Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/792 E. 2022/2399 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2022
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı …..’ın Diyarbakır İli …. İlçesi, …. Mah. … karşısında ….. İstikametinde ….. tarihinde saat …..’te ilerlerken, kırmızı ışıkta önündeki ….. plakalı aracın durması neticesinde durmuş olduğunu, bu esnada araç sahibi …..’e ait ancak kaza sırasında ….’İN sevk ve idaresinde olan …. plakalı opel marka araç, davacıya ait ….. plakalı …..-….. marka araca, kontrolünü kaybedip çarpmış olduğunu ve bunun neticesinde müvekkiline ait aracın sağ ön çamurluğuna ve sağ ön kapısına zarar verilmiş olduğunu, …… tarihinde Diyarbakır Adliyesi PTT Birimi üzerinden …. takip numarası ile davalı şirket ….. Sigorta Şirketi ‘ne ön başvuru yapılmış olduğunu, taraflarınca yapılan dava şartı başvurusunun davalıya ….. tarihinde ulaşmış olduğunu ve davalı tarafından kendilerine 1 aylık süre geçmesine rağmen herhangi bir dönüş olmamış olduğunu, müvekkiline ait …. plakalı aracının kazadan önceki piyasa değerinin 860.000,00 TL olduğu, gerçekleşen kaza neticesinde onarılması halinde ortalama piyasa fiyatının ise 825.000,00 TL olacağı, bu kapsamda müvekkiline ait araçta …..tarihinde gerçekleşen kaza neticesinde oluşan değer kaybı bedelinin ise 35.000,00 TL olacağı yönünde bilirkişi kanaati bildirilmiş olduğunu, piyasadaki rayiç değer kaybı bedeli üzerinden alınacak bilirkişi raporunda gerçek zararının daha fazla tespit edileceği için taleplerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 35.000,00 TL olarak, sigorta şirketinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderlerinin tümünün ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket tarafından KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınmış olan aracın, karışmış olduğu trafik kazası neticesinde başvuru sahibine ait aracın uğradığı araç hasarı talep edilmekte olduğunu, 5684 Sigortacılık Kanununun 30. Maddesi 13. Fıkrası uyarınca ”Komisyona gidilebilmesi için, sigortacılık yapan kuruluşla uyuşmazlığa düşen kişinin, uyuşmazlığa konu teşkil eden olay ile ilgili olarak sigortacılık yapan kuruluşa gerekli başvuruları yapmış ve talebinin kısmen ya da tamamen olumsuz sonuçlandığını belgelemiş olması gerektiğini, görülmekte olan dava öncesinde müvekkil Şirkete davacı şirket tarafından yapılan bir başvuru tespit edilememiş olduğunu, oysa ki ekte sunulan şirketler arası rücu prosedürü gereği dava ve icra takibi başlatılmadan önce müvekkil şirkete başvuru yapılmasının esas olduğunu, arabuluculuk aşamasında evrakların müvekkil Şirket’e gönderilmesi üzerine değerlendirme yapılamamış olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu m. 97 gereğince zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içerisinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekmekte olup, bu başvuru ile gönderilen evrakların hasara ilişkin değerlendirme yapılmasını sağlayacak nitelikte olması gerektiğini, şirket tarafından değerlendirme yapılmasına olanak verecek tüm bilgi ve belgeler gönderilmemiş olup, kazaya ve hasara ilişkin fotoğraflar hasarın boyutu nerelerde oluştuğu ve kaza ile illiyet bağı bulunup bulunmadığını gösterecek yeterli bilgi ve belge bulunmadığını, hal böyleyken araç hasarına ilişkin de değerlendirmede bulunulamamış olduğunu, müvekkil Şirket’in temerrüde düştüğünden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, çünkü yasal süre içerisinde araç hasarına ilişkin değerlendirme yapılmasına elverişli bilgiler paylaşılamamış olduğunu, başvuru sahibi tarafından üzerine düşen sorumluluğun yerine getirilmemiş olduğunu, müvekkili olduğu şirket tarafından gerekli bilgi ve belgeler olmadan araç hasarına ilişkin değerlendirme yapılmasının mümkün olamayacağından haksız ve mesnetsiz tazminat talebinin reddi ile başvuru yapılmasına müvekkil şirket sebep olmadığından yargılama masraf ve vekalet ücretinin başvuru sahibi üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu anlaşıldı.
