmaya gönderilmek üzere davalı kargo firmasına teslimi sonrasında ürünlerin 3 ay boyunca gönderilene ulaşamaması ve ulaştıktan sonra da gönderiyi alıcı firmanın kabul etmemesi sonucu, ürünlerin davacıya iadesi istendiğinde önce ürünlerin kaybolduğunun söylendiği , üç ay sonra gönderi davacıya teslim edilmek istendiğinde ise ürünlerin artık kullanılmaz halde olduğu iddiasından bahisle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini talep edilmektedir.
Dosyaya sunulan kargo firması teslim belgesinde gönderen ….. Tekstkil ….. , Alıcı….. fatura tarihi ….. saat: ….., 80 kg-desi bir adet paket ve fatura bedeli ….. TL olarak belirtilmiştir.
Dosyaya sunulan ….. tarihli ….. tarafından …..kargo yurt içi ve Yurt dışı Taşımacılık AŞ e yönelik düzenlenen irsaliyeli faturada 80 adet kadife elbise 85 TL/adet….. TL + ….. TL KDV= ….. TL olarak belirtilmiştir. ….. Tekstil kaşe ve imzası bulunmakla birlikte …..kargo adına imza bulunmamaktadır. Fatura iptal edilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; halihazırda kargo akıbeti anlaşılamamakla birlikte karşı tarafa süresinde ve hasarsız kargo tesliminin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK.’nun 855/5. maddesi uyarınca, gönderilenin taşıyıcının kastı veya pervasızca davranışı nedeniyle zıyaa uğraması nedeniyle zarar meydana gelmesi halinde taşıyıcıya yöneltilecek talepler üç yıllık zamanaşımına tabidir.
Kargo taşıma sözleşmesi gereğince davalı taşıyıcı teslim aldığı gönderileni alıcıya teslim etmekle yükümlü olup, davalı taşıyan dosyaya sunulan delillerden gönderileni alıcıya teslim ettiğini ispatlayamamıştır. Bu kapsamda gönderilenin teslim edilememesinde davalının ağır kusurlu olduğu kabul edilmiş, davalı tarafa kargoya dair taraflarında bulunan tüm bilgi ve belgeleri sunmak üzere kesin süre verilmiş, davalı vekili tarafından sunulan belgeler dışında taraflarında belge bulunmadığının bildirildiği görülmekle, davalı tarafın teslime ilişkin belge sunmadığı görülmüştür. Bu durumda davacı tarafın kargoya verilme tarihinden itibaren 3 ay sonra teslim edilmek istenildiği beyanına itibar edilerek, üç yıllık zamanaşımının dolmadığı anlaşılmış (zararın kaybolma tarihinde öğrenilmiş sayılacağı ve sürenin buradan başlayacağına yönelik Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 09/10/2012 tarih, 2011/8465 Esas, 2012/15588 Karar sayılı kararı) ve bu nedenle davalının zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar TTK’nın 882. maddesinde taşıyıcının sınırlı sorumluluğu öngörülmüş ise de, aynı Kanun’un 886. maddesinde, pervasızca bir davranışla zarara sebebiyet verilmesi halinde taşıyıcının sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağının düzenlendiği, somut olayda da kendisine taşınmak üzere teslim edilen gönderiyi karşı tarafa süresinde ve hasarsız teslim etmeyen davalının, pervasızca hareketi ile zarara sebebiyet verdiği, bu nedenle sorumluluk sınırlandırmalarından faydalanamayacağı sonucuna varılmıştır.
Davalı vekilinin düzgün paketlenmemekle kargonun ziyaının söz konusu olduğu iddiasının değerlendirilmesinde; davacıya ait ürünlerin süresinde davalı kargo firması tarafından müşteriye teslim edilmediği, üç ay kadar gecikme ile bu kargonun karşı tarafa ulaştırılmış olması nazara alındığında bu esnada paketlemenin bozulmuş olması pek muhtemel olmakla davalı tarafın anılan iddiasına itibar edilmemiştir.
TTK’nın 880. maddesinde, taşıyıcının, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminatın, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanacağı belirtilmiştir. Her ne kadar kargo gönderi bilgileri arasında taşınan eşyaya ilişkin tesvik edici bilgiler yer almasa da, adet bilgisine yer verildiği, kg bilgisine yer verildiği ve davalı tarafından gönderilenin akıbeti hakkında dosyaya sunulan herhangi bir bilgi bulunmaması karşısında, gönderilenin içeriği hususunda davacı beyanlarına itibar edilmiştir. Mahkememizce uzmanından bilirkişi raporu aldırılmış ve alınan ….. tarihli rapor içeriği ışığında; davacının üretici olması, gönderilen ürünlerin tek çeşit ürün ve sayısının birden fazla olması karşısında ürünlerin değerine ilişkin saptanan değer makul görülmüş, taşınan malzemenin rayiç bedelinin ödenmesi gerektiğinin kabulü ile 80 adet elbise birim fiyatı ….. TL dan ….. TL olarak hesaplanarak davalının KDV dahil bedelden (…..TL) sorumlu olması gerektiği sonucuna varılmıştır. Davacı tarafça faiz talep edilmediğinden buna yönelik karar verilmemiştir.
Manevi tazminat talebi bakımından yapılan değerlendirmede; taşınan emtianın karşı tarafa süresinde teslim edilmemesinden dolayı davacının kişilik haklarına bir zarar gelmeyeceği kanaatine varıldığından davacının manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 22/11/2022 tarih, 2021/7440 Esas, 2022/8152 Karar sayılı, 17/06/2020 tarih, 2019/4491 Esas, 2020/2982 Karar sayılı kararları)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen kabulü ve Kısmen reddi ile;
a)…..TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından talep edilmediği görülmekle faize karar verilmemesine ve fazlaya dair talebin reddine,
b)Manevi tazminat talebinin reddine,
2-Alınması gereken 501,67-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Maddi tazminat talebi yönünden reddedilen kısım üzerinden davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.656,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiliyle davalı tarafa verilmesine,
4-Maddi tazminat talebi yönünden kabul edilen kısım üzerinden davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen …..TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiliyle davacı tarafa verilmesine,
5-Manevi tazminat talebi yönünden davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiliyle davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan posta gideri, tebligat gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.185,00 TL’nin kabul ve ret oranına göre belirlenen 1.069,78 TL ‘nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının bakiyesinin karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Arabuluculuk sürecinin görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığı anlaşılmakla; 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 680,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre belirlenen 347,07 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 332,93 TL’sinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim