Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/882 E. 2022/2438 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2022
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından, Patnos İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, müvekkili hakkında yapılan takip nedeniyle müvekkiline ait hesaplarına ve araçlarına haciz/yakalama şerhi konulduğunu, müvekkili aleyhinde yapılan takip ile ilgili olarak Patnos İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile yapmış oldukları itiraz üzerine yetki itirazının kabulü ile Patnos İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, Diyarbakır İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun tespitine karar verildiğini, davalı tarafından müvekkili aleyhinde yapılan takip üzerine müvekkiline ait araç üzerinde haciz ve yakalama işlemi konulduğundan müvekkilinin mağdur olduğunu, Patnos İcra Hukuk Mahkemesine yapılan itiraz üzerine mahkemece esas hakkında karar verilmediğinden müvekkiline ait araç üzerindeki haciz/yakalama kaldırılmadığını, bu anlamda müvekkilinin mağduriyetinin devam ettiğini, Patnos İcra Hukuk Mahkemesince yaklaşık bir yıl süren yargılama sonucunda yetkisizlik kararı verilmiş olmasının müvekkilini mağdur ettiğini, müvekkili ile Alacaklı şirket arasında herhangi bir ilişkisi bulunmadığını, ekte sunduğu imza sirküsünden de anlaşılacağı üzere kambiyo senedinde bulunan imzanın, müvekkiline ait olmadığını, kambiyo senedindeki imzanın müvekkilinin imzasına benzemediği gibi, müvekkilinin tarafları da tanımadığını, müvekkili aleyhinde takibe konulan çekten dolayı bir borcu bulunmadığını, davacı tarafın kötüniyetle işbu takibi açtığını, müvekkilinin tüm banka kayıtlarına ve araçlarına haciz konulduğunu, davalı tarafın mevcut Adli Tıp Raporuna rağmen müvekkiline ait araçlar üzerindeki yakalama şerhini kaldırmayarak kötü niyetini sürdürdüğünü, davalı tarafın, müvekkilinin tüm ısrarlarına rağmen icra takibini yapmakta ısrar etmesinin kötü niyetini açıkça ortaya koyduğunu, bu nedenle davalının % 20’den aşağı olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili arasında özel bir yetki belirlenmediğini, müvekkilinin adresi Ağrı ili Patnos ilçesi olduğundan, öncelikle yetkiye itiraz ettiğini, Patnos mahkemelerini yetkili olduğunu, davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, Patnos icra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında …. tarihli kararıyla açılmamış sayıldığı davacı taraf lehine açılmadığını, burada sözü edilen hukukî yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukukî korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hâli hazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunduğunu, bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hâli hazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukukî yararının bulunduğundan söz etmek mümkün olmadığından bu nedenle davanın usulden reddini, dava konusunun çeke dayalı icra takibi olduğunu, çekin sebepten yoksun alacağın ispatı olduğunu, ayrıca menfi tespit davalarında alacak kıymetli evraka bağlanmışsa ispat yükünün davacı tarafa geçtiğini, çekin keşidecisi olan davacı tarafın borçlu olmadığının ispatlaması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Patnos İcra Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası,
2-İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesinin … tarihli raporu,
3-Davacı şirketin … tarihinde münhasır yetkilisini gösterir Ticaret Sicil kayıtları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, çekten kaynaklı menfi tespit davasıdır.
Dava konusu çekin incelenmesinde, keşidecisinin davacı şirket olduğu, hamiline yazılı kambiyo vasfında olan çekten dolayı menfi tespit ve kötü niyet tazminatı isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan, davaya konu edilen çekin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 780. maddesinde düzenlenen tüm yasal unsurlarını taşıdığı anlaşılmıştır.
Davacı, keşideci olarak yer aldığı çekteki imzaya ilişkin itirazda bulunmuştur. İmza inkarı herkese karşı ileri sürülebilen mutlak defidir. İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesinin … tarihli raporu içeriğine göre de dava konusu …. keşide tarihli çekteki imzanın anılan tarihte şirketi münhasıran yetkili temsilcinin eli ürünü olmadığı teknik kanaati bildirilmiştir.
Bu durumda, çekteki imzanın davacı şirketin münhasır temsilcisine ait olmadığı, davalı tarafın aralarındaki hukuki ilişkiyi ispat edemediği, davacının yetkisiz temsilcisi tarafından imza atıldığına yönelik davalının bir iddiasının bulunmadığı, davacının bilgisi ve rızası dahilinde dava konusu çekin düzenlendiğine ilişkin bir iddiasının da bulunmadığı, çekteki imzanın davacı şirket temsilcisine ait olmadığının teknik raporla sabit olduğu ve davacının çekten olayı herhangi bir borcunun varlığını ispat külfetinin bu durumda davalı şirkete ait olduğu ve davalının ispat yükünü yerine getiremediği anlaşılmıştır.
Dava konusu çekin hamiline yazılı çek olduğu, davacının eldeki davada kötü niyet tazminatına hak kazanması için davalı hamilin kötü niyetini ispat etmesi gerektiği, oysa kıymetli evrakın tedavül kabiliyetinin yüksek olduğu ve davalının durumu bilemeyebileceği, neticede çeklerde imza incelemesi yapılarak bu durumun daha sonra ortaya çıktığı anlaşıldığından bu suretle davalının kötü niyeti sabit görülmemiş ve aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının, ….bank …. Bulvarı Şubesine ait … keşide tarihli … Seri No lu 450.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Davacının kötüniyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken …. TL harçtan, peşin alınan kısmın mahsubu ile bakiye…. TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafın ödediği 80,70 TL başvurma harcı, 7.684,88 TL peşin harç ve 11,50 TL vekalet harcı, posta ve tebligat gideri toplamı 46,50 olmak üzere toplam 7.823,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen … TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-HMK.’nın 333. maddesi ve HMKY’nin 47. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının yazı işleri müdürü tarafından ilgilisi hesap numarası bildirilmiş ise hesabına aktarılmasına, aksi halde masrafın gider avansından karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilerek iadesinin sağlanmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip Hakim