DELİLLER:
1-Arabuluculuk Anlaşamama Tutanağı,
2-Poliçe ve hasar dosyası,
3-….. ve ….. plaka sayılı aracın tescil bilgileri,
4- ….. plaka sayılı aracın tramer kayıtları,
5- ….. plaka sayılı aracın Tüvtürk kayıtları
6- Mahkememizin ….. D.İş sayılı dosyası ve Makine mühendisinden alınan ….. tarihli rapor,
7- ….. Tarihli kaza tespit tutanağı,
8- Ekspertiz raporu.
GEREKÇE:
Dava, …. tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle …. plakalı araçta meydana gelen değer kaybı tazminatı ve tarafların kusur durumunun tespitine ilişkindir.
Trafik kaza tespit tutanağı ve dosyada bulunan diğer evraklar birlikte değerlendirildiğinde,
….. Günü Saat 18:15 sıralarında …. bulvarında davacıya ait …. plakalı aracın kırmızı ışığın yanması üzerine durduğu, davalı nezdinde sigortalı olan ….. plakalı araç sürücüsünün ise önündeki davacıya ait aracın durduğunu geç farketmesi üzerine kontrolünü kaybederek davacıya ait araca vurduğu tespit edilmiş ve taraflarca imza altına alınmıştır. Taraflarca dava dosyası içerisinde olayın oluş şekline herhangi bir itirazda bulunmamış oldukları, buna ilişkin somut bir isnatlarının bulunmadığı anlaşılmış ve trafik kazası tespit tutanağında açıklanan oluş şekline göre mahkememizce kusur tespiti yapılmıştır. Bu kaza oluş şekline göre de KTK md.47/1 maddesine göre: “Karayollarından faydalananlar aşağıdaki sıralamaya göre; a) Trafiği düzenleme ve denetimle görevli trafik zabıtası veya özel kıyafetli veya işaret taşıyan diğer yetkili kişilerin uyarı ve işaretlerine,b) Trafik ışıklarına,c) Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara,d) Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural,yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorundadır.” ” şeklinde belirtilmiş olduğu dolayısı ile de davalı nezdinde sigortalı aracın, kırmızı ışıkta durmaması, dolaysıyla etkin dikkatli olarak araç kullanmadığı, özen ve dikkat yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşıldığından meydana gelen kazada KTK md.47/1-b gereğince tam kusurlu olduğu; davacı asilin sürücü olduğu araçta seyir halinde iken kusurlu bir hareketinin bulunduğuna dair somut bir itirazın veya delilin bulunmadığı, kaza tespit tutanağında bu hususa ilişkin bir yansımanın da olmadığı anlaşılmakla kaza nedeniyle kusursuz olduğuna kanaat edilmiştir.
Mahkememizce davacının aracında oluşan değer kaybının belirlenmesi noktasında yine mahkememizin …. D.İş sayılı dosyası ile keşif yapılarak makine mühendisinden rapor alındığı tespit edilmiştir. …. tarihli makine mühendisinin değer kaybı tespiti yönünden yapmış olduğu inceleme sonucunda rapor özetinde; “….. plaka sayılı, …. renginde, …..-…. tipinde … marka, … model, OTOMATİK şanzımanlı DİZEL yakıtlı ….şasi numaralı HUSUSİ araç üzerinde yapılan incelemeler neticesinde dava konusu meydana gelen hasarın sağ ön çamurluk ve sağ ön kapının onarılabilecek durumda olduğunu, sağ ön çamurluk davlumbaz klipslerinin değişimi gerektiğini, meydana gelen kaza sonucu araçta oluşan hasarın onarımı için yapılan piyasa araştırması sonucunda, yedek parça 150,00 ₺, İşçilik ücreti 4.000,00 ₺ olarak belirlenmiş olup toplamda 4.150,00 ₺ tutarında bir ücret ile onarılabileceği, dava konusu aracın hasarı, kilometresi, boyanan aksamları, yapılan kaporta onarım işlemleri ve Yargıtay 17. Hukuk dairesi …. E. …. K. Sayılı ilamında, emsal uygulamaları kapsamında hasarlanan aracın ihtilafa konu trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farkı reel değer kaybı olarak kabul edilmiş olduğunu, araç mevcut kaza sonrası tarafımdan araç üzerinde ve dava dosyasında bulunan belgeler (tutanaklar, resimler ve sair evraklar) doğrultusunda; yapılan araştırmalar dikkate alınarak aracın hasarsız hali 860.000,00 TL bedel ile temin edilebileceği, aracın hasarı onarıldıktan sonra emsal aracın ise 825.000,00 TL temin edile bilineceği, aradaki farkın ise değer kaybını belirteceğinden 860.000,00 TL – 825.000,00 TL = 35.000,00 TL (otuz beş bin Türk Lirası) kanaatine varılıp değer kaybı oluşacağı..” şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin formülüne göre aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının hesaplanması ve de kazada oluşan hasar ile onarılan parçaların uyum gösterip göstermediği belirlendikten sonra işçilik ve parça bedelinin ayrıntılı olarak açıklanması gerekmektedir. Alınan bilirkişi raporunun da Yargıtay kararlarında benimsenen formülasyona uygun olarak hesaplanıldığı, işbu raporun taraflara tebliğ edildiği ve davalının da rapora itirazının bulunmadığı anlaşılmakla mahkememizin ….. Değişik iş dosyası ile alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; ….-…. tarihinde davalı şirket tarafından ZMMS kapsamında …. poliçe numarası ile sigortalanan …. plakalı aracın davalı nezdinde sigortalı aracın, davacıya ait araç ile trafik kazasına karışarak davacıya ait aracın hasarlandığı buna ilişkin kaza tespit tutanağının bir suretinin mevcut olduğu, söz konusu kazada davacının kusursuz, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsün tam kusurlu olduğu, alınan hukuki denetme elverişli bilirkişi raporunda da araçta 35.000TL değer kaybı oluştuğunun sabit olduğu, davalı sigorta şirketinin bu kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybı tazminatından poliçe kapsamı itibari ile sorumlu olduğu, dolayısı ile de belirtilen nedenlerle ispat yükü üzerinde olan davacının iddiasını ispat ettiği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Faiz başlangıç tarihi olarak2 918 sayılı KTK.nun 98/1, 99/1.maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2-b.maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekmekte olup, davacının sigorta şirketine başvurduğuna dair evraklar incelendiğinde ….. tarihinde başvuru evraklarının davalı sigorta şirketine ulaştığı anlaşılmakla bu tarihe 8 iş günü eklendikten sonra temetrüde düştüğü tespit edilerek bu tarihten itibaren yasal faize hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-DAVANIN KABULÜ İLE; 35.000,00 TL nin temerrüt tarihi olan ….. tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 2.390,85‬TL harçtan dava açılırken yatırılan peşin harç 597,72TL’nin mahsubu ile bakiye 1.793,13 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 597,72TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcı, 83,75 TL posta yazışma gideri, 7,50TL dosya masrafı olmak üzere toplam 781,17-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m. 13 hükmü gereğince hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan 11,50TL vekalet harcı masrafının üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider/delil avansının artan kısmın, karar kesinleştikten sonra HMK m. 333 ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m. 207 hükümleri uyarınca re’sen yatırana iadesine,
7-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.560,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,:
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip Hakim